Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/138 E. 2021/151 K. 17.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/138
KARAR NO : 2021/151

DAVA : Markanın Kullanılmama Nedeniyle İptali
DAVA TARİHİ : 13/02/2019
KARAR TARİHİ : 17/09/2021
KARARINYAZILDIĞI TARİH : 24/09/2021

Mahkememizde görülmekte bulunan Marka’nın Kullanılmama Nedeniyle İptali davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkili şirketin dünyanın en büyük havalimanlarından olan …… Havalimanı’nın inşaatını yapmak ve yirme beş yıl boyunca işletmek üzere kurulmuş bir şirket olduğunu, müvekkili şirketin tanınmışlığı ve marka değeri dolayısıyla kötüniyetli kimseler tarafından bu durumun haksız kazanç kaynağına dönüştüğünü, davalı yan … tarafından …. sayılı “…. ” marka gerekçe gösterilerek tamamen kötüniyetle müvekkili şirketten haksız kazanç sağlama amacıyla eylemlerde bulunulduğunu, müvekkili şirket adına davalı ile 29/01/2019 tarihinde irtibata geçildiğini, telefon görüşmesinin ardından davalının sahip olduğu markayı marka/telif hakkını ücreti karşılığında devretmeyi düşündüğünün bildirdiğini, davalı ile görüşmeler devam ederken kendi adına 02/02/2019 ve 04/02/2019 tarihlerinde toplamda 3 adet Tebliğ’in farklı sınıflarında marka başvurularında bulunduğunu, bahse konu markanın Türkiye’de herhangi bir faaliyette kullanılmadığının bizzat davalı tarafından da şifahen teyit edildiğini, davaya konu ….. sayılı markanın ciddi ve pazar oluşturacak şekilde kullanılmadığını, bu nedenle davalarının kabulü ile sebebiyle iptal şartlarının oluştuğu tarihten itibaren iptalini, yargılama giderlerinin karşı taraftan tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava dilekçesinin davalıya usulüne uygun tebliğine rağmen davaya cevap vermediği görülmüş, bu suretle davanın reddini istediği kabul edilmiştir.
Davalı 10/03/2021 tarihli beyan dilekçesi ile, kendisinin konaklama ve yiyecek içecek sektöründe yaklaşık 36 senedir uğraştığını, İstanbul’de gastronomi kelimesinin anlamının bilinmediği dönemlerde …. Atölyesi’ni 2008’de kurduğunu ve çeşitli atölye ve danışmanlık çalışmalarını başlattığını, 2010 tarihinde ABD’ye iş kurmak amacıyla gittiğini, Türkiye’ye döndüğünde kaldığı yerden devam edebilmek için dava konusu markayı 2018 de 10 sene daha uzattığını, karşı tarafla uzlaşamadıklarını, markayı ikinci tescille birlikte 20 yıl kullanma hakkına sahip olduğunu, …… ‘yı daha aktif hale getirmek için 2018 yılında …….com’u aktif hale getirdiğini, 2021 yılı içerisinde yemek kitabını tüm dünyaya sunacağını beyan etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan davalı adına tescilli ve başvurusu yapılan markalara ilişkin sicil kayıtları celp olunmuştur.
SMK’nun markanın kullanım külfetine ilişkin 9. Maddesi hem geçmişte tescil edilen markalar için hemde gelecekte tescil edilecek markalar için kullanma külfeti getirmiştir. Dolayısıyla davalıya ait markada kullanma külfeti altındadır. Markanın kullanımının SMK’nun 7. Maddesinin ikinci fırkasının a,b.c bentlerinde ön görülen modelde olmak üzere anılan maddenin 3. Fırkası ile 9. Maddenin 2. Ve 3. Fıkrasında açıklandığı şekilde gerçekleşmesi gerekmektedir.
İptali istenen markaların kullanımının söz konusu markaların tescil edildiği mal ve hizmetler için pazar yaratmak yahut mevcut pazarı korumak amacıyla temel işlemine uygun olarak anılan ürünlerin ve hizmetlerin menşeini garanti edecek şekilde gerçekleşmesi icap etmektedir. Bu kullanımın markaların tüketiciye yahut son kullanıcıya ürün veya hizmetin menşeini bu ürün yada hizmetin diğer kaynaklardan gelenlerden ayırt etmesine izin verecek ve karıştırmaya mahal vermeyecek biçimde yalnızca ilgili teşebbüs nezdinde değil piyasaya ulaşacak ve belirli müşteri çevresi yaratacak şekilde ciddi olarak gerçekleşmelidir. Doğal afetler, savaş, ağır bir ekonomik buhran, ambargo, ithalat kısıtlamaları gibi durumlar markanın kullanılmaması için haklı bir neden olabilir.
Olumsuz vakıaların ispatının davacıya düşmemesine ilişkin genel hukuk ilkesi uyarınca yargılama konusu markayı kullandığını ispat yükü davalıdadır. Bir markayı kullanan ve ileride kullanmama sebebine dayalı iptal tehdidi ile karşılaşmak istemeyen basiretli tacir gibi hareket etmesi gerekli olan davalının kullanıma ilişkin kanıtları özenle saklaması gerekmektedir. Davalı kullanıma ilişkin kanıtları açık ve anlaşılabilir şekilde mahkemeye sunacaktır. Yoksa mahkeme veya davacı markanın kullanılmadığını ispatlamayacaktır. Markanın iptal müeyyidesinden kurtulabilmesi için tescil edildiği her bir emtia için bağımsız olarak ayrı ayrı kullanılması gerekir. Buna göre bir markanın bir ürün için kullanımının diğer bir ürün için kullanım sayılmaz.
Yukarıda yapılan açıklamalar ışığında ispat yükünün davalı tarafta olması ve dava dilekçesinin davalı tarafa usulüne uygun tebliğ edilmesine rağmen herhangi bir beyan ve delil sunmadığı anlaşıldığından davacının davasının kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
1-Davacının davasının KABULÜ ile;
-… tescil numaralı markanın kullanılmama nedeniyle iptaline,
2-Alınması gereken 59,30 TL harçtan, peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 14,90 TL harcın, davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini vekille temsil ettirmekle, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 5.900,00 TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 44,40 TL peşin harç, 44,40 TL başvurma harcı, 275,85 TL posta/tebligat masrafı olmak üzere toplam 364,65 TL yargılama giderinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar kesinleştiğinde kalan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliyesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.17/09/2021

Katip …
¸

Hakim …
¸