Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/426 E. 2022/219 K. 19.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/426
KARAR NO : 2022/219

DAVA : Patentten Doğan Haklara Tecavüzün ve Haksız Rekabetin Tespiti,
Önlenmesi ve Durdurulması
DAVA TARİHİ : 09/03/2021
KARAR TARİHİ : 19/10/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 21/11/2022
Mahkememizde görülmekte bulunan Patentten Doğan Haklara Tecavüzün ve Haksız Rekabetin Tespiti, Önlenmesi ve Durdurulması istemli davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkili şirketin teknoloji ve tasarım geliştirmeleri sonucunda üretilen patentli, yenilikçi ve hareket özgürlüğü sağlayan özellikle “…” markalı gözlükleri dünyanın birçok ülkesinde satışını gerçekleştirdiğini, bu bağlamda TPMK nezdinde …. ve …. sayı ile tescilli patent belgelerinin müvekkili adına tescilli olduğunu, ancak hal böyle iken, davalının müvekkilinin patent hakkına ihlal oluşturan ürünleri izinsiz olarak sattığını, dağıttığını veya başka bir şekilde ticaret alanına çıkardığını ya da bu amaçlar için üretim yaparak ihraç/ithal ettiğini ve ticari amaçla elde bulundurduğunu, davalıların bu eyleminin müvekkilinin patent belgesinden doğan haklarını ihlal ettiğini iddia ederek, patentten doğan haklara tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğinin tespitini, önlenmesini, durdurulmasını ve tecavüz teşkil eden ürünlere el konulmasını talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili tespit raporuna karşı itiraz ve cevap dilekçesi ile, söz konusu gözlüklerin tasarımının davacının tescilinden önce harcıalem olduğunu, dava konusu gözlüklerin davacı yanın patentini tescil ettirdiği 2015 yılından önce dahi çeşitli e-ticaret sitelerinde farklı marka adlarıyla satıldığını, ekte sunulan linkler kullanılarak dava konusu gözlüklerin internet üzerinde satışının ilk olarak ne zaman yapıldığını tespit amacıyla bilirkişi incelemesi yapılması gerektiğini, yine dava konusu gözlüklerin tasarımının ilk olarak çocuk gözlüklerinde kullanılan tasarımlara eşdeğer nitelikte olduğunu, bilirkişi raporunun çelişkili ve yetersiz olduğunu, bilirkişi raporunda müvekkilin adresinde yapılan tespit edilen gözlüklerin saplarının üretildikleri malzeme cinsinin ve üretim yönteminin yalnızca ürünler üzerinde yapılacak görsel inceleme ile saptanamadığı söylenmesine rağmen söz konusu sapların davacının patentlerinde korumaya konu olan aynı fonksiyonu, aynı şekilde gerçekleştirdiği ve istemlerde talep edilen aynı sonucu ortaya çıkardığı gerekçesiyle eşdeğer olarak kabul edilmesinin hatalı olduğunu, …… markalı gözlüklerin alım tarihinin üzerinden 10 yıl geçtiğini, müvekkil davalının faturaları saklama yükümlülüğünün kalmadığını, davacının haksız rekabet iddialarının yerinde olmadığını, müvekkilin gözlük üreticisi olmadığı, ihlal oluşturduğu iddia edilen ürünlerin müvekkil bünyesinde 10 yıldan fazla süredir bulunduğunu beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan davacı adına kayıtlı patent belgesi kayıtları celp edilmiş; tetkikinde, … ve …. sayı ile tescilli patent belgelerinin davacı adına tescilli olduğu görülmüştür.
Davacı vekilinin dava dilekçesindeki tespit talebi üzerine bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi 08/06/2021 tarihli raporunda, “Davacıya ait …. …. numaralı patentine ait haklarını tüm İstemleri yönünden ihlal edecek düzeyde benzer gözlükleri tespite konu adreste bulundurduğu ve satışa arz ettiği, Davacıya ait … numaralı patentine ait haklarını tüm İstemleri yönünden ihlal edecek düzeyde benzer gözlükleri tespite konu adreste bulundurduğu ve satışa arz ettiği, Davacıya ait TR …. numaralı patentine ait haklarını … ve …. İstemleri yönünden ihlal edecek düzeyde benzer gözlükleri tespite konu adreste bulundurduğu ve satışa arz ettiği, Davalının adresinde yapılan incelemede, hak ihlali oluşturacak düzeyde benzer olarak görülen 3 Adet ……. markalı gözlük tespit edildiği, Davalının adresinde yapılan incelemede tespit edilen …… markalı gözlüklerin 170,00 TL satış fiyatı olduğu, Davalının adresinde yapılan incelemede tespit edilen gözlükleri kendisinin üretmediği, üçüncü taraf satıcılardan tedarik ettiği ve tedarike ilişkin alış faturasını/faturalarını Dava dosyasına ayrıca ekleyeceği” hususlarını tespit ve rapor etmiştir.
Dosya, tespit raporundan sonra sunulmuş beyan, itiraz ve deliller değerlendirilmek suretiyle davalının, davacıya ait …. , …., … tescil numaralı patentlerinden doğan haklarına tecavüz ve haksız rekabetinin bulunup bulunmadığı hususlarında rapor tanzimi için bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, bilirkişiler 02/06/2022 tarihli raporlarında; “Dosyaya sunulan… markalı gözlüklerin yukarıda açıklanan gerekçeler nedeniyle … no.lu patentte tanımlı koruma kapsamının içinde olduğu, Dosyaya sunulan … markalı gözlüklerin yukarıda açıklanan gerekçeler nedeniyle …. no.lu patentte tanımlı koruma kapsamının içinde olduğu, Dosyaya sunulan …. markalı gözlüklerin yukarıda açıklanan gerekçeler nedeniyle … no.lu patentte tanımlı koruma kapsamının içinde olma ihtimalinin yüksek olduğu, Dosyaya sunulan ve satışa sunulduğu tespit edilen … markalı gözlüklerin patent korumasına girmesinden kaynaklı haksız rekabet oluşturduğu” hususlarını tespit ve rapor etmişlerdir.
Davalı vekili 22/06/2022 tarihli dilekçesi ile, dava konusu gözlüklerin yenilik, ayırt edicilik ve özgün bir tasarım olma özelliklerinin bulunmadığını, bilirkişi raporunun çelişkili ve yetersiz olduğunu, …. markalı gözlüklerin alım tarihi üzerinden 10 yıl geçtiğini, müvekkilinin, faturaları saklama yükümlülüğü kalmadığını, davacının haksız rekabet iddialarının yerinde olmadığını, dava konusu gözlüklerin internet üzerinde satışının ilk olarak ne zaman yapıldığı, dava konusu patentli ürünün yeni ve ayırt edici olup olmadığı, davacı adına kayıtlı ürünün tescil tarihinden önce kamuya arz edilip edilmediği hususlarında tespit yapılması amacıyla bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmesini talep etmişti.
Dava, davalının, davacıya ait patent belgesinden doğan haklarına tecavüz ve haksız rekabetin tespiti, men’i, ref’i ve tecavüz teşkil eden ürünlere el konulması talebine yöneliktir.
SMK’nun 141 Maddesi ile, patent veya faydalı model sahibinin izni olmaksızın buluş konusu ürünü kısmen veya tamamen üretme sonucu taklit etmek, kısmen veya tamamen taklit suretiyle meydana getirildiğini bildiği ya da bilmesi gerektiği halde tecavüz yoluyla üretilen buluş konusu ürünleri satmak, dağıtmak veya başka bir şekilde ticaret alanına çıkarmak ya da bu amaçlar için ithal etmek, ticari amaçla elde bulundurmak, uygulamaya koymak suretiyle kullanmak veya bu ürünle ilgili sözleşme yapmak için öneride bulunmak, patent sahibinin izni olmaksızın buluş konusu usulü kullanmak veya bu usulün izinsiz olarak kullanıldığını bildiği ya da bilmesi gerektiği hâlde buluş konusu usulle doğrudan doğruya elde edilen ürünleri satmak, dağıtmak veya başka bir şekilde ticaret alanına çıkarmak ya da bu amaçlar için ithal etmek, ticari amaçla elde bulundurmak, uygulamaya koymak suretiyle kullanmak veya bu ürünlerle ilgili sözleşme yapmak için öneride bulunmak, patent veya faydalı model hakkını gasp etmek ve patent veya faydalı model sahibi tarafından sözleşmeye dayalı lisans veya zorunlu lisans yoluyla verilmiş hakları izinsiz genişletmek veya bu hakları üçüncü kişilere devretmenin, patent ve faydalı model belgesine tecavüz oluşturacağı belirtilmiştir.
Patente tecavüz iddiası yönünden öncelikle patentteki hakkın kapsamının belirlenmesi gerekir. Koruma konusunun kapsamını istem ve istemler oluşturur. SMK 89. madde hükmüne göre istemler esas olup, çizim, resim ve tarifname yardımcı unsurlardır.
Patentin koruma kapsamı belirlendikten sonra davalının suçlanan ürünü ile karşılaştırma yapılmalıdır. Burada karşılaştırılacak olanlar patentin istemleri ile suçlanan ürünün kendisidir. Korumaya konu olan patentin ana istemindeki unsurların esaslı biçimde davalı ürününde aynen veya eşdeğer olarak bulunması halinde, tecavüz belirlenmiş olacaktır.
Somut olayın yukarıda anılı ilkeler çerçevesinde yapılan değerlendirmesinde; davalının satışa arz ettiği ürünlerin davacıya ait … , …., TR …. sayılı patentlerin tüm istemlerini içerdiği ve koruma kapsamında kaldıkları, davalının, davaya dayanak patentlerin yenilik unsuru bulundurmadığı yönündeki savunmalarının ise karşı bir hükümsüzlük davası bulunmaması ve tecavüz davasında bu iddiaların değerlendirilemeyeceği anlaşıldığından, esasa etkili olmadığı kanaatine ulaşılmıştır.
Davacının marka hakkına tecavüz iddiasına dayalı haksız rekabete ilişkin iddiaları yönünden ise Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin 14/03/2022 tarih, … esas ve … karar sayılı içtihadı nazara alınarak TTK’nun 55/1-a-4 bendinin somut olayda uygulama yeri olmayacağı, özel kanun olan SMK’nun uygulanması ve özel kanun hükümlerinin korumasının yeterli olduğu kanaatiyle marka hakkına tecavüzden kaynaklı haksız rekabet davasının reddine karar verilmiştir.
Yukarıda açıklanan gerekçelerle davacının davasının kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
1-Davacınını davasının KISMEN KABULÜ ile;
-Davalının, davacıya ait …, …., … numaralı patentlerinden doğan haklarına tecavüzünün tespiti ile bu tecavüzün ref ve men’ine, tecavüz oluşturan ürünlerin satış ve ticaretinin men’i ile bu ürünlere el konulmasına,
-Haksız rekabet davasının REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan 80,70 TL ilam harcından, 59,30 TL peşin harcın mahsubu ile, 21,40 TL bakiye karar harcının, davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı kendisini vekille temsil ettirmekle, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre kabul edilen patentten doğan haklara tecavüz davası yönünden 15.000,00 TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı kendisini vekille temsil ettirmekle, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre reddedilen haksız rekabet davası yönünden 15.000,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 59,30 TL peşin harç, 59,30 TL başvurma harcı, 97,70 TL tedbir karar harcı, 4.000,00 TL bilirkişi ücreti ve 123,000 TL posta/tebligat masrafı olmak üzere toplam 4.339,30 TL yargılama giderinin, davanın kabul-red oranına göre hesaplanan 2.169,65 TL.’sinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan 13,00 TL yargılama giderinin, davanın kabul-red oranında hesaplanan 6,50 TL.’sinin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiyesinin davalı üzerinde bırakılmasına,
6-Karar kesinleştiğinde kalan gider avansının yatırana iadesine,
Kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliyesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 19/10/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır