Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/191 E. 2021/147 K. 15.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/191
KARAR NO : 2021/147

DAVA : Patent Hükümsüzlüğü
DAVA TARİHİ : 21/10/2019
KARAR TARİHİ : 15/09/2021
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 24/09/2021

Mahkememizde görülmekte bulunan Patent Hükümsüzlüğü davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesi ile, davalı tarafın bavul, valiz üretim yöntemi başlığı altında ….. tescil numarası ile patent başvurusu yaptığını, ancak yapılan incelemelerde bu buluşlara ve tasarımlara ilişkin 2012 senesi öncesinde birçok başvuru bulunduğunu ve davaya konu olan patente ilişkin olarak daha önceden alınmış tesciller mevcut olduğunu, davalının sanki yeni bir buluşmuş gibi tescil altına aldığı patenti piyasada iş yapan kişilere kötüniyetili bir şekilde ileri sürdüğünü ve bu işi rant haline getirdiğini, davalının patentinin yenilik içermediğini, açıklanan nedenlerle davalı adına tescilli … tescil numaralı patentin hükümsüzlüğüne, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesi ile, müvekkili firmanın her nevi plastik ve metalden her nevi tekstil ürünleri aksesuarları, çanta, ayakkabı, deri ve deriden yapılmış mamullerin aksesuarların imalatı, alım, satımı, ithalatı konularında faaliyet gösteren yenilikçi bir firma olduğunu ve müvekkilinin özellikle inovasyon yaparak, yöntem patentini aldığı valizleri …… markasıyla piyasaya sunduğunu, müvekkilinin uzun süre ar-ge çalışmaları yaparak valiz üretiminde yeni bir yöntem geliştirerek TPE nezdinde tescil edildiğini, davalı şirket tarafından davacı firma aleyhine Bakırköy …. FSHHM’nin …. esas dosya numarasıyla patent tecavüzünün önlenmesi davası açıldığını, davalının uzun süren yargılama sonrasında işbu davayı açmasında kötüniyetli olduğunu, müvekkilinin incelemesiz patentin incelemeli patente dönüşmesi için başvurusun yaptığını, dosya inceleme raporunun düzenlenme aşamasında olduğunu bu raporun beklenmesini, haksız ve kötüniyetli davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili 16/09/2020 tarihli dilekçesi ile davalı vekilliğinden istifa ettiklerini beyan etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan davalıya ait patent tescil belgeleri celp olunmuş, dosya davalı tarafa ait …. tescil numaralı patentin hükümsüzlük koşullarının oluşup oluşmadığı hususlarında rapor tanzimi için bilirkişiye tevdi edilmiştir.
Bilirkişi 30/03/2021 tarihli ayrıntılı ve gerekçeli raporunda; “teknik olarak ….. tescil numarası ile patent başvurusundaki istemin anlatış biçimi olarak plastik enjeksiyon makinesinin çalışma prensibinin açıklanması olduğu, teknik olarak ….. tescil numarası ile patentli (incelemesiz patentin) başvurusundaki istemin yenilik ve buluş basamağı özelliğini taşımadığı hem teknik bilirkişinin tespiti hem de inceleme raporu ile belirlenmiş olduğundan, dosya kapsamında sunulan deliller, teknik değerlendirme ve TPMK nezdinde yapılan incelemeler neticesinde elde edilen veriler incelendiğinde ….. patente ilişkin başvurunun patentlenebilirlik kriterlerini taşımadığı, uyuşmazlık hususunda tüm ve nihai takdirin mahkemede olduğu” hususlarını tespit ve rapor etmişlerdir.
Hukukumuza göre patentin unsurları yenilik, buluş basamağı ve sanayiye uygulanabilirliktir. Bu unsurlardan herhangi birinin eksikliği hükümsüzlük sonucunu doğurur.
Patent tescilinin ilk şartı, buluş olduğu iddia edilen konunun “yeni” olmasıdır. Bu yeniliğin kapsamı patentin istemlerine göre belirlenir. Tescil ve hükümsüz kılınmama şartı olarak yeniliğin ne olduğunu ise 6769 sayılı SMK’nun 82, 83 ve 84.maddelerine göre tespit etmek gerekir. Buluşa patent alınması ve alındıktan sonra hükümsüz kılınmaması için yapılan başvuru tarihinden ve varsa rüçhan tarihinden önceki tarih itibarıyla yenilik araştırması yapılması gerekir. Dünyanın herhangi bir yerinde, herhangi bir zamanda kamunun ulaşabileceği biçimde açıklanmış buluşa ilişkin bilgi mevcutsa artık o buluş yerinde değildir.
Bir buluşun yeni ve patent korumasından faydalanabilir olması için içerdiği tüm unsurların (istemlerin) tekniğin bilinen durumu ile birebir aynı özelliklere sahip olmaması gerekir. “Tekniğin bilinen durumu” kavramı ve kriterinin uygulamada geniş yorumlanması gerektiği kabul edilmektedir. Buluşun öncelik talep edilen tarihinden önce dünyada herhangi bir yerde açıklanmış, ulaşılabilir hale gelmiş bilgiler tekniğin bilinen urumunu oluşturur. Bir buluşun tekniğin bilinen durumuna dahil olması halinde patent tescili kabul edilmez; eğer inceleyen uzmanın gözünden kaçarak patent verilmiş olsa bile iptal edilmesi (hükümsüz kılınması) gerekir.
Mahkememizce toplanan tüm deliller ve alınan bilirkişi raporu karşısında; davalının, davaya konu patentinin 6769 sy. SMK’nun aradığı “yenilik” ve “buluş basamağı” kriterlerini haiz olmadığı; aynı gerekçelerle de TPMK tarafından incelemeli patent başvurusunun reddedildiği anlaşıldığından, davacının davasının kabulü ile …. tescil numaralı patentin hükümsüzlüğüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
1-Davacının davasının KABULÜ ile;
-Davalı yana ait …. tescil numaralı patentin hükümsüzlüğüne, karar kesinleştiğinde sicilden terkinine,
2-Alınması gereken 59,30 TL harçtan peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 14,90 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini vekille temsil ettirmekle, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre, 5.900,00 TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 88,80 TL dava ilk masrafı, 3.000,00 TL bilirkişi ücreti ve 163,50 TL posta/tebligat masrafı olmak üzere toplam 3.252,30 TL yargılama giderinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar kesinleştiğinde kalan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliyesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.15/09/2021

Katip …
¸

Hakim …
¸