Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/449 E. 2022/224 K. 19.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/449 Esas
KARAR NO : 2022/224

DAVA : Marka’dan Doğan Haklara Tecavüz ve Haksız Rekabetin Tespiti,
Durdurulması ve Önlenmesi, Maddi ve Manevi Tazminat
DAVA TARİHİ : 03/04/2021
KARAR TARİHİ : 19/10/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 21/11/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan Marka’dan Doğan Haklara Tecavüz ve Haksız Rekabetin Tespiti, Durdurulması ve Önlenmesi, Maddi ve Manevi Tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkilinin ağız ve diş sağlığı sektöründe öncü ve tanınan bir firma olduğunu ve “…..” nin sahibi olup ağız ve diş sağlığı merkezlerinin işletme adı, “…..” olarak geçtiğini ve aynı ibareli tescilli markası da bulunduğunu, ….. isimli kurumsal internet sitesi üzerinden hastaları ile iletişime geçtiğini “…..” servisini kullanmakta ve bu yolla yeni hastalara ulaştığını ancak, davalının izlediği reklam politikaları nedeniyle müşteriler tarafından müvekkiline ait “…..” markasının “…..” arama motoruna yazılması ile ilk sırada davalının işletmesine ait reklamların yer aldığını, davacının Üsküdar ….. Noterliği aracılığıyla göndermiş olduğu ihtarnamesinde davalıya, google reklamlarından haksız rekabet oluşturan “…..” ve “…….” kelimelerini kaldırmasını ihtar ettiğini, davalının ihtarname cevabında “…….” kelimesinin …… üzerinde anahtar kelime olarak tanımlanmadığını, bunun üzerine davacının davalıya, ikinci bir ihtarname gönderdiğini bu ihtarname ile davalının “……..” kelimesini negatif anahtar kelime olarak tanımlaması gerektiğini, aksi durumda kendine ait markanın reklamlarda kullanılması durumunun sona ermiş sayılmayacağı ve marka hakkına tecavüz olduğunun ihtar edildiğini, davalının da “……” ve “……nt” kelimelerinin global terimler olduğunu, bu terimlerin negatif anahtar kelimeler arasına eklenmesinin hukuki bir dayanağının olamayacağı belirttiğini, dilekçe içeriğinde ihtarnameler ile bu duruma ilişkin doktrin görüşlerinin sunulduğunu, davalının …… hesabı incelenerek reklamları için kullandığı anahtar kelimeleri tespit etmenin mümkün olduğunu, ayrıca davacı yanca “…….” adlı program ile tespitler yapıldığını ve davalının markası için “……..” ve “……” kelimelerinin yazılması ile çıkan reklamlar ve buna ilişkin ücretlendirmelerin görüldüğünü, açıklanan nedenlerle, davalının, müvekkilinin haklarını ihlal eden kullanımlarının SMK kapsamında tecavüz oluşturduğunun tespit edilmesini, tecavüzün önlenmesini ve kaldırılmasını, haksız rekabetin tespitine, menine ve haksız rekabetin sonuçlarının tamamıyla ortadan kaldırılmasına, davalının haksız rekabet sonucunda elde ettiği muhtemel kazanç da dikkate alınmak ve bilirkişi incelemesiyle zararın tamamının belirlenebileceği karşısında belirsiz alacak olarak, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL maddi ve 40.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesine, hükmedilecek tazminata söz konusu ihlal ve tecavüzün davalı …. hesabında ve internette yer aldıkları zamanın tespit edilerek bu tarihten itibaren işleyecek ticari temerrüt faizinin işletilmesine, hükmün ilanına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesi ile, davalının “……” adı altında “…….” “……” tescilli markasıyla faaliyet gösteren diş polikliniklerinden biri olarak yıllardır ağırlıklı olarak sağlık turizmi kapsamında uluslararası hizmet verdiğini, davanın …… reklamları ile ilgili olup her iki tarafın da ….. müşterisi olarak bu sistem kuralları uyarınca sistemi kullandıklarını, ancak müvekkilinin ….. markasına reklam vermediğini davacı tarafın istediği negatif anahtar kelime durumunun haksız rekabet yaratacak nitelikte olduğunu, ….- kelimesinin …. arama motoruna yazılmasıyla arama motoru içeriklerinde ilk sırada hep …… çıktığını reklam hususunun …… ın sistemi kapsamında değişkenlik gösterdiğini ve davalının hiçbir zaman -……- markası anahtar kelime olarak kullanılarak reklam vermediğini ….. nezdindeki kayıtlar talep edildiğinde bu husus görüleceğini, dilekçede sundukları 21.05.2021 tarihli …. arama motoruna “….” yazıldığı takdirde ilk sırada davacı şirketin internet adresi olan “……” adresi yer aldığını davalıya ait ……’nun internet adresi olan “……” adlı internet sitesi ise Davacı Şirket’ten sonra geldiğini, ayrıca, söz konusu “….” kelimesi yazıldığında davacı Şirket’in bilgileri, amblemi ve adresi ekranda açıkça göründüğünü, bu durumun tamamen ….. sistemi ile ilgili olduğunu reklam bölümünün billboard tabelası gibi bir bölüm olup, arama moturu aratmasıyla ilgili bir alan olmadığını, daha önce davacının yolladığı ihtarnamelerin cevabında da “…..” kelimesini davalının ….. üzerindeki reklamlarında anahtar kelime olarak hiçbir zaman tanımlanmadığını belirttiklerini ….. ibaresi ise davalı tarafından hiç kullanılmadığını ayrıca …. ve …. kelimelerinin davacı tarafın tekelinde olacak kelimeler olmadığını bu ibarelerin ağız ve diş sağlığı hizmetleri sunan şirketin markasında ayırt edici olmadığını sistem gereği …. kelimesi negatif anahtar kelime olursa …… ve …… aramalarında davalı tarafın çıkmayacağını yani hastane – … ve ….. aranınca ağız ve diş sağlığı hastanesi aramasında çıkmaması durumunun haksızlığa sebebiyet verecek bir durum olduğunu ayrıca …. markasının negatif anahtar kelime tanımlanmasının hiçbir hukuki dayanağı olmadığını, davalı tarafın arama motoruna vermiş olduğu reklamlarda “…….” kelimelerini hiçbir şekilde kullanmadığını, davalı tarafın davacıya ait adı/amblemi veya logo ve ayırt edici özellikleri kullanmadığını, davacının markası evrensel kelimelerden oluştuğu için ….. ve …. ibarelerinin tekeline almasının ve ayırt edicilik vurgusu yapmasının mümkün olmadığını, davacı tarafın sunduğu …. raporlarının hukuken geçerli bir rapor olmadığını, …. kayıtları ilgili şirketten istendiğinden hangi anahtar kelimelere reklam verildiğinin anlaşılacağını, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan davacıya ait marka sicil kayıtları, Üsküdar …. Noterliği’nin 20/03/2020 tarih, …. yevmiye numaralı ihtarname fotokopisi celp olunmuştur.
Dosya, davalının davacıya ait ….. tescil numaralı markasından doğan haklarına tecavüzünün ve haksız rekabetinin bulunup bulunmadığı hususlarında rapor tanzimi için bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, bilirkişiler 11/05/2022 tarihli ayrıntılı ve gerekçeli raporlarında; “15.04.2022 10:30’da, davacı vekili Av…. , davalı vekili Av. …., davalı şirket ajans dijital pazarlama uzmanı …., davalı ajans direktörü …. , davalı şirket …… direktörü …. ve dosyada sayın mahkemece görevlendirilen teknik bilirkişi …. katılımı ile “….” isimli online platform üzerinden davalı şirkete ait ….. kimlik numaralı ….. reklam sistemleri üzerinden teknik incelemeler ekran görüntüleri de alınmak suretiyle gerçekleştirildiği, Dava dilekçesi netice-i talep bölümünde ve dava öncesi ihtarnamelerde belirtilen “….”, ”….” ve “….” anahtar kelimeleri heyetimizce incelenecek olan anahtar kelimeler olarak belirlendiği, İncelenen ….. reklam hesabının davalı tarafından işletildiği, Davalı tarafından 20.03.2020 – 03.04.2021 tarih aralığında ….. reklam hesabı üzerinde “…..”, “…..” ve “…..” anahtar kelimelerinin pozitif anahtar kelime olarak kullanılmadığı, Davalı tarafından 20.03.2020 – 03.04.2021 tarih aralığında ….. reklam hesabı üzerinde tek başına “….”, “…..” ve “…..” kelimelerinin negatif anahtar kelimeler listesine eklenmediği, davalının tek başına “…..”, “…..” ve “…..” kelimelerinde reklamlarının görüntülenmeyecek şekilde ayarlanmadığı, Söz konusu teknik tespitler dikkate alınarak SMK ve Haksız Rekabet kapsamında değerlendirme yapıldığında, Davacı adına tescilli …… tescil numaralı ……. ibareli markanın SMK kapsamında zayıf marka olarak tanımlanamayacağı, ayırt edici niteliği haiz olduğu, Teknik rapor çerçevesinde davalının pozitif anahtar kelimeler bakımından fiillerinin Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 7/3-(d) bendi delaletiyle SMK 29 anlamında marka hakkı ihlali olarak değerlendirilemeyeceği, Teknik rapor çerçevesinde pozitif anahtar kelimeler bakımından TTK 54 vd şartlarının oluşmadığı, Davalı tarafın pozitif eşleme yapmadığı, negatif eşleme hususunda da ….. ibaresini içeren muhtelif ibareleri kullandığı, bu anlamda negatif anahtar kelimeler bakımından SMK 7-3/d bendindeki şartların gerçekleşmeyeceği, Negatif anahtar kelimeler bakımından davalının, davacının faaliyetleri ile kendini ayrıştırma bakımından talep edilen özen ve dikkati göstermediği, tek başına “…….”, “……..” veya “……” ibarelerini negatif eşleme listesine dahil etmediği, negatif eşleme veya negatif anahtar kelimeler bakımından takdiri mahkemeye ait olmak üzere haksız rekabet şartlarının gerçekleşmiş sayılabileceği” hususlarını tespit ve rapor etmişlerdir.
Davacı vekili 31/05/2022 havale tarihli dilekçesi, müvekkili markasının zayıf olmadığının bilirkişi raporuyla da ispatlandığını, davalı yan tarafından izlenen reklam politikaları nedeniyle müşteriler tarafından müvekkilinin “…..” markasının google arama motoruna yazılması sonucu davalı yan işletmesine ait reklamlar çıktığını, markayı oluşturan ibarelerin sağlık sektörü ile ilgili terimler olması savıyla ilgili kelimelerin reklamlarda kullanılmasının meşrulaştırılamaz olduğunu, davalı yan eylemlerinin haksız rekabet doğurduğunu, davalının tüm …. hesapları incelenerek reklamları için kullandığı anahtar kelimeleri tespit etmenin mümkün olduğunu, taraflarınca tamamen yasal olan “……” adlı program ile tespitler yapıldığını ve davalının markası için “…….” ve “…… ” kelimelerinin yazılması ile çıkan reklamlar ve buna ilişkin ücretlendirmelerin görüldüğünü, ilgili …….. raporlarının dosyada mübrez olduğunu, ayrıca …… hesapları üzerinden yapılan araştırmada da davalı yanın müvekkili şirket markası adına reklam çıktığının anlaşıldığını, yapılan açıklamalar kapsamında davalı yanın, müvekkiline ait markayı oluşturan “…….”, “…….” ve “……” kelimeleri anahtar kelime olarak kullanıp kullanmadığının tespitinin gerektiğini, itirazları doğrultusunda davalıya ait reklam çıkılan …… hesabının tespitine karar verilmesini, bilirkişi incelemesi yapılmasını talep etmiştir.
Davalı vekil 01/02/2022 havale tarihli dilekçesi ile, rapor incelendiğinde konunun özünden uzaklaşıldığını, marka hükümsüzlük davası gibi yaklaşıldığını, …… sistemine hakim olunmadığını, pozitif ve negatif anahtar kelimenin ne analama geldiğinin bile teknik olarak mahkeme heyetine ayrıntılı izah edilmediğinin görüldüğünü, rapor içeriğinde birçok çelişkiyi ortaya koyan, raporun hükme elverişli nitelikte teknik bir rapor olmadığını gösteren hususlar olduğunu, haksız rekabet içeren bir eylemin söz konusu olmadığını, bilirkişi raporunun hükme elverişli bir bilirkişi raporu olmadığını, yeni bir heyetten yeni rapor alınmasını talep etmiştir.
Dava, davalının davacıya ait markalarını anahtar kelime yapmak suretiyle markadan doğan haklarına tecavüzünün ve haksız rekabetinin tespiti, durdurulması, önlenmesi ve tazminat talebine yöneliktir.
Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 7/3-d maddesine göre işareti kullanan kişinin işaretin kullanımına ilişkin hakkı veya meşru bağlantısı olmaması şartıyla işaretin aynı veya benzerinin internet ortamında ticari etki yaratacak biçimde alan adı, yönlendirici kod, anahtar sözcük ya da benzeri biçimlerde kullanılması halinde marka hakkına tecavüz oluşur.
“Arama motorları kullanıcıların internette aradıklarına en kısa yoldan ulaşmalarını sağlayan sonuç listeleme sayfalarıdır. Bu arama motorlarında aramayı yapan kullanıcı arama motorunun kendisine sağladığı arama kısmında kelime veya kelime öbeği ile sisteme sorgu göndermekte, arama motoru da bu sorgu ile ilgili olabilecek sonuçları alaka düzeyine göre filtreleyerek kullanıcının karşısına getirmektedir… Arama motorları kullanıcının internette belirli bir içerik ile ilgili arama yapmasına imkan tanımakla beraber internet kullanıcısının gönderdiği sorgu üzerine görüntülediği sonuçlar bakımından bir takım matematiksel algoritmalar kullanarak kontrolü söz konusu olmaktadır. Ancak arama motorlarında kullanılan bu algoritmalar gizli tutulmaktadır. Aksi takdirde kullanıcıların bunları bertaraf ederek sonuç sayfalarında üst sıralarında yer almaları kolaylıkla mümkün olacaktır. Bu bakımdan arama motorlarının sonuç listeleme süreçleri kısmen ticari sır olarak korunmakta olup, bir internet sitesi bağlantısının belirli bir arama sorgusu sonucu hangi sırada yer alacağını tahmin etmek mümkün değildir. Bu nedenle arama motorları arama sonuçlarının üst sıralarda yer almak suretiyle işletmelerin internet sitelerini internet kullanıcılarına daha görünür hale getirebilecekleri online reklamcılık sistemi geliştirmişlerdir. Literatürde genellikle “anahtar kelime reklamcılığı” olarak adlandırılan bu tür kullanım esasen internet arama motorları/ağları vasıtasıyla yapılan bir reklam türüdür… Reklamın arama sonuçlarında görüntülenmesi için internet kullanıcısı tarafından …….. arama sorgusu olarak girilen kelime ile reklam veren tarafından anahtar kelime olarak seçilen kelimenin birebir aynı olmasına gerek bulunmamaktadır. Keza ….., reklam veren tarafından seçilen anahtar kelime ile bağlantılı reklamın görüntülenmesini sağlayan farklı eşleşme yöntemleri sunmaktadır. Bunlar “geniş eşleşme” (veya ileri geniş eşleşme), “sıralı eşleşme”, “tam eşleşme” ve “negatif eşleşme” yöntemleridir… Negatif eşleşme reklam verenin bazı arama terimlerini reklam kampanyasından hariç tutmasını sağlamaktadır.” (……, İNTERNETTE MARKA HAKKININ İHLALİ)
Somut olayda; yukarıda anılı bilimsel ilkeler ve toplanan tüm deliller ışığında alınan rapor ve ek raporlar karşısında; davalının davacıya ait markaları anahtar kelime olarak kullanmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda tartışılması gereken husus anahtar kelimenin pozitif olarak kullanılması suretiyle marka hakkının ihlali değildir. Tartışılacak husus davalının davacıya ait markaların esas unsurlarının negatif kelime olarak tanıtıp tanıtmadığı ve negatif anahtar kelime olarak tanıtmanın tecavüz ve haksız rekabet oluşturup oluşturmayacağıdır.
Davalıdan, davacıya ait “……” markasının içerdiği ibareyi tek başına ya da “…..” ve “…..” olarak ayrı ayrı negatif anahtar kelime olarak tanımlamasını beklemek, söz konusu kelimelerin tarafların ticari faaliyet alanlarında İngilizce “hastane” ve “dişçi” kelimesinin İngilizce kısaltılmış formu olmalarından bahisle, ticari hayatın olağan gerekleri ile uyumlu olmadığı, davalının ticari rakiplerinin tümünün markalarını ve bu markaların ayrı ayrı birleşenlerini negatif anahtar kelime olarak tanımlamak yükümlülüğü olmadığı gibi sektörel açıdan tanımlayıcı kabul edilebilecek ayrı ayrı bileşenlerin negatif anahtar kelime olarak tanımlama yükümlülüğünün davalı aleyhine ve serbest rekabet ortamına aykırı, haksız sonuçlar doğurma ihtimali yarattığı, bu itibarla davalının, negatif anahtar kelime seçmemek şeklindeki eyleminin marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet olarak nitelendirilemeyeceği hukuki kanaatine ulaşılmıştır.
Tüm bu nedenlerle davacının davasının reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Davacı tarafça yatırılan 59,30 TL peşin harç ve 795,00 TL tamamlama harcından, alınması gereken 80,70 TL ilam harcının mahsubu ile, arta kalan 773,60 TL harcın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı kendisini vekille temsil ettirmekle, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre reddedilen tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti davası yönünden 15.000,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davalı kendisini vekille temsil ettirmekle, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/2 maddesine göre reddedilen maddi tazminat davası yönünden 10.000,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davalı kendisini vekille temsil ettirmekle, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre reddedilen manevi tazminat davası yönünden 15.000,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
7-Karar kesinleştiğinde kalan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliyesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.19/10/2022

Katip ……
¸

Hakim …….
¸