Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/264 E. 2022/21 K. 23.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/264 Esas
KARAR NO : 2022/21

DAVA : Tasarım Hakkına Tecavüzün Tespiti, Önlenmesi, Durdurulması, ve Tazminat
DAVA TARİHİ : 27/03/2020
KARAR TARİHİ : 23/02/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan Endüstriyel Tasarım (Maddi Tazminat İstemli) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkili şirketin her sezon yaklaşık 100 farklı model ürettiğini, her bir modelin özgün ve yenilik vasfına haiz tasarımlar olduğunu ancak tekszil sektöründeki sezonluk üretimlerin ve hızlı tüketime karşılık tescil işlemlerinin süreci ve yüksek maliyeti karşısında bir kısım modellerini tescil ile koruma altına almayı tercih ettiğini, nitekim, tasarımların tescil süreci tamamlanana kadar ürünün sezonunun sona erdiğini ve neredeyse üretiminin dahi bittiğini, bu sebepledir ki 10/01/2017 tarihinde yürürlüğe giren SMK tasarımlarının tescilsiz olarak 3 yıl süre ile korunmasına yenilik getirildiğini, davalı tarafından müvekkilinin tescilsiz dava konusu 3 farklı pardesü tasarım ürünleri ile iltibas yaratacak derecede ve hatta ayniyet derecesinde birebir benzeyen ürünleri müvekkili tarafından kendisine herhangi bir hak tanınmaksızın veya arada herhangi bir lisans sözleşmesi olmaksızın haksız ve hukuka aykırı bir şekilde üretildiğini ve/veya satıldığını, Bakırköy .. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin … D.İş, … K.sayılı dosyasında yapılan keşif esnasında davalının “… Mah. … Cad. … Merkezi Blok No:A-24 (31) No:10/c 110 Esenler/İstanbul”adresindeki mağazasına gidildiğini ve şirket yetkisili …. ile görüşüldüğünü, davalı şirketin yetkilisinin bu ürünü ürettiklerini ancak keşif sırasında ellerinde ürün kalmadığını fakat öncesinde açıkça dava konusu ürünü sipariş üzerine ürettiklerini ve satışını yaptıklarını beyan ettiğini, ayrıca keşif esnasında müvekkiline ait “…” marka etiketli orjinal başka 2 adet tasarım ürünü de bulunduğunu, bu iki ürünün de müvekkilinin 2019 katalog fotoğraflarında yer aldığı müvekkiline ait tasarım ürünler olduğunu, böylece davalı tarafın müvekkiline ait tescilsiz koruma altındaki tasarımları aynı sezon içerisinde kopyalamak üzere orjinallerini temin ederek birebir kopyaladıklarını ve ürettiklerini keşif esnasında ve alınan bilirkişi raporu ile sabit hale geldiğini, müvekkiline ait dava konusu tasarıma yönelik fiilin tecavüz olup olmadığının tespitine, muhtemel tecavüzün önlenmesine, tecavüz fiillerinin durdurulmasına, tecavüzün kaldırılması ile fazlaya dair haklarımız saklı kalmak kaydı ile şimdilik 1.000,00 TL maddi ve 5.000,00 TL manevi zararın tazminine, tecavüzün devamını önlemek üzere tedbirlerin alınmasına, ele geçirilen ürünlerin imhasına, kesinleşmiş kararın günlük gazete veya benzeri vasıtalarla tamamen veya özet olarak ilan edilmesi veya ilgililere tebliğ edilmesine, gerek işbu dava dosyasının gerekse dosyanın eki niteliğinde olan Bakırköy ….Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin … sayılı değişik iş dosyası kapsamındaki her türlü yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı adına, dava dilekçesinin usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, davaya cevap vermediği anlaşılmakla davanın reddini istediği kabul edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Bakırköy ….Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin … d.iş sayılı dosyası celp olunmuştur.
Dosya, davalının davacıya ait tescilsiz tasarımlara tecavüzünün ve haksız rekabetinin bulunup bulunmadığı, tazminat koşullarının oluşup oluşmadığı, oluştuysa miktarı, davacının tasarımlarının tescilsiz tasarım korumasından yararlanıp yararlanmayacakları hususlarında rapor tanzimi için bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, bilirkişiler 14/09/2021 havale tarihli raporlarında; “davacı tarafından sunulan davalı tarafa ait “Pardesü ürünleri üzerinde yapılan incelemede; davacıya ait tescilsiz …, .., … kodlu katalog ürünleri ile benzer olduğunu, benzerliğin bilinçli tüketici nezdinde asıl ürünle karıştırılmaya sebebiyet verebilecek nitelikte olduğunun tespit edildiğini, davacıya ait tescilsiz …, …, … kodlu katalog ürünlerinin “Pardesü” tasarımlarının, tescilsiz koruma kapsamında olduğunu, davacı tarafın maddi tazminat talebi doğrultusunda hesaplama yapabilmek için, her iki tarafın ticari defterleri, dava konusu tasarımlara yönelik satış raporları, satış faturaları, kurumlar vergisi beyannameleri ve detay mizanlarının incelemeye sunulması gerektiğini, davalı tarafın, ticari kayıtları üzerinde inceleme yapılarak, dava konusu tasarımdan kaç adet üretip piyasada satışa sunduğunu, davacı tarafın ticari kayıtları üzerinde yapılan inceleme ile dava konusu ürünleri davacı tarafın piyasada satışa sunmuş olsaydı elde edeceği muhtemel kazancın hesaplanmasının gerektiğini, mahkeme tarafından yerinde inceleme yetkisi verilmesi halinde, davacı tarafın ticari kayıtları üzerinde inceleme yapılabileceğini, ancak davalı tarafın dava dosyası kapsamında vekil tarafından temsil edilmediğini, dava duruşmalarına katılmadığı göz önünde bulundurularak, iletişim konusunda sorun yanaşabileceğini, davalı yönünden inceleme için tarih belirlenmesi konusunda, mahkeme tarafından, davalı tarafa ticari kayıtların hazırlanarak incelemeye sunulması için müzekkere gönderilmesi hususunun mahkemenin takdirinde olduğunu, aksi halde davacı tarafın maddi tazminat talebinin Borçlar Kanununun 50.ve 51.maddelerine göre belirlenmesi hususunun mahkemenin takdirinde olduğu” hususlarını tespit ve rapor etmişlerdir.
Davacı vekiline, davacı tarafın defterlerini sunmak yahut bilirkişi incelemesine hazır hale getirerek hazır bulundurmak üzere kesin süre verildiği, defterler ibraz edildiği yahut incelemeye nerede hazır hale getirildiği hususunda yazılı beyanda bulunulduğu takdirde dosyanın SMM bilirkişiye tevdi ile tazminat miktarı hususunda rapor tanzimi için bilirkişiye tevdiine karar verildiği, davacı vekilinin 22/09/2021 tarihli dilekçesi ile, raporda bahsedildiği üzere davalı taraf ile dosya kapsamında bakıldığında iletişim konusunda sorun yaşanacağını, davalı tarafın dosya kapsamında vekil tarafından temsil edilmediği de göz önünde bulundurulduğunda ve usul ekonomisi gereği de tazminat taleplerinin Borçlar Kanunu md.50-51 kapsamında değerlendirilmesini talep etmiştir.
Sunulan tüm deliller ve beyanlar değerlendirilmek üzere dosya yeniden bilirkişilere tevdi edilmiş, bilirkişiler 19/01/2022 havale tarihli ek raporlarında; “davacı tarafın ticari defter ve belgeleri üzerinde yapılan incelemeler neticesinde, davacı tarafın ticari defterlerinin sahipleri lehine delil vasfına haiz olduğunu, davalı tarafından, ticari defter ve belgeler incelemeye sunulmadığından tespit ve değerlendirme yapılamadığını, mahkeme tarafından dava konusu tasarımlar yönünden tecavüzün varlığına karar verilmesi halinde, davacı tarafın, dava konusu tasarımlara ait satış tutarı, ortalama piyasa şartları ve üretim süreleri dikkate alınarak yapılan hesaplamaya göre, yoksun kaldığı muhtemel kazanç tutarının, toplam 80.640,00 TL’sı olarak hesap edildiğini, davacı tarafın, maddi tazminat talebinin Borçlar Kanununun 50.ve 51.maddelerine göre belirlenmesi hususunun mahkemenin takdirinde olduğu” hususlarını tespit ve rapor etmişlerdir.
Dava, davalının davacı tasarımından doğan haklarına tecavüzün tespiti, durdurulması, önlenmesi ve maddi manevi tazminat talebine yöneliktir.
SMK’nun 55.md’sine göre tasarım, ürünün tümü veya bir parçasının ya da üzerindeki süslemenin çizgi, şekil, biçim, renk malzeme veya yüzey dokusu gibi özelliklerinden kaynaklanan görünümüdür. Burada kanun koyucu patent ve faydalı modelden farklı olarak fonksiyona değil, görünüme koruma bahsetmiştir. Bu nedenle tecavüz iddiaları da ürünün “görünümü” nazara alınarak değerlendirilmelidir.
Bir tasarımın koruma kapsamı belirlenirken o tasarımın bilgilenmiş kullanıcı gözünde oluşturduğu genel izlenim ile bariz bir benzerlik gösteren bütün tasarımların birlikte dikkate alınması gerekir. Kıyaslanan tasarımlar arasında sadece küçük ayrıntılarda farklılık varsa tasarımların aynı olduğu kabul edilir. Yine bir tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenim ile herhangi bir tasarımın böyle bir kullanıcı üzerinde oluşturduğu genel izlenim arasında genel bir farklılık varsa tasarım ayırd edici niteliğe sahip demektir. Burada, tasarım alanında, özellikle dikkat edilmesi gereker husus korumanın, görünüm, şekil, doku ve ergonomi gibi özelliklere hasredilmesidir. Tasarım hakkı ürün ve eşyaların teknik işlevini değil, dış görünümünü konu etmektedir.
Tüm dosya kapsamı, mevcut delil durumu, alınan bilirkişi raporları ve yukarıda değinilen yasal düzenlemeler topluca değerlendirildiğinde; Davacının tasarımlarının tescilsiz oldukları, ilk defa davacı yanca ilk defa 2019 yılı itibari ile davacı kataloğunda yer alarak kamuya sunulması karşısında tescilsiz tasarım korumasından yararlandıkları, davalının 2 yıl öncesine kadar davacı yanın bayiliğini yapan bir firma olması nedeniyle davacı tasarımlarından habersiz olduğunun düşünülemeyeceği ve davalı ürünleri ile davacı tasarımları arasında tespit edilen bilgilenmiş kullanıcı nezdinde ki yüksek oranda benzerliğin tecavüz fiilinin unsurlarının oluşturduğu kanaatine varılmıştır.
Davalının haksız fiilin boyutu, ihlal edilen hakkın derecesi, kusurun ağırlığı ve sunulan deliller hep birlikte değerlendirildiğinde; edilen 80.640,00TL maddi tazminatın Borçlar Kanunu 50 – 51 maddesi hükümleri çerçevesinde de hakkaniyetli olduğu; talep edilen 5.000,00 TL manevi tazminatın ise tamamının kabulününü yukarıda anılı kriterler çerçevesinde dengeleyici ve adil olduğu kanaatiyle davacının davasının kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
1-Davacının davasının KABULÜ ile;
-Davalının, davacıya ait tescilsiz tasarımlardan doğan haklarına tecavüzünün tespitine, önlenmesine, durdurulmasına, bu kapsamda tecavüz oluşturan ve dosyada mevcut 14/09/2021 havale tarihli heyet raporunda görsellerine yer verilen davalı yana ait ürünlere el konularak hüküm kesinleştiğinde imhasına; 80.640,00 TL maddi, 5.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
-Hüküm özetinin ulusal çapta yayın yapan tirajı en yüksek 3 gazeteden birinde ilanına,
2-Alınması gereken 5.850,06 TL harçtan, alınan 102,47 TL peşin harç ve 1.373,79 TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 4.373,80 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini vekille temsil ettirmekle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre kabul edilen tecavüz ve haksız rekabetin tespiti davası yönünden, 7.375,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirmekle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre kabul edilen maddi tazminat davası yönünden, 11.283,20 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirmekle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre kabul edilen manevi tazminat davası yönünden, 5.000,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 102,47 TL peşin harç, 54,40 TL başvurma harcı, 1.373,79 TL ıslah harcı, 3.000,00 TL bilirkişi ücreti ve 226,00 TL posta/tebligat masrafı olmak üzere toplam 3.382,87 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının yatırana iadesine,
Kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliyesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 23/02/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır