Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/135 E. 2023/39 K. 08.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/135
KARAR NO : 2023/39

DAVA : Tasarım Hükümsüzlüğü
DAVA TARİHİ : 22/01/2019
KARŞI DAVADA DAVA : Tasarım Hükümsüzlüğü
KARŞI DAVA TARİHİ : 13/03/2019

KARAR TARİHİ : 08/02/2023
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 07/03/2023

Mahkememizde görülmekte bulunan Tasarım Hükümsüzlüğü davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkili şirketin pek çok tescilli tasarımı olduğunu, davalının 22/10/2018 tarihli ve … tescil numaralı …. sınıfına ait çoklu tasarımlardan 4 numaralı tasarımın PTMK nezdinde hukuk aykırı olarak tescil edildiğini, bu tasarımın davalıya ait 24/12/2014 tarihinde tescilli …. tescil numaralı … sınıfına ait tescilli tasarımların kopyası mahiyetinde olduğunu, bu tasarımlarla kıyaslandığında davalının … tescil numaralı 2 numaralı sonraki tasarımının yenilik ve ayırt edicilik yoksunu olduğunu, taraf tasarımlarının kıyaslanması sonucu tespit edilen benzerliğin şemalarla gösterildiğini, bu benzerlik sebebiyle davalının tescilli tasarımının yenilik ve ayırt edicilik yoksunu olması sebebiyle tescil korumasından istifade edemeyeceğini, davalıya ait 24/12/2014 tarihinde tescilli …. tescil numaralı … sınıfına ait tescilli çoklu tasarımlar karşısında, davalının … tescil numaralı çoklu tasarımlarından 4 numaralı tasarımın ufak farklılıklar haricinde aynı olduğunu, davalının, davaya konu tasarımı kötüniyetle tescil ettirdiğini ve müvekkilinin tanınmışlığından faydalanmaya çalıştığını, açıklanan nedenlerle davalı adına tescilli tasarımın hükümsüzlüğüne, sicilden terkinine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP ve KARŞI DAVA : Davalı-karşı davacı vekili cevap ve karşı dava dilekçesi ile, davacının benzerlik iddiasında bulunduğu, davalıya ait …. markalı 22/10/2018 tarihli ve …. sayılı tescilli tasarımın otuzdan fazla parçadan oluşan ütün bir ayakkabı tasarımı olduğunu, davacının …sayılı tescilli tasarımının ise süslemeye ilişkin, dekorasyon mahiyetinde olan tek bir şekil unsurundan ibaret kaldığını, tarafların tescilli tasarımları kıyaslandığından … şeklindeki süslemeler açısından bir benzerliğin bulunmadığını, davalıya ait … markalı … sayılı tescilli ayakkabı ile davacının … sayılı tescilli tasarımının ve bu tasarımın uygulandığı … markalı ayakkabıların kıyaslanması halinde benzerliğin bulunmadığının görüldüğünü, davacının tescilli olan alelade süslemesi mahiyetindeki tasarımı ile müvekkilinin tescilli spor ayakkabısı arasında bir iltibastan bahsedilemeyeceğini, davacının tescilli olan tasarımının tescil tarihinin 24/12/2014 olduğunu, buna karşılık davalının süsleme mahiyetindeki bu … formunu 2011 yılından itibaren kullanmakta olduğunu, buna ilişkin 04/07/2011, 19/08/2011, 12/022013 ve 09/01/2014 vs.tarihli faturaların dosyaya ibraz edildiğini, davalıya ait … markalı … sayılı tescilli ayakkabı modelinin otuzdan fazla parçadan oluştuğunu, bu ayakkabı tasarımında baskın olmayan tek bir parçadan hareketle davacının benzerlik iddiasında bulunamayacağını, davacının, müvekkiline ait … sayılı tescilli ayakkabı modelinin birçok unsurundan sadece alelade olan birini öne çıkardığını, oysaki sadece şekil unsurundan yola çıkılarak tüm ayakkabıya yönelik benzerlik iddiasında bulunulamayacağını, taraflardan birinin ayakkabısının outdoor olarak tanındığını ve adlandırıldığını, diğerinin ise spor ayakkabı olarak kabul edildiğini, davacının tescilli …. sayılı tasarımının alelade bir süslemeden ibaret kaldığını ve tarımsal bir değerinin bulunmadığını, davacının tescilli olan … sayılı tasarımının tescil tarihinin 24/12/2014 olduğunu, oysaki bu tarihten çok daha öncesinde söz konusu şekil tasarımının birçok rakip teşebbüs tarafından ürünlerinde süsleme olarak kullanılmakta olduğunu, davacının tescilli olan … sayılı tasarımının uygulandı ayakkabı modelleri ile davalıya ait …. markalı 22/10/2018 tarihli ve … sayılı tescilli ayakkabı modelinin bir bütün olarak kıyaslaması sonucunda ayakkabıların birçok açıdan birbirinden ayrıştıklarını, davanın reddine ve karşı davalarının kabul edilerek davacı adına TPMK tarafından tescil edilen 24/12/2014 ve … tescil numaralı tasarımın hükümsüz kılınmasını talep ve dava etmiştir.
KARŞI DAVA CEVAP : Davacı-karşı davalı vekili karşı davaya cevap dilekçesi ile, davacının … numaralı çoklu tasarımlarının alelade bir … şeklinde süsleme olmadığını WIPO ve Türkiye’de tescilli bir tasarım olduğunu, davacının … sayılı çoklu tasarımındaki 4.1., 5.1. ve 9.1. numaralı tasarımlarda …. renkle vurgulanan yan yüzeylerdeki … formunun koruma altına alınmış olduğunu, 24/12/2014 tarihinden bu yana korunan tasarımlar karşısında davalı-karşı davacının tasarımının yenilik ve ayırt edicilik unsuruna sahip olmadığını, davacıya ait tescile konu koyu renkli tasarım unsurlarının davalıya ait tasarımlarda birebir kullanıldığını, … sınıflandırması gereği her iki tarafın ayakkabı ürünün de 02-04 numaralı grupta yer aldıklarını, bu sınıftaki ürünlerde spor ayakkabı veya outdoor ayakkabı biçiminde bir ayrımın bulunmadığını, bu sebeple incelemenin 02-04 nolu sınıf içinde yapılması gerektiğini, dava konusu tasarımların davacı-karşı davalı tarafından 24/12/2014 olan tescil tarihinden önce de kullanılmakta olduğunu, ilgili tasarımların dünyada ilk kez davacı-karşı davalı tarafından kamuya sunulduğunu, davacı-karşı davalı tarafından tasarımların WIPO nezdinde de tescil edildiğini, bu sebeple yenilik ve ayırt edicilik incelemesinden geçen tasarımlarının bu özelliklere sahip olduğunu, davalı-karşı davacının dava konusu tasarımların davacı-karşı davalıdan çok önce diğer rakip firmalar tarafından kullanıldığını beyan etmesine rağmen, bu beyanlarını tarihsel açıdan destekleyecek delillerin dosyaya sunulamadığını, davalı-karşı davacının dava konusu tasarımları 2011 tarihinden itibaren kendisinin kullandığına ilişkin iddialarını ispatlayamadığını, bu maksatla sunduğu ayakkabı görsellerinin davacı-karşı davalının ayakkabıları ile hiçbir benzerliğinin bulunmadığını, davacı-karşı davalının 1980’lerin başından itibaren dava konusu tasarımları üretmekte olduğunu, … tescil nolu 13/01/2011 tarihli WIPO ve TPMK nezdinde tescil edilen davacı-karşı davalı tasarımları incelendiğinde öncelik hakkının kendilerine ait olduğunu, davalı-karşı davacının satışa sunduğu ürünlerde davacı-karşı davalıya ait … sayılı çoklu tasarımları kopyaladığını, açıklanan nedenlerle karşı davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan dava konusu tasarım tescil belgeleri celp olunmuştur.
Davacı-karşı davalı vekilince, davacının … kataloğunun dosyaya sunulduğu görülmüştür.
Davalı-karşı davacı vekilince, davalının .. kataloğunun dosyaya sunulduğu görülmüştür.
Dosya, ana dosya yönünden, davalıya ait tescilli tasarımların hükümsüzlük koşullarının oluşup oluşmadığı, karşı dava yönünden, karşı davalıya ait tasarımın hükümsüzlüğü koşullarının oluşup oluşmadığı hususlarında rapor tanzimi için bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, bilirkişiler 12/08/2020 tarihli raporlarında; “ASIL DAVADA: davacı-karşı davalıya ait 24/12/2014 tarihli … numaralı tescilli tasarım ile davalı-karşı davacıya ait 22/10/2018 tarihli …. numaralı tescilli tasarımın, bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin benzerlikler bulunmadığı, bu sebep ile iltibas yaratabilecek derecede benzer olarak algılanmadıkları, davacı-karşı davalıya ait 24/12/2014 tarihli … numaralı tescilli tasarım ile davalı-karşı davacıya ait 22/10/2018 tarihli … numaralı tescilli tasarımın, bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin benzerlikler bulunmadığı, bu sebep ile iltibas yaratabilecek derecede benzer olarak algılanmadıkları, davacı-karşı davalıya ait 24/12/2014 tarihli … numaralı tescilli tasarım ile davalı-karşı davacıya ait 22/10/2018 tarihli …. numaralı tescilli tasarımın, bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin benzerlikler bulunmadığı, bu sebep ile iltibas yaratabilecek derecede benzer olarak algılanmadıkları, davalı-karşı davacıya ait 22/10/2018 tarihli … no tasarım tescilinin SMK m.56 ve m.77 hükümleri uyarınca yenilik ve ayırt edicilik yoksunluğu sebebiyle hükümsüz kılınamayacağı, KARŞI DAVADA: davacı-karşı davalıya ait 24/12/2014 tarihli … numaralı tescilli tasarım ile davalı-karşı davacının 2014 ilkbahar/yaz koleksiyonu kataloğu içeriğinde bulunan ayakkabının, bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin benzerlikler bulunduğu, bu sebep ile iltibas yaratabilecek derecede benzer olarak algılandıkları, davacı-karşı davalıya ait 04/06/2013 tarihli … numaralı WIPO nezdinde tescilli tasarım ile davalı-karşı davacının 2014 ilkbahar-yaz koleksiyonu kataloğu içeriğinde bulunan ayakkabının, bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin benzerlikler bulunduğu, bu sebep ile iltibas yaratabilecek derecede benzer olarak algılandıkları, davacı-karşı davalıya ait 24/12/2014 tarihli ….numaralı tescilli tasarım ile davalı-karşı davacının 17/09/2014 tarihli faturaları ile sunduğu dava dışı ayakkabı görsellerinin, bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin benzerlikler bulunmadığı, bu sebep ile iltibas yaratabilecek derecede benzer olarak algılanmadıkları, davacı-karşı davalıya ait 22/10/2018 tarihli …, 5, 9 no tasarım tescilinin SMK m.56 ve m.77 hükümleri uyarınca yenilik ve ayırt edicilik yoksunluğu sebebiyle hükümsüz kılınamayacağı” hususlarını tespit ve rapor etmişlerdir.
Davacı-karşı davalı vekili 24/08/2020 tarihli dilekçesi ile, davalı-karşı davacıya ait tasarımın yenilik unsuruna haiz olmadığını, davaya konu olayda, davalı-karşı davacı şirketin tasarımcılarının çok geniş bir seçenek özgürlüğü bulunduğunu, müvekkilinin tasarımının tescil tarihi 24/12/2014 olsa da bu tasarımların vekil eden tarafından tescil tarihinden önce de üretilen ayakkabılarda kullanıldığını, dolayısıyla ilgili tasarımların dünyada ilk kez müvekkili tarafından kamuya sunulduğunu, bilirkişi raporunda, müvekkili tasarımı ile karşı taraf tasarımının karşılaştırılmasının objektiflikten uzak ve mesnetsiz bir şekilde yapıldığını, tasarımlar arasında bir fark olmadığını, bu şekilde yenilik unsuru da içermediğini, davalı karşı davacı tasarımının ayırt edici bir özelliğinin bulunmadığını, müvekkili şirketin 2013 yılına ait ayakkabı kataloğunu mahkemeye sunduklarını, davalı tarafın, ön inceleme aşamasına kadar hiçbir şekilde kendisine ait 2014 ilkbahar-yaz sezonuna ilişkin katalogdan bahsetmediğini ve delil olarak göstermediğini, tahkikat aşamasında sunulan kataloğa ve kataloğun basım faturasının davaya ilişkin delil olarak sunulmasına muvafakat etmediklerini, … numaralı tasarımın, davalı-karşı davacıdan daha önce müvekkili şirket tarafından kullanıldığının WIPO tescil belgeleriyle açıkça ortaya çıktığını, …. numaralı tasarımın, davalı-karşı davacıdan daha önce müvekkili şirket tarafından kullanıldığını, bilirkişi raporunda daha önce sundukları WIPO tescil belgesindeki başvuru ve tescil tarihli …. numaralı tasarımın başvuru ve tescil tarihinin yanlış yazıldığını, 13/06/2013 tarihinin ilgili tescil belgesinde bulunduğunu, davalı-karşı davacının sunduğu 2014 kataloğunda bulunan … ismini verdiği ayakkabının, müvekkilinin tasarım hakkına tecavüz oluşturan bir ayakkabı olduğunu, bilirkişi raporunda “davacı-karşı davalıya ait 22/10/2018 tarihli … no tasarım tescilinin SMK 56 ve m.77 hükümleri uyarınca yenilik ve ayırt edicilik yoksunluğu sebebiyle hükümsüz kılınamayacağı” belirtildiğini, ancak müvekkiline ait tescil numarası ve 24/12/2014 tarihli …, yazıldığını, söz konusu maddi hatanın sonuca etki edebileceğini, bu nedenle düzeltilmesi gerektiğini, müvekkiline ait tasarımların yenilik ve ayırt edicilik unsurlarına haiz olduğunu, davalı-karşı davacı tarafın ilgili tasarımları müvekkili şirket tescillerinde kopyalayarak üretim faaliyetinde bulunduğunu, açıklanan nedenlerle itirazları doğrultusunda yeni bir bilirkişi heyetinden yeni rapor alınmasını talep etmiştir.
Davalı-karşı davacı vekili 27/08/2020 tarihli dilekçesi ile, bilirkişi raporunun, asıl davaya ilişkin tespitlerinin cevap ve karşı dava dilekçesindeki beyanlarını teyit eder mahiyette olduğunu, bilirkişilerce karşı davadaki iddia ve taleplerinin gereği gibi değerlendirilmediğini, dava konusu olmayan ve işbu dava ile bir ilgisi olmayan 04/06/2013 yılındaki bir tescilden bahisle karşı davadaki talep ve iddialarının aleyhine tespitlerde bulunduklarını, bilirkişilerin dosyaya sundukları tasarımlar ile davacı-karşı davalı tasarımının farklı olarak algılandıklarını beyan ettiklerini, bu konuda ayrıntılı teknik bir inceleme de yapılmadığını, davacının sözde tasarımlarının, ayırt edici nitelikte olmadığını, birçok ayakkabı markası tarafından sıklıkla kullanılan, süsleme mahiyetinde, bazen de bağcık yatakların oluşturma amaçlı kullanılan bir unsur olduğunu, 2011 tarihlerinden itibaren benzer …. şekilli spor ayakkabıların müvekkili tarafından ticaretinin yapılması durumunun da nazara alınmadığını, bilirkişilerin, dosyaya ibraz ettikleri 20114 yılı kataloğuna ilişkin tereddütlü ifadelerini reddettiklerini, bilirkişi raporunun, karşı davadaki tespitler açısından denetime elverişli olmadığını, açıklanan nedenlerle, itirazları doğrultusunda ek rapor alınmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Bilirkişilerden, dosyaya sunulan faturalar ile katalogları karşılaştırmaları ve davacı vekilinin itiraz dilekçesinde bulunan maddi hataya ilişkin yeniden inceleme yaparak ek rapor tanziminin istenilmesine karar verilmiş, bilirkişiler 31/03/2021 havale tarihli ek raporlarında; “kök rapor sonuç bölümünde heyetlerince sehven maddi hata yapıldığını, “Davacı/karşı davalıya ait 22.10.2018 tarihli … no tasarım tescilinin SMK m.56 ve m.77 hükümleri uyarınca yenilik ve ayırt edicilik yoksunluğu sebebiyle hükümsüz kılınamayacağı sonuçlarına varılmıştır.” yazılı bölümün, “Davacı/karşı davalıya ait 24.12.2014 tarihli …no tasarım tescilinin SMK m.56 ve m.77 hükümleri uyarınca yenilik ve ayırt edicilik yoksunluğu sebebiyle hükümsüz kılınamayacağı sonuçlarına varılmıştır.” şeklinde düzeltildiği, Asıl Davada; Davacı/karşı davalıya ait 24.12.2014 tarihli …. numaralı tescilli tasarım ile davalı/karşı davacıya ait 22.10.2018 tarihli … numaralı tescilli tasarımın, bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin benzerlikler butunmadığı, bu sebep ile iltibas yaratabilecek derecede benzer olarak algılanmadıkları ve bu itibarla kök rapordaki görüşü değiştirmeyi gerektiren bir hususun mevcut olmadığı, Davacı/karşı davalıya ait 24.12.2014 tarihli … numaralı tescilli tasarım ile davalı/karşı davacıya ait 22.10.2018 tarihli … numaralı tescilli tasarımın, bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin benzerlikler bulunmadığı, bu sebep ile iltibas yaratabilecek derecede benzer olarak algılanmadıkları ve bu itibarla kök rapordaki görüşü değiştirmeyi gerektiren bir hususun mevcut olmadığı,Davacı/karşı davalıya ait 24.12.2014 tarihli … numaralı tescilli tasarım ile davalı/karşı davacıya ait 22.10.2018 tarihli … numaralı tescilli tasarımın, bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin benzerlikler bulunmadığı, bu sebep ile iltibas yaratabilecek derecede benzer olarak algılanmadıkları ve bu itibarla kök rapordaki görüşü değiştirmeyi gerektiren bir hususun mevcut olmadığı, Davacı/karşı davalıya ait 29.10.2002 başvuru tarihli … numaralı tescilli tasarım ile davalı/karşı davacıya ait 22.10.2018 tarihli … numaralı tescilli tasarımın, bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin benzerlikler bulunmadığı, bu sebep ile iltibas yaratabilecek derecede benzer olarak algılanmadıkları, Davacı/karşı davalıya ait 15.07.2002 başvuru tarihli … numaralı tescilli tasarım ile davalı/karşı davacıya ait 22.10.2018 tarihli … numarali tescilli tasarımın, bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin benzerlikler bulunmadığı, bu sebep ile iltibas yaratabilecek derecede benzer olarak algılanmadıkları, Davacı/karşı davalıya ait 22.06.2011 başvuru tarihli … numarali tescilli tasarım ile davalı/karşı davacıya ait 22.10.2018 tarihli … numaralı tescilli tasarımın, bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin benzerlikler bulunmadığı, bu sebep ile iltibas yaratabilecek derecede benzer olarak algılanmadıkları, Davalı/karşı davacıya ait 22.10.2018 tarihli …. no tasarım tescilinin SMK m.56 ve m.77 hükümleri uyarınca yenilik ve ayırt edicilik yoksunluğu sebebiyle hükümsüz kılınamayacağı; bu itibarla kök rapordaki görüşü değiştirmeyi gerektiren bir hususun mevcut olmadığı, Karşı Davada; Davacı/karşı davalıya ait 05.12.2012 tarihli …. numaralı tescilli tasarım ile davalı/karşı davacıya ait 2014 ilkbahar/yaz koleksiyonu kataloğu içeriğinde bulunan ayakkabının, bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin benzerlikler bulunduğu, bu sebep ile iltibas yaratabilecek derecede benzer olarak algılandıkları, Davacı/karşı davalıya ait 24.12.2014 tarihli … numaralı tescilli tasarımlar ile davalı/karşı davacının 17.09.2014 tarihli faturaları ile sunduğu dava dışı ayakkabı görsellerinin, bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin benzerlikler bulunmadığı, bu sebep ile iltibas yaratabilecek derecede benzer olarak algılanmadıkları, Davacı/karşı davalıya ait 24.12.2014 tarihli …. numaralı tasarım tescilinin SMK m.56 ve m.77 hükümleri uyarınca yenilik ve ayırt edicilik yoksunluğu sebebiyle hükümsüz kılınamayacağı; bu itibarla kök rapordaki görüşü değiştirmeyi gerektiren bir hususun mevcut olmadığı” yönünde görüşlerini bildirdikleri görülmüştür.
Davalı-karşı davacı vekili 14/04/2021 tarihli dilekçesi ile, bilirkişilerin, kök rapordaki görüşlerini, ek raporda tekrar ettiklerini, karşı davalarına ilişkin tespitlere itiraz ettiklerini, mahkemece ek rapor alınmasına ilişkin ara kararın yerine getirilmediğini, dosyaya sundukları faturalar ve katalogların tetkik edilmediğini, hem kök raporda hem de görevlendirme yapılmasına rağmen ek raporda göz ardı edildiğini, bilirkişiler ek raporlarında da dava konusu olmayan ve davacı-karşı davalı tarafın dosyaya sunduğu ve işbu dava ile bir ilgisi olmayan tescilden bahisle karşı davadaki talep ve iddiaları aleyhine tespitlerde bulunmaları ve bu hususları devam ettirmelerinin hukuka aykırı olduğunu, davacı-karşı davalının tescillinin, fonksiyonel bir ayakkabı parçası dahi olmayan, süsleme mahiyetindeki alelade …. şekiller olduğunu, hiçbir fonksiyona haiz olmayan, tasarım niteliği bulunmayan davacının, bu haksız tescilden hareketle, müvekkili tasarımının bütününe yönelik hükümsüzlüğünü talep ettiğini, davacının talebinin hem haksız, hem de kötüniyetli olduğunu, davacının sözde tasarımlarının SMK’daki tasarım tanımına da aykırı olduğunu, HMK md.293 kapsamında dosyaya sunulan somut olaya yönelik Teknik Görüşün de irdelenmesi ve nazara alınması gerektiğini, yeni bilirkişi heyetinden rapor alınmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı-karşı davalı vekili 16/04/2021 tarihli dilekçesi ile, asıl davada hükümsüzlüğü talep edilen … nolu tasarım ile … nolu tescilli tasarımların çok küçük farklarla aynı olduğunu, … nolu tasarımın yenilik ve ayırt edicilik yoksunluğu nedeniyle hükümsüz kılınamayacağı yönündeki değerlendirmenin hatalı olduğunu, delil olarak sunulan WIPO tarafından tescilli tasarımların ekte sunulduğunu, SMK 56 ve 77 md. gereğince yenilik unsuru taşıyan …, …, …, …, … nolu tescillerin değerlendirilmediğini, 2014 kataloğunda sunulan ayakkabının … nolu tescili tasarıma tecavüz ettiğini, eksik belge ve faturalar ile 2013 tarihli kataloğun incelenmesi için yeni heyet görevlendirilmesini talep etmiştir.
Dosya, asıl ve karış dava yönünden, sunulan tüm deliller, alınmış raporlar ile taraf beyan ve itirazları hep birlikte değerlendirilmek suretiyle rapor tanzimi için yeni bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, bilirkişiler 22/11/2021 tarihli raporlarında; “Davalı/Karşı Davacı yana ait … tescil nolu tasarımın ….tescil nolu tasarımlardan farklı olduğu, bilgilenmiş kullanıcı nezdinde bırakacağı genel izlenimde farklı olarak algılanacağı, Davalı/Karşı Davacı ….a ait “…” model üzerinde kullanılan …. formunun, Wipo … tescil nolu tasarımla birebir aynı şekilde uygulandığı, bilgilenmiş kullanıcı nezdinde bırakacağı genel izlenimde benzer olarak algılanacağı, Karşı Dava yönünden; TPMK … tescil nolu tasarımların, tescil tarihi itibariyle yenilik ve ayırt edicilik niteliğine sahip olduğu” hususlarını tespit ve rapor etmişlerdir.
Karşı dava yönünden, karşı davacı tarafından sunulan 2014 tarihli kataloğun basım tarihinin sunulan diğer deliller ile birlikte tespitinin mümkün olup olmadığı hususunda ek rapor tanzimi için dosya bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişiler 15/03/2022 havale tarihli ek raporlarında; “Sunulan renkli katalog fotokopisinin ilk savfasında “….” ibaresi yer almakta ise de kataloğun hangi firma tarafından bastırıldığı, nerede bastırıldığı vb. bilgiler sunulan mevcut katalog fotokopisinde tespit edilemediği, sunulan …. katalog fotokopisinin son sayfasında “…” ve “…” ibareleri yer almakta ise de kataloğun hangi firma tarafından bastırıldığı, nerede bastırıldığı vb. bilgiler sunulan mevcut katalog fotokopisinde tespit edilemediği, ayrıca kataloğun bastırılmasına ilişkin delil olarak sunulan faturada genel bir tabirle “…. ” açıklamasının yer aldığı bilgisi yer almakta olup, bunun dosyaya sunulan katalog olduğuna dair tam ve net bir şekilde ilişkilendirmenin sunulan mevcut evraka göre yapılamadığı” hususlarını tespit ve rapor etmişlerdir.
Davacı-karşı davalı vekili 29/03/2022 tarihli dilekçesi ile, davalı-karşı davacının, tahkikat aşamasında, delil olarak işbu değerlendirmenin fatura ve kataloğu sunduğunu, ön inceleme aşamasının tamamlanmasından sonra, tahkikat aşamasında sunulan, söz konusu davalı-karşı davacıya ait 2014 tarihli kataloğun ve kataloğun basım faturasının davaya ilişkin delil olarak sunulmasına muvafakat vermediklerini, tasarımın yeniliğinin, kamuya ilk sunulduğu tarih kriterinin belirlediğini, kataloğun sadece basımının yenilik unsuru bakımından, tasarımın daha önce kullanıldığına ilişkin bir delil oluşturmadığını ve mahkemece delil olarak esas alınmaması gerektiğini, 05/12/2012 başvuru ve tescil tarihli …. numaralı tasarımın başvuru tarihinin, müvekkilinin, davalı-karşı davacıdan önce işbu tasarımı kamuya ilk sunduğunun kanıtı olduğunu, müvekkilinin, davalı-karşı davacıdan çok daha önce üretim faaliyetinde bulunduğunun açıkça görüldüğünü, davalı-karşı davacı tarafın delil üretmeye devam ettiğini, davalı-karşı davacının katalog basım faturasının neye ilişkin olduğuna ilişkin bu aşamada sunduğu delilleri kabul etmediklerini, muvafakat vermediklerini, davalı-karşı davacının sunduğu faturanın ve kataloğun delil değerinin olmadığını, karşı davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
…. Şirketi’nden, 12/07/2013 tarihli, …. Seri/Sıra Numaralı faturaya konu “…. ” kapak bilgili katalog basımı ile ilgili tüm ticari evrak, yazışma ve faturalar celp olunmuştur.
… Şirketinden gelen müzekkere cevabının yenilik unsuru açısından incelenerek ek rapor tanzimi için dosya yeniden bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, bilirkişiler 01/12/2022 tarihli ek raporlarında; “KÖK RAPORDA VARILAN KANAATİN AYNEN KORUNDUĞU; Asıl Dava yönünden; Davalı/Karşı Davacı ….a ait … tescil no.lu tasarımın …. tescil no.lu tasarımlardan farklı olduğu, bilgilenmiş kullanıcı nezdinde bırakacağı genel izlenimde farklı olarak algılanacağı, Davalı/Karşı Davacı yana ait “…” model üzerinde kullanılan … formunun, Wipo … tescil no.lu tasarımla birebir aynı şekilde uygulandığı, bilgilenmiş kullanıcı nezdinde bırakacağı genel izlenimde benzer olarak algılanacağı, karşı Dava yönünden; Tpmk … tescil no.lu tasarımların, tescil tarihi itibariyle yenilik ve ayırt edicilik niteliğine sahip olduğu, EK2 RAPOR KAPSAMINDA YAPILAN İNCELEMEDE; Davacı yana ait … tescil no.lu tasarımın tescil tarihi itibariyle 6769 sayılı 56. md. ile belirtilen yenilik ve ayırt edicilik özelliğine sahip olduğu, kataloğun ön ve arka kapaklarında ve diğer sayfalarında kataloğun dava dışı …. firması tarafından basıldığını gösterir herhangi bir yazı ya da ibareye rastlanmadığı, sunulan faturalarda ve sevk irsaliyelerinde sadece “…. katalog” ibaresi şeklinde genel bir açıklamanın yer aldığı, sunulan kataloğun kapağında yazılı şekliyle “….” şeklinde bir açıklama ya da bu ibare ile ilişkilendirilebilir başkaca herhangi bir açıklama yer almadığından, heyetlerince, sunulan katalog ve sunulan belgeler arasında tam ve net bir şekilde ilişkilendirme yapılamadığı tespit edilmiş olmakla gerek işbu tespitlere dair gerekse de belgelerin delil nitelikleri ve değerlendirilmelerine ilişkin hukuki değerlendirme ve takdirin Mahkemeye ait olduğu” hususlarını tespit ve rapor etmişlerdir.
Asıl davada dava, davalıya ait … tescil numaralı tasarımın hükümsüzlüğü; karşı davada dava, karşı davalıya ait … tescil numaralı tasarımın hükümsüzlüğü talebine yöneliktir.
SMK’nun 56/4. Maddesine göre bir tasarımın aynısı tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce Dünya’nın herhangi bir yerinde kamuya sunulmamış ise o tasarım yeni kabul edilir. Tasarımlar sadece küçük ayrıntılarda farklılık gösteriyorsa aynı kabul edilir.
Yenilik tanımındaki küçük ayrıntının sınırları somut olaya göre farklılık göstermektedir. Aynı tasarımlardaki renk, malzeme veya boyutsal farklılıklar çoğu zaman tek başına bir ürünü farklılaştırmada yeterli olmadığından küçük ayrıntı olarak nitelendirilir. Zira bu özellikler tasarımın görünüm özellikleri açısından asli unsuru oluşturmamakta ve istisnai bazı durumlar haricinde tasarımın kimliğini etkilememektedir.
Yenilik incelenmesinde esas alınacak referans tarihi tescilli tasarımlar açısından başvuru ve rüçhan tarihidir. Yani SMK 56/4-a gereği tescilli tasarımın aynısı başvuru veya rüçhan tarihinden önce Dünya’nın herhangi bir yerinde kamuya sunulmamış ise söz konusu tescilli tasarım yeni kabul edilecektir.
Bir tasarımın ayırt edicilik özelliği ise SMK’nun 56/5 maddesinde belirlenmiştir. Buna göre bir tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenim tescilli tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce kamuya sunulmuş herhangi bir tasarımın aynı kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimden farklı ise bu tasarımın ayırt edici niteliğe sahip olduğu kabul edilir.
Ayırt edicilik tasarımın koruna bilmesi için kıyaslanan tasarımlarla arasındaki farklılığın seviyesinin belirlenmesi için konulmuş bir kriterdir.
Kanunda yer alan “bilgilenmiş kullanıcı” özel bir bilgiye sahip olmadan markalar alanında markaları karşılaştırabilen ortalama tüketici kavramı ile ilgili sektörde teknik bilgiye sahip uzman arasındaki kişidir. Ayırt edici niteliğin belirlenmesinde tasarımların karşılaştırmasını yapacak bilgilenmiş kullanıcı üretici, satıcı, tasarımcı veya teknik uzman değildir. Sektörde bu tür tasarımların olduğunu bilen dikkatli ve deneyimli ürün kullanıcısıdır.
Ayırt edici niteliğin değerlendirilmesinde tasarımcının tasarımı geliştirmede sahip olduğu seçenek özgürlüğünün derecesi de dikkate alınır. (SMK 56/6 mad.) tasarımcılar sektörel ve fonksiyonel bazda her zaman aynı derecede seçenek özgürlüğüne sahip değildir. Tasarımlarını yaparken belirli sınırlar içinde kalmaları gerekebilir. Bir tasarımcı ne kadar seçenek özgürlüğüne sahipse tasarımını o derece farklılaştırabilir.
Somut olayın yukarıda anılı ilkeler çerçevesinde yapılan değerlendirmesinde;
Taraflarca dosyaya sunulan tüm deliller ile res’en yapılan araştırma sonucu bulunan ürünlerin hem asıl davaya hem de karşı davaya konu tasarımlar yönünden yukarıda anılı ilkeler çerçevesinde yenilik kırıcı olarak değerlendirilemeyecekleri, tasarımların tescil tarihinden önce benzerlerinin kamuya sunulduğu iddialarının ispatlanamadığı, bu itibarla asıl ve karşı davanın reddi gerektiği kanaatiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
1-Asıl davanın ve karşı davanın ayrı ayrı REDDİNE,
2-Asıl davada alınması gereken 179,90 TL harçtan, peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 135,50 TL harcın, davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Asıl davada davalı kendisini vekille temsil ettirmekle, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 15.000,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Karşı davada alınması gereken 179,90 TL harçtan, peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 135,50 TL harcın, karşı davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
5-Karşı davada karşı davalı kendisini vekille temsil ettirmekle, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 15.000,00 TL vekalet ücretinin, karşı davacıdan alınarak karşı davalıya verilmesine,
6-Asıl davada ve karşı davada davacılar tarafından yapılan yargılama giderinin üzerlerinde bırakılmasına,
7-Karar kesinleştiğinde kalan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliyesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.08/02/2023

Katip ….
¸

Hakim …
¸