Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/422 E. 2021/178 K. 15.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/422 Esas
KARAR NO : 2021/178

DAVA : Marka (Tecavüzün Mevcut Olmadığının Tespiti İstemli)
DAVA TARİHİ : 02/03/2021
KARAR TARİHİ : 15/10/2021
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 27/10/2021

Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Tecavüzün Mevcut Olmadığının Tespiti İstemli) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkilinin 2000 yılında kurulmuş Türkiye’nin otomobil alım-satım pazarında lider online pazar yeri olan www ………com internet sitesinin mobil uygulamalarının sahibi olduğunu, müvekkilinin ……. tescil numaralı markaların sahibi olduğunu, müvekkilinin …….. com …….. şeklinde ki kullanımlarının davalara ait markalar aleyhine marka tecavüzü teşkil etmediğini, müvekkili şirketin “…… com …….. ” kullanımalrının davalıların “…… ” ve “………” markaları ile karıştırılacak düzeyde benzer olmadığını, bu nedenle müvekkilinin davalılara ait ………. sayılı ve ……….. sayılı markaları aleyhine tecavüz teşkil etmediğinin tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı …….. Teknoloji Pazarlama Danışmanlık ve Ticaret A.Ş. vekili cevap dilekçesi ile, müvekkilinin marka olarak kendi adına tescil ettirdiği “………” ibaresini marka adı olarak kullandığını, müvekkili markası ile davacı markası arasında büyük benzerlik bulunduğunu, müvekkilinin davacı yana vermiş olduğu bir lisans veya muvafakat bulunmadığını, davacının eyleminin ve haksız kullanımının tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğini, açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ……… Teknoloji A.Ş.vekili cevap dilekçesi ile, huzurdaki davanın yasal şartlarının oluşmadığını, dava dilekçesinde müvekkiline ait markanın zayıf marka olduğu yönünde iddialarda bulunmuş ise de müvekkiline ait markanın hedef tüketici kitlesinde tanındığını, davacı yan müvekkilinin kazanmış olduğu itibardan ve markadan haksız olarak yararlanması amacıyla söz konusu ibareyi kullanmaya ve piyasada tekel hale gelmeyi amaçladığını, taraflar arasında görülen İstanbul Anadolu …… Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin …….. esas sayılı tecavüzün tespiti talepli dosyasına istinaden davanın dava şartı yokluğundan reddine, aksi takdirde davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan davaya konu marka tescil belgeleri celp olunmuştur.
Ankara ……. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin ……… esas sayılı dosyası celp olunmuş, tetkikinde; davacının ……..com İnternet ve Bilgi Hizmetleri A.Ş, davalıların Türk Patent ve Marka Kurumu, ……. Teknoloji Pazarlama Dan.ve Tic. A.Ş, ……… Teknoloji A.Ş.olduğu, davanın ………. Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu’nun 28/07/2020 tarihli ve …….. sayılı kararının iptaline ve ……… sayılı markanın başvuru kapsamına giren tüm emtialar bakımından tescilinin devamına yönelik olduğu, dosyanın derdest olduğu anlaşılmıştır.
İstanbul Anadolu …….. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin ……. esas sayılı dosyası celp olunmuş, tetkikinde; davacıların ……… Teknoloji Pazarlama Dan.ve Tic. A.Ş, ……… Teknoloji A.Ş.olduğu, davanın, davalının davacıların markasından doğan haklarına tecavüzünün ve haksız rekabetinin tespiti, men ve ref’i ile tazminat talebine yönelik olduğu, dosyanın derdest olduğu anlaşılmıştır.
Dava; davacının, davalıların markasından doğan haklarına tecavüz etmediğinin tespiti talebine yöneliktir.
İstanbul Anadolu ……. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin yukarıda incelenen dosyasında aynı taraflar arasında aynı iddialara dayalı olarak işbu dosya davalılarının bu dosya davacısı aleyhine tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti, ref ve men’i talepli davanın devam ettiği, bu nedenle mahkememiz dosyasında menfi tespit davası yönünden hukuki yararın kalmadığı anlaşıldığından davacının davasının usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
1-Davanın hukuki yarar yokluğundan USULDEN REDDİNE,
2-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-Davalılar kendilerini vekille temsil ettirmekle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 5.900,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
5-Karar kesinleştiğinde kalan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliyesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.15/10/2021

Katip …….
¸

Hakim…….
¸