Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/418 E. 2022/242 K. 02.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/418
KARAR NO : 2022/242

DAVA : Marka (Tecavüzün Giderilmesi İstemli)
DAVA TARİHİ : 24/02/2021
KARAR TARİHİ : 02/11/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 29/11/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Tecavüzün Giderilmesi İstemli) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkil şirketin, kuruluş tarihi olan 1995 yılından itibaren ayakkabı ve terlik üretimi yapmakta olan ve halihazırda Türkiye’de 1800 perakende noktasına satış ve dünyanın elliden fazla ülkesine ihracat gerçekleştiren olan bir şirket olup, sektörünün en çok bilinen ve tanınan markalarından birisi olarak ticari faaliyetlerini yürüttüğünü, … markasının Türk Patent ve Marka Kurumu nezdinde “Tanınmış Marka” olarak da kayıt altına alındığını, tüm mal ve hizmet sınıflarında koruma sahibi olduğunu, davalı şirketin “…” ibaresini ticari ünvanında kullandığını, bu ünvanın TTK ve Sınai Mülkiyet Kanunu hükümlerine aykırı olarak oluşturulduğunu, davalının, müvekkilinin tescilli markasına son derece benzeyen … ibaresini bilerek ve iltibas yaratmak amacıyla kullandığını, davalının marka ismini kullanarak haksız kazanç elde ettiğini, müvekkili şirketin marka isminin bilinirliğini kullandığını, davalı şirketin yaptığı ihlalin haksız rekabet hükümlerine aykırılık teşkil ettiğini, arz ve izah edilen nedenlerle, davalı şirketin müvekkiline ait markaya tecavüzünün önlenmesi ve men’ine, müvekkiline ait tescilli markanın kullanıldığı tabelaların sökülmesine, reklam vasıtası, basılı evrak ve ürünlerin toplatılmasına, davalının Müvekkili şirketin tescilli markasını internet ve sosyal medya üzerinden kullanmasının durdurulmasına, masrafı davalıdan alınarak hükmün tirajı en yüksek 3 gazeteden biri ile ilanına; yargılama masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı asil 25/03/2021 tarihli dilekçesi ile, şirketinin 2011 yılında faaliyete başladığını, 2018 yılı itibariyle … İnşaat Otomotiv olarak faaliyet gösterdiğini, 11 yıl boyunca … ismini kullandığını, … isminin oğlu …. isminin 2 baş harflerinden oluşan isim olduğunu, ismin patentini alan firmanın bugüne deyin yazılı, sözlü hiçbir uyarıda bulunmadığnıı, bu konuda istişare ve uzlaşıya gelmeden dava açmasının manidar olduğunu, firma isminin düzeltilmesine yönelik talimatta bulunduklarını, … ibaresini ihtiva eden tüm kullanımların kaldırıldığını, mahkeme masraflarını davacı kişi veya firmaya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan davacı adına kayıtlı marka tescil belgeleri ve İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nden taraflara ait şirket sicil kayıtları celp olunmuştur.
Davalı firmanın şahıs işletmesi olarak kaydedildiği ve 13/10/2021 tarihli unvan değişikliğinin 18/10/2021 tarihinde tescil edildiği anlaşılmıştır.
Dosya, davalının davacıya ait … tescil numaralı markasından doğan haklarına tecavüzünün olup olmadığı, davalı ticaret unvanından … ibaresinin terkin koşullarının oluşup oluşmadığı hususlarında rapor tanzimi için bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi 10/01/2022 tarihli raporunda; “Davacı adına … numara ile tescilli “… ” markasının 25, … tescil numaralı … markasının 35, … tescil numaralı … markasının 18 / 25 / 35, … tescil numaralı … markasının 18 / 25 / 35 , … tescil numaralı … markasının 18 / 25, … tescil numaralı … markasının 18 / 25, …. tescil numaralı … markasının 18 / 25 / 35, … tescil numaralı … … markasının 25, … tescil numaralı… markasının 25, ….tescil numaralı … markasının 25, …. tescil numaralı … markasının 25. … tescil numaralı … markasının 25 / 35, …. tescil numaralı … markasının 18 / 25, … tescil numaralı … markasının 25, … tescil numaralı … markasının 25, … tescil numaralı … markasının 25, … tescil numaralı … markasının 25, …. tescil numaralı … markasının 25. Sınıflarda tescilli olduğu, Davacı adına … tescil numaralı … markasının tanınmış marka olarak korunduğu, Davalının İstanbul Ticaret sicil Müdürlüğünde kaydı incelendiğinde, davalının 28.04.2016 tarihinde ana sözleşme tescilinin yapıldığı, 13/10/2021 tarihinde … olan unvanın …. olarak değiştirildiği, Davalı tarafın … ibaresini ticaret unvanı kullanımı dışında herhangi bir ürün veya hizmet üzerinde kullandığına dair delil sunulmadığı, davalı tarafın, … ibaresini işletme adı olarak kullanıldığını kabul ettiği, Davalının iştigal konusunda yer alan “Belirli bir mala tahsis edilmiş mağazalarda telekomünikasyon teçhizatının perakende ticareti (telefon, cep telefonu, faks vb.), Otomobil ve hafif motorlu kara taşıtlarının diğer perakende ticareti (ambulans ve minibüs benzeri motorlu yolcu taşıtları dahil (3,5 tondan daha az (aracılar ile internet, TV. Vb. Üzerinden ticaret dahil) ) hizmetinin 35. Sınıf; İkamet amaçlı binaların inşaatı (müstakil konutlar, birden çok ailenin oturduğu binalar, gökdelenler vb.nin inşaatı) (ahşap binaların inşaatı hariç) hizmetlerinin 37. Sınıf; Motorlu hafif kara taşıtlarının ve arabaların sürücüsüz olarak kiralanması ve leasingi (3.5 tondan daha az olan otomobil, kamyonet, vb. dahil, motosiklet hariç) hizmetlerinin 39. Sınıf kapsamında olduğu, 35. Sınıfa karşlık gelen iştigal konusunun davacıya ait … tescil numaralı … ve … tescil numaralı … markasının kapsamında kaldığı, Davacı markasının tescilli olduğu 35. Sınıf kapsamında yer alan; “ Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için haberleşme ve çoğaltma amaçlı cihazlar ve bilgisayar çevre donanımları: cep telefonları, Motorlu kara taşıtları mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri; (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir.)” hizmetlerinin davalının iştigal konusunda yer alan “Otomobil ve hafif motorlu kara taşıtlarının diğer perakende ticareti (ambulans ve minibüs benzeri motorlu yolcu taşıtları dahil (3,5 tondan daha az, Belirli bir mala tahsis edilmiş mağazalarda telekomünikasyon teçhizatının perakende ticareti” hizmetlerine karşılık geldiği, Davalının ticaret sicil kayıtlarında yer alan iştigal konusunun kısmen (35. Sınıf) davacının tescilli … markasının tescil sınıfı ile örtüştüğü görülmekle SMK 7/2-b anlamında Davalının iştigal konusunu oluşturan “Otomobil ve hafif motorlu kara taşıtlarının diğer perakende ticareti (ambulans ve minibüs benzeri motorlu yolcu taşıtları dahil (3,5 tondan daha az (aracılar ile internet, TV. Vb. Üzerinden ticaret dahil) ve Belirli bir mala tahsis edilmiş mağazalarda telekomünikasyon teçhizatının perakende ticareti (telefon, cep telefonu, faks vb.) bakımından terkin edilebileceği, Davacı adına tescilli … markasının, davalı tarafın ticaret sicil kaydının başladığı tarih olan 28/04/2016 tarihinden daha önce, 30.07.2012 tarihinde tanınmış marka olarak kabul edildiği, davacı markasının davalı tarafın ticaret siciline kaydından çok daha önce tanınmış marka olarak tescil edilmiş olması nedeniyle davalı ticaret unvanının terkininin talep edilebileceği, … ibaresinin günlük hayatta kullanılan ibarelerden olmaması, davacı adına tescilli … markasının 1996 yılına kadar gitmesi ve sahip olduğu tanınmışlık nedeniyle … ibaresinin hangi saikle yaratılmış olduğunun davanın esasına etki etmeyeceği, Davalının ticaret unvanının 13/10/2021 tarihinde …. olarak değiştirildiği, unvanın dava tarihinden sonra değiştirilmesinin takdiri mahkemeye ait olmakla birlikte … ve … ibarelerinin gerek doktrin gerekse içtihatlar ışığında yapılacak değerlendirmelerde birbiri ile benzer kabul edilebilecek ibarelerden olduğu, davacının Ticaret Ünvanının Tescilinin (14 Ekim 1994), davalının Ticaret Ünvanının Tescilinden (03/12/2008) daha önceki tarihli olduğu, Davacının “…” esas unsurlu ilk marka tescilinin (…. …- başvuru tarihi 31/01/1996) davalının Ticaret Ünvanının Tescilinden (03/12/2008) daha önceki tarihli olduğu, Dolayısıyla, davacının gerek ticaret ünvanı tescili gerekse de marka tescili açısından, tarihsel önceliğinin olduğu, Davalının, tescilli ünvanını, tescil edilmiş bir bütün olarak unvan gibi kullanmayıp, davacı markasının ve ticaret ünvanının ana unsuru olan “…” sözcüğünü öne çıkarıp bunu çağrıştıracak şekilde vurgulayarak marka gibi kullanması durumunun tespit edilemediği, kaldı ki Davalıya ait “…” ibareli herhangi bir mal/ürün/emtianın mevcut olmadığı, Kullanımın, ticaret ünvanının kullanımını aşarak, markasal kullanıma dönüşmediği ve iltibasın oluşmadığı, keza tarafların ticari faaliyet alanlarının ve iştigal konularının tamamiyle birbirinden farklı olduğu, davacı markası tanınmış marka olmakla birlikte söz konusu tanınmışlığın ayakkabı (terlik) emtiasında olduğu ve tanınmışlığın bu alanın dışına taşıp özellikle davalının faaliyet alanı olan “Mimarlık ve Mühendislik alanında” tanınır olduğunu gösterir dosya içinde belge/delil olmadığı, Mevcut duruma göre, davalı ünvan kullanımının davacının marka haklarına ve ticaret ünvanından kaynaklanan haklarına tecavüz teşkil etmeyeceği, belirtilen sebeplerle davalı şirketin unvanının terkini koşullarının oluşmadığı, Davalı şirketin, … sözcüğünü ticaret unvanında kullandığı tarihten(2008) dava tarihine kadar(2021) geçen yaklaşık 13 yıl boyunca davacı şirketin, davalının bu kullanımına sessiz kalmasına ilişkin durumun TMK m.2 kapsamında değerlendirilmesi hususundaki takdirin mahkemeye ait olduğu” hususlarını tespit ve rapor etmiştir.
Davacı vekili 01/04/2022 tarihli celsede alınan beyanında, markasal kullanımlar açısından yerinde inceleme yapılması talebi üzerine, bilirkişiye davalı adresinde yerinde inceleme yetkisi verilerek markasal kullanımlar yönünden de rapor tanzimi için dosya bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi 15/08/2022 tarihli bilirkişi ek raporunda; “mahkemenin emir ve tensipleri ile 11.08.2022 tarihinde davalı adresi olarak bildirilen ve halen İstanbul Ticaret Odası kayıtlarında davalı adresi olarak yer alan …. Mah. … Cad. … Esenyurt/İstanbul adresinde …. işletme adlı bir işletmenin yer aldığı, İşletmenin dava dışı …. isimli bir şahıs tarafından işletilmekte olduğu, işyerinde herhangi bir şekilde … ibaresinin markasal kullanıma konu edilmediği, davalının verilen adreste bulunmadığı, işyerinin devredilmiş olduğu, yakın ve mücavir binalarda da davalının ticaret faaliyetine rastlanılmadığı, Davalı tarafın sadece ticaret unvanında … ibaresinin yer aldığı, davacı tarafa ait tescilli markaların davalı tarafça fiilen kullanıldığına dair davalı adresinde tespit yapılamadığı” hususlarını bildirdiği görülmüştür.
Davacı vekili 25/08/2022 tarihli dilekçesi ile, davalının, mernis adresinden taşınmış olmasına karşı adres değişikliği gerçekleştirmesinin bedelinin müvekkiline yükletilemeyeceğini, davalı firmanın ilgili adresten taşınmasına rağmen adres değişikliğini bildirmediğini, cevap dilekçesinde … ibaresini markasal şekilde kullandığının ikrar edildiğini, tarafların faaliyet alanları kısmen örtüştüğünü, davalı işletmenin adının değiştirilmiş olmasının haklılıklarını ortaya koyduğunu, haklı davalarının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, davalının, davacıya ait markadan doğan haklarına tecavüzünün tespiti, men’i ve ref’i ile davalının ticaret unvanından “…” ibaresinin terkini talebine yöneliktir.
Davacı vekili dava ve cevaba cevap dilekçesinde marka tecavüzünün önlenmesi, men’i ve davalı ticaret unvanı terkini taleplerinde bulunmuştur. Söz konusu talepler yönünden marka tecavüzü fiilini ispat külfeti davacıdadır. Ne var ki davacı, davalının “…” ibaresini havi yahut tecavüz oluşturabilecek benzerini havi fiili markasal kullanımlara delalet edebilecek herhangi bir delil dosyaya sunamadığı gibi, bilirkişi vasıtasıyla mahallinde yapılan tespitte de davalı yanın herhangi bir markasal kullanımı bulunamamıştır. Aynı şekilde, davalının ticaret unvanının SMK 7/3-e anlamında tecavüz oluşturabilmesi ve terkini için 7/2 anlamında markasal bir kullanım ispatının gerektiği, ancak somut olayda davacı tarafça bu hususta delil sunulamadığı, bu nedenlerle davacının davasını ispatlayamamış olduğu kanaatine ulaşılmıştır.
Tüm bu nedenlerle davacının davasının reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70 TL harçtan, peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40 TL harcın, davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
4-Karar kesinleştiğinde kalan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliyesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.02/11/2022

Katip …
¸

Hakim …
¸