Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/173 E. 2022/138 K. 06.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/173
KARAR NO : 2022/138

DAVA : Marka’dan Doğan Haklara Tecavüz ve Haksız Rekabetin Tespiti,
Men ve Ref’i ile Maddi ve Manevi Tazminat
DAVA TARİHİ : 19/08/2019
KARAR TARİHİ : 06/07/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 27/07/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan Marka’dan Doğan Haklara Tecavüz ve Haksız Rekabetin Tespiti, Men ve Ref’i ile Maddi ve Manevi Tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkilinin “…..” ibareli ..,..,..,..,..,..,… ve … sayılı tescilli markaları ile … sayılı “…..” ibareli tanınmış markası olduğunu, 2002 yılından bu yana gerek yurt içinde gerek yurt dışında faaliyet gösterdiğini, davalıların yiyecek-içecek sağlanması hizmetlerinde müvekkiline ait ….. markasının birebir aynısını kullanarak faaliyet göstermekte olduğunu, bu durumun marka hakkına tecavüz teşkil ettiğini, davalıların kötüniyetli şekilde müvekkilinin tanınmışlığından yararlanmak istediğini, her ne kadar davalı ile arasında franchise ilişkisi bulunmaktaysa da davalının işbu sözleşmeye aykırı davranışları sebebiyle Beyoğlu …. Noterliği’nin 23/01/2019 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesiyle tek taraflı olarak feshedildiğini, davalı tarafından gönderilen Bakırköy …. Noterliği’nin 31/01/2019 tarih ve … yevmiye nolu cevabi ihtarnamesinde “taraflar arasında mevcut ve geçerli bir franchising sözleşmesi bulunmaması nedeniyle olmayan bir sözleşmenin feshedilmeyeceğinin” belirtildiğini, hem sözleşmenin müvekkili şirket tarafından feshedilmiş olması halinde hem de davalının iddiası gereği geçerli bir sözleşme bulunmaması halinde, davalının kullanımı sonlandırması gerekirken kötüniyetli olarak tabela ve sair gereçlerde kullanmaya devam etmesinin müvekkilinin marka hukukundan doğan haklarına tecavüz teşkil ettiğini ve müvekkilinin markasının haklı ün ve itibarından haksız faydalanılması anlamına geldiğini, bu durumun aynı zamanda müvekkili şirket aleyhine açık bir haksız rekabete de neden olduğu iddia etmekte ve müvekkili şirketin ….. ibareli tescilli markalarında doğan haklarını ihlal eden davalı eyleminin tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğinin tespitini, tecavüz ve haksız rekabetin durdurulmasını, SMK m.151/2-a’da belirtilen usule göre hesaplama yapılarak fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL maddi tazminat, 10.000,00 TL yoksun kalınan kar ve 30.000,00 TL manevi tazminatın davalı yandan tahsilini ve hükmün ilanını talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalılar … ve … Sanayi Tic Ltd Şti vekili cevap dilekçesi ile, davalılardan ….’in işbu tazminatlardan sorumlu olmasının mümkün olmadığını, … Ltd. Şti ile davacılar arasında kısa bir süre mal alışverişi olduğunu, davacının mallarının müvekkili firmada satıldığını, davacı mal göndermeyince ticari ilişkinin son bulduğunu, mal alışverişinin davacı firma ile davalı firma arasında gerçekleştiğini, bu nedenle …’in şahsi olarak davacıya tazminat sorumluluğu olmadığını, müvekkili firmanın … markasının hukuken sahibi olduğunu, …. ibaresinin kullanılmasının ….. markasına tecavüz doğurmayacağını, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Davacı vekilince, taraflar arasında imzalanan franchise sözleşmesi ve sözleşmenin feshine ilişkin ihtarname örneği ve tebliğ mazbatasının fotokopisinin dosyaya sunulduğu görülmüştür.
Davacı vekilinin tespit talebinin kabulü ile davalının adresinde, davacıya ait ürünleri kullanıp satışını yapıp yapmadığı yönünde rapor tanzimi için dosyanın bilirkişiye tevdine karar verilmiş, bilirkişi 23/09/2019 tarihli raporunda; “18/09/2019 tarihinde “… Mah. … Blv. No:72-74 A1 Esenyurt-İstanbul adresinde yer alan davalı …. San. Tic. Ltd. Şti.’ye ait işyerinde yapılan keşifte, davalı işletmenin dış mekanında “…¸ ibaresinin yer aldığı, …..’nda “…” ibaresindeki “…” ve “…” harflerinin sırasıyla “…” ve “…” harfleri ile değiştirildiği (…..-…) görüldüğü, söz konusu markasal kullanım, davacının ¸ ibareli markaları ile aynı yazım stilinde olduğu, aynı renkli ve “….” kelimesinin “…” harflerinin noktaları bakımından aynı olduğu, işletmenin yola bakan ön cephesinde bulunan reklam bayrağında ve yola bakan dış duvarında asılı bulunan tanıtım afişinde, işletmenin girişinde yer alan camlarda, dış mekan tabelalarında ve içerisinde yer alan reklam panolarında, afişlerde ¸, ¸, ¸ şeklinde, davacının ¸, ¸, ¸ markalarındaki “….” kelimesinde olduğu gibi (her ne kadar davalı kullanımında “…” ibaresi kaldırılmış olup yerine “….” kelimesi kullanılmışsa da), “…” harflerinin noktalarının vurgulandığı ve davacı markalarındaki yazım stili ve renklerin aynen kullanıldığı, çoğu kullanımda yine davacı markaları gibi daire içine alınarak çerçevelendirildiği, davalı işletmede ….. ibaresinin ve ¸ şeklinde … fon üzerine … renkle ….. ibaresinin yazılı olup dair içine açılanarak çevrelendiği markasal kullanımına rastlandığı, bu kullanımın, kutular, bardaklar, Sigara İçilmez levhaları, Girilmez levhası, …..’nda wifi var afişinde, bazı reklam afişlerinde mevcut olduğu, buralardaki kullanımların, davacının ¸ibareli markaları ile aynı olduğu, alt katta depoda, ….. markalı içi dolu ürün (kahve ambalajı), pasta kutuları ve ….. markalı birkaç kolinin bulunduğu, davalı işyerinde tespit edilen kullanımların, davacıya ait 29, 30, 35, 43.sınıflarda tescilli ….. markalarının tescilli olduğu emtia/hizmetler kapsamında kullanım teşkil ettiği, keşif mahallinde tespit esnasında vergi levhası talep edilmişse de, ortada bulunmadığının belirtildiği” hususlarını rapor ettiği görülmüştür.
Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan davacı adına kayıtlı “…..” esas unsurlu marka sicil kayıtları celp olunmuştur.
Dosya, davalıların davacıya ait ….. esas unsurlu tanınmış markalarından doğan haklarına tecavüzlerinin ve haksız rekabetlerinin olup olmadığı, tazminat koşullarının oluşup oluşmadığı ve oluştuysa miktarı hususlarında rapor tanzimi için bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, bilirkişiler 17/03/2021 havale tarihli raporlarında; “Marka hakkına tecavüz için gerekli iltibasın söz konusu olduğu, dolayısıyla davalı eyleminin SMK uyarınca marka hakkına tecavüz oluşturacağı, değerlendirme ve nihai takdirin mahkemeye ait olduğu, davalının karıştırılmaya yol açacak şekilde kullanımının, TTK m. 55/1-a-4 kapsamında haksız rekabet teşkil edeceği, … Tic. Ltd. Şti. için 27.305,78 TL … – …için 5.371,50 TL tazminat miktarının hesaplanmasının mümkün olduğu” hususlarını tespit ve rapor etmiştir.
Davacı vekili 03/04/2021 tarihli dilekçesi ile, her ne kadar bilirkişilerce, davacı müvekkili şirket yönünden tazminat koşullarının oluştuğu belirtilmişse de tazminat miktarı hesaplanırken taraflar arasında imzalanan franchise sözleşmesinin 15.maddesinde yer alan reklam ücreti kaleminin hesaplamada dikkate alınmadığını, bu durumun eksik hesaplamaya sebebiyet verdiğini, bilirkişilerce hesaplanan tazminat miktarının yalnızca yoksun kalınan kar yönünden yapılmış olduğunu, haksız rekabetin varlığı sebebiyle oluşan fiili zarar ve dilekçelerindeki talep ettikleri manevi tazminat miktarına ilişkin bir hesaplama yapılmadığını, bu yönüyle varılan sonucun miktar yönünden eksik ve hatalı olduğunu, itirazları doğrultusunda bilirkişi heyetinden ek rapor alınmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar vekili 05/04/2021 tarihli dilekçesi ile, bilirkişilerin tamamen kanaate dayalı olarak hareket ettiğini, franchise sözleşmesinin imzalanmasının, sözleşmeden sonra gerçekleştiği iddia olunan fiili durumdan müvekkili …..’in de sorumlu olmasını gerektirmediğini, davaya konu yerin … Kafe İşletmeciliği San ve Tic Ltd Şti tarafından işletilen bir mahal olduğunu ve daha önce müvekkili …..’in franchise sözleşmesine imza atmış olmasının o sözleşmenin akitlerinden birisi olduğunu gösterdiğini, ….. yönünden tazminata dair sorumluluk içeren tespite itiraz ettiklerini, müvekkili ….. Kafe yönünden de hukuka aykırı, fikri ve sınai haklar hukukuna aykırı iş ve işlem olmadığı için tazminata itiraz ettiklerini, her iki müvekkilinin de davacının markasına bir tecavüzünün olmadığını, bilirkişi raporunun tamamen şahsi kanaate dayalı olarak çıkarımlar içerdiğini beyan etmiştir.
….. Kafe İşletmeciliği San ve Tic Ltd Şti’nin tasfiye halinde olduğu, buna ilişkin bilgi ve belgelerin İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nden celp edildiği görülmüş ve tasfiye memuruna usulüne uygun tebligat yapılmıştır.
Davacı vekili 20/12/2021 tarihli dilekçesi ile, dava dilekçesinde talep edilen alacak kalemlerinin belirlenebilir hale gelmiş olması sebebiyle, yoksun kalınan kar taleplerinin 10.000,00 TL’den 32.677,28 TL’ye arttırdıklarını bildirdiği, tamamlama harcını ikmal ettiği görülmüştür.
Dava, davalıların, davacı markasından doğan haklarına tecavüzünün ve haksız rekabetinin tespiti, men ve ref’i ile maddi ve manevi tazminat talebine yöneliktir.
SMK’nun 6/1 md’sinde nisbi red nedeni olarak düzenlenen karıştırma ihtimali, aynı kanunun 7/1 md’sinde marka hakkına tecavüz hali olarak yer almaktadır. SMK’nun 6/1 md’sine göre, önceki marka ile tescil başvurusu yapılan marka aynı ya da benzer ise sınıflar da aynı ya da benzer ise bu başvuru itiraz üzerine red edilir. SMK’nun 25/1 md’si gereğince hem 5.md’de yazılı mutlak red nedenleri , hem de 6.md’de yazılı nisbi red nedenleri birer hükümsüzlük nedenidir. Marka koruma kapsamına ilişkin SMK’nun 7/2-b md’sine göre ise, marka sahibi “tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve tescilli markanın kapsadığı mal veya hizmetlerde aynı veya benzer mal veya hizmetleri kapsayan ve bu nedenle halk tarafından tescilli marka ile ilişkilendirilme ihtimali de dahil karıştırılma ihtimali bulunan herhangi bir işaretin kullanılmasını engelleyebilir ve bu durum aynı zamanda marka hakkına tecavüz olarak nitelendirilmektedir.
Somut olayda davalılardan ….. Kafe İşletmeciliği Sanayi Tic Ltd Şti’nin adresinde yapılan tespitte, davacının “…..” esas unsurlu markaları ile ortalama tüketici nezdinde karıştırmaya sebep olabilecek benzerlikte “…” ibaresinin davacı markaları ile aynı yazı formatı ve renk kombinasyonunda kullanıldığı, davacı markalarında yer alan “…” kelime unsurundaki “….” harflerinin üzerindeki noktanın geniş bir daire formatındaki görünümünün de aynen kullanıldığı, bu haklarına tecavüz oluşturduğu hukuki kanaatine varılmış ve aynı yönde tespitler içeren bilirkişi raporlarına iştirak edilmiştir.
Tespitin yapıldığı adresin davalı ….. Kafe İşletmeciliği Sanayi Tic Ltd Şti’ye ait olması ve söz konusu firmanın ortağı ve temsile yetkilisinin ….. olması karşısında bahsi geçen iki davalının tespit olunan tecavüz fiilinden sorumlu olduğu anlaşılmıştır. Ancak diğer davalı …’in ….. Kafe İşletmeciliği Sanayi Tic Ltd Şti’nin ortağı ya da yetkilisi olmadığı, tespit olunan adreste gerçekleştirilen tecavüz fiilinden başka türlü bir sorumluluğunu gerektirecek belge ve delilin dosyaya sunulamadığı; esasen 05/11/2021 tarihli celsede bu hususta beyanları sorulan davacı vekilinin …’i davalı olarak göstermelerinin tek nedeninin davacı ile davalılar … ve ….. arasında imzalanan franchise sözleşmesi olduğunu bildirdiği görülmüştür. Buna göre, davacı ile söz konusu gerçek kişi davalılar arasında franchise sözleşmesi imzalandığı, bu sözleşmede yer alan hükümler doğrultusunda davalı …..’in davalı ….. Kafe İşletmeciliği Sanayi Tic Ltd Şti’yi 11/01/2017 tarihinde kurduğu, davacı tarafından 23/01/2019 tarihli ihtarname ile sözleşmenin feshedildiği ve bu tarihten sonraki tüm markasal kullanımların haklı bir hukuki gerekçeye dayanmayacağı, tecavüz oluşturacağı anlaşılmıştır. Tüm bu süreçte, fesih tarihinden sonra gerçekleşen tecavüz fiiliyle davalı …’in hukuki ya da fiili bağlantısı dosyaya yansıtılmamıştır. Münhasıran, söz konusu davalının franchise sözleşmesi akdetmesi, kendisine ait olmayan yahut yetkilisi-ortağı olduğu bir firmaya ait olmayan işletmede gerçekleştirilen tecavüz fiilinden sorumlu tutulmasını sağlamaz. Tüm bu nedenlerle davalı … hakkında açılan davanın tümden reddine karar vermek gerekmiştir.
Davalı …..’in müteselsilen sorumlu olduğu davalı ….. Kafe İşletmeciliği Sanayi Tic Ltd Şti’nin tecavüz fiilinden dolayı bilirkişilerce yapılan hesaplamanın 23/01/2019-19/09/2019 tarihleri arasında olduğu, ancak davacının sadece dava tarihine kadar olan fiillerden dolayı tazminat isteyebileceği, bu nedenle res’en yapılan hesaplamaya göre 23/01/2019-19/08/2019 tarihleri arasında (raporda hesaplanandan 1 ay eksik) tazminatın 23.836,58 TL olması gerektiği kanaatine ulaşılmıştır.
İhlal edilen hakkın boyutu, kusurun derecesi ve tarafların mali durumları nazara alınarak 20.000,00 TL manevi tazminatın yeterli ve dengeleyici olacağı kanaatine ulaşılmıştır.
Davacının haksız rekabete ilişkin iddiaları yönünden ise Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 14/03/2022 tarih, 2019/5189 esas ve 2022/1852 karar sayılı içtihadı nazara alınarak TTK’nun 55/1-a-4 bendinin somut olayda uygulama yeri olmayacağı, özel kanun olan SMK’nun uygulanması ve özel kanun hükümlerinin korumasının yeterli olduğu kanaatiyle haksız rekabetten kaynaklanan davanın da reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
1-Davacının, davalı ….. hakkında açmış olduğu davasının REDDİNE,
2-Davacının, davalılar ….. Kafe İşletmeciliği Limited Şirketi ile ….. hakkında açmış olduğu davasının KISMEN KABULÜ ile;
-Söz konusu davalıların, davacıya ait “…..” esas unsurlu markalarından doğan haklarına tecavüzleri dolayısıyla bu tecavüzün men ve ref’ine, tecavüz oluşturan markayı havi tabelaların indirilmesine, aynı ibareyi havi tüm tanıtım evrak ve malzemelerine el konulmasına; 23.836,58 TL maddi, 20.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalılar ….. Kafe İşletmeciliği Limited Şirketi ile …..’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine,
2-Alınması gereken 2.994,47 TL harçtan, davacı tarafça yatırılan 853,88 TL peşin harç ve 387,27 TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 1.753,32 TL harcın, davalılar ….. Kafe İşletmeciliği Limited Şirketi ve …..’den tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini vekille temsil ettirmekle, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre kabul edilen tecavüzün tespiti talebine yönelik 7.375,00 TL vekalet ücretinin, davalılar ….. Kafe İşletmeciliği Limited Şirketi ile …..’den alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirmekle, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre kabul edilen maddi tazminat talebine yönelik 7.375,00 TL vekalet ücretinin, davalılar ….. Kafe İşletmeciliği Limited Şirketi ile …..’den alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirmekle, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre kabul edilen manevi tazminat talebine yönelik 7.375,00 TL vekalet ücretinin, davalılar ….. Kafe İşletmeciliği Limited Şirketi ile …..’den alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalılar ….. Kafe İşletmeciliği Limited Şirketi ile ….. kendilerini vekille temsil ettirmekle, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre reddedilen maddi tazminat yönünden 7.375,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak, davalılar ….. Kafe İşletmeciliği Limited Şirketi ile …..’e verilmesine,
7-Davalılar ….. Kafe İşletmeciliği Limited Şirketi ile ….. kendilerini vekille temsil ettirmekle, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre reddedilen manevi tazminat yönünden 7.375,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak, davalılar ….. Kafe İşletmeciliği Limited Şirketi ile …..’e verilmesine,
8-Davacı tarafından yapılan 348,45 TL posta/tebligat masrafı ve 3.800,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 4.148,45 TL yargılama giderinden, davanın kabul/reddi oranında hesaplanan 2.502,21 TL yargılama giderinin, davalılar ….. Kafe İşletmeciliği Limited Şirketi ile …..’den alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
9-Davacı tarafından yatırılan 853,88 TL peşin harç, 44,40 TL başvurma harcı ve 387,27 TL ıslah harcı olmak üzere 1.285,55 TL harç giderinin, davalılar ….. Kafe İşletmeciliği Limited Şirketi ile …..’den alınarak davacıya verilmesine,
10-Davalılar ….. Kafe İşletmeciliği Limited Şirketi ile ….. tarafından yapılan 250,00 TL yargılama giderinden, davanın kabul/reddi oranında hesaplanan 99,20 TL yargılama giderinin, davacıdan alınarak, davalılar ….. Kafe İşletmeciliği Limited Şirketi ile …..’e verilmesine, bakiyesinin bu davalılar üzerinde bırakılmasına,
11-Karar kesinleştiğinde kalan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliyesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı, davalılar ….. Kafe İşletmeciliği Limited Şirketi ile ….. vekilinin ve davalı ….’in yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.06/07/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim ….
e-imzalıdır