Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/243 E. 2021/208 K. 12.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/243 Esas
KARAR NO : 2021/208

DAVA : Endüstriyel Tasarım (Maddi Tazminat İstemli)
DAVA TARİHİ : 11/07/2012

BİRLEŞEN BAKIRKÖY 1. FSHHM 2012/285 ESAS SAYILI DOSYASINDA

DAVA : Tasarımın Hükümsüzlüğü, İptali, Tecavüz ve Haksız Rekabetin
Tespiti, Men ve Ref’i
DAVA TARİHİ : 21/09/2012
KARAR TARİHİ : 12/11/2021
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 08/12/2021

Mahkememizde görülmekte bulunan Endüstriyel Tasarım (Maddi Tazminat İstemli) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkilinin seperasyon sistemleri, alüminyum … ve bölme … ürünlerinin imalatı, alım-satımı ve her çeşit ticareti alanında faaliyet gösterdiğini, müvekkili …’in TPE nezdinde … ve … numara ile tescilli “…” çoklu endüstriyel tasarımların maliki olduğunu, davalın şirketin müvekkiline ait “…” çoklu endüstriyel tasarımlarının ayırt edilemeyecek kadar aynısını veya benzerini en ince ayrıntısına kadar taklit etmek suretiyle imali, ithali, satışı ile her türlü ticaretini yaparak piyasaya sunduğunu, bu durumun müvekkilinin ticari zarara uğramasına neden olduğunu, davalının bu fiileri ila hukuka aykırı olarak müvekkilinin müşterilerini kendi aleyhine çektiğini, davalının tüm bu eylemlerinin müvekkilinin tasarımdan doğan haklarını ihlal ettiğini iddia ederek, davalının müvekkilinin tasarımlarına yönelik tecavüz ve haksız rekabetinin tespitini, durdurulmasını, önlenmesini, giderilmesini, 10.000,00 TL yoksun kalınan kazanç tutarı ile, 5.000,00 TL maddi ve 5.000,00 TL manevi tazminatın tecavüz ve haksız fiillerinin vuku bulduğu tarihten itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte tahsilini, tecavüz ve haksız rekabet teşkil eden ürünlere el konularak imhası ile verilecek hüküm özetin in ilanını talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesi ile, müvekkilinin alüminyum sektöründe profil satış alanında, alimenyum ve diğer alüminyum mamul ve yan ürünleri konusunda kendisini yenileyen kalite ve hizmetlerinden ödün vermeyen öncü bir kuruluş olduğunu, müvekkilinin özgün tasarımlarını TPE nezdinde tescil ettirdiğini, müvekkilinin davaya konu profilleri üretmediğini, davacının dava konusu yaptığı ürünlerin, davaı şirketin tasarımları tescil ettirdiği tarihten çok önceki bir tarihte başka firmalar tarafından üretilmekte ve satılmakta olduğundan dava konusu ürünlerin yeni ve ayırt edici özelliklere sahip olmadığını, bu nedenle müvekkilinin herhangi bir tecavüz veya haksız rekabete sebebiyet veren eyleminin bulunmadığını, davacının iddialarını gerçeği yansıtmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DAVA : Birleşen davada davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkilinin alüminyum sektöründe profil satış alanında yenilik ve üretkenlik konularında saygın bir konuma sahip olduğunu, yurt içinde ve yurt dışında hizmet veren bir kuruluş olduğunu, müvekkilinin kendine özgün tasarımları …. adına TPE nezdinde tescil ettirdiğini, davalının TPE nezdinde … ve … sayı ile tescilli “…” çoklu endüstriyel tasarım tescil belgesi aldığını, bu tasarım tescillerinin müvekkilinin tasarımı ile birebir benzer olduğunu, bu tasarım tescillerinin yeni ve ayırt edici olmadığını iddia ederek, davalı adına olan …, … tescil numaralı “…” çoklu endüstriyel tasarım belgesinin hükümsüzlüğünü, davalının tecavüz ve haksız rekabetinin tespitini,men’ini, ref’ini ve verilecek hüküm özetinin ilanını talep ve dava etmiştir.
BİRLEŞEN CEVAP : Birleşen davada davalı vekili cevap dilekçesi ile, müvekkilinin seperasyon sistemleri, alüminyum … ve bölme … ürünlerinin imalatı, alım-satımı ve her çeşit ticareti alanında faaliyet gösterdiğini, müvekkilinin TPE nezdinde … ve … numara ile tescilli “…” çoklu endüstriyel tasarımların maliki olduğunu, davacıya karşı, müvekkilinin TPE nezdinde tescilli tasarımlarının aynıt edilemeyecek kadar aynısını veya benzerlerini en ince ayrıntısına kadar taklit etmesi suretiyle, imali, ithali, satışı ile her türlü ticaretini yapması nedeniyle Bakırköy … Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile, tasarım hakkına tecavüz ve haksız rekabetin önlenmesi talepli dava ikame ettiklerini, davacının Bakırköy … Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile açılan davanın, huzurdaki dava sürecini uzatmak maksadıyla kötü niyetli bir şekilde açıldığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Yargılama sonunda, 30/09/2014 tarih, … esas, …. karar sayılı kararıyla “Mahkememizin birleşen 2012/285 esasında kayıtlı dosyasında davalı karşı davacı tarafın hükümsüzlük talebinin kabulü ile , … ve … sayılı tasarımlar nihai olarak görülmeyen tasarımlar olup tasarım olma vasfı bulunmadığından söz konusu tasarımların hükümsüzlüğü ve TPE kayıtlarından terkin edilmesine, karşı açılan tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti yönünden ve hükmün ilanı yönünden yerinde olmayan taleplerin reddine” karar verilmiş, verilen karar Yargıtay …. Hukuk Dairesince bozularak mahkememize gönderilerek … esasına kaydı yapılmıştır.
Mahkememizin 19/04/2016 Tarih, … Esas – …Karar sayılı kararı ile, “Mahkememizin … esas ,…. karar sayılı ilamında birleşen 2012/85 esas sayılı dosya yönünden hüküm kesinleşip olup bu hususta karar verilmesine yer olmadığına, asıl dava yönünden her ne kadar davaya konu endüstriyel tasarımlar hükümsüz sayılmış olup endüstriyel tasarıma yönelik tecavüzün tespiti ,men’i yönünden mahkememizin … esas, … karar sayılı hükmü kesinleşip olup bu hususlarda karar verilmesine yer olmadığına, haksız rekabet yönünden davacı tarafın talebinin terditli olarak ileri sürüldüğünden bu yönden talebin kısmen kabul, kısmen reddi ile , davacıya ait hükümsüz sayılan … (1-1 ve 4-1 ) tasarımlarınıa yönelik davalının kullanımının benzer olup söz konusu benzer ürürün üretilmesi ve piyasaya sürülmesi nedeniyle haksız rekabetin tespiti ve men’i’ne, davalı tarafın söz konusu ürünleri üretmesinin , piyasaya sunmasının ,tanıtım yapmasının engellenmesine, ürünlere el konulmasına, üretim kalıplarına , broşürleri ve tanıtım evrakına el konulmasına, masrafın davalıdan alınmak suretiyle imhasına, haksız rekabet nedeniyle uğranılan zararın karşılığ ıtaleple bağlı kalınarak. 10.000 TL maddi tazminatın 02.04.2012 tarihinden itibaren değişen oranlarda ticaret faizi ile davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, 5.000,00 TL manevi tazminatın 02.04.2012 tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, diğer maddi tazminat konusunda ispat edilemeyen talebin reddine, hükmün kesinleştikten sonnra masrafı davalıdan alınmak suretiyel 5 büyük gazeteden birinde ilanına,” dair verilen karar, taraf vekillerinin talebi üzerine Yargıtay ….Hukuk Dairesi’ne gönderilmiş, aynı dairenin 20/03/2018 Tarih, … Esas – … Karar sayılı ilamı ile, “Asıl dava, davacı adına tescilli tasarıma tecavüzün ve haksız rekabetin tespitine ve tazminat istemine, birleşen dava ise asıl davada davacı adına tescilli tasarımların hükümsüzlüğü istemine ilişkindir. Mahkemece, birleşen davada 554 sayılı KHK’nın 3. maddesinde düzenlenen görünürlük unsurunun, dava konusu tasarımlarda bulunmadığı gerekçesi ile işbu tasarımların hükümsüzlüğüne karar verilmiş, asıl dava ise birleşen davada tasarımların hükümsüzlüğüne karar verilmesi gerekçesi ile reddedilmiştir. Dairemizce yapılan temyiz incelemesi ile birleşen davada dava konusu çoklu tasarımların hükümsüzlüğüne dair verilen karara yönelik temyiz itirazlarının reddi ile hükmün onanmasına karar verilerek kesinleşmiş bulunmaktadır. Asıl davada verilen karar ise, hükme esas alınan bilirkişi raporunda belirtilen davacının ürününün aynısının davalı tarafından taklit edildiğine dair eyleminin, TTK 54, 55. maddeleri uyarınca haksız rekabet teşkil edip etmediği yönünde bir değerlendirme yapılması gerekçesi ile bozulmuştur. Bozma sonrası mahkemece bilirkişi görüşüne başvurulmadan yukarıda yazılı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmiştir. Dairemizin yerleşik içtihatlarında kabul edildiği üzere (11HD. 21.03.2008 tarih 2008-1816 E 2008-3687 K), tescilli sınai hak konusu olmayan bir ürünü Türkiye’de ilk defa kullanan kişi büyük emek ve para harcayarak tanıtmışsa, aynı ürün bir başkası tarafından sırf bu emek ve tanınmışlıktan istifadeye yönelik olarak ve iltibasa sebebiyet verecek şekilde kullanıldığı takdirde bu davranışın ticari dürüstlük kuralıyla bağdaşmayan bir davranış ve haksız rekabet oluşturacağının kabulü gerekmektedir. Ancak, ürünler üzerinde kullanılan tanıtıcı işaretler ve üretilen ürünlerin teknik nitelikleri itibariyle her iki ticari işletme arasında iltibasa meydan verilmeksizin, aynı ürünün piyasaya sunulması durumunda ise, sadece önceki firmanın ürünü ilk kez ürettiği, emek ve sermaye harcayarak tanıttığından bahisle üstün hak sahibi olduğu da kabul edilemeyecek, böyle bir davranış dürüstlük kuralıyla bağdaşmayan bir davranış olarak nitelendirilemeyecektir. Davacı adına tescilli çoklu tasarım tescil belgesinin hükümsüzlüğüne dair kesinleşen kararın sonuçları 554 sayılı KHK’nin 45/1. maddesi uyarınca geçmişe etkili sonuç doğuracağından, işbu asıl dava bakımından da tescilsiz tasarım haline gelmiştir. Haksız rekabetin önlenmesindeki amaç, serbest piyasa düzeninde herkesin dürüstlük kuralları içerisinde hareket etmek suretiyle rekabet kurallarına uygun olarak piyasada faaliyet göstermesi ve sonuçta; mal ve hizmetlerin nihai tüketicilerinin aldatılmasına izin verilmeksizin kaliteli mal ve hizmetlerin piyasa kurallarına göre oluşan en uygun fiyatla satışa sunulmasıdır. Bu durumda, sonradan aynı sektörde faaliyet gösteren kişiler ticari hayatta dürüstlük ilkesine uygun bir şekilde ve iltibastan kaçınmak suretiyle piyasaya mal veya hizmet ürettikleri takdirde, piyasada ilk kez üretim yapan ürünün tanınmasını sağlayan kişinin üstün hakkı bulunduğundan bahisle, sonradan faaliyete başlayan kişilerin eylemleri haksız rekabet olarak nitelendirilemez. Böyle bir üstün hakkın varlığının kabulü aynı zamanda, rekabet hukuku ilkelerine aykırı olarak piyasada o mal veya hizmetle ilgili tekel yaratılması ve serbest rekabetin ortadan kaldırılması suretiyle ekonominin sağlıklı bir biçimde gelişmesini engelleyeceğinden kabul edilemez. Mahkemece açıklanan hususlarda bilirkişi incelemesi yaptırılması suretiyle sonuca gidilmesi gerekirken sadece ürünlerin benzer olduğundan bahisle haksız rekabetin olduğu gerekçesi ile karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün davalı yararına bozulması gerekmiştir. Ayrıca kabule göre de münhasıran uyuşmazlık konusu ve tecavüz oluşturduğu kabul edilen ürünlerin üretiminde kullanılan kalıpların imhasına karar verilmesi gerekirken infazda tereddüt oluşturacak şekilde üretim kalıplarının imhasına şeklinde hüküm kurulması da doğru görülmemiştir.” dair ilamı, asıl davada davacılar/birleşen davada davalılar vekilinin karar düzeltme talebi üzerine, aynı dairenin 20/01/2020 Tarih, … Esas – … Karar sayılı ilamı ile, “Asıl davada davacılar birleşen davada davalılar vekilinin karar düzeltme isteğinin HUMK 442. maddesi gereğince reddine” dair karar verilmiş olmakla dosya Mahkememize iade edilmiştir.
Mahkememizce Yargıtay bozma ilamı uyulmasına karar verilerek, bozma ilamı doğrultusunda somut olaydaki haksız rekabetin unsurları açısından rapor tanzim etmek üzere dosya bilirkişi heyetine tevdi edilmiş olup, heyet tarafından hazırlanan ve ibraz edilen 111/01/2021 havale tarihli gerekçeli ve ayrıntılı raporlarında, “davalı yanın tespit edilen kullanımlarının davacın yanın tescilsiz (önceki … (1) ve (4) tescil numaralı) tasarımları ile bilgilenmiş kullanıcı nezdinde iltibasa sebebiyet verecek kadar benzer olduğu, ilgili kullanımların davacı yan ile haksız rekabet teşkil eder mahiyette olduğu” görüş ve kanaatlerini bildirmişlerdir.
Davalı/birleşen dosya nedeniyle davacı vekili 01/02/2021 tarihli dilekçesi ile, bilirkişi heyetince ilgili tasarımların iltibasa ve haksız rekabete yol açtığı kanaatinin son derece hatalı olduğunu, bilirkişi heyeti tarafından müvekkilince kullanılan birtakım ürünlerin bilinçlenmiş tüketici nezdinde iltibasa sebep olacağı tespitinin yerinde olmadığını, bilirkişi raporunun yetersiz olduğunu belirterek denetime elverişli ek rapor alınmasını talep etmiştir.
Mahkememizce bilirkişi raporunun incelenmesinde, bozma sebepleriyle ilgili hiçbir inceleme yapılmadığı, yalnızca benzerlik hususunda inceleme yapılarak sonuca ulaşıldığı, bozma ilamında ayrıntılı bir şekilde belirlenmiş hususlarda inceleme yapılması gerektiği anlaşıldığından bu hususta bilirkişilerden ek rapor tanzimi istenilmiş, bilirkişi heyeti tarafından ibraz edilen 03/09/2021 havale tarihli gerekçeli ve ayrıntılı ek raporda, “davalının seçenek özgürlüğünün yüksek olduğu ihtilaf konusu alanda, davaya mesnet tasarımlar ile birebir / bilgilenmiş kullanıcı nezdinde iltibasa sebebiyet verir mahiyette gerçekleştirdiği tespit edilen kullanımlarının Yüksek Mahkemenin bozma ilamında bildirdiği “ticari hayatta dürüstlük ilkesine uygun bir şekilde ve iltibastan kaçınmak suretiyle” gerçekleştirilmiş olan bir eylem olarak değerlendirilemediği, ilgili eylemlerin davacı yan ile iltibastan kaçınmak gibi bir saik ihtiva etmemesinin yanı sıra; kendisi ile aynı sektörde ticari faaliyet gerçekleştiren davacı yanın var olan tasarım haklarından haberdar olduğu değerlendirilebilecek davalı yanın ilgili kullanımlarının “ticari hayatta dürüstlük ilkesine” uygun olarak değerlendirilemeyeceği, bu meyanda davalı yanın eylemlerinin davacı yan ile haksız rekabet teşkil eder mahiyette olduğu” görüş ve kanaatlerini bildirmişlerdir.
Davalı vekili 21/09/2021 tarihli dilekçesi ile, bilirkişilerin kanaatlerinin mesnedine ilişkin hiçbir somut done ve gerekçe göstermediklerini, tasarımların mukayese edilip ortalama bir tüketici nezdinde hangi somut gerekçelerle hangi açılardan iltibas gerçekleşeceğinin açıklanmadığını, raporda sadece varsayımsal bir değerlendirme ile salt netice belirtildiğini, bu nedenle de bilirkişi raporunun denetime mümkün olmadığını belirterek yeni bir heyetten rapor alınmasını talep etmiştir.
Sunulan ek raporun mahkememizce kurulan ara karara ve uyulan bozma ilamına uygun düzenlenmiş bir ek rapor olmadığı, özellikle bozma ilamında ayrıntısı bahsedilen ve önceki içtihatlara atıf yapılan kısımda dile getirildiği şekilde haksız rekabet unsurlarının değerlendirilmesinin içermediği anlaşıldığından bu hususta ek rapor tanzimi istenilmiş, bilirkişi heyeti tarafından ibraz edilen 12/10/2021 tarihli ayrıntılı ve gerekçeli ikinci ek raporda, “kök ve birinci ek rapordaki görüşlerinden dönme zaruretinin hasıl olduğu, davacı yanın davaya mesnet tescilsiz tasarımlarına “büyük emek ve para harcayarak tanıtması” koşulu ile davalı yanın davacı yanın ya da davacı yanın ürünlerinin tanınmışlığından haksız yararlanma çabasının dosya münderecatından tespit edilemediği, bu meyanda davalı yanın haksız rekabet teşkil eder herhangi bir kullanımından bahsedilemeyeceğini” görüş ve kanaatlerini bildirmişlerdir.
Birleşen Bakırköy … Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyası Yargıtay …. Hukuk Dairesi’nin …-… e.k. sayılı ilamı ile; asıl davanın endüstriyel tasarım tecavüzün tespiti ve meni talep ve davası, aynı ilam ile mahkememizce verilen … e-… k. sayılı karar kesinleşmiş olduğundan söz konusu davalar yönünden yeniden karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
Esas dosyada yer alan haksız rekabet iddiaları yönünden ise yukarıda anılı ve mahkememizce uyulan bozma ilamında haksız rekabetin somut olayda kabulü için aranması gereken “davacının büyük emek ve para harcayarak davaya konu endüstriyel tasarımı Türkiye’de ilk defa kullanmış olması ve davalının sırf bu emek ve tanınmışlıktan istifade etmek amacıyla hareket etmiş olması” unsurlarının oluşmadığı; davacı tarafın dosyaya sunmuş olduğu delillerin davaya konu tasarımları büyük emek ve para harcayarak tanıttığı hususunu ispata yeterli olmadığı, davaya konu ürünün profilin içine monte edilmesi ve teknik özellikleri gereği davalının kullanımının haksız rekabet oluşturmayacağı hukuki kanaatiyle haksız rekabet yönünden davacının davasının esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
A-BİRLEŞEN BAKIRKÖY … FSHHM’NİN … E.SAYILI DOSYASI YÖNÜNDEN :
1-Birleşen .. Fshhm’nin …-… e-k sayılı dosya 15/12/2015 tarihli Yargıtay …. Hukuk Dairesi’nin …-… e-k sayılı ilamıyla onanarak kesinleştiği anlaşıldığından birleşen dosya hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
B-ASIL DAVA YÖNÜNDEN :
1-Davacının endüstriyel tasarımına yönelik tecavüzün tespiti ve men’i talepleri yönünden Mahkememizin … esas, … karar sayılı kararı Yargıtay …. Hukuk Dairesi’nin tarihli …-… e-k sayılı ilamı ile kesinleştiği anlaşıldığından, bu talepler yönünden yeniden karar verilmesine yer olmadığına,
2-Davacının haksız rekabet davasının REDDİNE,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan 59,30 TL ilam harcının, davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davalı kendisini vekille temsil ettirmekle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre reddedilen haksız rekabet davası yönünden 5.900,00 TL vekalet ücretinin, davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacılar tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı-birleşen dosya davacısı tarafından yapılan yargılama giderleri kesinleşen kararda değerlendirildiğinden, bu hususta bir değerlendirme yapılmasına yer olmadığına,
7-Karar kesinleştiğinde kalan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde mahkememize verilecek dilekçe ile Yargıtay nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.12/11/2021

Katip …
¸

Hakim …
¸