Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/275 E. 2021/111 K. 16.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/275 Esas
KARAR NO : 2021/111

DAVA : Marka Hükümsüzlüğü
DAVA TARİHİ : 16/06/2020
KARAR TARİHİ : 16/06/2021
K. YAZILDIĞI TARİH : 22/06/2021

Mahkememizde görülmekte bulunan Marka Hükümsüzlüğü davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkilinin …’nin ….. logosu ile yayın yapan televizyon kanalının yayın lisans hakkı sahibi olduğunu, davacının …. markasını ….. marka numarası ile 24/08/2006 tarihinden itibaren, …., …… markalarını 27/02/2007 tarihinden itibaren ….. markasının ise 13/11/2008 tarihinden itibaren TPMK nezdinde 16, 38 ve 41.sınıfta tescil ettirerek koruma altına aldığını, ayrıca davacının http://….. tv ve http://www…..com alan adlı internet sitelerinden de internet haber yayıncılığı yaptığını, davalının TürkPatent nezdinde 38.sınıfta …… başvuru numarası ile tescilli …… markanın sahibi olduğunu, ancak davalının markasının tescilinin davacının tescilli markalarının aynısı ve aynı mal-hizmet sınıfında yapılmış olup marka başvrusunun kötüniyetli olduğunu, davalının medya 24 ibaresini TPMK nezdinde 23/03/2017 gün ve …… başvuru no ile www….. com. …. ibaresini TPMK nezdinde 19/01/2019 gün ve …… başvruu no ile tescil başvurusunda bulunduğunu, başvurulara davacı tarafından itiraz edilerek reddine karar verildiğini, davalının marka başvurularının reddedilmesine rağmen bu ibareleri internet tv/haber yayını ve sosyal medya hesaplarında kullanmaya devam ettiğini, davalının, red kararlarının ardından ……. ibaresini hecelere ayırarak, hece sonlarına 2 ve 4 rakamını eklemek suretiyle oluşturduğu ….. şekil ibaresini, kurumun eksik ve 0 hatalı incelemesi ile davacının da itiraz hakkını kullanamamış olması nedeniyle tescil ettirmeyi başardığını, davalının marka tescilinin davacının markalarından ayırt edici olmadığını, benzerliğin ve iltibasın bulunduğunu, davalının marka başvurularının reddine rağmen ….. şekil ibaresinin marka olarak tescilindeki ısrarcı tutumunun kötüniyetli olduğunu, açıklanan nedenlerle ….. başvuru numara ile davalı yan adına tescilli bulunan …… ibareli markanın 38.emtia sınıfları bakımından hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesi ile, müvekkilinin ….. ibaresini davacının 2006 yılındaki tescilinden 2 yıl önce alan adı olarak tescil ettirdiğini ve www…..com alan adı ile açmış olduğu internet sitesini 2004 yılından itibaren yayına soktuğunu, davacı şirketin 13/09/2006 tarihinde kayıt yaptırarak faaliyete başladığını, müvekkilinin 2 yıl önce açtığı alan adını ve oluşturduğu haber sitesini profesyonel bir şekilde kullanmaya başladığını, davacı tarafın kötüniyet, benzerlik ve iltibas iddialarını reddettiklerini, müvekkiline ait marka üzerinde herhangi bir öncelik hakkı bulunmayan davacı iddialarının izah edilen nedenlerle reddedilmesinin gerektiğini, davacı tarafın ….. ibaresinin tek sahibiymiş gibi algı oluşturmaya çalışmasının mahkemeyi yanıltmaya yönelik olduğunu, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca yapılan …. numaralı soruşturma dosyasında müvekkili …… hakkında müvekkilinin markayı kullanımının tescilli markası ile uyumlu olduğu, ….. dışında benzer kullanım olmadığı, …… kullanımının da birebir aynı olmadığı gerekçeleriyle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiğini, karara karşı yapılan itirazın reddedildiğini, müvekkilinin markası ile davacı markaları arasında benzerlik bulunmadığını, müvekkilinin markasının davacı şirketten önce oluşturulduğu ve kullanılmaya başlandığı, kötüniyet, iltibas yahut haksız rekabetten söz edilemeyeceğini, markaların tamamı bütüncül yaklaşımla incelendiğinde müvekkili markasının anlam, görsel ve işitsel olarak davacıya ait markalar ile arasında büyük farklılıklar olduğu, müvekkili markasının aynı veya ayırt edilemeyecek kadar benzer olmadığının görüleceğini, açılanan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan taraflara ait marka tescil belgeleri celp olunmuş, davacı vekilince davacı tarafın markalarına ait kullanımları gösteren belge ve fotoğraflar dosyaya sunulmuştur.
Dosya davalı yana ait …… tescil numaralı markasının davacı markalarına benzerlik, iltibas, karıştırma ihtimali ve kötüniyet sebepleriyle hükümsüzlük koşullarının oluşup oluşmadığı, söz konusu markalar hakkında önceye dayalı gerçek hak sahibinin davalı olup olmadığı hususlarında rapor tanzim etmek üzere bilirkişilere tevdi edilmiş, bilirkişiler 17/05/2021 tarihli ayrıntılı ve gerekçeli raporlarında; “davalı yana ait olarak belirtilen www……. com alan adının yer sağlayıcısı ve erişim sağlayıcısının “……” isimli şirket olduğu, söz konusu alan adının 08/07/2004 tarihinde tescil ettirildiği, söz konusu alan adının “…..” adına kayıtlı olduğu, ancak yayını yapan firmanın davalıya ait olup, imtiyaz sahibinin davalı olduğunun web sitesinde belirtilmiş olduğu, davacıya ait …. nolu markanın tescil tarihi olan 13/06/2007 tarih öncesinde davalı www….com alan adlı web sitesinde davacının tescilli olduğu 38.sınıf dahilinde bir faaliyetinin bulunmadığı, davalı www……com alan adlı web sitesinde, davacının tescilli olduğu 38.sınfı dahilinde bir faaliyetinin archive.org kayıtlarından elde edilen bulgular neticesinde “….” ve “….” başlığı altında ilk olarak 11 Kasım 2018 tarihinde eklendiği, davacının ….. markasını “Radyo ve televizyon yayın hizmetleri; radyo, televizyon veya diğer iletişim araçlarında yayın akışının düzenlenmesi hizmetleri… Haber ajansı hizmetleri (toplanan bilginin dağıtılması).” hizmetlerinde ilk olarak ihdas ve istimal ettiği, gerçek hak sahibi olduğu, davacının …… no ile tescilli ….. ibareli markasının davalının …… no ile 08/10/2019 tarihinde marka başvurusu yaptığı tarihte tescil kapsamında yer alan 38.sınıftaki “Radyo ve televizyon yayın hizmetleri; radyo televizyon veya diğer iletişim araçlarında yayın akışının düzenlenmesi hizmetleri… Haber ajansı hizmetleri (toplanan bilginin dağıtılması)” hizmetlerinde tanınmış marka olduğu, davalı markasının yazılış şekli ve kullanılan kompozisyon markasını davacının markasından uzaklaştırmaya ve ayırt edicilik katmaya yetmediği, görsel, işitsel ve kavramsal olarak davacının markası ile benzer olduğu, tarafların tescil kapsamlarında yer alan 38.sınıftaki hizmetlerin orta düzeydeki tüketicilere hitap eden hizmetler olduğu, davalının söz konusu markasını davacının önceki tarihli tescilli ve tanınmış markası ile aynı hizmetlerde kullanması durumunda markalar arasında benzerlik olduğu tespitleri de göz önüne alınarak orta düzeyde tüketici nezdinde iltibasa neden olacağı, nihai takdir mahkemeye ait olmak kaydı ile davalının davaya konu hükümsüzlüğü talep edilen …… nolu marka başvurusunu kötüniyetle yaptığı” hususlarını tespit ve rapor etmişlerdir.
Davalı vekili 03/06/2021 tarihli dilekçesi ile, bilirkişilerin müvekkilinin yaptığı marka başvurusunda yer alan sınıflandırmayı incelemeden ve markalar arasındaki farklılıklara değinmeden rapor hazırladıklarını, davacıya ait markaların tanınmış marka statüsünün bulunmadığını, bilirkişilerce müvekkilinin kötüniyetli olduğu yönünde yapılan yorumun bilirkişilerin tarafsızlığını ortadan kaldırdığını, bilirkişi raporuna itiraz ettiklerini, dosyanın konusunda uzmanlardan oluşan yeni bir heyete tevdine karar verilmesini talep etmiştir.
Dosya, davalı tarafa ait markanın benzerlik, iltibas, karıştırma ihtimali ve kötüniyet sebepleriyle hükümsüzlüğü ile sicilden terkini talebine yöneliktir.
SMK’nun 6/1 md’sine göre, tescil başvurusu yapılan bir markanın tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile aynılığı ya da benzerliği ve kapsadığı mal veya hizmetlerin aynılığı ya da benzerliği nedeniyle, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile halk tarafından ilişkilendirilme ihtimali de dahil karıştırılma ihtimali varsa itiraz üzerine başvuru reddedilir.
Karıştırılma ihtimali ortalama tüketicilerin her marka arasında bir şekilde bağlantı kurmasıdır. Eğer mal veya hizmetin aynı işletmeden ileri geldiği yönünde bir algılama ortaya çıkıyor, yani bir işletmeye ait mal veya hizmet başka bir işletmeye ait mal veya hizmet ile karıştırılıyor ve bu nedenle satın alınıyor ise doğrudan karıştırma ihtimali; eğer mal veya hizmetin markası birbirinden ayırd ediliyor ancak bunların aynı işletmenin markaları olduğu ya da bu mal veya hizmetin aralarında ekonomik bağlantı bulunan işletmelerden geldiği biçiminde bir algılama oluşuyor ise bu halde de dolaylı karıştırma ihtimalinden söz edilecektir.
Somut olayda, taraf markalarının 38.sınıflarda sınıfsal benzerliklerinin bulunduğu, davacı markalarının asli ve ayırt edici unsuru olan “…..” ibaresinin davalı markasında da yer aldığı, davacı markalarının, davalıya ait hükümsüzlük talebine konu marka başvuru tarihi itibariyle “tanınmış” olduğu ve bu nedenle her halükarda tescilli sınıfları haricinde de korumadan yararlanması gerektiği, taraf markaları arasındaki benzerliğin ortalama tüketici nezdinde davalı markası ile davacı markaları arasında işletmesel bir bağlantı olduğu yönünde bir algı yaratabileceği yine aynı nedenle seri marka izlenimi verebileceği, bu nedenle dolaylı karıştırma ihtimalinin mevcut bulunduğu anlaşılmıştır.
Davacı ile aynı sektörde faaliyet gösteren davalının daha önce aynı esas unsuru ihtiva eden benzer marka tescili girişimlerinin davacı itirazı neticesi sonuçsuz kalması, davacı markalarının tanınmış olması hep birlikte değerlendirildiğinde, söz konusu marka tescillerinin iyiniyetli değerlendirilemeyeceği ve bu yönden de hükümsüzlük koşullarının mevcut olduğu hukuki kanaatine varılmış ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
1-Davacının davasının KABULÜ ile;
-Davalıya ait ….. tescil numaralı markanın hükümsüzlüğüne, karar kesinleştiğinde sicilden terkinine,
2-Alınması gereken 59,30 TL harçtan peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 4,90 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini vekille temsil ettirmekle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 5.900,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından bu dava nedeniyle yapılan 54,40 TL peşin harç, 54,40 TL başvurma harcı, 3.000,00 TL bilirkişi ücreti ve 139,50 TL posta/tebligat masrafı olmak üzere toplam 3.248,30 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Kalan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliyesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 16/06/2021

Katip …
¸

Hakim …
¸