Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/298 E. 2022/266 K. 23.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/298
KARAR NO : 2022/266

DAVA : Tasarımdan Doğan Haklara Tecavüzün ve Haksız Rekabetin
Tespiti, Durdurulması ve Önlenmesi ile Maddi ve Manevi Tazminat
DAVA TARİHİ : 16/09/2015
KARŞI DAVA : Tasarım Hükümsüzlüğü
KARŞI DAVA TARİHİ : 21/10/2015
KARAR TARİHİ : 23/11/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 22/12/2022
Mahkememizde görülmekte bulunan Tasarım davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkili şirket adına TPE nezdinde … tescil nolu 13, 14 ve 15 nolu endüstriyel tasarım tescil belgeleri davalı tarafından taklit edilmek suretiyle kullanıldığını, davalının müvekkiline ait tasarımlar ile birbirinden ayırt edilmeyecek şekilde benzer ürünleri üretmesi tasarım hakkına tecavüz ve haksız rekabet oluşturduğunu, bu nedenle tasarım hakkına tecavüz fiilinin durdurulmasına, önlenmesine, haksız rekabetin tespitine, belirsiz alacak davası olarak davalının elde etmesi mümkün kar miktarının 09/02/2015 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, 10.000,00 TL manevi tazminatın 09/02/2015 tarihinden itibaren davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP ve KARŞI DAVA : Davalı vekili cevap dilekçesi ile, davacının dayanağı olan 2009 senesinde tescil ettirdiği tasarımların, 2006 yılından beri Çin devletinde faaliyet gösteren firma tarafından tasarlanmış, tescil edilmiş, dünyaya satılmış ve harcıalem ürünler olduğunu, ayrıca müvekkilinin bu ürünü söz konusu firmadan ithal ederek, iç piyasaya sattığını. Davacının da bu ürünü Çin’ den ithal ettiğini ve iç piyasaya sattığını, daha sonra …… aldığını, tasarımın gerçek sahibinin Çin’ li firma olup 19.12.2008 tarihinde Türkiye’ de ki … A.Ş ye sattığı, davalı … firmasının da, … Firmasını devralmış olduğundan, davaya konu olan tasarımların Çin’ li firmaya ait olduğunu bildiğini, ayrıca halen satın almaya devam ettiğini, davacının dayanağı olan … tescil no’ lu tasarımın yenilik özelliği bulunmadığından hükümsüzlüğüne, sicilden terkinine, asıl davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
TPE ye yazılan müzekkere cevabında … tescil no’lu …… ‘nin davacı adına tescilli olduğu, dava tarihi itibariyle hak sahipliğinin devam ettiği anlaşılmıştır.
Davalı şirkete ait ticaret sicil kayıtları incelendiğinde; davalı şirketi .. ve … in birleştiği anlaşılmıştır.
Dosya, asıl dava yönünden davalının ürünlerinin … nolu tasarım tescil belgesi kapsamında olup olmadığı, davacı adına tescilli … tescil numaralı 13, 14 ve 15 nolu tasarımlara tecavüz niteliğinin bulunup bulunmadığı, karşı dava yönünden karşı davada adına tescilli … tescil nolu tasarımın yenilik ve ayırt edicilik özelliği değerlendirilerek hükümsüzlük koşullarının oluşup oluşmadığı hususunda rapor tanzimi için bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, bilirkişiler raporlarında; “dava dışı … (….. ) co.ltd firmasına ait davalı tarafından deliller sunulmuş 2006 senesine ait olduğu iddaa edilen tasarım sertifikası ile davalı tarafından delil olarak sunulmuş dava dışı firmaya ait katalogda; …. no’ lu çatal, …. no’ lu kaşık, … no’ lu bıçak tasarımları ile karşılaştırıldığında, dava dışı ürünlerde metal malzemeden mamül sap kısmında uca doğru damla şeklinde genişleyen yumuşak hatlara sahip biçim tasarımı ile bu malzemeye üretim esnasında farklı yöntemlerle uygulanan desen tasarımlarından oluşan çatal, kaşık ve bıçak ürünleri olup, ürünler benzerlik yönünden incelendiğinde çeşitli yöntemlerle metale işlenen motifler desen biçimleri genel, sap tasarımı, kompozisyon tercihleri uygulandığı ürün üzerindeki dizilimleri, oranları bakımından tasarımların ortak yönleri açısından birbirlerine birebir benzerlik göstermekte olduğunu, bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı izlenimde ürün tasarımlarından ve ürüne uygulanan desen tasarımlarından belirgin benzerlikler olduğu, bu nedenle ayırt edici nitelik özelliğine sahip olmadığı” hususlarını tespit ve rapor etmişlerdir.
Davacının tecavüz nedeniyle talep ettiği tazminatın 52/2-b maddesi gereğince hesaplanması için dosya mali bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi 24/01/2017 tarihli raporunda; “davalı şirketin ticari defter ve belgelerini incelemem neticesinde; davalı şirketin dava tarihi itibariyle 133.000 Adet davaya konu ürünü Çin’den …… LTD. şirketinden ithal ettiği, davalı şirketin dava tarihi itibariyle 8.064 Adet davaya konu ürünü “….” ibaresiyle satmış olduğu ve işbu ürün satışlarından 554 sayılı KHK 52/2-b maddesine göre 13.902,83-TL kazanç elde ettiği, davalı şirket stoklarında dava tarihi itibariyle 124.936 Adet davaya konu ürün bulunduğu” hususlarını bildirdikleri görülmüştür.
Mahkememizce tazminat miktarının hesaplanmasında 2009 yılından itibaren davalının davacıya ait tasarımı kullanıp kullanmadığı kullanımın başladığı tarih belirlenerek tazminatı bu tarih itibariyle hesaplanması konusunda ek rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi ek raporunda; “davalı şirketin 2009-2015 yılları arası ticari defter ve belgelerini incelemem neticesinde; kök raporumun sonuç kısmında yer alan görüşümde bir değişiklik olmadığını” bildirdiği görülmüştür.
Davalı vekili tarafından yenilik kırıcı delil olarak; dava dışı ……… (…..) co.ltd firmasına ait katalog, 2006 senesine ait olduğu iddia edilen tasarım sertifikası ile, ……. firması tarafından …… firmasına düzenlenen ……. 2008 tarihli fotoğraflı faturanın ibraz edildiği görülmüştür.
Davalı vekili 24/04/2017 tarihli dilekçesi ile, taraflarınca 100 TL üzerinden harç ödendiğini, davalarını maddi tazminat istemi yönünden 13.902,83 TL olarak ıslah ettiklerini beyan etmiştir.
Mahkememizce 17/05/2017 tarih, … esas, .. karar sayılı kararı ile, “Karşı dava yönünden davalı adına TPMK tescilli … tescil no ‘lu 13, 14, 15’de kayıtlı tasarımların yenilik özelliği bulunmadığından hükümsüzlüğüne, Asıl davanın REDDİNE” karar verildiği görülmüş, karara karşı istinaf talebi üzerine dosya BAM’a gönderilmiş, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi …. Hukuk Dairesi’nin 03/07/2020 tarih, … esas, … karar sayılı ilamı ile, “Davacı-karşı davalı vekilinin faturaya yönelik itirazının mahkemece değerlendirilmediği anlaşılmakla; davacı şirketin … ile birleşip birleşmediği Ticaret Sicil Müdürlüğünden sorularak, davalı-karşı davacı tarafça sunulan 19 Aralık 2009 tarihli fatura üzerindeki fotoğrafın montaj olduğu ileri sürülmekle davacı-karşı davalı vekiline bu faturanın … şirketindeki aslının sunulması için kesin süre verilmesi, gerekli görülürse …’in 2008 yılı-2009 yılı ticari defterlerinde kayıtlı olup olmadığı konusunda bilirkişi incelemesi yaptırılarak hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi…” gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesinden bahisle karar bozularak mahkememize gönderilmiştir.
Bozma sonrası yapılan yargılamada, davacı/karşı davalı vekili 02/11/2020 tarihli dilekçesi ile, …. Tic. A.Ş.’nin, müvekkili şirket ortaklarından olduğunu, buna dair ticaret sicil kaydı, hazirun cetveli ve ticaret sicil gazetesini sunduklarını, devam eden dava açsından …’in müvekkili şirketin ortağı olduğundan, tüm ticari kayıtlarının da müvekkiline ait deliller olarak değerlendirileceğini beyan ettiği görülmüştür.
Dosya, istinaf kararı doğrultusunda davacı firmanın ortağı olan …’in defterleri üzerinde inceleme yetkisi verilerek ek rapor tanzimine karar verilmiş, bilirkişiler 20/10/2022 tarihli raporlarında; “Davaya konu …… (……) Co. Ltd.’nin dava dışı … Turizm İnş. Paz. Ve Tic. A.Ş.’ne düzenlediği 19/12/2008 tarihli …… nolu Toplam Tutarı 174.856 USD olan fatura dava dışı … Turizm İnş. Paz. Ve Tic. A.Ş. ticari defterlerine 04/03/2009 tarihinde …… yevmiye maddesi ile …… Nolu Gümrük Bayannamesi olarak kaydedildiğini, …… firmasına ait faturada bulunan ürün görselleri ile Davacı karşı davalı tarafa ait davaya konu tescilli ürünler incelendiğinde siyah çerçeveye alınmış ürünlerin oran boyut ve görselde göründüğünce sap bitim noktalarındaki motif ve detayların benzer olduğu görüldüğünü” hususlarını tespit ve rapor etmişlerdir.
Tescil tarihi ve iddia olunan tecavüz fiilinin gerçekleştiği tarih itibariyle, işbu davada 554 sayılı Kanun Hükmünde Kararname hükümleri dikkate alınmalıdır.
554 sayılı K.H.K.’nin 3/a maddesine göre “tasarım, bir ürünün tümü veya bir parçası veya üzerindeki süslemenin çizgi şekil, biçim, renk, doku, malzeme veya esneklik gibi insan duyularıyla algılanan çeşitli unsur veya özelliklerinin oluşturduğu bütünü” ifade etmekte olup ürün yada ürün parçasının görünümüdür. K.H.K.’nin 5. maddesine göre yeni ve ayırt edici niteliğe sahip tasarımlar belge verilerek korunacak, 6. maddeye göre de bir tasarımın aynısı, başvuru ve rüçhan tarihinden önce dünyanın herhangi bir yerinde kamuya sunulmamış ise o tasarım yeni kabul edilecektir. 7. maddede bir tasarımın ayırt edici niteliğe sahip olması için bu tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenim ile daha önceden kamuya sunulan herhangi bir tasarımın böyle bir kullanıcıda yarattığı genel izlenim arasında belirgin bir farklılığın olması gerekmektedir. 8. maddeye göre ise, tasarımın kamuya sunulmasından itibaren en geç bir yıl içerisinde tescilinin istenebileceği hüküm altına alınmış olup, son olarak da K.H.K.’nin 43. maddesi yeni ve ayırt edici nitelik taşımayan tescilli tasarımların hükümsüzlüğüne karar verileceğini belirtmektedir.
Mahkememizce karşı davaya konu tasarımın hükümsüzlüğüne ilişkin karar İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi …. Hukuk Dairesi’nce “Davacı-karşı davalı vekilinin faturaya yönelik itirazının mahkemece değerlendirilmediği anlaşılmakla; davacı şirketin … ile birleşip birleşmediği Ticaret Sicil Müdürlüğünden sorularak, davalı-karşı davacı tarafça sunulan 19 Aralık 2009 tarihli fatura üzerindeki fotoğrafın montaj olduğu ileri sürülmekle davacı-karşı davalı vekiline bu faturanın … şirketindeki aslının sunulması için kesin süre verilmesi, gerekli görülürse …’in 2008 yılı-2009 yılı ticari defterlerinde kayıtlı olup olmadığı konusunda bilirkişi incelemesi yaptırılarak karar verilmesi” gerekçesi ile kaldırılmıştır. Söz konusu istinaf kararı doğrultusunda yeniden deliller toplanarak dosya bilirkişiye verilmiş ve bilirkişiler … Turizm İnş. Paz.ve Tic. A.Ş.’nin ticari defterlerini de incelemek suretiyle delil olarak sunulan faturada bulunan ürün görsellerinin .., .., .. numaralı çoklu tasarım için yenilik kırıcı mahiyette olduğunu ve … Turizm İnş. Paz.ve Tic. A.Ş.’nin ticari defterlerine göre 04/03/2009 tarihinde kaydedildiğini tespit etmişlerdir. Bu durumda sunulan faturaların gerçeği yansıttığı ve hükümsüzlük koşullarının oluştuğu, davacı-karşı davalının faturaya konu ürünün üreticisi olmaması ve davacı ile dava dışı … Turizm İnş. Paz.ve Tic. A.Ş.’nin birleşmediklerinin anlaşılması nedeniyle de ek rapora itiraz dilekçesine konu atıfet süresi itirazlarının da yerinde olmadığı kanaatine ulaşılmıştır.
Yenilik ve ayırdedicilik kriterini karşılayamayan davacı/birleşen dosya davalı tasarımının hükümsüzlüğüne karar vermek gerekmiş ve söz konusu hükümsüzlük kararının geçmişe etkili mahiyeti nazara alınarak asıl davadaki aynı tasarımdan doğan haklara tecavüzün tespiti ve tazminat talebine yönelik davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
1-Asıl davanın REDDİNE,
-Peşin alınan 172,78 TL harç ve 236,00 TL ıslah harcından, alınması gereken 80,70 TL harcın mahsubu ile arta kalan 328,08 TL harcın, karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
-Davalı kendisini vekille temsil ettirmekle, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre tecavüzün ve haksız rekabet davasının reddi yönünden 15.000,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
-Davalı kendisini vekille temsil ettirmekle, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/2 maddesine göre, reddedilen maddi tazminat davası yönünden 13.902,83 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
-Davalı kendisini vekille temsil ettirmekle, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre manevi tazminat davasının reddi nedeniyle 10.000,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
-Karar kesinleştiğinde kalan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
2-Karşı davanın KABULÜ ile;
-Karşı davalıya ait …, … ve … numaralı tasarımların hükümsüzlüğüne, karar kesinleştiğinde sicilden terkinine,
-Alınması gerekli 80,70 TL harçtan, peşin alınan 27,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 53,00 TL harcın, davacı/karşı davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
-Davalı/karşı davacı kendisini vekille temsil ettirmekle, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 15.000,00 TL vekalet ücretinin, davacı/karşı davalıdan alınarak, davalı/karşı davacıya verilmesine,
-Karşı davacı tarafça yapılan 27,70 TL peşin harç, 27,70 TL başvurma harcı, 1.700,00 TL bilirkişi ücreti ve 137,35 TL posta/tebligat masrafı olmak üzere toplam 1.892,75 TL yargılama giderinin, davacı/karşı davalıdan alınarak, davalı/karşı davacıya verilmesine,
-Karar kesinleştiğinde kalan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliyesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.23/11/2022

Katip …
¸

Hakim …
¸