Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/157 E. 2022/16 K. 16.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/157 Esas
KARAR NO : 2022/16

DAVA : Tasarım Hükümsüzlüğü, Tasarıma Tecavüzün ve Haksız Rekabetin Tespiti, Men’i, Ref’i ile Tazminat
DAVA TARİHİ : 22/05/2019

BİRLEŞEN BAKIRKÖY 1. FSHHM 2020/248 ESAS SAYILI DOSYASINDA

BİRLEŞEN DAVA : Tasarım Hükümsüzlüğü
BİRLEŞEN DAVA TARİHİ : 23/09/2020
KARAR TARİHİ : 16/02/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 15/03/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan Tasarım davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkili şirketin 1987 yılından bu yana banyo aksesuarları başta olmak üzere çeşitli ev gereçleri üretimi ve dağıtımı yapan bir firma olduğunu, müvekkili firmanın aynı zamanda faaliyet alanı içerisinde yeni ve tamamen özgün tasarımlar oluşturan ve oluşturduğu bu tasarımları adına tescil ettiren bir firma olduğunu, ,…. sayılı, …… numarada kayıtlı tasarımların müvekkili adına kayıtlı olduğunu, davalı firmanın TPE nezdinde tescilli olan …… sayılı çöp kovası tasarımının daha önce müvekkili tarafından TPMK nezdinde tescil edilmiş ve kamuya arz edilmiş olduğundan yenilik ve ayırt edicilik kriterine haiz olmadığını, somut olayda davalıların müvekkili tarafından geliştirilen tasarımları haksız şekilde tescil ettirdiğini, davalıların kullanımlarının müvekkilinin tasarımdan doğan haklarına tecavüz teşkil ettiğini, davalı ürünlerinin satıldığı çeşitli internet sitelerinde Bakırköy ….. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin …… değişik iş sayılı dosyası ile bilirkişi marifetiyle tespit yapılarak rapor alındığını, davalı …….’ın diğer davalı …… Hediyelik Eşya İnşaat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nin ortağı olduğunu, aynı zamanda imzaya yetkili olduğunu, açıklanan nedenlerle, davalılar adına tescilli olan ….. tescil numaralı tasarımların hükümsüzlüğüne, sicilden terkinine, davalı …… Hediyelik Eşya İnşaat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nin eylemlerinin müvekkili şirket adına tescilli ….. sayılı …. endüstriyel tasarım tescil belgesi ile koruma altıda olan haklarına tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti, durdurulması, önlenmesi ve bu suretle tecavüzün giderilmesine, tecavüz oluşturan ürünler ile bunların üretiminde münhasıran kullanılan cihaz, makine gibi araçlara el konulmasına, fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla davalı yandan şimdilik 1.000,00 TL maddi ve 15.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalılar vekili cevap dilekçesi ile, davacı tarafça işbu davanın açılmasından önce mahkemenin ….. değişik iş sayılı dosyasında delil tespiti talebinde bulunulduğunu, bu talep dilekçesinde davacı tarafça müvekkiline ait tasarımların tescilli olduğunun bilinmesine rağmen bu husus gizlenerek delil tespiti dosyasında müvekkiline ait ürünlerin herhangi bir tescili olmadığı yönünde intiba uyandırıp lehine rapor tesis edilmesini sağladığını, müvekkiline ait tasarımın bültende yayınlanması üzerin davacı tarafça tescile itiraz başvurusunda bulunulduğunu, itirazın reddine karar verildiğini ve müvekkiline ait tasarımların ayırt edici unsurları taşıdığı belirtilerek tasarımların tesciline karar verildiğini, müvekkiline ait tasarımların özgün ve ayırt edici olduğunu, müvekkili ve davacıya ait tasarımların birbirlerinden farklı olduklarını, davacının tasarımlarının özgün olmadığını, yurtdışından birebir kopya olduğunu, müvekkiline ait ürünlerin yüksek kalite ve düşük fiyatla satışa arz etmesi nedeniyle müvekkili ile rekabet edemeyen davacının hukuk dışı yollara tevessül ettiğini, davacının davasının usul ve esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DOSYADA DAVA : Davacı vekili dava dilekçesi ile, davalı şirketin banyo aksesuarları tasarımlarını, TPMK nezdinde …… sayılı …… tasarımları tescil ettirdiğini, davalının dava konusu tasarımları tescil tarihi ve aynı zamnada tescil başvuru tarihinin 02/09/2016 olduğunu, davalının bu ürünleri tanıtıp piyasaya sunma tarihinin aynı zamanda başvuru tarihi olan 02/09/2016’dan öncesine dayandığını, kendilerince yapılan araştırma neticesinde davalının tescilil tasarımlarını 27/06/2014 tarihinde dahi internet sitesinde tanıtıp piyasaya sürdüğünü ve satışını yaptığını, bu tasarımların yenilik ve ayırt edicilik vasıflarını taşımadığını, davalının bu eylemlerinin müvekkilinin tasarımdan doğan haklarını ihlal ettiğini iddia ederek, davalı adına olan ……. sayılı …… tasarımların hükümsüzlüğünü ve sicilden terkinini talep ve dava etmiştir.
BİRLEŞEN DOSYADA CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesi ile, müvekkilinin sahibi olduğu dava konusu tasarımların yenilik ve ayırt edicilik şartlarını yerine getirdiğini, davacının iddialarının yerine olmadığını müvekkilinin önceki tarihli tasarımlarını geliştirerek ve değiştirerek yeni tasarımlar oluşturduğunu, tüketicilerin somut uyuşmazlığa konu ürünler arasında benzerlik olduğu kanaatine varmalarının mümkün olmadığını, müvekkilinin davacının herhangi bir hakkını ihlal etmediğini savunarak, huzurdaki işbu davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan davacı ve davalı adına kayıtlı tasarımların sicil kayıtları celp olunmuştur.
Bakırköy …… Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin ….. değişik iş sayılı dosyası dosya içerisine alınmış, tetkikinde; talep eden …vekilince karşı taraf …… Hediyelik Eşya İnşaat Sanayi ve Tic. Ltd. Şti aleyhine tespit talebinde bulunmuş, tespit sonucu alınan bilirkişi raporu ile “Tespit isteyen tarafa ait …… sayı ile tescilli …… sıra numaralı tasarımlar ve ürünler ile aleyhinde tespit istenene ait ürünler arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı ve bu sebeple benzer olarak algılandıkları ve tespit isteyene ait söz konusu tasarımların benzerlerinin, dilekçede belirtilen karşı yana ait internet sitelerinde yer aldığı” hususlarının bildirildiği görülmüştür.
Dosya, davalılar adına tescilli davaya konu tasarımların yeni ve ayırt edici vasıflarının bulunup bulunmadığı, davacı tasarımları ile benzerlik taşıyıp taşımadıkları, hükümsüzlük, tecavüz ve haksız rekabet koşullarının oluşup oluşmadığı, tazminat koşullarının bulunup bulunmadığı ve varsa miktarının ne olduğu hususlarında rapor tanzim etmek üzere bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, bilirkişiler 10/06/2020 tarihli raporlarında; “davalı tarafa ait hükümsüzlüğü talep edilen ….. tescil numaralı, ….. tescil numaralı, …… tescil numaralı, ….. tescil numaralı tasarım tescillerinin başvuru tarihleri itibarı ile koruma şartı olan yenilik ve ayırt edici nitelik özelliklerine sahip olmadığı, davacı tarafa ait ….. numaralı tasarım tescili ile davalı tarafa ait …… numaralı tasarım tescilleri arasında kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları, davacı tarafa ait …… numaralı tasarım tescili ile davalı tarafa ait …… numaralı tasarım tescilleri arasında kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları, davacı tarafa ait …… numaralı tasarım tescili ile davalı tarafa ait ….. numaralı tasarım tescilleri arasında kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları, davacı tarafa ait …… numaralı tasarım ile davalı tarafa ait …… ve …. numaralı tasarım tescilleri arasında kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları, mali yönünden davacının 6769 sayılı SMK md.151/2-a maddesi uyarınca talebine ilişkin inceleme yapılabilmesi için eksikliklerin ibraz edilmesi gerektiği” hususlarını tespit ve rapor etmişlerdir.
Davalılar vekili 01/07/2020 tarihli dilekçesi ile, bilirkişi heyeti tarafından tanzim edilen raporda müvekkiline ait tasarımların özgün ve ayırt edici nitelikler taşımadığı ve davacıya ait olan ürünlerle benzerlik taşıdığı yönünde tespitte bulunulduğunu, ancak yapılan bu tespitlerin özensiz ve objektif olmayan inceleme neticesinde gerçekleştiğini, ayırt edicilik değerlendirmesinin benzerlikler üzerinden değil farklılıklar üzerinden yapılması gerektiğini, raporun hükme esas alınmasının mümkün olmadığını, müvekkiline ait tasarımların tamamının özgün ve ayırt edici niteliklerinin haiz olduğunu, müvekkili şirketin söz konusu ürünleri kendi yarattığı marka olan ……. markası çatısı altında uzun yıllardır sektördeki bilinirliği ve güvenirliği sayesinde kendi müşterilerine tasarladığı ürünleri sattığını, farklı bir bilirkişi heyetinden yeni bir rapor alınmasını talep etmiştir.
Dosya, raporda belirtilen eksiklikler tamamlanarak, tazminat hesabı konusunda rapor tanzimi için yeniden bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, bilirkişiler 27/08/2020 tarihli raporlarında; “davacı yanın 6769 sayılı SMK md.151/2-a maddesi uyarınca talebine ilişkin olarak, 11.832,00 TL maddi tazminat hesap edildiği, ancak davacı şirketin dava konusu ürünler haricinde çeşitli ürünler ürettiği ve karlılık oranının tüm ürün çeşitlerine ilişkin olması nedeniyle hesap edilen maddi tazminat miktarının artırılması veya eksiltilmesi takdirinin mahkemeye ait olduğu” hususlarını rapor etmişlerdir.
Davacı vekili 10/09/2020 havale tarihli dilekçesi ile, bilirkişi heyetinin müvekkilinin karlılığını %3,24 olarak hesapladığını, bu hesaplamayı yaparken net satışlarından hem satışların maliyetini hem de faaliyet giderlerini eksilttiğini, faaliyet giderleri, işletmenin üretimi ile ilgili olmayan tüm gider kalemlerini kapsayacağını, bu kalemlerde genel yönetim giderleri, pazarlama satış ve dağıtım giderleri araştırma ve geliştirme giderleri şeklinde gruplandığını, müvekkilinin davalının …… tarih aralığında 170.409 adet ürün satabilmişken haksız rekabeti nedeniyle 01/01/2019-22/05/2019 tarihleri arasında 61.693 adet ürün satabildiğini, müvekkilinin 61.693 değil de 170.409 ya da üzerinde bir satış yapsa idi satışların maliyetinin artacağını ancak faaliyet giderlerinin hemen hemen hiç artmayacağını, bu nedenle karlılık oranının net satışlardan satışların maliyetini eksiltmek sureti ile hesaplama yapması gerektiğini, faaliyet giderlerinin hesaplamaya katılmaması gerektiğini, dosyanın hesaplama için tekrar muhasip bilirkişiye gönderilerek ek rapor alınmasına karar verilmesini talep etmiştir.

Davalılar vekili 10/09/2020 tarihli dilekçesi ile, bilirkişi heyetinin gerekli ve incelenmesi gereken belgeler olmadan incelemelerde bulunduğunu, birbirinin tekrarı niteliğinde açıklamalara yer verdiğini ve objektif hiçbir ölçüt kullanmadan tespitlerde bulunduğunu, davaya konu olan müvekkili şirket ile davacı firmaya ait tasarımlar arasında alenen farklılıklar olmasına rağmen ve hiçbir şekilde kabul anlamına gelmemekle birlikte davacı şirketin satışlarını mevcut ekonomik durumdan piyasa durumlarına kadar birçok şey etkilemesine rağmen kendi iddiasıyla müvekkilinin haksız rekabetine dayandırmasının söz konusu raporun güvenilirliğini son derece etkilediğini, bilirkişi raporunun hukuka, hakkaniyete aykırı olarak hukuki değerlendirme içeren, çelişkili, objektiflikten, nes9nellikten uzak bir rapor olduğunu, davacının satışlarının etkilenmesinin yalnızca müvekkili şirkete bağlanmasının kabul edilemeyeceğini, müvekkiline ait tasarımların özgün ve ayırt edici olduğunu, kök ve ek raporu hiçbir şekilde kabul etmediklerini, davacının davasının usul ve esastan reddine karar verilmesini, bu talepleri kabul görmemesi halinde farklı bir bilirkişi heyetinden yeni bir rapor alınmasını talep etmiştir.
Dosya, birleşen dosya yönünden birleşen dosya davalısı adına kayıtlı ….. numaralı tasarımların yenilik ve ayırt edicilik vasıflarının bulunup bulunmadığı, hükümsüzlük koşullarının oluşup oluşmadığı hususlarında sunulan tüm delil ve beyanlar, ayrıca yenilik unsurunun kamu yararı yönü nazara alınarak bilişim uzmanı vasıtası ile resen de araştırma yapılmak suretiyle rapor tanzimi için bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, bilirkişiler 07/10/2021 havale tarihli raporlarında; “……. numaralı tasarım tescillerinin başvuru tarihi olan 02/09/2016 tarihi itibari ile koruma şartı olan yenilik ve ayırt edici nitelik özelliklerine sahip olmadığı” hususlarını bildirmişlerdir.
Davacı-birleşen dosya davalı vekili 08/11/2021 havale tarihli dilekçesi ile, bilirkişilerin tasarımları yan yana koymak suretiyle incelemede bulunduğunu, teknik açıklamalara yer vermediğini, bilirkişilerin res’en incelemede bulunarak tespit ettikleri, …… Züccaciye firması tarafından kamuya arz edilen tasarımın teknik açıdan müvekkili tasarımları ilene gibi benzerlik yahut farklılık olduğuna ilişkin raporda hiçbir değerlendirmeye yer verilmediğini, müvekkiline ait tasarımların yeni ve ayırt edici olduğunu, bilirkişi heyetince, müvekkiline ait diş fırçalığın hükümsüzlüğüne ilişkin önceki tarihli çöp kutusu tasarımı dayanak olarak gösterildiğini ve çöp kutusu tasarımı ile diş fırçalığı tasarımının karşılaştırıldığını, dosyaya sunulan bilirkişi raporunda her ne kadar dayanak gösterilen tasarımlarla müvekkili tasarımları benzer görülmüşse de buna katılmadıklarını, mahkeme müvekkiline ait tasarımların yeni olmadığı kanaatinde ise bu defa asıl dava açısından haksız rekabete ilişkin değerlendirmenin yapılması gerektiğini, davaya konu tasarımların herkes tarafından bilinen harcıalem tasarımlar olmadığını, “tasarım sahibinin 12 aylık süreye riayet etmemiştir, bu nedenle bu hakka tecavüz edilebilir” şeklinde bir yaklaşımın tasarım hukukunda kabulünün mümkün olmadığını, rapora itirazları doğrultusunda dosyanın ek yeni bir heyete tevdini talep etmiştir.
Asıl dava, davalı adına kayıtlı tasarımların hükümsüzlüğü, davalının davacı adına kayıtlı tasarımdan doğan haklarına tecavüzünün ve haksız rekabetinin tespiti ile tazminat talebine; karşı dava, karşı davalı adına kayıtlı tasarımın hükümsüzlüğü talebine yöneliktir.
Asıl davada hükümsüzlük talebine yönelik yapılan değerlendirmede;
SMK’nun 56/4. Maddesine göre bir tasarımın aynısı tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce Dünya’nın herhangi bir yerinde kamuya sunulmamış ise o tasarım yeni kabul edilir. Tasarımlar sadece küçük ayrıntılarda farklılık gösteriyorsa aynı kabul edilir.
Yenilik tanımındaki küçük ayrıntının sınırları somut olaya göre farklılık göstermektedir. Aynı tasarımlardaki renk, malzeme veya boyutsal farklılıklar çoğu zaman tek başına bir ürünü farklılaştırmada yeterli olmadığından küçük ayrıntı olarak nitelendirilir. Zira bu özellikler tasarımın görünüm özellikleri açısından asli unsuru oluşturmamakta ve istisnai bazı durumlar haricinde tasarımın kimliğini etkilememektedir.
Yenilik incelenmesinde esas alınacak referans tarihi tescilli tasarımlar açısından başvuru ve rüçhan tarihidir. Yani SMK 56/4-a gereği tescilli tasarımın aynısı başvuru veya rüçhan tarihinden önce Dünya’nın herhangi bir yerinde kamuya sunulmamış ise söz konusu tescilli tasarım yeni kabul edilecektir.
Bir tasarımın ayırt edicilik özelliği ise SMK’nun 56/5 maddesinde belirlenmiştir. Buna göre bir tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenim tescilli tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce kamuya sunulmuş herhangi bir tasarımın aynı kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimden farklı ise bu tasarımın ayırt edici niteliğe sahip olduğu kabul edilir.
Ayırt edicilik tasarımın koruna bilmesi için kıyaslanan tasarımlarla arasındaki farklılığın seviyesinin belirlenmesi için konulmuş bir kriterdir.
Kanunda yer alan “bilgilenmiş kullanıcı” özel bir bilgiye sahip olmadan markalar alanında markaları karşılaştırabilen ortalama tüketici kavramı ile ilgili sektörde teknik bilgiye sahip uzman arasındaki kişidir. Ayırt edici niteliğin belirlenmesinde tasarımların karşılaştırmasını yapacak bilgilenmiş kullanıcı üretici, satıcı, tasarımcı veya teknik uzman değildir. Sektörde bu tür tasarımların olduğunu bilen dikkatli ve deneyimli ürün kullanıcısıdır.
Ayırt edici niteliğin değerlendirilmesinde tasarımcının tasarımı geliştirmede sahip olduğu seçenek özgürlüğünün derecesi de dikkate alınır. (SMK 56/6 mad.) tasarımcılar sektörel ve fonksiyonel bazda her zaman aynı derecede seçenek özgürlüğüne sahip değildir. Tasarımlarını yaparken belirli sınırlar içinde kalmaları gerekebilir. Bir tasarımcı ne kadar seçenek özgürlüğüne sahipse tasarımını o derece farklılaştırabilir.
Yukarıda yapılan açıklamalar ışığında yapılan değerlendirmede; ana davaya konu …… sayılı ve birleşen davaya konu ….. tasarımların tescil tarihinden önce kamuya sunulmuş olmaları nedeniyle yenilik ve ayırdedicilik vasıflarına sahip olmadıkları ve hükümsüzlük koşullarının oluştuğu, ana dosyadaki tasarım tecavüzü yönünden hükümsüzlük kararının geçmişe etkili mahiyeti gereği yasal koşulların mevcut olmadığı, bu itibarla tecavüzün tespiti ve kaldırılmasına ilişkin davanın reddi gerektiği kanaatine varılmıştır.
Ana dosyadaki haksız rekabet iddiaları yönünden ise aynı zamanda bir haksız rekabet hali olarak kabul edilen tasarım tecavüzünün; tecavüze dayanak tasarımın hükümsüzlüğü nedeniyle oluşmadığının kabulü karşısında tasarım tecavüzünden kaynaklı haksız rekabetin bulunmadığı; dosya içeriğinde davacının sunmuş olduğu tüm delillere göre de; tescilli sınai hak konusu olmayan bir ürünü Türkiye’de ilk defa kullanan kişi büyük emek ve para harcayarak tanıttığı; aynı ürünün sırf bu emek ve tanınmışlıktan istifadeye yönelik olarak ve iltibasa yer verecek şekilde kullanıldığı (11. H.D. 21/03/2008 tarih, 2008/1816 E, 2008/3687 K.) hususları ispatlanamadığı, bu yönden münhasıran davalı yan ürünlerinin tescilli olmayan/hükümsüzlüğe karar verilmiş olan davacı yan tasarımına benzerliğinin haksız rekabetin kabulü için yeterli olamayacağı anlaşıldığından haksız rekabet davasının da reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
ANA DOSYADA;
1-Davacının hükümsüzlük davasının KABULÜ ile;
-Davalıya ait ……. tescil numaralı tasarımların hükümsüzlüğüne,
2-Davacının tasarım hakkına tecavüz ve haksız rekabet davasının REDDİNE,
3-Peşin alınan 273,24 TL harçtan, alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcının mahsubu ile arta kalan 192,54 TL harcın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirmekle, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre kabul edilen hükümsüzlük davası yönünden 7.375,00 TL vekalet ücretinin, davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalılar kendilerini vekille temsil ettirmekle, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre reddedilen tecavüz ve haksız rekabet davası yönünden 7.375,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
6-Davalılar kendilerini vekille temsil ettirmekle, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/2 maddesine göre reddedilen maddi tazminat davası yönünden 1.000,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
7-Davalılar kendilerini vekille temsil ettirmekle, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre reddedilen manevi tazminat davası yönünden 7.375,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
8-Davacı tarafından yapılan 3.000,00 TL bilirkişi ücreti, 334,25 TL posta/tebligat masrafı olmak üzere toplam 3.334,25 TL yargılama giderinin, davanın kabul-red oranına göre 833,56 TL’sinin, davalılardan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin üzerinde bırakılmasına,
9-Davacı taraftan yapılan 44,40 TL başvurma ve 80,70 TL peşin olmak üzere toplam 125,10 TL harç giderinin, davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
10-Karar kesinleştiğinde kalan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
BİRLEŞEN DOSYADA;
1-Davacının davasının KABULÜ ile;
-Davalıya ait ….. tescil numaralı tasarımların hükümsüzlüğüne,
2-Alınması gereken 80,70 TL harçtan, peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 26,30 TL harcın, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davacı kendisini vekille temsil ettirmekle, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 7.375,00 TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 54,40 TL peşin harç, 54,40 TL başvurma harcı, 3.000,00 TL bilirkişi ücreti ve 68,50 TL posta/tebligat masrafı olmak üzere toplam 3.177,30 TL yargılama giderinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Kalan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliyesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.16/02/2022

Katip …
¸

Hakim …
¸