Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/121 E. 2021/259 K. 15.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/121 Esas
KARAR NO : 2021/259

DAVA : Kullanılmama Nedeniyle İptal ve Marka Hükümsüzlüğü
DAVA TARİHİ : 27/11/2018
KARAR TARİHİ : 15/12/2021
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 13/01/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan Kullanılmama Nedeniyle İptal ve Marka Hükümsüzlüğü davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava ve cevaba cevap dilekçesi ile, müvekkil ….’ın 1. Sınıf kapsamında kalan “…” ürünleri üretip pazarlayan ticari bir teşebbüs olduğunu, bahsi geçen ürünüyle ilgili olarak …’…..” ibaresinin marka olarak tescili için …. başvuru nolu dosya ile müracaat ettiğini, bu başvurunun davalıya ait … tescil nolu marka nedeniyle reddedildiğini, oysa ki ilgili markanın davanın açıldığı tarihten geriye doğru son 5 yıldır markasal olarak kullanılmadığını dolayısıyla ilgili markanın 1. sınıfta yer alan ve bahsi geçen ürünler yönünden iptal edilmesi için eldeki davanın açılmak zorunda kaldığını, bu tür davalarda davalı marka sahibinin, adına tescilli olan çekişmeli markayı SMK m.9/1 anlamında ciddi bir şekilde kullanmakta olduğunu, zamana, mekana, belgelere, olay ve olgulara dayalı olarak tartışmasız bir şekilde ispat etmesi gerektiğini, diğer dava konusu … tescil nolu markanın aslında … tescil no.lu markanın serisi olduğunu, davalı markalarında yer alan “…”in her iki markanın ortak unsuru olduğunu, her iki markanın da tescil ettirildikleri tarihten bu yana “tarım, bahçecilik, ormancılıkta kullanılan kimyasallar yönünden” hiç kullanılmadıklarını, dava konusu …. tescil no.lu markanın kötü niyetli tescil ettirildiğini, zira buradaki amacın … tescil no.lu markanın kullanmama nedeniyle iptali sonrasında olası olumsuzlukları önlemek ve yeni bir 5 yıllık kullanmama hoşgörü süresi elde etmek, ve/veya yedekleme veya marka ticareti yapmak ya da müvekkilinin yurtdışında adına tescil ettirilmiş olan markalarının Türkiye’de tescilini veya kullanılmasını engellemek amaçlı, hukuki tehdit ve şantaja yönelik kötüniyetli bir başvuru ve haksız yapılmış tescil olduğundan hükümsüzlük davasının açılmak zorunda kalındığını belirterek ilgili … tescil nolu markanın 0l. Sınıftaki “Gübreler, deniz yosunları (gübreler), humus, kültür toprağı, kimyasal toprak ıslah (iyileştirme) maddeleri, bitki gelişimini düzenleyiciler; aşılama macunu ve ağaç oyuklarını doldurmaya yarayan macunlar gibi Özel macunlar, gübrelik torbalar, bitkiler için küf ve mantar önleyici maddeler.” emtiaları açısından kullanmama nedeniyle kısmen iptalini, … tescil nolu markanın kötü niyetli tescil nedeniyle hükümsüzlüğünü talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap ve ikinci cevap dilekçesi ile, davacı şirketin iddialarının mesnetsiz olup, müvekkil şirket tarafından bahse konu markaların hukuka uygun bir şekilde tescil edildiklerini ve müvekkil şirketin ticari faaliyetlerinde aktif olarak kullanıldıklarını, Türkiye’deki ilk poliüretan sistem üreticisi olma unvanını taşıyan müvekkil şirket …. Kimya’nın, poliüretan sistem üretimini gerçekleştirmek üzere 1999 yılında kurulmuş olup 25.000 m2’lik kapalı üretim alanında hizmet vermekte olduğunu, davacı şirket tarafından mahkeme huzurunda ikame edilen işbu davanın, davacı şirketin …. sayılı “….” ibareli marka müracaatının tescilini kötü niyetle temin etme amacını taşıdığını, Ankara …. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi nezdinde görülen …. Esas sayılı dosyada başarı elde edemeyeceğini anlayan davacının huzurdaki davayı açtığını, Türk Patent nezdinde tescilli her iki markanın da hukuka uygun bir şekilde tescil edildiğini ve müvekkil şirket tarafından aktif bir şekilde kullanıldığını, bahse konu markaların, bizzat müvekkil şirketin ticari unvanında dahi kullanıldığını, müvekkil şirkete ait ticari defterlerin incelenmesiyle de tespit edileceği üzere, müvekkil şirket markasının aktif olarak kullanılmakta olduğunu, Yargıtay içtihatlarında da açık bir şekilde vurgulandığı üzere, bahse konu emtia sınıfını geniş yorumlamak ve bu sınıfa dâhil edilebilecek her tür ürünü bu kapsamda ele almak gerektiğini, müvekkil şirkete ait ticari defterlerin bilirkişi marifetiyle incelenmesi akabinde bahse konu markanın müvekkil şirket tarafından aktif bir şekilde kullanıldığının ortaya çıkacağını, .. sayılı “…” markasının kötü niyetle tescil edildiği iddiasının mesnetsiz ve hukuka aykırı olduğunu, müvekkil şirketin …. sayılı “…” markası için, 02.12.2015 tarihinde müracaat edildiğini, doğal olarak şayet bir kötü niyetin varlığından bahsedilecekse, müvekkil şirketin önceki tarihli iki tescilli markasına rağmen, müvekkili şirket markalarıyla benzer olduğu bizzat Türk Patent Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu’nun … sayılı “…” marka müracaatına ilişkin verdiği 24.09.2018 tarih ve … sayılı kararı ile de tespit edilen “…” ibaresini marka olarak tescil ettirmek isteyen davacı şirketin kötü niyetinden bahsedilebileceğini, davacı şirketin markasının Türkiye’de tescilli olmadığı gibi yakın coğrafyamız olan Avrupa ülkelerinde de tescilli olmadığını, davacı şirket tarafından, tamamı Amerika kıtasında olan ABD, Meksika ve Brezilya ülkelerindeki marka tescillerinin işbu davaya dayanak gösterildiğini, Türkiye’de ve hatta Avrupa’da bile tescilli olmayan bir markanın, Türkiye’deki marka tescilinin kötü niyetli olduğu iddiasına dayanak teşkil etmesinin marka hukuku prensipleri çerçevesinde mümkün olmadığını, Müvekkil şirketin, Amerika kıtasında bulunan birtakım ülkelerdeki marka başvuru ve tescillerini takip edip bu çerçevede Türkiye’de kendi ticari unvanında kullandığı ibarenin marka tescilinden imtina etmesinin beklenemeyeceğini, marka hukukunda ülkesellik ilkesinin geçerli olduğunu, bir diğer ifadeyle bir marka tescilinde esas alınacak hususun, o ülkenin marka sicili olduğunu, Türkiye’de kullanıldığına/bilindiğine ilişkin hiçbir veri bulunmayan Amerika kıtası menşeli bir markaya dayalı olarak kötü niyet iddiasının usul ve yasaya aykırılık teşkil ettiğini, Türkiye’de ve dünya çapında tanınmış olmayan ve Türkiye’de ciddi anlamda kullanılmayan bir markaya dayalı olarak, Türk Patent nezdinde hukuka uygun bir şekilde tescil edilen ve müvekkili şirket tarafından aktif bir şekilde kullanılan markaların hükümsüzlüğünün talep edilmesinin olanaksız olduğunu, Türk hukukunda marka korumasının tescile dayandığını, bu kapsamda benimsenen en önemli kriterin ise “tescilde öncelik” kriteri olduğunu, bu çerçevede, “….” ibaresini Türk Patent nezdinde ilk tescil ettiren ve tescil çerçevesinde Türkiye’de kullanan ve bahse konu ibarenin Türkiye’de maruf hale gelmesini sağlayan müvekkil şirket markasının, Amerika kıtasındaki birkaç ülkedeki tescilden dolayı hükümsüz kılınmasının mümkün olmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan davalı adına tescilli markaların sicil kayıtları; Ankara 2. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyası uyap üzerinden celp olunmuş, tetkikinde; davacının …, davalıların Türk Patent ve Marka Kurumu, … olduğu, davanın, davacı ve davalı markalarının ve emtialarının benzer olup olmadığı, karıştırılma ihtimalinin olup olmadığı, TÜRKPATENT YİDK’nın 24/09/2018 tarih ve .. sayılı kararın iptali talebine yönelik olduğu, yargılama sonunda davanın reddine karar verildiği görülmüştür.
Dosya, davalı tarafa ait markanın kullanılmama nedeniyle iptal ve kötüniyet nedeniyle hükümsüzlük koşullarının oluşup oluşmadığı hususlarında rapor tanzimi için bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, bilirkişiler 28/01/2021 havale tarihli raporlarında; “davalı tarafından markanın kullanımına ilişkin sunulan delillerin, hakkı devam ettirecek nitelikte bir kullanım için SMK madde 9’da belirlenen esasları sağladığı, marka sahibinin ilgili piyasada ticari bir konum elde edebilmek veya bu konumu sürdürebilmek için ciddi çabada bulunduğunu gösterdiği (kullanımın markadan kaynaklanan hakları sürdürmek amaçlı simgesel kullanım olmadığı), kısmi iptali talep edilen 1. SINIFTA yer alan Tarım, bahçecilik ve ormancılıkta kullanılan kimyasal ürünler: “Gübreler, deniz yosunları (gübreler), humus, kültür toprağı, kimyasal toprak ıslah (iyileştirme) maddeleri, bitki gelişimini düzenleyiciler; aşılama macunu ve ağaç oyuklarını doldurmaya yarayan macunlar gibi özel macunlar, gübrelik torbalar, bitkiler için küf ve mantar önleyici Maddeler” emriaları açısından faturalarda yer alan “…” ürün/emtiasının “Tarım, bahçecilik ve ormancılıkta kullanılan kimyasal ürünler” içinde yer aldığının “kimya mühendisi” sektör bilirkişi tarafından tespiti durumunda, markanın 1. Sınıfta kismen iptali talep edilen emtialar açısından iptali şartlarının mevcut olmayacağı, aksinin tespiti durumunda mevcut olacağı, davalının … tescil no.lu önceki markasının çekirdek unsurunu (esas unsurunu) aynı şekilde içerecek şekilde ve buna ilave tali unsur ekleyerek yeni bir seri marka tescil ettirmesinin 2kötüniyetli tescil” olarak değerlendirilip değerlendirilemeyeceği hususundaki takdirin Mahkemeye ait olduğu” hususlarını tespit ve rapor etmişlerdir.
Davacı vekili 12/02/2021 tarihli dilekçesi ile, davalı …. Kimya’ya ait … nolu markanın 1.sınıfın farklı alt gruplarında bulunan … ile “Tarım, Bahçecilik ve ormancılıkta kullanılan kimyasal ürünlerin” aynı ya da benzer ürünler olup olmadıklarının ayrıca tartışılıp değerlendirilmesi gerektiğini, bilirkişi heyeti raporunda dava konusu … tescil nolu markanın, davalı … Kimya tarafından sadece … isimli ürün yönünden kullanıldığı, anılan ürün dışında bir kullanımın gerçekleşmediğinin belirtildiğini, yönetmelik hükümlerine göre 1.sınıfın 4.alt grubunda yer alan tarım, bahçecilik ve ormancılıkta kullanılan kimyasal ürünlerin imal edilip ticaret mevkiine çıkartılmasının ancak bakanlıktan alınacak ruhsatla mümkün kılındığını, oysa …’ın satışı için böyle bir ruhsata gerek olmadığını, bu nedenle üretim ve ticaret mevkiine çıkartılması koşulları da farklı olan 1.sınıfın 1.ve 4.alt gruplarında yer alan ürünlerin, açıklanan nedenle de aynı ya da benzer olduklarını benimsemenin doğru olmayacağını, açıklanan nedenlerle heyete kimyager veya kimya mühendisi ile ziraat yüksek mühendisi bilirkişisinin eklenerek ek rapor alınmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Mevcut heyete bir kimya mühendisi ve bir ziraat mühendisi bilirkişisi eklenmek suretiyle iptal şartlarının değerlendirilmesi ve itirazlar hususunda ek rapor alınması için dosyanın bilirkişiye tevdine karar verilmiş, bilirkişilerin 29/06/2021 tarihli kök ve ek raporlarında; “davalı tarafından markanın kullanımına ilişkin sunulan delillerin, hakkı devam ettirecek nitelikte bir kullanım için SMK madde 9’da belirlenen esasları sağladığı, marka sahibinin ilgili piyasada ticari bir konum elde edebilmek veya bu konumu sürdürebilmek için ciddi çabada bulunduğunu gösterdiği (kullanımın markadan kaynaklanan hakları sürdürmek amaçlı simgesel kullanım olmadığı) kanaati oluşmuş olup, kısmi iptali talep edilen 1. SINIFTA yer alan Tarım, bahçecilik ve ormancılıkta kullanılan kimyasal ürünler: “Gübreler, deniz yosunları (gübreler), humus, kültür toprağı, kimyasal toprak ıslah (iyileştirme) maddeleri, bitki gelişimini düzenleyiciler; aşılama macunu ve ağaç oyuklarını doldurmaya yarayan macunlar gibi özel macunlar, gübrelik torbalar, bitkiler için küf ve mantar önleyici maddeler” emtiaları açısından faturalarda yer alan “…” ürün/emtiasının, “Tarım, bahçecilik ve ormancılıkta kullanılan kimyasal ürünler” içinde yer almadığı” heyette yer alan uzman Kimya ve Ziraat Mühendisi tespit, görüş ve kanaatleri neticesinde tespit edilmiş olmakla; … tescil nolu markanın 1. Sınıfta kısmen iptali talep edilen “Gübreler, deniz yosunları (gübreler), humus, kültür toprağı, kimyasal toprak ıslah (iyileştirme) maddeleri, bitki gelişimini düzenleyiciler; aşılama macunu ve ağaç oyuklarını doldurmaya yarayan macunlar gibi özel macunlar, gübrelik torbalar, bitkiler için küf ve mantar önleyici maddeler.” emtiaları açısından iptali şartlarının mevcut olacağı … tescil no.lu markanın kötü niyetli tescil nedeniyle hükümsüzlüğü talebi açısından kök rapordaki görüşlerini değiştirecek bir husus olmadığı, davalının, … tescil no.lu önceki markasının çekirdek unsurunu (esas unsurunu) aynı şekilde içerecek şekilde ve buna ilave tali unsur ekleyerek yeni bir seri marka tescil ettirmesinin “kötüniyetli tescil” olarak değerlendirilip değerlendirilemeyeceği hususundaki takdirin Mahkemeye ait olacağı” hususların bildirmişlerdir.
Davalı vekili 08/09/2021 tarihli dilekçesi ile, müvekkili şirkete ait … sayılı markanın “Tarım, Bahçecilik ve Ormancılıkta Kullanılan Kimyasal Ürünler” bakımından ciddi bir biçimde kullanıldığını, müvekkili şirkete ait … sayılı “…” markasının kötüniyetle tescil edildiği şeklindeki davacı iddiasının hukuka aykırı olduğunu, müvekkili şirketin defterleri üzerinde yapılan inceleme çerçevesinde “…” markasının “…” emtiası ile ticari olarak kullanıldığını, Tebliğ’in 1.sınıfında yer alan “Tarım, bahçecilik ve ormancılıkta kullanılan kimyasal ürünler”i kapsamında kaldığını, yanısıra müvekkili şirkete ait … sayılı ve … sayılı markalarının tescili işlemlerine müvekkili şirketin kötüniyetli olmadığı, kendisi adına tescilli marka ile seri marka oluşturmak maksatlı olduğunun açık olduğunu, bir diğer ifade ile müvekkili şirketin “….” şemsiyesi altında tüketiciye hizmet vermeye devam ettiğini, ancak davacı şirketin müvekkili şirkete ait markanın benzeri olan … sayılı “…” başvurunun reddinin Ankara Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nce uygun bulunmasına rağmen … sayılı “…” marka müracaatında bulunmasının Türkiye’de kullanımı bulunmayan/ticari piyasa sunulması marka ihlali teşkil edecek olan “…” markası gerekçe gösterilmek suretiyle kötüniyet iddiasında bulunmasının davacı şirketin niyetini açıkça gösterdiğini, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, davalı adına tescilli … nolu markanın sadece 1.sınıftaki “Gübreler, deniz yosunları (gübreler), humus, kültür toprağı, kimyasal toprak ıslah (iyileştirme) maddeleri, bitki gelişimini düzenleyiciler; aşılama macunu ve ağaç oyuklarını doldurmaya yarayan macunlar gibi özel macunlar, gübrelik torbalar, bitkiler için küf ve mantar önleyici maddeler” emtiaları yönünden iptali; davalı adına tescilli … tescil nolu markanın kötüniyetli tescil nedeniyle hükümsüzlüğü talebine yöneliktir.
İptali istenen markanın kullanımının söz konusu markanın tescil edildiği mal ve hizmetler için pazar yaratmak yahut mevcut pazarı korumak amacıyla temel işlemine uygun olarak anılan ürünlerin ve hizmetlerin menşeini garanti edecek şekilde gerçekleşmesi icap etmektedir. Bu kullanımın markanın tüketiciye yahut son kullanıcıya ürün veya hizmetin menşeini bu ürün yada hizmetin diğer kaynaklardan gelenlerden ayırt etmesine izin verecek ve karıştırmaya mahal vermeyecek biçimde yalnızca ilgili teşebbüs nezdinde değil piyasaya ulaşacak ve belirli müşteri çevresi yaratacak şekilde ciddi olarak gerçekleşmelidir. Doğal afetler, savaş, ağır bir ekonomik buhran, ambargo, ithalat kısıtlamaları gibi durumlar markanın kullanılmaması için haklı bir neden olabilir ancak somut olayda davalının böyle bir iddia ve beyanı bulunmamaktadır.
Olumsuz vakıaların ispatının davacıya düşmemesine ilişkin genel hukuk ilkesi uyarınca yargılama konusu markayı tescilli olduğu 1.sınıfta bulunan “Gübreler, deniz yosunları (gübreler), humus, kültür toprağı, kimyasal toprak ıslah (iyileştirme) maddeleri, bitki gelişimini düzenleyiciler; aşılama macunu ve ağaç oyuklarını doldurmaya yarayan macunlar gibi özel macunlar, gübrelik torbalar, bitkiler için küf ve mantar önleyici maddeler” emtiaları yönünden kullandığını ispat yükü davalıdadır. Bir markayı kullanan ve ileride kullanmama sebebine dayalı iptal tehdidi ile karşılaşmak istemeyen basiretli tacir gibi hareket etmesi gerekli olan davalının kullanıma ilişkin kanıtları özenle saklaması gerekmektedir. Davalı kullanıma ilişkin kanıtları açık ve anlaşılabilir şekilde mahkemeye sunacaktır. Yoksa mahkeme veya davacı markanın kullanılmadığını ispatlamayacaktır. Markanın iptal müeyyidesinden kurtulabilmesi için tescil edildiği her bir emtia için bağımsız olarak ayrı ayrı kullanılması gerekir. Buna göre bir markanın bir ürün için kullanımının diğer bir ürün için kullanım sayılmaz.
Davalı vekili her ne kadar “…” markasının “…” emtiası ile ticari olarak kullanıldığını iddia etmiş ise de mahkemece kabul gören bilimsel gerekçeye sahip bilirkişi raporu da dikkate alınarak “…” ürün/emtiasının “Tarım, bahçecilik ve ormancılıkta kullanılan kimyasal ürünler” içinde yer almadığı, davalı marka sahibinin söz konusu “…” markasını 1.sınıflarda tescilli olduğu “Gübreler, deniz yosunları (gübreler), humus, kültür toprağı, kimyasal toprak ıslah (iyileştirme) maddeleri, bitki gelişimini düzenleyiciler; aşılama macunu ve ağaç oyuklarını doldurmaya yarayan macunlar gibi özel macunlar, gübrelik torbalar, bitkiler için küf ve mantar önleyici maddeler” emtiaları ciddi bir şekilde herhangi bir kullanımının bulunmadığı bu hali ile markanın sicilden kısmi iptal sebebinin yasal koşullarının oluştuğu anlaşıldığından davacının kullanılmama nedeniyle iptal davasının kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Hükümsüzlük yönünden yapılan değerlendirmede; SMK’nun 6/9 maddesine göre kötüniyetle yapılan marka tescil başvuruları itiraz üzerine reddedilir. Aynı kanunun 25.maddesine göre ise kötüniyetli tescil, aynı zamanda bir hükümsüzlük sebebidir. “Kötüniyetli tescil” kavramından ne anlaşılması gerektiği, her somut olayda ve o olayın özelliklerine göre değerlendirilmelidir. Genel olarak ticari dürüstlük kuralına aykırı tesciller kötüniyetli kabul edilmelidir.
Davacı vekili, davalının … tescil numaralı markasının, yeni bir 5 yıllık kullanmamayla ilgili hoşgörü süresinin kazanılması amaçlı olarak ve kötüniyetli tescil ettirilmiş bir marka olması nedeniyle hükümsüzlük talep etmiş ise de; hukukumuzda iyiniyetin asıl olması ilkesi çerçevesinde davacı kötüniyeti ispat külfeti altındadır. Somut olayda davalının münhasıran kısmi olarak kullanmadığı markası ile aynı ayırdedici unsura sahip marka tescilinin tek başına kötüniyet olarak kabul edilemeyeceği, davalının söz konusu tescili yaptığı dönemde kullanılmama nedeniyle iptal davası tehdidi altında bulunmadığı yahut bu yönde bir derdest dava olmadığı, dosyada kötüniyete delalet edebilecek destekleyici başkaca bir delil bulunmadığı, bu itibarla kötüniyetli tescil iddiasının ispatlanamadığı kanaatiyle hükümsüzlük davası yönünden red kararı verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜ ile;
-Davalıya ait … tescil numaralı markanın tescilli olduğu 1.sınıfta bulunan “Gübreler, deniz yosunları (gübreler), humus, kültür toprağı, kimyasal toprak ıslah (iyileştirme) maddeleri, bitki gelişimini düzenleyiciler; aşılama macunu ve ağaç oyuklarını doldurmaya yarayan macunlar gibi özel macunlar, gübrelik torbalar, bitkiler için küf ve mantar önleyici maddeler” emtiaları yönünden KULLANILMAMA NEDENİYLE İPTALİNE,
-Davalıya ait …. tescil numaralı markanın hükümsüzlüğü davasının REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30 TL harçtan peşin alınan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 23,40 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini vekille temsil ettirmekle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre kabul edilen kullanılmama nedeniyle iptal davası yönünden 7.375,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı kendisini vekille temsil ettirmekle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre red edilen marka hükümsüzlüğü davası yönünden 7.375,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 5.000,00 TL bilirkişi ücreti ve 227,00 TL posta/tebligat masrafı olmak üzere toplam 5.227,00 TL yargılama giderinin kabul/red oranına göre hesaplanan 2.613,50 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı tarafından yatırılan 35,90 TL başvurma harcı, 35,90 TL peşin harç olmak üzere toplam 71,80 TL harç giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Karar kesinleştiğinde kalan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliyesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.15/12/2021

Katip …
¸

Hakim …
¸