Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/213 E. 2022/226 K. 21.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/213
KARAR NO : 2022/226

DAVA : Patentin Hükümsüzlüğü
DAVA TARİHİ : 09/12/2019
KARAR TARİHİ : 21/10/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 16/11/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan Patent Hükümsüzlüğü davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesi ile, davalının, 23/08/2016 başvuru tarihli …. başvuru ve tescil numaralı 23/09/2019 tescil tarihli “……. ” buluş başlıklı patentin başvuru sahibi olduğunu, söz konusu patentin 551 sayılı KHK’nın aradığı yenilik unsurunu taşımadığını, müvekkili şirketin, patente konu su sayacı üretimi işinde uzun yıllardır faaliyet gösterdiğini, sektöründe “….” markası ile öncü bir kuruluş olduğunu, davalının elinde bulunan patentin, mahkeme kararı ile hükümsüz kılınana dek hukuken korunan bir belge olduğunu, müvekkili açısından gelecekte hukuki riskler taşıdığını, bu nedenle anılan patenti hükümsüzlüğü istemi ile dava açma zaruretinin hasıl olduğunu, açıklanan nedenlerle …… tescil numaralı patentin hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesi ile, Dava konusu buluşun, kompozit su sayacı üretimi yöntemi olup, ürün yekpare halde kompozit ana gövdeden oluştuğunu, ürünün, kompozit malzeme, polyester, cam, elyaf, dolgu, pigment malzemelerinden oluştuğunu, ürün çeşidine göre içine ilave kimyasal malzemeler katılabildiğini, bilişimindeki polyester, ürüne kimyasal direnç ve bağlayıcı özellik, cam elyaf ise mekanik mukavemet verdiğini, kompozit malzeme içine katılacak pigmentler sayesinde istenilen renkte üretilebildiğini, kompozit malzemeden üretilen ürünler atmosfer şartlarına, kimyasallara, aşınmaya ve yanmaya karşı son derece dirençli olduğunu, içerdiği cam elyaf sayesinde darbeye, kırılmaya, korozyana karşı dayanıklıdır, paslanmanın söz konusu olmadığını, yalıtkan özelliğine sahip olduğunu, davacının yapmış olduğu yenilik unsuru taşınmadığı yönündeki itirazları da gerçeği yansıtmadığını, patent başvurusu sırasında, bu buluştan önce su sayaçları demir ve döküm mamülden üretilmekte, bu üretim şekli ile maliyet artmakta, kullanıcılar da yüksek meblağlar ödeyerek ihtiyaçlarını karşılamakta, yine sayacın demir döküm sayaç olması sebebiyle ürün ağır olarak üretilmekte ve taşıması, paketlenmesi, müvekkilin bulduğu buluşa göre daha zor olmakta, ayrıca demir döküm sayaçların korozyona uğraması nedeniyle kullanım ömrü müvekkil tarafından bulunan buluşa göre daha kısa olduğunu, davalı bulunan buluş, eski sayaçlarda ortaya çıkan soğuk bölgelerde suyun donması sonucu hacminin artması neticesinde esneme yaparak patlaması sorunlarını ortadan kaldırıldığını, buluşun bu sorunlara çözüm getirdiğini, buluşa konu ürünün kompozit malzeme, polyester, cam elyaf, dolgu, pigment malzemelerinden oluştuğunu, sayaç üretim maliyetini azalttığını, kompozit malzemeden mamul sayaç olmasından dolayı, mevcut kullanılan su sayaçlarına göre daha hafif olup, nakliyesi, taşınması ve özellikle toplu paketlenmesi, montajında kolaylıklar getirdiğini, kompozit yapısı nedeniyle ürün korozyona uğramadığını, buluşun başvuru tarihi itibariyle yenilik özelliğine sahip olduğunu ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan davalı adına tescilli patent sicil kayıtları celp olunmuştur.
Davacı vekilince, dava konusu patente ilişkin, mukayeseli inceleme talep ettikleri yabancı uyruklu buluşların kayıtların yeminli Türkçe tercümesini dosyaya sunduğu görülmüştür.
Dosya, davalı adına tescilli….. tescil numaralı patentin tescil başvuru tarihi itibariyle hükümsüzlük koşullarının oluşup oluşmadığı hususlarında rapor tanzimi için bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, bilirkişiler 12/04/2021 tarihli raporlarında; “…. referanslı patentin bağımsız istemde yer alan tüm unsurlarının, heyetleri tarafından hükümsüzlüğe dayanak olarak gösterilen patent belgeleri ve yazılı dokümanlarda gözlemlenmediği , hükümsüzlük koşullarının mevcut olmadığı” hususlarını tespit ve rapor etmişlerdir.
Davacı vekili 29/04/2021 tarihli dilekçesi ile, bilirkişi heyeti raporunda bildirmiş oldukları görüş ve kanaatin aksine, davalının TPE’ye başvurmak suretiyle almış olduğu dava konusu “……” buluş adlı patentin, gerek yasal mevzuat gerekse emsal Yargıtay içtihatları uyarınca “yenilik unsuru” özelliğini taşımadığından hükümsüzlüğüne karar verilmesi gerektiğini, konu ile ilgili olarak oluşturulma tarihi çok daha öncesine dayanan faydalı modeller bulunduğunu, özelliklerine bakıldığında davalıya ait faydalı modelin yenilik basamağını taşımadığı ve dünyanın çeşitli yerlerinde uzun yıllardır kullanıldığının görüldüğünü, oluşturulma tarihi davaya konu buluştan çok daha eskiye dayanan yabancı kaynaklı buluşların dava dilekçesi ekinde sunulmuş olduğunu, bilirkişilerce eksik ve yetersiz inceleme yapıldığını, itirazlar doğrultusunda yeni bilirkişi heyetinden yeni inceleme yapılmasını, aksi kanaatte ise ek rapor alınmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekilinin bilirkişi raporuna yapmış olduğu itiraz dilekçesinin ekinde sunmuş olduğu delillerin yeni delil mahiyetinde olduğu, patent hükümsüzlüğü dosyasında yenilik vasfının kamu yararı yönü olduğu anlaşıldığından resen araştırma ilkesinin geçerli olduğu ve yeni delil sunulabileceği anlaşıldığından söz konusu delillerin incelenebilmesi için heyete bir bilişim uzmanı eklenerek ek rapor tanzimi için dosya bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, bilirkişiler 10/11/2021 havale tarihli ek raporun sonuç kısmında; “….. referanslı patentin bağımsız istemde yer alan tüm unsurların Davacı tarafından sunulan yeni delillerde gösterilmediği” hususlarını rapor ettikleri görülmüştür.
Davacı vekili 22/11/2021 tarihli dilekçesi ile, dava safahatında sunmuş oldukları dilekçelerinde ve işbu dilekçeleri kapsamında sunmuş oldukları açıklayıcı beyan ve itirazlarının doğru bir şekilde incelenmesi halinde dava konusu 23/08/2016 başvuru ve tescil nolu 23/09/2019 tescil tarihli patentin 551 sayılı KHK’nın aradığı yenilik unsurunu taşımadığını, mevcut raporların hüküm kurmaya elverişli olmadığını, itirazları doğrultusunda yeni bilirkişi heyetinden yeni rapor alınmasını, aksi halde itirazları doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Dosyanın yeni heyet oluşturularak alınan raporlar ve tarafların itirazları hep birlikte değerlendirilmek suretiyle yeni rapor tanzimi için bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, bilirkişiler 06/05/2022 tarihli raporlarında; “……. nolu “…… ” buluş başlıklı incelemesiz patent belgesinin, başvuru tarihi ile yenilik vasfına haiz olduğu, TR ……. nolu “……” buluş başlıklı incelemesiz patent belgesinin, başvuru tarihi itibariyle buluş basamağı vasfına haiz olmadığı, TR …… nolu “……” buluş başlıklı incelemesiz patent belgesinin, 551 sayılı KHK madde 129(a) şartlarına haiz olduğu” hususlarını rapor ettikleri görülmüştür.
Davacı vekili 17/05/2022 tarihli dilekçesi ile, bilirkişi heyet raporunun yanlış tespit ve değerlendirmeler içerdiğini, raporun karar vermeye elverişli olmadığını, davalının TPE’ye başvurmak suretiyle almış olduğu dava konusu patentin yenilik unsuru özelliğini taşımadığını, oluşturulma tarihi davaya konu buluştan çok daha eskiye dayanan yabancı kaynaklı buluşların dava dilekçesi ekinde sunduklarını, bilirkişilerce eksik ve yetersiz inceleme yapıldığını, itirazları doğrultusunda yeni yahut ek rapor alınmasını talep etmiştir.
Davacı vekili 20/05/2022 tarihli dilekçesi ile, bilirkişi raporunda …… linkinde yer alan bilgiler arasında “sayacın yekpare ve plastik olduğu yazıyor fakat kompozit ifadesi yok” şeklinde bir görüş sunulduğunu, plastik su sayacı kompozit su sayacını da kapsadığını, bilirkişi raporuna itiraz dilekçelerine ek olarak işbu açıklamaları sunduklarını, dilekçe ekinde konuya ilişkin delilerini ve işbu delillerinin kaynağı Çin menşeili olmakla Çinli üretici ile yapılan mail yazışmalarını ekte sunduklarını beyan etmiştir.
Davalı vekili 20/05/2022 tarihli dilekçesi ile, bilirkişi heyetinin plastik malzeme yerine kompozit malzemenin kullanımının tekniği aşan bir durum olmadığı değerlendirmesinin yerinde olmadığını, yenilik vasfının yanında buluş basamağı vasfına da sahip olan müvekkiline ait buluşun hükümsüzlüğüne karar verilmesinin hukuka ve mantık kurallarına aykırı olacağını, 02/11/2021 tarihli rapor ile 06/05/2022 tarihli rapor arasında çelişkiler olduğunu, bu çelişkinin giderilmesi için itirazları doğrultusunda yeni bir bilirkişi heyetinden rapor alınmasını, mahkeme aksi kanaatte ise 02/11/2021 tarihli bilirkişi raporu doğrultusunda davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava önce alınan iki bilirkişi raporu arasında açık çelişkiler bulunduğundan ve taraf vekillerinin itirazları ciddi olduğundan, dosyanın yeniden seçilecek bilirkişi heyetine tevdi ile davalı adına tescilli …. tescil numaralı patentin tescil başvuru tarihi itibariyle yürürlükte bulunan mevzuat hükümleri de gözetilerek patentlenebilir olup olmadığı ve hükümsüzlük koşullarının oluşup oluşmadığı hususlarında rapor tanziminin istenilmesine karar verilmiş, bilirkişiler 05/09/2022 tarihli raporunda; “Dava konusu TR …. no’lu patentin dosya kapsamındaki tüm deliller karşısında tüm istemlerinin yeni ve sanayiye uygulanabilir olduğu, ancak buluş basamağı taşımadığı, Dava konusu TR …. no’lu patentin buluş konusunun ilgili olduğu teknik alanda bir uzmanın onu uygulamaya koyabilmesini mümkün kılabileceği açıklıkta olduğu, Dava konusu TR ….. no’lu patentin ilk yayımlandığı şekliyle kapsam aşımına uğramadığı” hususlarını tespit ve rapor etmişlerdir.
Davalı vekili 23/09/2022 tarihli dilekçesi ile, davacı vekili tarafından dosyaya sunulan ve bilirkişi tarafından incelenen internet çıktılarının tamamının 02/11/2021 tarihli raporu hazırlayan bilirkişiler tarafından incelendiğini ve davacı iddialarının yerinde olmadığının açıkça tespit edildiğini, 05/09/2022 tarihli rapor incelendiğinde bilirkişiler tarafından davacının yeni sunmuş olduğu herhangi bir yeni internet sayfası ve/veya iddialarını ispatlayacak yeni bir delil bulunmadığının açıkça görüldüğünü, yeni heyetin aynı internet sayfası çıktılarını incelediğini, bilirkişilerin tüm istemler yönünden istemin buluş basamağı içermediği görüş ve kanaatlerini bildirmişlerse de, bu hususu kabul etmediklerini, bilirkişi heyetinin kompozit malzeme ile ürünün yekpare olarak yapılmasının tekniği aşan bir durum olmadığı ve buluş vasfı taşımadığı yönündeki değerlendirmesini kabul etmediklerini, davanın reddine karar verilmesini, mahkeme aksi kanaatte ise, rapordaki aleyhe olan hususları kabul etmediklerini ve itirazları doğrultusunda ek rapor alınmasını talep etmiştir.
Dava, davalı adına kayıtlı……. tescil numaralı patentin hükümsüzlüğü talebine yöneliktir.
Davaya konu patentin tescil tarihi itibariyle mülga 551 Sayılı KHK hükümleri hükümsüzlük incelemesinde dikkate alınmalıdır;
“Olaya uygulanacak mülga 551 sayılı Patentlerin Korunması Hakkında KHK’nın 5.maddesi uyarınca, Yeni, tekniğin bilinen durumunu aşan ve sanayiye uygulanabilir olan buluşlar, patent verilerek korunur. Diğer bir anlatımla patent koruması için “yenilik”, “buluş basamağı” ve “sanayiye uygulanabilirlik” ölçütlerinin her üçünün de bulunması zorunludur.

KHK’nın 9.maddesi uyarınca bir patentin buluş basamağına ulaşmış, diğer bir anlatılma bilinen durumunun aşılmış sayılabilmesi için, mevcut teknik soruna karşı ortaya çıkartılan teknik çözümün ve ilerlemenin, patentin ilgili olduğu teknik alandaki uzman bir kişinin bilgisine göre, tekniğin bilinen durumundan aşikar bir şekilde çıkarılamayan bir faaliyet sonucu gerçekleşmiş olması gerekir.
Patent hükümsüzlük davalarında görüşü dikkate alınacak “farazi teknik kişi/ler”, patente konu ilgili alandaki gelişmeleri okuyan ve takip eden, tekniğin bilinen en yakın durumundan hareketle, gerektiğinde basit ve rutin deneylerle patente konu teknik sonuca ulaşılıp ulaşılamayacağını değerlendirebilecek düzeyde ve dikkat seviyesi yüksek olan ortalama uzman kişi/ler-dir. Bu kişi ilgili alandaki sıradan bir kişi olmadığı gibi, o alanın en iyisi olması da gerekmez. İlgili alanda tekniğinde uzman kişi bazen tek kişi olabileceği gibi, patente konu buluşun karmaşıklığına ve birden fazla alana hitap etmesine bağlı olarak yerine göre birden fazla kişinin bir araya geldiği topluluk da olabilecektir.
Patent konusu buluşun, ilgili alandaki teknik uzmanın bilgisine göre, her hangi bir inceleme, araştırma ve çaba sarf etmeden kolaylıkla bilinebilir ve düşünülebilir bir sonuç olması halinde, zaten aşikar olan bir sonuç nedeniyle tekniğin bilinen durumunun aşıldığından, yani buluş basamağına ulaşıldığından da söz edilemez. Buluş basamağına ulaşıldığından söz edilebilmesi için başvuru tarihinde tekniğin bilinen ve ulaşılan son durumu itibariyle, tekniğinde uzman kişinin genel bilgisine göre böyle bir sonuca basit ve kolaylıkla ulaşamaması, diğer bir anlatımla uzman kişinin genel ve mevcut bilgisine nazaran sürpriz bir sonuç ortaya çıkarılmış olması gerekir.
Patent hükümsüzlük davalarında, görüşüne başvurulan alanında uzman bilirkişilerin başvuruya konu buluşun aşikar olup olmadığını değerlendirirlerken, farazi uzman teknik kişinin başvuru tarihinde olması gereken bilgi düzeyini dikkate alarak değerlendirme yapmaları ve görüşlerinin gerekçelerini objektif bir şekilde ortaya koymaları gerekir.
Türk patent hukukunda, incelemeli patentin tescil edilebilmesi için, elde edilmesi düşünülen sürpriz sonuca ulaşıldığının başvuru aşamasında başvurucu tarafından teknik deney ve test sonuçlarıyla ispat edilmesi koşulu aranmamıştır. Önemli olan, inceleme raporu sonrasında tekniğinde uzman kişinin, söz konusu buluşla böyle bir sürpriz teknik sonuca ulaşılabileceğine dair görüşünün ikna edici olmasıdır. Esasen başvuru aşamasında alınan araştırma ve inceleme raporlarının temel işlevi de budur. Nitekim KHK’nın 62.maddesi uyarınca, araştırma raporunun yayınlanmasına müteakip, başvuruya konu patentin, patent verilebilirlik şartlarını haiz olmadığı hususunda üçüncü kişilerin itiraz hakkı mevcut olup, anılan hüküm uyarınca, iddiayı kanıtlayan gerekli delil ve belgeleri sunma yükümlülüğü de itiraz sahiplerine yüklenmiştir. Keza 551 sayılı KHK’nın “Patentin Hükümsüzlüğü” ne ilişkin 129.maddesinde “a – Patent konusunun, bu Kanun Hükmünde Kararnamenin 5 inci ila 10 uncu maddelerinde belirtilen, patent verilebilirlik şartlarına sahip olmadığı ispat edilmişse,” tabirinden de patent hükümsüzlük davalarında hükümsüzlük iddiasını ileri süren tarafın, patent verilebilirlik şartlarının bulunmadığını ispat etmesi gerekmektedir.”(Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 24/04/2019 tarih, 2018/302 E., 2019/3175 K.)
Somut olayda davaya konu ….. sy. patentin yukarıda anılı ilkeler çerçevesinde yapılan değerlendirmesinde;
Patentte, demir döküm sayaçlarının ağır olmasından dolayı taşımanın zor olması, korozyona uğraması, soğuk bölgelerde suyun donması sonucu hacminin artması neticesinde esneme yapmayarak patlamaya neden olması, plastik sayaçların ise su ile etkileşime girmesi, objektif teknik problem olarak açıklandığı, teknikte uzman bir kişinin bu problemlerin üstesinden gelebilmesi amacıyla kompozit malzemeler seçebileceği, dosyaya sunulan kataloglar ve …… dökümanı ile açık olduğu, zira eksikliği hissedilen alanlarda matris malzeme veya ek takviye elemanların birleştirilmesi ile bir kompozit malzeme oluşturarak bilinen malzemedeki dezavantajların üstesinden gelinebilmesinin genel bir bilgi olduğu, yekpare bir biçimde gövdenin üretilmesi için kalıplama yönteminin kullanılmasının günümüzde bilinen bir yöntem olarak kabul edilmesi gerektiği ve ….. dökümanı karşısında teknikte uzman bir kişi tarafından kolaylıkla aşikâr kalınabilecek bir konu olduğu ve bu itibarla patentin … no’lu isteminin buluş basamağı içermediği; …. no’lu istemde ürünün kompozit malzeme, polyester, cam elyaf, dolgu ve pigment maddelerinden oluştuğunun belirtildiği, kompozit malzemelerin metal, seramik, metal plastik veya plastik/seramik bileşimlerinden oluştuğu hususunun günümüzde yaygın olarak bilinen bir bilgi olduğu, fakat ….. no’lu istemde kompozit malzeme ifadesinin oldukça geniş bir anlam olarak kullanıldığı, müphem olduğu, hangi malzeme kompozisyonundan ne kadar oranda, hangi şekilde birbirlerine katıldığı gibi bir bilgi verilmediğinin gözlemlendiği, aynı şekilde kompozit malzemelere plastik, cam elyaf, dolgu ve renk pigment bileşenlerinin katılmasının bilinen bir olgu olduğu, plastiğin esneklik ve bağlayıcılık vermesi ve yalıtkan özellik sergilemesi, cam elyafın ekstra mukavemet vermesi, dolgu malzemesinin oluşturulacak ürünün mekanik ve kimyasal özelliklerini iyileştirmesi, pigmentin renk vermesi amacıyla kullanılması hususlarının teknikte uzman bir kişi tarafından kolaylıkla aşikâr kalınabilecek bir konu olduğu ve yaygın bir bilgi olduğu, ayrıca …… dökümanında plastik esaslı polietilen, cam elyaf, uyumlaştırıcı, sertleştirici madde kullanılarak kompozit eldesinin anlatıldığı, davaya konu patentin …… no’lu isteminde kullanılan kompozit malzeme, polyester, cam elyaf, dolgu ve pigment maddelerinin birleşmesi sonucunda şaşırtıcı bir teknik etki ortaya çıkmaması, bilinen olguların dışına çıkmaması dolayısıyla …. no’lu istemin buluş basamağı içermediği; davaya konu patentin … no’lu istemlerinde ise ulaşılması amaçlanan avantajlardan bahsedildiği, herhangi bir teknik fonksiyon yahut unsurun anlatılmadığı, bu nedenle … no’lu istemde tespit olunan hususların…. no’lu istemler için de geçerli olduğu ve bu istemlerin de buluş basamağı içermediği; patentin…. no’lu istemlerinde ise , spesifik kalıplama değerleri verildiği, bunların kompozit malzemeyi pres öncesi 15-20 saat dinlendirme, kalıp sıcaklığının 125 -145 Santigrat derece aralığında olması, kalıp basıncının 50 bar -250 bar arasında olması ve oluşturulacak ürünün sertleşme zamanı için 180-600 saniye aralığında tutulması şeklinde işlem adımlarının belirtildiği, patentte bulunan sayaç üretiminde kullanılan kalıplama yönteminin geleneksel sıcak kalıplama yöntemi olduğu ve patentin özellikle ….ve …. no’lu istemlerinde belirtilen spesifik değerlerin geleneksel sıcak kalıplama yöntemlerinde kullanılan değerler olduğu hususunun teknikte uzman bir kişi tarafından aşikâr kalınabilecek bir konu olduğu, aynı zamanda söz konusu patentte bu değerlerin neden seçildiğine ilişkin herhangi bir teknik açıklama yer almadığı, teknikte uzman bir kişinin kalıba döküm yapacak akışkanın hacmine göre dinlendirme ve oluşacak ürünün boyutsal özelliklerine göre sertleştirme zamanı bırakacağının aşikâr olduğu, tüm bu nedenlerle ….. tescil numaralı patent dökümanının …. istemlerinin buluş basamağı içermediği ve tüm bu açıklamalar ışığında patentin tüm istemlerinin buluş basamağı taşımadığı ve hükümsüzlük koşullarının oluştuğu toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporları ile anlaşılmıştır.
Tüm bu nedenlerle davacının davasının kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
1-Davacının davasının KABULÜ ile;
-Davalıya ait …. tescil numaralı patentin hükümsüzlüğüne, karar kesinleştiğinde sicilden terkinine,
2-Alınması gereken 80,70 TL harçtan, peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 36,30 TL harcın, davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini vekille temsil ettirmekle, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 15.000,00 TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafça yatırılan 88,80 TL harç gideri, 16.000,00 TL bilirkişi ücreti ve 241,50 TL posta/tebligat masrafı olmak üzere toplam 16.330,30 TL yargılama giderinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar kesinleştiğinde kalan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliyesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 21/10/2022

Katip …..
¸

Hakim ….
¸