Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/304 E. 2021/16 K. 10.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/304 Esas
KARAR NO : 2021/16

DAVA : Fikir Ve Sanat Eseri (Maddi Tazminat İstemli)
DAVA TARİHİ : 18/08/2020
KARAR TARİHİ : 10/02/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 05/03/2021
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhinde açılan davanın, Mahkememizce yapılan yargılaması sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkili şirketinin 5846 Sayılı FSEK’na göre kurulduğunu, müvekkili şirketinin davaya konu “…” isimli filmi 18/05/2018 tarihinde 41 sinema salonunda vizyona girdiğini, … ve belirli coğrafyalarda popüler bir yere sahip … televizyon kanalının 28/05/2018 tarihli haber programında “…” filmine ilişkin gerçeklik ve doğruluk ilkeleri esas alınmadığının, eleştiri sınırlarının ötesinde küçük düşürücü haber yapıldığını, filmin gişe sayısının olumsuz etkilediğini ve müvekkilinin maddi zarara uğramasına sebep olduğunu, dava konusu film gerek vatandaş röportajlarında gerek sosyal medyada alay konusu haline getirildiğini ve bunun da müvekkilini maddi zarara uğrattığını, müvekkili şirketini iflas noktasına getirdiğini iddia ederek, 5.000,00 TL maddi zararın davalıdan alınarak müvekkiline tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yanlar üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalılar vekili huzurdaki maddi zarar talepli davanın Asliye Hukuk Mahkemesinde açılmasını gerektiğini, davanın görevli mahkemede açılmadığını, hal böyle iken görevsizlik kararı verilmesini talep ettiklerini, dava konusu haber hukuka uygunluk kriterlerini haiz sebebi ile huzurdaki davanın haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, televizyon kanalında yayınlanan haberde davacının manevi haklarını zedeleyici ve tazminatı gerektirici hiçbir beyan bulunmadığını, talep edilen tazminat miktarının hukuka aykırı olduğunu, dava konusu haber, tüm hukuka uygunluk kriterlerini müştereken haiz olduğunu, dava konusu haber basın kanununun tanıdığı sınırları dışına çıkılmadan özle biçim arasındaki denge korunarak ve kamu yararı gözetilerek kamuoyuna aktarıldığını, davacının oluştuğunu iddia ettiği zararı ile müvekkilinin şirketi tarafından yayınlanan haber arasında bağı bulunmadığını savunarak dosyada görevsizlik kararı verilmesini aksi halde davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Dava dilekçesinin tetkikinde; davacı vekilinin davacı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunundan kaynaklanan herhangi bir tecavüz iddiasında bulunmadığı, münhasıran davalı tarafın gerçeğe aykırı ve küçük düşürücü yayınlar yapmak suretiyle maddi zarara sebebiyet verdiği iddialarına dayalı maddi tazminat talebine yönelik olduğu anlaşılmıştır. Somut olayda TTK 55/1-a anlamında davacıya ait iş ürününü kötülemek suretiyle haksız fiil (haksız rekabet) dolayısıyla tazminat talep edilmiştir. Dava konusu tamamen TTK’nın uygulanmasına ilişkin olup FSEK’in uygulanma olanağı yoktur.
“Davacı, davalının yayınladığı filmin haksız rekabete sebep olduğunu iddia etmiştir. Davada 556 sayılı KHK kapsamında kalan bir hukuki koruma talebin bulunmadığından, fikri sınai haklar hukuk mahkemesinin görev alanına giren bir dava olmayıp TTK 4 ve 5.maddeleri uyarınca ticaret mahkemesi görevli olduğundan, mahkemece fikri sınai haklar hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilerek, davanın dava şartı yokluğundan usulden reddi doğru olmamış bozmayı gerektirmiştir.”(Y.11. HD.29/11/2017 t., 2016/4657 E-2017/6701 K)
“Dava maddi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın markaya tecavcüz iddiasına dayalı olarak açıldığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Ancak davacılar vekili tarafından marka hakkına dayalı bir iddia ileri sürülmediği gibi, uyuşmazlık, basım, yayın, iletişim ve bilişim kuruluşlarının sorumluluğunu düzenleyen 6102 sayılı TTK’nun 58.maddesi gereğince haksız eylemden kaynaklanan haksız rekabete dayanmaktadır. Bu durumda mahkemece(Asliye Ticaret Mahkemesince) uyuşmazlığa 556 sayılı KHK’nın uygulanmasının mümkün olmadığı gözetilerek işin esasına girilip sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmesi doğru olmamış bozmayı gerektirmiştir.(Y.11. HD.19/12/2016 t., 2016/12168 E., 2016/9641 K.)
Davacının davasının dayanağının münhasıran TTK 55 ve 58.maddelerinde düzelnemşi bulunan haksız rekabet fiillerine dayanıldığı, tacirin iş ürününü kötülemenin (bu iş ürünü bir fikir ve sanat eseri olsa da) haksız rekabet oluşturacağı, münhasıran haksız rekabet davalarında Ticaret Mahkemelerinin görevli olduğu anlaşıldığından mahkememizin görevsizliğine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, dosyanın görevli ve yetkili Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemesi’ne GÖNDERİLMESİNE,
2-6100 sayılı HMK’nun 20.maddesi gereğince taraflardan birinin yetkisizlik kararı süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize başvurarak dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmelerinin gerektiğinin, aksi takdirde mhakememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtaratına,
3-HMK’nun 20bmaddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip yasal iki haftalık sürede talepte bulunulduğunda dosyanın görevli Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemesi’ne tevzi edilmek üzere Bakırköy Hukuk Mahkemeleri Tevzi Müdürlüğü’ne gönderilmesine,
4-Mahkememizce verilen görevsizlik kararının kesinleşmesinden sonra dava yetkili ve görevli mahkemede devam edilmemesi ve talep halinde yargılama giderinin değerlendirilerek HMK’nun 331/2 maddesince bir karar verileceğinin ihtarına,
5-Harç, masraf ve vekalet ücretinin HMK’nun 323/1-ğ ve 331/2 maddesi gereğince görevli mahkemesince değerlendirilmesine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. Açıkça okunup usulen anlatıldı.10/02/2021
Katip …
¸

Hakim …
¸