Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/967 E. 2023/989 K. 10.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/967
KARAR NO : 2023/989

DAVA : Ticari Şirket (Şirkete Özel Denetçi Tayin Edilmesi)
DAVA TARİHİ : 09/10/2023
KARAR TARİHİ : 10/10/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 10/10/2023

DAVA; Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın dava dilekçesinde özetle; Davalı şirketin 21/09/1984 tarihli anasözleşme ile kurulduğunu, kuruluşa ilişkin ilanın 26 Eylül 1984 tarihli 1102 sayılı 57 sayfa numaralı ticaret sicil gazetesinde ilan edildiğini, davalı şirketin bir aile şirketi olduğunu, şirketin %62’sini oluşturan pay grubu (…, …, …., ..,.,… ve …) ile özellikle yönetim yetkisini haiz olan …. ve ….’un şirketi batıracak hamleler yaptığını ve bu konuda tamamen çoğunluk gücünü kötüye kullanarak azınlık durumunda olan %38’lik grubun hiçbir sorusuna cevap vermediğini, 11.07.2023 tarihli genel kurul toplantısında genel kurul yapıldığını ve toplantıda sık sık sorular sorularak bilgi alma hakkı kullanıldığını, ancak toplantıda bulunan yönetim kurulu üyesi, denetçi ve şirketin mali işler ile ilgilenen kişilerin bu sorulara cevap vermediğini, müvekkiline sistematik olarak baskı yapıldığını, davalı şirketin 178 milyon euro’luk yatırıma girdiğini, bu yatırımda daha önceki rakamın yaklaşık 110 milyon euro iken bu genel kurulda 178 milyon euroya çıktığını, bu sebeple bu kadar yüklü bir yatırım karşısında gerek müvekkilinin gerek diğer pay sahiplerinin defalarca uyarı yaptıklarını, bu uyarılara kulak asılmadığını, şirketin iktisat biliminin gerektirdiği rasyonel bir biçimde değil husumetten kaynaklanan çeşitli duygulara göre yönetildiğini, yatırıma devam edilmesi durumunda şirketin iflasa sürükleneceğini, TTK 439/1 ve TTK 440 kapsamında özel denetçi atanmasına, özel denetime konu olayların dava dilekçesinde belirtilen hususlar hakkında olmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Davanın TTK’nun 438 ve devamı maddeleri gereğince özel denetçi tayini istemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır
TTK 438.maddesinde, ”(1) Her pay sahibi, pay sahipliği haklarını kullanılabilmesi için gerekli olduğu taktirde bilgi alma veya inceleme hakkı daha önce kullanılmışsa, belirli olayların özel bir denetimle açıklığa kavuşturulmasını, gündemde yer almasa bile genel kuruldan isteyebilir. ”
TTK 439/1.maddesinde, ” Genel kurulun özel denetim istemini reddetmesi halinde, sermayenin en onda birini, halka açık anonim şirketlerde yirmide birini oluşturan pay sahipleri üç ay içinde şirket merkezinin bulunduğu yer asliye ticaret mahkemesinden özel denetçi atanmasını talep edebilirler.”
TTK 440.maddesinde, ”(1) Mahkeme, şirketi ve istem sahiplerini dinledikten sonra karar verir. (2) Mahkeme istemi yerinde görürse, istem çerçevesinde inceleme konusunu belirleyerek bir veya birden fazla bağımsız uzman görevlendirir. Mahkemenin kararı kesindir” şeklinde hükümler yer almaktadır.
TTK 439/2.maddesi ” Dilekçe sahiplerinin, kurucuların veya şirket organlarının, kanunu veya esas sözleşmeyi ihlal ederek, şirketi veya pay sahiplerini zarara uğrattıklarını, ikna edici bir şekilde ortaya koymaları halinde özel denetçi atanır.” hükmünü içermektedir.
Özel denetim isteme hakkı ikincil/tali nitelikte olduğundan pay sahiplerinin genel kurulda daha önce “bilgi alma ve inceleme hakkı” kullanmış olması gerekmektedir. Özel denetim isteme, bilgi alma ve inceleme hakkının pay sahibine yardımcı olmadığı durumlarda “ikincil” ve “son araç” olarak başvurulabilecek bir yol olduğundan, ancak bilgi alma ve inceleme hakkı pay sahibine hiç bir yardımda bulunmadığı taktirde talep edilebilmektedir.
Özel denetim istemi ile pay sahipliği haklarının kullanılması arasında “anlaşılabilir bir ilişkinin, bağlantının” olması gerekir. “Zaten bilinen konularda” bilgi istenmesi halinde bağlantı koşulu bulunmadığının kabulü gerekecektir. Açıklığa kavuşturulması istenilen konu veya olayın, yönetim kurulunun verdiği bilgiler sonucunda aydınlığa kavuştuğu hallerde de özel denetim isteminin gerekliliğinden söz edilemez. Özel denetçi isteme hakkının amacının, pay sahiplerini şirketle ilgili belirli olaylar hakkında daha iyi bilgilendirmek ve böylece pay sahipliği haklarının genel kurullarda daha anlamlı ve bilinçli şekilde kullanılmasını sağlamak olduğu. özel denetçi atanmasını istemenin, açık ve anlaşılır olmayan belirli konularda aydınlatılma amacına yönelik olmakla beraber, kapsamlı bir bilanço incelemesi olmadığı, diğer bir ifadeyle denetimin tekrarı niteliğinde olmayıp, belirli olayların açıklanması ile ilgili olduğu, özel denetçinin görevinin sadece sorulan olaylara ilişkin tespitler yapmak olup, buna karşın yönetim kurulunun kararının amaca uygun olup olmadığını veya bir değer yargılaması veya özel denetimin konusunun hukuki değerlendirmesini yapmak olmadığı (Pulaşlı, Hasan, Şirketler Hukuku Şerhi, Ankara 2018,syf.1629) dolayısıyla özel denetimin, sadece somut olayların araştırılması ve tespitine yönelik olup, hukuki bir değerlendirmeyi veya değer yargısını amaç edinemeyeceği açıktır. Bu doğrultuda yönetim kurulu kararının amaca uygun olup olmadığı incelemesini esas alan özel denetçi atanması talebinin kabulü mümkün değildir. Bununla birlikte özel denetim isteminde davacı yanın kurucuların veya şirket organlarının, kanunu veya esas sözleşmeyi ihlal ederek, şirketi veya pay sahiplerini zarara uğrattıklarını, ikna edici bir şekilde ortaya koyacak deliller ibraz etmesi gerekmekte olup bu yönde deliller ibraz edilmiş de değildir. Bu sebeplerle koşulları oluşmayan özel denetim talebinin reddine karar verilerek aşağıda yazılı olduğu biçimde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
AÇILAN DAVANIN REDDİNE,
1-Alınması gereken harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
2-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
3-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan kalan gider avansının talep halinde davacıya iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda KESİN olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup, anlatıldı.10/10/2023

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır