Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/308 E. 2022/131 K. 01.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/308
KARAR NO : 2022/131

DAVA : Tasarımdan Doğan Haklara Tecavüzün ve Haksız Rekabetin
Tespiti, Men’i, Maddi, Manevi ve İtibar Tazminatı
DAVA TARİHİ : 24/08/2020

– BİRLEŞEN BAKIRKÖY … FSHHM … ESAS SAYILI DOSYADA –

DAVA : Tasarım Hükümsüzlüğü
DAVA TARİHİ : 24/08/2020
KARAR TARİHİ : 01/07/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 27/07/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan Tasarım davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkilinin, özgün bir görünüme sahip aynı zamanda estetik ve fonksiyonel “….” ürününün sahip olduğu görünümü (tasarımını) Kurum nezdinde 06.08.2019 tarihinde 06-01 sınıfında tescil ettirdiğini, müvekkiline ait özgün ve ayırt edici tasarıma sahip … ürününün, özellikle e-spor organizasyonlarının popülerlik kazanması ve yaygınlaşması ile piyasada büyük talep gördüğünü, müvekkil tarafından 13.02.2020 tarihli dilekçe ile İstanbul Anadolu …. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi … D. İş sayılı dosyada delil tespiti yapıldığını, bilirkişi tarafından davalı işyerinde gerekli incelemeler gerçekleştirildiğini, ihlale konu ürünler bulunduğunu ve fotoğraflandığını, davalı tarafından ürün sunumu/satışı gerçekleştirilen internet adreslerinde yer alan içerik raporda kayıt altına alındığını, İstanbul Anadolu …. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi … D. İş sayılı delil tespiti dosyasında aldırılan bilirkişi raporunun on yedinci sayfasında “….” kısmında bilirkişi “Aleyhine tespit istenen iş yerinde ürünler incelendiğinde; tespit isteyen tarafa ait …. numaralı tasarım ile aleyhine tespit istenen iş yerinde tespit edilen ürünler arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde farklılıklar bulunmadığı, bu sebeple benzer olarak algılandıkları” yönünde tespitte bulunduğunu, davalılar, müvekkile ait tescilli tasarımı, “….” adı altında kullanarak, piyasaya sunarak, satışını gerçekleştirerek, icapta bulunarak, ticari amaçla kullanarak ve bulundurarak kazanç elde ettiğini, delil tespiti dosyasında aldırılan bilirkişi raporunda www…. sosyal medya hesabının davalı …’a ait olduğu ve 7 Ocak 2017 tarihinden itibaren kullandığı tespit edildiğini, davalılardan … ve … ise işlettikleri internet kafe aracılığıyla müvekkiline ait tasarım hakkını ihlal etmekte olduğunu, delil tespiti dosyasında aldırılan bilirkişi raporunda görselin paylaşıldığı https://www… sosyal medya hesabının davalı … adlı firmaya ait olduğu, hesabın 24.12.2019 tarihinden itibaren kullanıldığı, iletişim bilgilerinde www…. adlı web sitesinin verildiği tespit edildiğini, www…com adlı web sitesinin ise … A.Ş. firması tarafından “…” adına tescil edildiğini, yavalılardan … tarafından düzenlenen 06.02.2020 tarihli … numaralı e-arşiv satış faturasında da açıkça görüleceği üzere satış konusu mal “…” ve satış bedeli 750,00 TL olduğunu, sırt kısmı …. bölgesinde üst kenarı …. olup aşağı doğru iki yandan …. genişleyerek inmekte, omuz kısmında öne doğru açılarak gelmekte ve … hareketi yaparak bel kısmında … bir çizgi ile daralarak alt kenara bağlanmakta olan müvekkiline ait tescilli tasarım, dışardan bakıldığında koltuğun bir “…” olduğunun rahatlıkla anlaşılmasını sağlamakta olduğunu, müvekkilinin tescilli tasarımı kendini ispatlamış, belli bir kalite standardının üzerinde, dayanıklı, ergonomik, güvenli ve fonksiyonel bir ürün meydana getirmektedir. Ürün, mahiyeti gereği hedef kitlenin beklentileri doğrultusunda özelleştirme unsurları ihtiva eden, sıradan bir koltuğa göre özellikli eklemeler ve unsurlar içeren bir tasarıma sahip olduğunu, açıklanan nedenlerle, davalıların müvekkiline ait tasarım hakkına tecavüzünün ve haksız rekabetinin tespitine, men’ine, durdurulmasına, kaldırılmasına, tecavüze konu ürünler ile kalıplar üzerinde müvekkiline mülkiyet hakkı tanınmasına, mümkün olmadığı takdirde bunların imhasına, fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminata tespit tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte hükmolunmasına, 50.000,00 TL manevi tazminat ve 20.000,00 TL itibar tazminatına tespit tarihinden işleyecek ticari faiziyle birlikte hükmolunmasına, hükmün ilanına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı taraflara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı … vekili cevap dilekçesi ile, müvekkilinin tasarım hakkına tecavüz olarak nitelendirilen, ürünün piyasaya sunulması ve satışının yapılması eylemlerinden hiçbirini gerçekleştirmediğini, zira kendisinin kılıf üretim işiyle uğraştığını, yalnızca sipariş üzerine üretim yapmakta olduğunu, sipariş üzerine üretim yapan, üstelik yalnızca söz konusu oyun koltuğunun kılıflarını üreten müvekkilin tasarım hakkını ihlal ettiğini ileri sürmüş olmak hakkaniyete aykırı olduğunu, davacı tarafın delil olarak sunduğu sosyal medya paylaşımları da bu hususu açıkça doğrular nitelikte olduğunu, müvekkilinin yalnızca koltuk kılıflarının resmini paylaşmış üstelik bunu satış yapılan herhangi bir sayfada değil kendi adına kayıtlı, kişisel paylaşımlarını yaptığı sosyal medya hesabında paylaştığını, diğer davalılardan …’nun işlettiği internet kafesinde kullanmak üzere müvekkili ile iletişime geçtiğini, istediği renk ve tasarımı müvekkile ilettiğini, oyuncu koltuklarında kullanılan kılıflar bu şekilde üretildiğini, kılıf dışındaki tasarımların müvekkille herhangi bir ilgisi bulunmadığını, huzurdaki davada husumet, hatalı olarak müvekkile yöneltilmiş olup, davanın müvekkili bakımından reddi gerektiğini, zira tescilli tasarımın piyasaya sunulması, ticaretinin yapılması eylemleri diğer davalılar tarafından gerçekleştirilmiş olup müvekkilinin, davacı tarafından ileri sürülen iddiaların muhatabı olmadığını, üstelik davacı adına 06.08.2019 Tarihinde tescil ettirilmiş olan tasarım, 6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu kapsamında korunacak tasarımlarda aranılması gereken en temel özelliklerden yenilik ve ayırt edicilik unsurlarını taşımadığını, taraflarınca söz konusu tasarımın hükümsüzlüğüne ilişkin Bakırköy …. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi … E. Sayılı dosyası kapsamında dava ikame edilmiş olup huzurdaki dava ile birleştirilmesini talep ettiklerini, davacı adına tescil ettirilmiş olan … tasarımına yönelik müvekkili tarafından herhangi bir tecavüz eylemi söz konusu olmadığını, açıklanan nedenlerle haksız ve hukuka aykırı davanın reddine, vekalet ücreti ve tüm yargılama giderlerinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DOSYADA DAVA : Davacı vekili dava dilekçesi ile, davalı tarafın TPE nezdinde kendi adına tescil ettirdiği … sayılı tasarım tescili olan … tasarımının 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 56 ve 57 maddelerinde belirtilen şartları taşımadığını, yine aynı kanunun 77 maddesi uyarınca hükümsüz tasarım niteliğinde olduğunu, tasarımın hükümsüzlüğüne ilişkin davaları menfaati bulunan herkes tarafından açılabildiğini, dava konusu tasarımın 2019 yılında tescil ettirildiğini ve tasarımın yenilik unsuruna sahip olmadığını, … konseptindeki mobilyaların 2019 yılından önce de piyasaya çeşitli firmalar tarafından sunulduğunu, bu sunulan ürünlerle dava konusu tasarımın ayırt edilemeyecek nitelikte olduğunu, davalı tarafından müvekkili aleyhine tecavüzün men’i ve maddi-manevi tazminat talepli Bakırköy …. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında dava açıldığını, bu nedenlerle davalı adına 06/08/2019 tarih ve … sayı ile tescilli tasarım belgesinin hükümsüzlüğünü, sicilden terkinini talep ve dava etmiştir.
BİRLEŞEN DOSYADA CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesi ile, müvekkilinin dava konusu tescil tasarımının hak sahibi olduğunu, tasarımın uygulandığı ürünü ticari hayatta aktif bir şekilde kullandığını, müvekkilinin … tasarımı için 5.000,00 TL’den fazla yatırım yaptığını, fuarlarda ve sosyal medya mecrasıyla ürününün tanıtımını yaptığını, müvekkilinin tasarımının yenilik ve ayırt edicilik özelliğine sahip olduğunu, tasasrım ürünlerde esinlenme serbestisi ilkesinin kabul gördüğünü, davaya konu tasarım bakımından seçenek özgürlüğünün sınırlı olduğunu, müvekkili adına tescilli … nolu tescilli tasarımın bilgilenmiş kullanıcı nezdinde ayırt edici nitelikte olduğunu, davacının davayı açma nedeninin kötü niyetli olduğunu, bu nedenlerle davanın reddini talep etmişitr.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan davacı adına kayıtlı tasarım tescil belgeleri celp olunmuş; İstanbul Anadolu …. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin … değişik iş sayılı dosyası uyap üzerinden celp olunmuş, tetkikinde: talep edenin … Büro Mobilyaları – …, karşı tarafların … – … Cafe ve … olduğu, tespit sonucu alınan bilirkişi raporunda; ” www….detay bağlantısı incelendiğinde; dava konusu tasarımın www… adlı sitede 14.05.2019 tarihinde … Ofis Mobilyaları firması tarafından … ibaresi kullanılarak satışa sunulduğu www… bağlantısı incelendiğinde; dava konusu tasarımın … adlı … hesabında 20.12.2019 tarihinde paylaşıldığı, www… adlı sosyal medya hesabı incelendiğinde; sosyal medya hesabının … adlı şahsa ait olduğu, hesabın 7 ocak 2017 tarihinden itibaren kullanıldığı, https://…. bağlantısı incelendiğinde; dava konusu tasarımın …. adlı …. hesabında 07.01.2020 tarihinde paylaşıldığı, https://…. bağlantısı incelendiğinde; dava konusu tasarımın … adlı …. hesabında 07.01.2020 tarihinde paylaşıldığı, https://…. adlı sosyal medya hesabı incelendiğinde; sosyal medya hesabının … adlı internet kafeye ait olduğu, hesabin 17.12.2019 tarihinde oluşturulduğu, iletişim bilgilerinde www…com adlı web sitesinin verildiği, dava konusu tasarımın … adlı … hesabında 20.12.2019 tarihinde paylaşıldığı, https://…adlı web sitesi incelendiğinde; sitede firma ismi olarak …. bilgisinin yer aldığı, siteye ait iletişim bilgileri incelendiğinde; firma merkez adresinin “… Mah…. Blv.No:15 … Pendik/İstanbul” olduğu, …. iletişim numarasının ve ….@… adlı mail adres bitgisinin verildiği, söz konusu videonun adresinin https://… olduğu görülmüş olup, video www…. adlı sitede …. kullanıcısı tarafından 25.12.2019 tarihinde yayınlanmış olduğu, www… sitesinden yer sağlayıcı, erişim sağlayıcı ve tescil bilgileri incelendiğinde sitenin … A.Ş. firması tarafından “…” adına tescil edildiği, iletişim bilgilerinde “….” nolu numarasının yer aldığı, sitenin 19.12.2019 tarihinde oluşturulduğu ve 19.12.2020 tarihinde site yayınının sona ereceği bilgisinin yer aldığı, https://…adlı sosyal medya hesabı incelendiğinde; sosyal medya hesabının …. adlı firmaya ait olduğu, hesabin 24.12.2019 tarihinden itibaren kullanıldığı, iletişim bilgilerinde www….adlı web sitesinin verildiği, dava konusu tasarımın …. adlı … hesabında 24.12.2019 tarihinde paylaşıldığı, https://…. bağlantısı incelendiğinde; dava konusu tasarımın …. adlı …. hesabında 24.01.2020 tarihinde paylaşıldığı, https://… bağlantısı incelendiğinde; dava konusu tasarımın … adlı … hesabında 22.01.2020 tarihinde paylaşıldığı, https://…. sosyal medya hesabı incelendiğinde; söz konusu grup hesabımnın yalnızca üyelere ait özel bir hesap olması sebebiyle tespit yapılamadığı, tarafılarınca gruba katılmak istendiği, ancak onay alınamadığı, aleyhine tespit istenen iş yerinde ürünler incelendiğinde; Tespit isteyen tarafa ait …. numaralı tasarım ile aleyhine tespit istenen iş yerinde tespit edilen ürünler arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları” hususlarının rapor edildiği görülmüştür.
Dosya, ana dosya bakımından, davalıların davacıya ait tasarım tescillerinden doğan haklarına tecavüz ve haksız rekabetinin bulunup bulunmadığı, tazminat koşullarının oluşup oluşmadığı, itibar tazminatı koşullarının oluşup oluşmadığı; birleşen dosya bakımından birleşen dosya davalısına ait birleşen …. sayılı tasarım tescilinin, yenilik ve ayırt edicilik kriterlerine haiz olmaması nedeniyle hükümsüzlük koşullarının oluşup oluşmadığı hususlarında rapor tanzimi için bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, bilirkişiler 11/10/2021 tarihli raporlarında; “ASIL DAVADA, Davacı / Karşı davalı tarafa ait 06.08.2019 başvuru tarihli …. numaralı tasarım tescil ile davalılardan ….’a ait ürün arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları, Davalılardan … ve …’nun nihai tüketici oldukları, davacıya ait tescilli tasarım hakkına tecavüz teşkil eden eylemlerinin tespit edilemediği, BİRLEŞEN DAVADA Davacı / Karşı davalı tarafa ait …. numaralı tasarım tescilinin başvuru tarihi olan 06.08.2019 tarihi itibarı ile koruma şartı olan yenilik ve ayırt edici nitelik özelliklerine sahip olmadığı” hususlarını tespit ve rapor etmişlerdir.
Davacı vekili 15/11/2021 tarihli dilekçesi ile, davalıların ürettiği ürünlerin, müvekkilinin tasarımının ayırt edilemeyecek kadar benzer olduğunu, müvekkilinin tasarımının yenilik ve ayırt edicilik niteliğine haiz olduğunu, bilirkişi raporundaki hükümsüzlük değerlendirilmesinin kabulünün mümkün olmadığını, davalıların eylemlerinin haksız rekabete neden olduğunu, bir an için davalının hükümsüzlük talebinin haklı olduğu ve müvekkilinin tasarımının yenilik ve ayırt edicilik niteliğine haiz olmadığı kabul edilse dahi, davalının haksız rekabete sebep olması nedeniyle müvekkilinin zararını gidermesi gerektiğini, müvekkilinin tasarımında seçenek özgürlüğünün sınırlı olması hususunun değerlendirilmesi ve itirazları nazara alınarak ek rapor tanzim edilmesi için dosyanın bilirkişi heyetine tevdini talep etmiştir.
Davalı/karşı davacı vekili 01/11/2021 tarihli dilekçesi ile, bilirkişi raporunda her ne kadar müvekkilinin, davacıya ait tasarım ile satışa arz edilen … ürünlerinin müvekkili tarafından sipariş üzerine fason olarak üretildiği ve satışının yapıldığı kanaatine varılmış ise de ulaşılan bu sonucun hatalı olduğunu ve taraflarınca bu sonuca katılmadıklarını, müvekkilinin ne söz konusu oyuncu koltuğunun sırt kısmını, ne kolçaklarını, ne de iskeletini üretmediğini, müvekkilinin sadece sipariş üzerine kendisine rengi, kumaşı, deseni, boyu ve eni bildirilen kılıfı ürettiğini, müvekkilinin söz konusu faaliyeti sebebiyle herhangi bir yükümlülüğü bulunmadığını, müvekkilinin söz konusu … veya mobilya sektöründe faaliyet göstermediğini, müvekkilinin faaliyetlerinin sadece kumaş ile sınırlı olduğunu, hem açıklanan sebeplerle, hem de söz konusu tasarım tescilinin hükümsüzlüğüne karar verilmesi gerektiğinden asıl davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Asıl dosyada dava, davalının, davacı tasarımından doğan haklarına tecavüzünün ve haksız rekabetinin tespiti, men ve ref’i ile maddi, manevi ve itibar tazminatı; birleşen dosyada dava, birleşen dosya davalısı adına tescilli olan …. tescil numaralı tasarımın hükümsüzlüğü talebine yöneliktir.
Birleşen dosyada, asıl dosyada davaya davaya dayanak tasarımın hükümsüzlüğü talep edildiğinden ve hükümsüzlük kararının geçmişe etkisi nedeniyle öncelikle incelenmesi gereken husus davaya konu tasarımın başvuru tarihi itibariyle yenilik ve ayırt edicilik kriterlerine sahip olup olmadığıdır.
SMK’nun 56/4. Maddesine göre bir tasarımın aynısı tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce Dünya’nın herhangi bir yerinde kamuya sunulmamış ise o tasarım yeni kabul edilir. Tasarımlar sadece küçük ayrıntılarda farklılık gösteriyorsa aynı kabul edilir.
Yenilik tanımındaki küçük ayrıntının sınırları somut olaya göre farklılık göstermektedir. Aynı tasarımlardaki renk, malzeme veya boyutsal farklılıklar çoğu zaman tek başına bir ürünü farklılaştırmada yeterli olmadığından küçük ayrıntı olarak nitelendirilir. Zira bu özellikler tasarımın görünüm özellikleri açısından asli unsuru oluşturmamakta ve istisnai bazı durumlar haricinde tasarımın kimliğini etkilememektedir.
Yenilik incelenmesinde esas alınacak referans tarihi tescilli tasarımlar açısından başvuru ve rüçhan tarihidir. Yani SMK 56/4-a gereği tescilli tasarımın aynısı başvuru veya rüçhan tarihinden önce Dünya’nın herhangi bir yerinde kamuya sunulmamış ise söz konusu tescilli tasarım yeni kabul edilecektir.
Bir tasarımın ayırt edicilik özelliği ise SMK’nun 56/5 maddesinde belirlenmiştir. Buna göre bir tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenim tescilli tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce kamuya sunulmuş herhangi bir tasarımın aynı kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimden farklı ise bu tasarımın ayırt edici niteliğe sahip olduğu kabul edilir.
Ayırt edicilik tasarımın koruna bilmesi için kıyaslanan tasarımlarla arasındaki farklılığın seviyesinin belirlenmesi için konulmuş bir kriterdir.
Kanunda yer alan “bilgilenmiş kullanıcı” özel bir bilgiye sahip olmadan markalar alanında markaları karşılaştırabilen ortalama tüketici kavramı ile ilgili sektörde teknik bilgiye sahip uzman arasındaki kişidir. Ayırt edici niteliğin belirlenmesinde tasarımların karşılaştırmasını yapacak bilgilenmiş kullanıcı üretici, satıcı, tasarımcı veya teknik uzman değildir. Sektörde bu tür tasarımların olduğunu bilen dikkatli ve deneyimli ürün kullanıcısıdır.
Ayırt edici niteliğin değerlendirilmesinde tasarımcının tasarımı geliştirmede sahip olduğu seçenek özgürlüğünün derecesi de dikkate alınır. (SMK 56/6 mad.) tasarımcılar sektörel ve fonksiyonel bazda her zaman aynı derecede seçenek özgürlüğüne sahip değildir. Tasarımlarını yaparken belirli sınırlar içinde kalmaları gerekebilir. Bir tasarımcı ne kadar seçenek özgürlüğüne sahipse tasarımını o derece farklılaştırabilir.
Somut olayın yukarıda anılı ilkeler çerçevesinde yapılan değerlendirmesinde; asıl davada davacı adına kayıtlı tasarımın başvuru tarihinin 06/08/2019 olduğu, bu başvuru tarihinden önce davacı ürününün benzerinin 11/07/2017 tarihinde dava dışı firma tarafından … markası adı altında … video içeriğinde kullanıldığı, 21/02/2018 ve 24/08/2018 tarihlerinde dava dışı firma tarafından …. markası adı altında … paylaşımların bulunduğu, yenilik kırıcı olarak 06/08/2019 öncesi internete yüklenen görsellerdeki ürün ile davacı/birleşen dosya nedeniyle davalı tasarımının ögelerinin benzer biçim, oran ve yerleşimde olduğu, bu itibarla davacı/birleşen dosya nedeniyle davalı tasarımının yenilik ve ayırt edicilik niteliğini haiz olmadığı kanaatine ulaşılmıştır.
Yenilik ve ayırdedicilik kriterini karşılayamayan davacı/birleşen dosya davalı tasarımının hükümsüzlüğüne karar vermek gerekmiş ve söz konusu hükümsüzlük kararının geçmişe etkili mahiyeti nazara alınarak asıl davadaki aynı tasarımdan doğan haklara tecavüzün tespiti ve tazminat talebine yönelik davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacının haksız rekabete ilişkin iddiaları yönünden ise Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 14/03/2022 tarih, 2019/5189 esas ve 2022/1852 karar sayılı içtihadı nazara alınarak TTK’nun 55/1-a-4 bendinin somut olayda uygulama yeri olmayacağı, özel kanun olan SMK’nun uygulanması ve özel kanun hükümlerinin korumasının yeterli olduğu kanaatiyle haksız rekabetten kaynaklanan davanın da reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
ASIL DAVADA:
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70 TL harçtan, peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 26,30 TL harcın, davacı/birleşen dosya nedeniyle davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davalılar kendilerini vekille temsil ettirmekle, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre reddedilen tecavüzün tespiti talebine yönelik 7.375,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
4-Davalılar kendilerini vekille temsil ettirmekle, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre reddedilen maddi/itibar tazminatı talebine yönelik 7.375,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
5-Davalılar kendilerini vekille temsil ettirmekle, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre reddedilen manevi tazminat talebine yönelik 7.375,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
7-Karar kesinleştiğinde kalan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
BİRLEŞEN DAVADA:
1-Birleşen davacının davasının KABULÜ ile;
-Birleşen dosya davalısı adına tescilli …. tescil numaralı tasarımın hükümsüzlüğüne, karar kesinleştiğinde sicilden terkinine,
2-Alınması gereken 80,70 TL harçtan, peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40 TL harcın, birleşen dosya davalısı …’dan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Birleşen dosya davacısı kendisini vekille temsil ettirmekle, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 7.375,00 TL vekalet ücretinin, birleşen dosya davalısı …’dan alınarak, birleşen dosya davacısı …’a verilmesine,
4-Birleşen dosya davacısı tarafından yapılan 59,30 TL peşin harç, 59,30 TL başvurma harcı, 76,50 TL posta/tebligat masrafı ve 1.500,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.695,10 TL yargılama giderinin, birleşen dosya davalısı …’dan alınarak, birleşen dosya davacısı …’a verilmesine,
5-Karar kesinleştiğinde kalan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliyesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı-birleşen dosya davalı vekili ile davalı-birleşen dosya davacı vekilinin yüzüne karşı, asıl davada bir kısım davalılar vekili Av. …’nun yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.01/07/2022

Katip …
¸

Hakim …
¸