Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/364 E. 2022/195 K. 07.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/364 Esas
KARAR NO : 2022/195

DAVA : Marka’dan ve FSEK’ten Doğan Haklara Tecavüzün Tespiti, Durdurulması ve Önlenmesi
DAVA TARİHİ : 16/12/2020
KARAR TARİHİ : 07/10/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 01/11/2022
Mahkememizde görülmekte bulunan Marka’dan ve FSEK’ten Doğan Haklara Tecavüzün Tespiti, Durdurulması ve Önlenmesi davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkilinin dünya genelinde … markalarının sahibi olduğunu, … markalarının ve … markaları ile bağlantılı markaların kullanımına ilişkin, …… (“…”) ve … (“… …”) şirketlerine lisans verdiğini, TPMK nezdinde kayıtlı … ibareli markaların müvekkili adına tescilli olduğunu, … markasının … sayı ile tanınmış marka olarak tescilli olduğunu, davalının müvekkili firmaya ait tescilli ve tanınmış … markaları üzerindeki izinsiz ve hukuka aykırı kullanımlarının 2015 yılına dayandığını, işbu hukuka aykırı kullanımlar uzun süredir yapılan tüm ihtar ve uyarılara rağmen, zaman zaman ara verilse de daha sonra tekrar başladığını ve bugün halen devam ettiğini, davalının, www…..com.tr alan adlı internet sitesinde, sosyal medya hesaplarında ve “… Mah. … Sk. … Apt. No:… Silivri/İstanbul” adresinde yerleşik olan işyerinde ve “… Mah. …. Bölgesi … Nolu Sokak No:… Selçuklu/Konya” adresinde yerleşik fabrikalarında müvekkiline ait tescilli ve tanınmış markalarını izinsiz ve hukuka aykırı şekilde gönderilen 4 ihtarname ve yapılan tüm uyarılara rağmen tekrar kullanmaya başladığını, davalının tekrardan başladığı ve halen devam eden söz konusu tescilsiz, izinsiz, haksız ve hukuka aykırı kullanımı müvekkilinin marka haklarına tecavüz teşkil ettiğini, davalının kullanımlarının, müvekkilinin tescilli markası kullanıcı isimlerinde aynen kullanılarak davalı firma ile müvekkili şirketin yine bağlantılı şirketlermiş izlenimi verildiğini, davalının işbu kullanımlarının tamamen yetkisiz ve hukuka aykırı olduğunu, davalının www…com.tr alan adlı internet sitelerinde, sosyal medya hesaplarında, tanıtım broşürleri, kataloglar ve reklamlarında, müvekkilinin … araçlarına ilişkin reklam amaçlı çekilen fotoğraflar vb.materyali izinsiz ve hukuka aykırı olarak kullandığının tespit edildiğini, davalının, müvekkiline ait eser niteliğindeki fotoğrafları üzerindeki hukuka aykırı ve izinsiz kullanımları müvekkilinin telif hakkına tecavüz teşkil ettiğini, davalının, müvekkilinin marka ve telif hakkına tecavüz teşkil eden fiillerinin, aynı zamanda haksız rekabet teşkil ettiğini, açıklanan nedenlerle, davalının tescilsiz olarak hukuka aykırı bir şekilde kullandığı davacıya ait … markalarını işyerinde, ürünler, ambalajlar, websiteleri ve sosyal medya hesaplarında ve sair mecralarda izinsiz olarak kullanmasının ve müvekkile ait telif hakkına konu fotoğrafların izinsiz kullanımının, davacı aleyhinde marka ve telif hakkına tecavüz ve haksız rekabete yol açtığının tespitini, tespit edilen söz konusu hukuka aykırılıkların durdurulmasına, önlenmesine ve sonuçlarının ortadan kaldırılmasına, davalının … markalarını tek başına yahut sair tali unsurlar ile birlikte kullanıldığı ürünler, kartvizitler, çıkartmalar, ambalajlar, ilan, reklam, broşür, afiş, katalog, fotoğraf, tabela ve sair her türlü tanıtım malzemesi, basılı evraklar, faturalar ve benzeri her türlü ticari evraka ve malzemeye bulunması halinde her türlü taklit ürüne ve malzemeye el konulmasına, el konulanların toplanmasına ve dava sonunda verilecek hükmün kesinleşmesini müteakip imha edilmesine, davalının her türlü fiziki ve online mecralarda davacıya ait fotoğraflar üzerindeki telif hakkına tecavüz ve haksız rekabet teşkil eden kullanımlarından men edilmesine, işbu kapsamdaki fiillerin durdurulmasına ve sonuçlarının ortadan kaldırılmasına, davalının telif hakkı kapsamında korunan fotoğraf/sair görselleri kullanıldığı ürünler, kartvizitler, çıkartmalar, ambalajlar, ilan, reklam, broşür, afiş, katalog, fotoğraf, tabela ve sair her türlü tanıtım malzemesi, basılı evraklar, faturalar ve benzeri her türlü ticari evraka ve malzemeye bulunması halinde her türlü taklit ürüne ve malzemeye el konulmasına, el konulanların toplanmasına ve dava sonunda verilecek hükmün kesinleşmesini müteakip imha edilmesine, davalının davacıya ait tescilli marka ve telif hakkı kapsamında korunan görsellerinin yer aldığı ve davalının kullandığı ve/veya sahip olduğu www…com.tr alan adlı internet sitesine, https://www…. uzantılı …. hesabına, https://www…, https://www… ve https://www… uzantılı … hesaplarına erişimin Türkiye’den engellenmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesi ile, müvekkilinin, uzun yıllardır, tescil ettirdiği … markası ile yedek parça imalat ve pazarlama sektöründe faaliyet göstermekte olup sektöründe üretim ve verdiği hizmetlerle yüksek kalitesi ile tanındığı ve saygı gördüğünü, müvekkilinin … markası altında yedek parça üretimi yapmakta olduğu ve hiçbir şekilde davacıyı taklit etmemekte ve sadece kendi markası adı altında üretim yaptığını, davacının, müvekkilinin servis hizmeti verdiğini iddia ettiği ancak müvekkilinin sadece iş makinesi yedek parçası imalatı ve pazarlamasını yapmakta olduğu ve servis hizmeti vermediğini, müvekkilinin, SMK madde 7 uyarınca anılan firmaya ait olduğu iddia edilen … markasını, ürünlerini tanımlamak ve kullanım amacını göstermek maksadıyla hukuka uygun olarak kullandığını, davacı taraf ile müvekkilinin hukuki ilişkisinin uzun yıllara dayandığı, davaya konu edilen, davacı tarafın gönderdiği ihtarnamelerin dava tarihinden 5 yıl önceye ait olduğunu, davacının tespit talep ettiği İstanbul Sulh Hukuk Mah. … d. İş dosyasında iddia ettiği gibi müvekkili tarafından kullanılan fotoğrafların telif haklarının davacının kendisine ait olduğunun tespit edilmediğini ve müvekkili tarafından gerekli itirazların yapıldığını, müvekkilinin hiçbir şekilde … ismini veya belirleyici izini logosu ile birlikte hâkim unsur olarak kullanmadığını, müvekkilinin … iş makinalarına uyumlu yedek parça imal ettiği ve bunu kendi tescilli … markası adı altında sattığını, müvekkilinin deposunda tespit edilen ve ihtiyati olarak el konulan müvekkiline ait poşetlerin eski olduğunu ve kullanılmadığını, Konya …. Asliye hukuk Mah. … Talimat dosyasına sunulan 19.02.2021 tarihli bilirkişi raporunda da kutular ve tabelalarda … yazısının hâkim konumda yazıldığı tespit edildiği beyan edilse de … ibaresi tek başına kullanılmadığını, talimat dosyasına sunulan 19.02.2021 tarihli bilirkişi raporunun sonuç kısmında … ibaresinin ön planda olduğu kanaat getirilse de davaya konu görseller incelendiğinde müvekkili şirket markası …’nin, büyük, ayrı ve hiçbir şekilde davacının markasını andırmayacak şekilde yazıldığı ve … ibaresinin de diğer açıklayıcı kelimeler ile aynı puntoda ve daha küçük yazıldığı açık olduğu ve … ibaresi tüm görsellerde tali unsur şeklinde olduğunu, davacının telif haklarının ihlal edildiği yönündeki iddiaları bakımından ispat yükünün davacı tarafta olduğunu, davaya konu araç görüntülerinin birer eser olduğu iddia edilse de iş bu görsellerin nitelik ve içerik açısından bir eser niteliği taşımadığını, müvekkilinin paylaşımları bir bütün olarak değerlendirildiğinde hiçbir zaman markası ve unvanı ile birlikte … markasını kullanmadığı ve sadece uyumlu yedek parça sattığını, … ibaresini de açıklayıcı olarak kullandığının ortada olduğunu ve haksız rekabet teşkil etmediğini, açıklanan nedenlerle haksız, mesnetsiz ve hukuka aykırı davanın ve davacı taleplerinin reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan davacı adına tescilli marka sicil kayıtları celp olunmuştur.
Davacı vekilinin tespit talebi üzerine tensiben;
a-Davalının Silivri/İstanbul adresi ile internet hesaplarında inceleme yapmak üzere dosyanın bilirkişi heyetine tevdi edildiği, bilirkişiler 12/02/2021 tarihli raporlarında; “Talep eden tarafından dosyaya sunulan ve bahsi geçen “www…..com.tr” internet web sitesinin güncel olarak kullanımda ve aktif olduğu, ilgili internet siteleri incelendiğinde web sitesi içerisinde tespite konu “…” ibarelerinin kullanıldığı, Talep eden tarafından dosyaya sunulan ve bahsi geçen “www…..com” internet web sitesinin güncel olarak kullanımda ve aktif olmadığı, tespite konu “…” ibarelerinin veya görsellerinin kullanılıp kullanılmadığı tespit edilemediği, Bahsi geçen “…. – ….”, “… – ..”, “… – …” sosyal medya hesaplarına ait sayfaların kullanımda ve aktif olduğu ve genel profil sayfası ve paylaşımlar kontrol edildiğinde bahse konu sosyal medya içeriklerinde tespite konu “…” ibarelerinin ve görsellerinin kullanıldığı, Bahsi geçen ilgili “… ” … sosyal medya hesabının güncel olarak yayında olduğu ancak ilgili hesap Gizli olduğundan hesaba ait paylaşımlar görülememiş ve tespite konu “…” ibarelerinin veya görsellerinin kullanılıp kullanılmadığı tespit edilemediği, Bahsi geçen ilgili “… ” … sosyal medya hesabının güncel olarak yayında olduğu ancak ilgili hesap Gizli olduğundan hesaba ait paylaşımlar görülememiş ve tespite konu “…” ibarelerinin veya görsellerinin kullanılıp kullanılmadığı tespit edilemediği, İlgili kullanımların tespit talep eden yana ait tescilli markalardan kaynaklanan hakları ihlal eder mahiyette olduğu” hususlarının tespit edildiği görülmüştür.
b-Davalının Selçuklu/Konya adresinde delil tespiti yapmak üzere dosyanın bir marka vekili(sınai mülkiyet uzmanı) bilirkişisine tevdi amacıyla ilgili mahkemeye talimat yazılmasına karar verilmiş, Konya …Asliye Hukuk Mahkemesi .. Talimat dosyası üzerinden tanzim edilen bilirkişi raporunda; “… markasının davacı adına birden fazla ve farklı şekillerde tescil edilmiş olduğu ve yasal korumanın devam ettiği, davacının davaya dayanak markalar yönü ile hak sahibi olduğu, … ibaresinin detayları yer aldığı şekli ile davalı adresindeki iş elbiseleri, koliler ve araç üzerinde TPMK nezdinde tescilli olduğu gibi kullanılmakta olduğu” hususlarının tespit edildiği görülmüştür.
Davalı vekili 10/05/2021 tarihli dilekçesi ekinde, … Üniversitesi Dr. Öğrt. Üyesi …. tarafından hazırlanan 07/05/2021 tarihli hukuki mütala sunulmuştur.
Davacı vekili 21/10/2021 tarihli dilekçesi ekinde, … Üniversitesi Hukuk Fakültesi …. Başkanı Prof. Dr. ….tarafından hazırlanan 19/10/2021 tarihli hukuki mütala sunulmuştur.
Dosyanın, mevcut heyete bir FSEK uzmanı eklenmek suretiyle dosyada yapılan tüm tespitler, alınan talimat raporu, rapor tarihlerinden sonra sunulmuş tüm beyan ve deliller birlikte değerlendirilmek suretiyle davalının, davacıya ait … esas unsurlu markalarından doğan haklarına tecavüzünün ve davacının FSEK çerçevesinde telif haklarından kaynaklı haklarını ihlal edip etmediği, haksız rekabetinin bulunup bulunmadığı, davalı kullanımlarının SMK 7/5 kapsamında kalıp kalmadığı hususlarında rapor tanzimi için bilirkişiye tevdi edildiği, bilirkişiler 17/01/2022 tarihli raporlarında; “SMK mevzuatı yönünden; Davalı yanın tespit olunan kullanımlarının davacı yana ait markalardan kaynaklanan hakları ihlal, markalar ile tecavüz teşkil eder mahiyette olduğu, bu durumun SMK amir mevzuatı nezdinde marka hakkına etkin tecavüz teşkil ettiği; FSEK ve TTK mevzuatı yönünden; arz ve izah edilen nedenlerle davacının eser mahiyetinde kabul edilemeyecek fotoğrafların Türkiye bölgesinde yetkili temsilcisi ve alt lisans verilmesine ehil kişisi olmayan bir üçüncü kişi konumundaki davalı yanca kullanılmasının işbu Kanun özelinde emtianın eser kapsamında olmaması hasebi ile; FSEK md. 84 yollaması karşısında FSEK md. 68’e dayandırılmasının ve tazminat talebinin mümkün görülemeyeceği fakat; FSEK md. 84 hükmü yollamasına uygun olarak, TTK md. 55/1 (c) 1. bendi üçüncü kişilere ait teklif, hesap veya plan gibi bir iş ürününden, yararlanılması kapsamında çoğaltma imkânlarının kullanılarak haksız rekabet yapılmasının söz konusu olduğu yönünde tarafımızda kanaat hasıl olduğu, davalının TTK md 55/1 © 3. Bendi kapsamında haksız rekabetinin mevcut görülebileceği, keza, kendisinin uygun bir katkısı olmaksızın başkasına ait pazarlanmaya hazır çalışma ürünlerini teknik çoğaltma yöntemleriyle devralıp onlardan yararlanılmasının somut olayda var olduğu, davalının bu tür rekabeti bozucu eylemlerden biri olarak haksız rekabet eyleminde bulunulan davacı görsellerinden ve markasından fayda sağlayarak kendi ürünlerinin tanıtımını öne geçirmek saiki ile hareket ettiği, içeriğinden TTK md. 55 davalının başkasının iş ürünlerinden yetkisiz yararlanan konumunda bulunduğu, haksız rekabet eylemi içerinde yer aldığı” hususlarının tespit ve rapor edildiği görülmüştür.
Davalı vekili 07/02/2022 tarihli dilekçesi ile, müvekkili firmanın sadece davacı yanın üretimi yaptığı iş makinalarına uyumlu yedek parça üretimi yaptığını, müvekkilinin uzmanlık alanının ve üretiminin sadece … markalı iş makinalarına ilişkin olup üretilen parçaların başka bir marka iş makinası için kullanımının mümkün olmadığını, müvekkili şirketin iş tanıtımı … iş makinalarına uyumlu yedek parça üretimi olduğundan “…” adını kullanmadan iş tanımını yapamayacağını, ticari hayatına devam etmesinin mümkün olmadığını, bilirkişilerin global değerlendirmede dikkate alınacak hususları belirttiğini, ancak global değerlendirme ölçütü bakımından somut olay yönünden herhangi bir değerlendirmede bulunmadıklarını, raporun eksik ve hatalı yapıldığını, iş makinası pazarlayan müvekkili şirketin hedef kitlesinin son kullanıcı tüketici olmayıp tacir olduğu hususuna dikkat edilmesi gerektiğini, basiretli davranma yükümlülüğü bulunan tacirlerin “satın alma sürecinde göstermeleri beklenen dikkat ve algılama düzeyinin” ortalama tüketiciden bir hayli fazla olduğunu, her somut olayda farklılıkların kaçınılmaz olması ve bu sebeple global değerlendirme sırasında uygulanacak kıstasların da somut olay bakımından etraflıca değerlendirilmesi gerektiğini, bilirkişi raporuna bu yönüyle de itiraz ettiklerini, bilirkişi raporunda somut olaya eşlik eden özelliklerin dikkate alınmadığını, müvekkili firmanın markasının ayırt edici özelliği konusunda değerlendirme yapıldığında, müvekkilinin tüm ürünlerinde kendi markası olan … markasını kullandığını, davacı yanın markasını ürünlerinde kullanmadan sadece tanımlayıcı olarak kullandığını, bilirkişi raporunun dava konusu fotoğraflarının eser olmadığına ilişkin lehe değerlendirmelerine katılmakla birlikte haksız rekabete ilişkin değerlendirmelerine itiraz ettiklerini, bilirkişi heyetince itirazları ve açıklamaları doğrultusunda SMK m.7/5 kapsamında değerlendirilmesi özellikle istenen hususların, müvekkili şirketin hedef kitlesinin kim olduğu, müvekkili şirketin hedef kitlesi tespit edildikten sonra bu kişilerin satın alma sürecinde göstermeleri beklenen dikkat ve algılama düzeyinin ne olduğu, müvekkili şirketin ürettiği mal niteliği, müvekkili şirketin davacı yanın marka adına ilişkin kullanımlarına ait dosyaya sunulan bütün delillerin değerlendirilmesi, müvekkili şirketin, davacı yanın marka adına ilişkin kullanımlarının gerekçeleriyle birlikte tali ya da esaslı unsur olarak hangi şartlarda kullanıldığı hususlarında yeni bilirkişi heyetinden yeni rapor alınmasını, aksi halde ek rapor alınmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce, bilişim uzmanı bilirkişiye dosyanın tevdi ile istinaf kararı doğrultusunda davaya ve tedbir talebine konu sosyal medya ve internet hesap ve adresleri üzerindeki erişim engelinin kaldırılıp kaldırılmadığı, kaldırıldıysa tarihlerinin tespitinin istenilmesine karar verilmiş, bilirkişi 20/04/2021 tarihli raporunda; “Talep eden tarafından dosyaya sunulan ve İstinaf kararında da belirtilen ilgili bahsi geçen “www…..com.tr” internet web sitesinin güncel olarak kullanımda ve aktif olduğu, güncel olarak erişim engelinin bulunmadığı, erişim engelinin kaldırılıp kaldırılmadığı hususunda “Erişim Sağlayıcıları Birliği” sisteminde yapılan sorgulamada sayın mahkemenin “24.02.2022” tarihli karara istinaden erişimin kaldırıldığı anlaşıldığı, ilgili internet sitesi içerikleri güncel olarak incelendiğinde web sitesi içerisinde davaya konu “…” ibarelerinin kullanıldığı, ancak ibarelerin tek başına kullanılmadığı, site içinde bulunan açıklamaların içinde kullanıldığı, istinaf. kararında belirtilen bahsi geçen “….” isimli …. sosyal medya “https:/www…” profil sayfasının ve paylaşımların güncel olarak kullanımda ve aktif olduğu, güncel olarak veya öncesinde erişim engelinin bulunup bulunmadığı veya erişim engelinin kaldırılıp kaldırımadığı hususunda “Erişim Sağlayıcıları Birliği” sisteminde yapılan sorgulamada “mahkeme kararıyla konulmuş bir erişim engeli bulunmadığı” görüldüğü ve genel profil sayfası ve paylaşımlar kontrol edildiğinde tespite konu “…” logo/ibaresinin ve “… İş Makineleri ibarelerinin/görsellerinin kullanıldığı, İstinaf kararında belirtlen bahsi geçen “….” isimli …. Ssosyal medya “https://www…..” profil sayfasının ve paylaşımların güncel olarak yayında olmadığı, güncel olarak veya öncesinde erişim engelinin bulunup bulunmadığı veya erişim engelinin kaldırılıp kaldırılmadığı hususunda “Erişim Sağlayıcıları Birliği” sisteminde yapılan sorgulamada mahkeme kararıyla konulmuş bir erişim engeli bulunmadığı” hususlarını rapor ettiği görülmüştür.
Dava, davalının, davacıya ait “…” esas unsurlu markalarından doğan haklarına tecavüzünün ve davacının FSEK çerçevesinde telif haklarından kaynaklı haklarına tecavüzün tespiti, durdurulması, önlenmesi ve sonuçlarının ortadan kaldırılması talebine yöneliktir.
Markadan doğan haklara tecavüzün tespiti yönünden yapılan değerlendirmede;
SMK’nun 6/1 md’sinde nisbi red nedeni olarak düzenlenen karıştırma ihtimali, aynı kanunun 7/1 md’sinde marka hakkına tecavüz hali olarak yer almaktadır. SMK’nun 6/1 md’sine göre, önceki marka ile tescil başvurusu yapılan marka aynı ya da benzer ise sınıflar da aynı ya da benzer ise bu başvuru itiraz üzerine red edilir. SMK’nun 25/1 md’si gereğince hem 5.md’de yazılı mutlak red nedenleri , hem de 6.md’de yazılı nisbi red nedenleri birer hükümsüzlük nedenidir. Marka koruma kapsamına ilişkin SMK’nun 7/2-b md’sine göre ise, marka sahibi “tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve tescilli markanın kapsadığı mal veya hizmetlerde aynı veya benzer mal veya hizmetleri kapsayan ve bu nedenle halk tarafından tescilli marka ile ilişkilendirilme ihtimali de dahil karıştırılma ihtimali bulunan herhangi bir işaretin kullanılmasını engelleyebilir ve bu durum aynı zamanda marka hakkına tecavüz olarak nitelendirilmektedir.
SMK’nun 7/5 maddesine göre ise “Marka sahibi, üçüncü kişiler tarafından dürüstçe ve ticari hayatın olağan akışı içinde, markasının aşağıda belirtilen biçimlerde kullanılmasını engelleyemez: a) Gerçek kişilerin kendi ad veya adresini belirtmesi. b) Malların veya hizmetlerin türüne, kalitesine, miktarına, kullanım amacına, değerine, coğrafi kaynağına, üretim veya sunuluş zamanına ya da diğer niteliklerine ilişkin açıklamalarda bulunulması. c) Özellikle aksesuar, yedek parça veya eşdeğer parça ürünlerinde, malın ya da hizmetin kullanım amacının belirtilmesinin gerekli olduğu hâllerde kullanılması.”
Madde metninde “dürüstçe” ve “ticari hayatın olağan akışı içinde” kullanımdan ne anlaşılması gerektiği, her somut olayın özelliklerine göre ayrıca değerlendirilmelidir. Asıl olan markayı kullanma hakkının marka sahibine ait olmasıdır. Bu nedenle SMK 7/5 maddesi hükmü istisnadır ve buna göre yorumlanmalıdır. Dosyada bulunan tüm beyan ve delillere göre davalının, davacıya ait “…” markasını ayniyet arzedecek şekilde kullandığında bir tereddüt bulunmamaktadır. Önemli olan bu kullanımın dürüst ve ticari hayatın olağan akışı içinde, malın ya da hizmetin kullanım amacının belirtilmesinin gerekli olduğu durumda kullanılıp kullanılmadığıdır. Dosyaya sunulmuş olan ve bilirkişi raporlarında görsellerine yer verilen davalı yana ait kullanımların, ambalaj, poşet, personel kıyafeti tanıtım evrakı ve web sitesinde belirgin ve ön planda kullandığı, ilgili kullanımın malın ya da hizmetin nitelendirilmesi amacını aşarak “…” markası ile davalı arasında tüketici nezdinde ticari bir bağ bulunduğu yönünde izlenim oluşturma ihtimalini doğurduğu, davalının, bu derece yaygın ve baskın kullanımının SMK 7/5 anlamında korunmasının mümkün olmadığı hukuki kanaatine ulaşılmıştır. Burada tespit olunan ilişkilendirme ihtimalinin, özellikle, dosyaya sunulan deliller ve mahkeme kararlarına göre tanınmış olduğu anlaşılan davacı markası yönünden güçlendiği, aynı zamanda davacının tanınmışlığından davalı yanın faydalanmasına yol açtığı, bu itibarla da marka hakkına tecavüzün koşullarının oluştuğu anlaşılmıştır.
Davacının marka hakkına tecavüz iddiasına dayalı haksız rekabete ilişkin iddiaları yönünden ise Yargıtay …. Hukuk Dairesi’nin 14/03/2022 tarih, … esas ve … karar sayılı içtihadı nazara alınarak TTK’nun 55/1-a-4 bendinin somut olayda uygulama yeri olmayacağı, özel kanun olan SMK’nun uygulanması ve özel kanun hükümlerinin korumasının yeterli olduğu kanaatiyle marka hakkına tecavüzden kaynaklı haksız rekabet davasının reddine karar verilmiştir.
Davacının FSEK çerçevesindeki talepleri yönünden yapılan değerlendirmede ise;
Davaya konu fotoğrafların “sahibinin hususiyetini” taşımadığı, bu itibarla eser olarak değerlendirilemeyeceği sunulan raporlar ve toplanan deliller ile anlaşılmıştır.
Burada tartışılması gereken FSEK 84.madde yollamasıyla TTK hükümleri gereği haksız rekabet şartlarının bulunup bulunmadığıdır.
Davacının, davalıya ait internet adresinde yayınlanmış davaya konu fotoğrafın haksız rekabet oluşturabilmesi için öncelikle, mali haklarının davacıya ait olduğunun ispatı gerekir. Davacı söz konusu hususta delil sunma süresi içerisinde bir delil ibraz edememiş ve fotoğrafın mali hakları yönünden iddiasını ispatlayamamıştır. Bu nedenle FSEK kaynaklı davanın ve haksız rekabet davasının reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜ ile;
Davalının, davacıya ait “…” esas unsurlu markalardan doğan haklarına tecavüzünün tespitine, durdurulmasına, önlenmesine, sonuçlarının ortadan kaldırılmasına, bu kapsamda markaya tecavüz ve haksız rekabet oluşturan davalı yana ait ticari kullanımların durdurulmasına ve men edilmesine, davalı yana ait … ibaresini havi, tecavüz oluşturan her türlü tanıtım malzemesi, basılı evrak ve ürüne el konularak hüküm kesinleştiğinde imhasına, haksı rekabet oluşturan davacı yana ait fotoğrafların davalı yanca kullanılmasının durdurulmasına, men edilmesine, bu fotoğrafların kullanıldığı her türlü tanıtım malzemesi, basılı evrak ve ürüne el konularak hüküm kesinleştiğinde imhasına,
-www…..com.tr, https://www…, https://www…, https://www… ve https://www…. isimli internet adreslerinde tecavüz oluşturan ibareleri havi sayfaların kaldırılmasına,
-Davacının telif haklarına tecavüzün tespitine ve kaldırılmasına yönelik taleplerinin reddine,
-Davacının haksız rekabetin tespiti ve kaldırılması davasının reddine,
2-Alınması gereken 80,70 TL harçtan, peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 26,30 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini vekille temsil ettirmekle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre kabul edilen markadan doğan haklara tecavüzün tespiti davası yönünden 15.000,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı kendisini vekille temsil ettirmekle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre red edilen haksız rekabetin tespiti davası yönünden 15.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davalı kendisini vekille temsil ettirmekle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre red edilen telif haklarına tecavüzün tespiti davası yönünden 15.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 6.500,00 TL bilirkişi ücreti, 419,90 TL keşif harcı, 530,10 TL posta/tebligat masrafı olmak üzere toplam 7.450,00 TL yargılama giderinin davanın kabul ve reddi oranında hesaplanan 2.483,33 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından yapılan 223,50 TL yargılama giderinin davanın kabul ve reddi oranında hesaplanan 149,00 TL’sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiyesinin davalı üzerinde bırakılmasına,
8-Davacı tarafından yatırılan 54,40 TL başvurma harcı, 54,40 TL peşin harç olmak üzere toplam 108,80 TL harç giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Karar kesinleştiğinde kalan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliyesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 07/10/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır