Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/444 E. 2021/264 K. 22.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/444 Esas
KARAR NO : 2021/264

DAVA : Marka’dan Doğan Haklara Tecavüzün Tespiti, Men’i ve Manevi Tazminat
DAVA TARİHİ : 29/03/2021
KARAR TARİHİ : 22/12/2021
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 09/01/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan Marka’dan Doğan Haklara Tecavüzün Tespiti, Men’i ve Manevi Tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkilinin … esas unsurlu markaların sahibi olduğunu, …, markasının özellikle tekstil-giyim, kot(jeans) giysiler sektöründe, çok uzun bir geçmişe sahip bir marka olduğunu, yurtiçinde ve yurtdışında bilinen ve tanınan bir marka olduğunu, davalı tarafın, Merter semtinde toptan giyim ürünleri satışı yapan bir mağaza işletmesi olduğunu, mağazada … markalı giyim ürünleri sattığı bilgisinin alındığını, ürünlerden bir miktar delil olması için satın alındığını, talepleri üzerine Bakırköy …. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin … değişik iş sayılı dosyası ile tespit yapılarak rapor alındığını, raporda “işyerinde yapılan incelemede, tespit edilen mavi renk pantolonlarda, … , … biçiminde markasal kullanım mevcut olduğu, buna göre tespit edilen ürünlerde tespit isteyenin 25.sınıfta pantolon emtiasını kapsar şekilde tescilli markaların esas/yegane unsuru olan … ibaresinin kullanıldığı tespit edilmiştir” görüşüne yer verildiğini, davalı hakkında eylemlerinin aynı zamanda suç teşkil etmesi nedeniyle Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’nın …. soruşturma nolu dosyası ile işlem başlatıldığını, açıklanan nedenlerle müvekkilinin markasının benzerinin kullanılması nedeniyle mağduriyetinin söz konusu olduğunu, maddi tazminat talep hakları saklı tutularak 10.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı cevap dilekçesi ile, davacının kötüniyetli olarak hareket ettiğin, kendisinin batık haldeki firmaların marka haklarını alıp, daha sonra bu firma battığında adeta ava çıkar gibi firmanın satış yaptığı toptancılara giderek markaya tecavüz iddiası ile maddi manevi tazminat toplamaya çalıştığını, dava konusu ürünleri beş yıl önce … firmasından parti malı olarak satın aldığını, parti malı olduğundan pek çok ürün arasında bu ürünlerin de bulunduğunu, davacının iddialarının kabul anlamına gelmemek kaydıyla, her ne kadar dava dilekçesinde davacının markasının benzerinin kullanılmasından ötürü manevi mağduriyet yaşadığı ileri sürülmüşse de, bu markanın hiçbir üretimi bulunmadığını, piyasaya yeni ürün tedarik edemeyen, üretimi olmayan bir markanın ne tür bir manevi mağduriyet yaşadığının anlaşılmadığını, tazminat tutarının fahiş olduğunu, delil tespitinde de belirtildiği üzere işyerinde 58 adet pantolonun depoda bulunduğunu, bu ürünlerin satışının piyasada mümkün olmadığını, bu yüzden teşhir dahi edilmediğini, açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Bakırköy … Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin … değişik iş sayılı dosyası celp olunmuş, tetkikinde; talep edenin …, karşı tarafın … olduğu, tespit sonucu alınan bilirkişi raporunda; “22/01/2021 tarihinde “…. Mah. … Sk. … İş Merkezi No:37/4 Güngören/İstanbul” adresinde bulunan “…” tabelalı işyerinde yapılan incelemede, tespit edilen mavi renk pantolonlarda … , … şekli biçiminde markasal kullanımın mevcut olduğu, buna göre tespit edilen ürünlerde tespit isteyenin 25.sınıfta pantolon emtiasını kapsar şekilde tescilli markaların esas/yegane unsuru olan “…” ibaresinin kullanıldığı, tespit isteyenin bazı markalarında yer alan “…” ibaresindeki 1992 yılın da tespit edilen pantolonların düğmeleri üzerinde yazılı olduğu, yine pantolonların dış etiketlerinde “…” markasal kullanımının altında “….” yazdığının görüldüğü” rapor edilmiştir.
Bakırköy …. Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyası celp olunmuş, tetkikinde; Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’nın …. soruşturma, … nolu iddianamesi üzerine şüpheli … aleyhine SMK 30/1 maddesi, TCK’nun 53 ve 54.maddeleri gereği cezalandırılması amacıyla davanın açıldığı, yargılama sırasında alınan bilirkişi raporu ile “Dosyaya sunulan taklit ürün etiketli ürünle, kök raporda inceleme konusu edilmiş değişik iş dosyasında yer alan ürünlerin aynı olduğu, dosyada tespit edilen markasal kullanımların “… ” şeklinde olduğu, müştekiye ait tescilli markalarda yer alan “…’ asıl unsuru ve tüm markalarda yer alan yıldız görseli ile sanığın markasında yer alan asıl unsuru oluşturan “…” ibaresinin aynen kullanıldığı, söz konusu kullanımın iktibas suretiyle kullanım olduğu, markasal kullanımlar arasında ayırt edilemeyecek ölçüde benzerlik bulunduğu, marka hakkına tecavüz oluşturacak nitelikte kullanımlar olduğu ve ortalama tüketicinin her iki marka arasında bağlantı olduğu izlenimine varabileceği, ve Sanığın “…” şeklindeki markasal kullanımın tüketiciyi yanıltabileceği, bu nedenle marka hakkının ihlalinin oluşacağı” hususlarının tespit ve rapor edildiği görülmüştür.
Dava, davalının davacı markasından doğan haklarına tecavüzün tespiti, men’i ve manevi tazminat talebine yöneliktir.
SMK’nun 6/1 md’sinde nisbi red nedeni olarak düzenlenen karıştırma ihtimali, aynı kanunun 7/1 md’sinde marka hakkına tecavüz hali olarak yer almaktadır. SMK’nun 6/1 md’sine göre, önceki marka ile tescil başvurusu yapılan marka aynı ya da benzer ise sınıflar da aynı ya da benzer ise bu başvuru itiraz üzerine red edilir. SMK’nun 25/1 md’si gereğince hem 5.md’de yazılı mutlak red nedenleri , hem de 6.md’de yazılı nisbi red nedenleri birer hükümsüzlük nedenidir. Marka koruma kapsamına ilişkin SMK’nun 7/1-b md’sine göre ise, marka sahibi “tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve tescilli markanın kapsadığı mal veya hizmetlerde aynı veya benzer mal veya hizmetleri kapsayan ve bu nedenle halk tarafından tescilli marka ile ilişkilendirilme ihtimali de dahil karıştırılma ihtimali bulunan herhangi bir işaretin kullanılmasını engelleyebilir ve bu durum aynı zamanda marka hakkına tecavüz olarak nitelendirilmektedir.
Somut olayda taraf markalarında aynıyet taşıyan “…” kelimesi ayırd edici unsur mahiyetindedir ve aynı ve benzer emtia ve hizmetlerde tescilli taraf markaları arasında tüketici nezdinde karıştırma ihtimali doğurmaktadır. Dosyaya celbedilen deliller, Bakırköy …. Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesi … esas sayılı dosyasında ve Bakırköy …. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi … değişik iş sayılı dosyasında alınan raporlarla sabit olduğu üzere davalı markasının bu karıştırma ihtimali ile davacının marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiği tartışmasızdır.
İhlal edilen hakkın boyutu, kusurun derecesi ve tarafların mali durumları nazara alınarak davalı 10.000,00 TL manevi tazminatın yeterli ve dengeleyici olacağı kanaatine ulaşılmıştır.
Tüm bu yapılan açıklamalar ışığında davacının davasının kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
1-Davacının davasının KABULÜ ile:
-Davalının, davacıya ait “…” esas unsurlu markalardan doğan haklarına tecavüzünün tespiti ile men’ine,
-10.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken 683,10 TL harçtan yatırılan 170,78 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 512,32 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini vekille temsil ettirmekle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre tecavüzün tespiti talebine yönelik 7.375,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirmekle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre maddi tazminat talebine yönelik 7.375,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 170,78 TL peşin harç, 59,30 TL başvurma harcı, 149,75 TL posta/tebligat masrafı ve Bakırköy … Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin … değişik iş sayılı dosyasından yapılan 1.190,00 TL olmak üzere toplam 1.569,83 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Karar kesinleştiğinde kalan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliyesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.22/12/2021

Katip …
¸

Hakim …
¸