Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/399 E. 2022/306 K. 23.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/399
KARAR NO : 2022/306

DAVA : Kullanılmama Nedeniyle İptal
DAVA TARİHİ : 12/02/2021
KARAR TARİHİ : 23/12/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 19/01/2023

Mahkememizde görülmekte bulunan Kullanılmama Nedeniyle İptal davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkili şirketin …. başvuru numaralı, tescilli “….” markasını kullanmakta olduğunu, davalı … adına, 27.01.2016 tarihinde, …. numarası ile tescil edilen “….” markasının tescilinden beri markanın, davalı veya davalının izni dahilinde üçüncü kişiler tarafından herhangi bir şekilde kullanılmadığını ve halen kullanılmamakta olduğunu, davalının dava konusu markasına ilişkin kullanımlarına dair herhangi bir bilgiye ulaşılamadığını, ülkemizde ağır silah sanayi ürünü, patlayıcı ürünü, silah, havan ve roket gibi Kontrole Tabi Liste’de (Milli Savunma Bakanlığı tarafından tebliğ ile ilan edilen ürün listesi) belirtilen ürünlerin üretimi 5201 sayılı Kanun gereği izne tabii olduğundan, davalının bu alanlarda markasını kullanımı adına öncelikle üretim izninin bulunması gerektiğini, Milli Savunma Bakanlığı tarafından verilen bu izin olmaksızın tescile konu mal ve hizmetlerde davalı tarafın herhangi bir kullanım faaliyetini yürütebilmesi olanağı bulunmamasının da davalının markasının ağır silahlar, havanlar, roketler, mal ve hizmetleri açısından kullanılmadığı ve markanın bu mal ve hizmetler açısından kısmen iptal edilmesini bir kez daha açıkça ortaya koymakta olduğunu, ispat külfetinin karşı tarafta olduğunu belirterek, dava konusu markanın kullanmama nedeniyle iptalini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesi ile, müvekkilinin, “….” isimli markanın sahibi olduğunu ve bu marka adı altında ürettiği ürünleri piyasaya sunduğunu, davacı Şirketin ise “….” ibareli markanın tescili için Kurum’a başvuruda bulunduğunu, başvurusu kısmen reddedildiğini ve bu ret kararı davacı Şirket tarafından yargıya taşınmış olduğunu, Ankara …. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi … E sayılı dosyada yargılama yapıldığını, davacı Firma’nın iddia ve talepleri haksız görülerek .. K sayılı hükmü ile davacının davasının reddine karar verildiğini, davacı Şirketin iş bu dilekçesi ile de yine aynı konu ile ilgili hukuki dayanaktan yoksun iddialar ileriye sürmekte olduğunu, söz konusu markanın müvekkili tarafından kullanıldığını, müvekkilinin bu marka altında ürün piyasaya sürdüğünü ve satışını gerçekleştirdiğini ve hala da gerçekleştirmeye devam etmekte olduğunu, müvekkilinin “….” isimli iş yerinin sahibi olup isteğe bağlı silah vb üretimleri de yaptığını, müvekkilinin “….” markalı ürünleri ürettiğini gösterir ürün fotoğrafları ile satışları gösterir örnek fatura fotokopileri ile diğer görsellerin dilekçe ekinde sunulduğunu, kabul anlamına gelmemekle birlikte, müvekkilinin söz konusu markayı ciddi boyutta kullanmadığının kabul edilmesi halinde bile, söz konusu bu iddianın dinlenilmemesi gerektiğini, Covid-19 salgınının tüm dünyadaki yatırımları ve üretimleri derinden etkilediğini, bununla birlikte ülkenin içinden geçmeye çalıştığı ekonomik zorluklar, döviz kurlarındaki fahiş artış gibi piyasa etkenleri; üretimin planlandığı boyutta ve miktarda olmamasına haklı neden oluşturduğunu, müvekkilinin söz konusu marka adı altında ürünler üreterek faaliyetini gerçekleştirmekte olduğunu, davacının iş bu davasını en erken 10 Ocak 2022’de açabileceğini, davacı şirketçe iş bu dava süresi içerisinde açılmadığından reddi gerektiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Ankara …. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyasından verilen karar uyap üzerinden celp olunmuştur.
Dosya, davalı tarafa ait … tescil numaralı markanın kullanılmama nedeniyle iptali koşullarının oluşup oluşmadığı hususlarında rapor tanzimi için bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, bilirkişiler 14/10/2022 havale tarihli ayrıntılı ve gerekçeli raporlarında; “Davalıya ait … tescil no.lu markanın, tescilli olduğu 13. Sınıfta yer alan “Ağır silahlar, havanlar, roketler. Havai fişekler. Kişisel kullanım için koruyucu gazlar” emtialarında markanın kullanımını gösterir herhangi bir delilin dosya içinde yer almadığı, kullanımının olmadığı ve kullanmama nedeniyle iptaline ilişkin şartların mevcut olduğu, Davalıya ait …. tescil no.lu markanın, tescilli olduğu 13. Sınıfta yer alan “ateşli, havalı, yaylı silahlar” alt emtiaları yönünden kullanıldığı görülmekle birlikte bu kullanımın yasanın aradığı anlamda markanın ciddi ve kesintisiz biçimde, Pazar payı yaratacak şekilde kullanımını ispata yeterli ve elverişli olmadığı, Tespit edilen ve belirtilen gerekçelerle, 13. Sınıfta yer alan emtialar açısından kullanmama nedeniyle iptale ilişkin şartların mevcut olduğu tespit edilmiş olup, heyetlerince tespit edilen hususların değerlendirilmesi ve dava konusu markanın iptali hususundaki takdirin mahkemeye ait olduğu” hususlarını tespit ve rapor etmişlerdir.
Davalı vekili 03/11/2022 tarihli dilekçesi ile, müvekkiline ait av bayisinde yapılan incelemede müvekkilinin vitrinde ve deposunda … markalı satışa sunulmuş çok sayıda ürünler bulunmasına ve bu ürünlerin bilirkişilere gösterilmiş olmasına rağmen raporda değinilmediğini, raporda da değinildiği gibi 5 yıllık sürenin tescil tarihinden ya da markanın ciddi biçimde kullanıldığı tarihten itibaren başlatılmasının gerektiğini, ciddi oranda kullanım ile ilgili yapılan değerlendirmenin hatalı olduğunu, müvekkilinin av bayiliği yaptığını, ticaretini gerçekleştirdiği ürünlerin balık avı için kullanılan misinadan; yabani hayvan avcılığında kullanılan ruhsatlı silahlara; kuru sıkı tabancalara; avda giyilen kıyafetlere; bıçaklara ve hatta parti malzemelerine kadar geniş bir sıkalaya sahip olduğunu, dava konusu markayı ise müvekkilinin havalı tüfekte kullandığını, bu hali ile ciddi oranda kullanımın olup olmadığı oranlanırken ticari defterlerde yer alan parti malzemeleri de dahil olan tüm cironun içerisinden değil; sadece yapılan havalı tüfek satışları ve/veya imalatı üzerinden değerlendirme yapılması gerektiğini, itirazları doğrultusunda yeniden rapor düzenlenmesine karar verilmesini, mahkeme aksi kanaatte ise itirazlarının bilirkişi raporuyla bağlı olmayan mahkemece değerlendirilerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, davalıya ait markanın kullanılmama nedeniyle iptali talebine yöneliktir.
SMK’nun markanın kullanım külfetine ilişkin 9. Maddesi hem geçmişte tescil edilen markalar için hemde gelecekte tescil edilecek markalar için kullanma külfeti getirmiştir. Dolayısıyla davalıya ait markada kullanma külfeti altındadır. Markanın kullanımının SMK’nun 7. Maddesinin ikinci fırkasının a,b.c bentlerinde ön görülen modelde olmak üzere anılan maddenin 3. Fırkası ile 9. Maddenin 2. Ve 3. Fıkrasında açıklandığı şekilde gerçekleşmesi gerekmektedir.
İptali istenen markaların kullanımının söz konusu markaların tescil edildiği mal ve hizmetler için pazar yaratmak yahut mevcut pazarı korumak amacıyla temel işlemine uygun olarak anılan ürünlerin ve hizmetlerin menşeini garanti edecek şekilde gerçekleşmesi icap etmektedir. Bu kullanımın markaların tüketiciye yahut son kullanıcıya ürün veya hizmetin menşeini bu ürün yada hizmetin diğer kaynaklardan gelenlerden ayırt etmesine izin verecek ve karıştırmaya mahal vermeyecek biçimde yalnızca ilgili teşebbüs nezdinde değil piyasaya ulaşacak ve belirli müşteri çevresi yaratacak şekilde ciddi olarak gerçekleşmelidir. Doğal afetler, savaş, ağır bir ekonomik buhran, ambargo, ithalat kısıtlamaları gibi durumlar markanın kullanılmaması için haklı bir neden olabilir.
Olumsuz vakıaların ispatının davacıya düşmemesine ilişkin genel hukuk ilkesi uyarınca yargılama konusu markayı kullandığını ispat yükü davalıdadır. Bir markayı kullanan ve ileride kullanmama sebebine dayalı iptal tehdidi ile karşılaşmak istemeyen basiretli tacir gibi hareket etmesi gerekli olan davalının kullanıma ilişkin kanıtları özenle saklaması gerekmektedir. Davalı kullanıma ilişkin kanıtları açık ve anlaşılabilir şekilde mahkemeye sunacaktır. Yoksa mahkeme veya davacı markanın kullanılmadığını ispatlamayacaktır. Markanın iptal müeyyidesinden kurtulabilmesi için tescil edildiği her bir emtia için bağımsız olarak ayrı ayrı kullanılması gerekir. Buna göre bir markanın bir ürün için kullanımının diğer bir ürün için kullanım sayılmaz.
Davalının sunmuş olduğu deliller üzerinde yapılan incelemeye göre davaya konu markanın tescilli olduğu sınıf ve emtialarda yukarıda anılı ilkeler çerçevesinde ciddi ve kesintisiz bir kullanımın isatlanamadığı anlaşılmıştır.
Her ne kadar davalı taraf mücbir sebep iddiasında bulunmuş ise de; mücbir sebep olarak sunduğu pandemi nedeniyle 2020 yılı içerisinde çoğu zaman sokağa çıkma yasakları uygulandığı ve ticari faaliyetlerin aksamış olduğu gibi olaylar tüm Türkiye çapında tüm sektörlerin yaşadığı ve etkilendiği olaylardır ve bunların tek tek ya da hep birlikte kullanılmama nedeni iptal davalarında mücbir sebep olarak kabulü bu dava türünü fiiliyatta işlevsiz bırakacak mahiyette hakkaniyete uygun olmayan sonuçlar doğuracağı anlaşılmaktadır. Kaldı ki tüm bu ileri sürülen olay ve gelişmeler ile birlikte ülkede ticari faaliyetler devam etmiş, tamamen durmasına ya da durma noktasına gelmesine sebep olmamıştır.
Tüm bu nedenlerle davacının davasının kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
1-Davacının davasının KABULÜ ile;
-Davalıya ait … tescil numaralı markanın kullanılmama nedeniyle iptaline, karar kesinleştiğinde sicilden terkinine,
2-Alınması gereken 80,70 TL harçtan, peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40 TL harcın, davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini vekille temsil ettirmekle, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 15.000,00 TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafça yapılan 59,30 TL başvurma harcı, 59,30 TL peşin harç, 3.000,00 TL bilirkişi ücreti ve 334,20 TL posta/tebligat masrafı olmak üzere toplam 3.452,80 TL yargılama giderinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar kesinleştiğinde kalan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliyesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.23/12/2022

Katip …
¸

Hakim …
¸