Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/969 E. 2023/990 K. 10.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/969 Esas
KARAR NO : 2023/990

DAVA : Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımsız))
DAVA TARİHİ : 09/10/2023
KARAR TARİHİ : 10/10/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 10/10/2023

Davacı tarafından mahkememize açılan dava dosyasının incelenmesi sonunda;
İSTEM:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; … Bankası … Şubesine ait … seri nolu 10/10/2023 keşide tarihli keşide yeri İstanbul olan 5.750,00 TL bedelli çek iile … Bankası … Şubesine ait … seri nolu 15/10/2023 keşide tarihli keşide yeri İstanbul olan 5.750,00 TL bedelli çeklerin müvekkili şirketin uhdesinde iken kaybolduğunu, kötü niyetli kişiler tarafından kullanılma veya piyasaya sürülme tehlikesi bulunduğunu beyan ederek ilgili çeklerin iptaline karar verilmesini talep ve dava ettiği görülmüştür.
KANITLAR VE GEREKÇE:
-Dava, 6102 sayılı TTK.nın 757 vd. maddeleri uyarınca açılmış zayi nedeniyle çek iptali davasıdır.
-6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 818/1-s. maddesi gereğince; iptal hakkındaki 757 ilâ 763 üncü maddelerle 764 üncü maddenin birinci fıkrasının poliçeye ait hükümler çek hakkında da uygulanacaktır.
-6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 757. maddesine göre; iradesi dışında poliçe elinden çıkan kişi, ödeme veya hamilin yerleşim yerindeki asliye ticaret mahkemesinden, muhatabın poliçeyi ödemekten menedilmesini isteyebilir. Aynı kanunun devam eden maddelerinde neler yapılacağı hüküm altına alınmıştır.
-6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 651/2. maddesine göre; “Kıymetli evrakın zayi olduğu veya zıyaın ortaya çıktığı anda senet üzerinde hak sahibi olan kişi, senedin iptaline karar verilmesini isteyebilir.”
-Çekin zayi olması nedeniyle iptal davasını, çekin zayi olduğu veya zıyaın ortaya çıktığı anda senet üzerinde hak sahibi olan meşru hamil açabilir (Cebeci, Emine; Çekin Zıyaı ve İptali, Erzurum – 2014, s. 85).
-Mahkememizce 10/10/2023 tarihli ara karar ile davacı vekiline … Bankası … Şubesine ait … seri nolu 10/10/2023 keşide tarihli keşide yeri İstanbul olan 5.750,00 TL bedelli çek ile … Bankası … Şubesine ait … seri nolu 15/10/2023 keşide tarihli keşide yeri İstanbul olan 5.750,00 TL bedelli çeklerin meşru ve son hamili olduğunu ispata elverişli bilgi, belge ve delillerini ibraz etmek üzere 2 haftalık kesin süre verildiği, kesin süre içerisinde istenilen bilgi ve belgelerin ibraz edilmemesi halinde tekrar bu hususta delil bildirme hakkından vazgeçmiş sayılacağının ve dosyanın mevcut haliyle karara çıkartılacağının ihtar edildiği anlaşılmıştır.
-Davacı vekili 10/10/2023 tarihli dilekçesi ile müvekkilinin dava konusu çeklerin, çek keşidecisi …. San. Tic. Ltd. Şti.nden ticari iş karşılığı alarak müvekkili şirkete veren …. İnşaat San. Ve Tic. Ltd. Şti.nden dava konusu çeklerin alındığına dair çek tahsilat makbuzunu sunduğu görülmüştür.
-6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 651/2. maddesi uyarınca, iptal davasını bononun zayi olduğu veya ziyaın meydana geldiği zamanda bono üzerinde hak sahibi olan kimse açabilir. Bu nedenle iptal davası açılabilmesi için keşideci sıfatına sahip olunması tek başına yeterli değildir. Aynı zamanda bonoda mündemiç hakkın sahibi de olmak gereklidir.
-Dava dilekçesi ve daha sonra sunulan beyan dilekçesi ekindeki belgeler ile zayi nedeniyle iptali talep edilen çeklerin “çek tahsilat makbuzlarının” ibraz edildiği görülmektedir. Dava dışı 3. Kişi tarafından her zaman düzenlenmesi mümkün olan ve çek bilgilerine ilişkin ayrıntılı bilgi içermeyen (keşideci, lehtar, cirantalar vb hususlar yönden) tahsilat makbuzuna dayanılarak iptali talep edilen çeklere ilişkin bir tespit yapılması ve bu doğrultuda zayi kararı verilerek hüküm kurulması mümkün değildir. Zira davacı tarafça sunulan bilgi ve belgelere göre ilgili çeklerin bedeli, keşide tarihi, lehtarı vb. ayrıntıları belirli olmayıp, çeklerin ayrıntılarına ilişkin iddialar yalnızca davacı tarafın beyanlarına dayanmaktadır. Davacı tarafın bu yöndeki beyanları da tek başına çekin meşru hamili ve hak sahibi olduğunu ispat etmeye yeterli değildir. Kaldı ki mevcut haliyle davacı tarafından sunulan belgelere göre çek keşidecisi, lehtarı, cirantası vs. hususlarda tespit yapılması mümkün olmadığından, mevcut bilgi ve belgeler ile infazı kabil bir hüküm kurulması da mümkün değildir.
-Açıklanan nedenlerle davacının Türk Ticaret Kanununun 757 ve izleyen maddeleri hükümlerine dayalı olarak zayi nedeniyle çek iptali talep edemeyeceği anlaşıldığından davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Ayrıntıları yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİ ile
2-Alınması gereken harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan avansların karar kesinleştikten sonra ilgiliye derhal iadesine,
5-Davacı tarafça yatırılan dosyada mevcut teminatın karar kesinleşmesi akabinde davacı tarafa iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf yasa yolu açık olmak üzere davacının yokluğunda dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda karar verildi.10/10/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim ….
e-imzalıdır