Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/464 E. 2023/445 K. 08.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/464 Esas
KARAR NO : 2023/445

DAVA : Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235))
DAVA TARİHİ : 05/05/2023
KARAR TARİHİ : 08/05/2023
KARARIN YAZILDIĞI
TARİH : 08/05/2023
DAVA; Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında davalının inşa edeceğini taahhüt ettiği konut projesine ilişkin olarak 01/03/2015 tarihinde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ve 19/04/2017 tarihli revizyon sözleşmesi imzalandığını, sözleşmede davalının İstanbul ili …. ilçesi …. Bölgesi … Ada … parsel 1. Blok K:6 bağımsız bölüm no:298 olan daireyi müvekkile 825.500,00 USD bedelle, İstanbul İli, … İlçesi, .. Bölgesi, … Ada, … Parsel, I Blok, K.6 Bağımsız Bölüm No;295 olan daireyi 77.000,00 USD bedelle, İstanbul İli, … İlçesi, … Bölgesi, … Ada, … Parsel, I Blok, K.7 Bağımsız Bölüm No;312 olan taşınmazı 77.000,00 USD bedelle, İstanbul İli, … İlçesi, … Bölgesi, … Ada, .. Parsel, I Blok, K.7 Bağımsız Bölüm No:310 olan taşınmazı 82.500,00 USD bedelle satmayı vaad ettiğini, müvekkili tarafından dairenin bedelinin 364.293,64 USD’lik kısmı davalıya eksiksiz ödendiğini, buna ilişkin ödeme belgesinin de davalıdan alındığını, davalının sözleşme konusu daireyi 31.12.2017 tarihinde tam ve eksiz olarak teslim etmeyi taahhüt etmiş olmasına rağmen müvekkile teslim etmediğini, müvekkili tarafından teslim alınamayan taşınmazlar için 01/10/2018 tarihinde Beyoğlu .. Noterliğinin …. yevmiye numaralı temerrüd ihtarnamesi keşide edilerek gönderilmiş ve davalı tarafından ihtarname tebellüğ edilmesine rağmen sözleşme gereği gibi ifa edilemediğini, bunun üzerine müvekkili tarafından 11/10/2018 tarihinde geriye etkili olarak sözleşmeden döndüğü ve ödenen bedellerin iadesi talebini içerir Beyoğlu … Noterliğinin … yevmiye numaralı ihtarnamesi keşide edilerek davalıya gönderildiğini, davalı tarafından işbu ihtarname de tebellüğ edilmesine rağmen gereği yerine getirilmediğini, davalı yükleniciye ödenen 364.293,64 USD’nin davalıdan alınarak müvekkile verilmesi için Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğü … E. Dosyası ile icra takibi başlatılmış olup müflis tarafından anılan borca itiraz edilmesi üzerine tarafımızdan Büyükçemece … Asliye Hukuk Mahkemesinin… E sayılı dosyası üzerinden itirazın iptali davasının açıldığını, anılan davanın derdest olduğunu, davadan sonra müflis şirket iflas etmiş, birinci alacaklılar toplantısından sonra geçici idare heyeti seçilmiş, anılan heyet tarafından sıra cetveli hazırlandığını, anılan sıra cetvelinde müvekkilin alacağı yargılamayı gerektiği gerekçesi reddedildiğini beyanla öncelikle haklarımızın zayi olmaması ve telafisi güç durumlara sebebiyet verilmemesi için İİK 235e göre ikinci alacaklılar toplantısına katılıp katılmaması ve ne nisbette katılması gerektiği konusunda 302 nci maddenin altıncı fıkrasına kıyasen karar verilerek keyfiyetin Bakırköy …. İcra İflas Müdürlüğü’nün … iflas sayılı dosyasına UYAP üzerinden yazılacak yazı ile bildirilmesine; .Sıra cetvelinin kabulü ile alacağın kaydının kabulüne
karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Davanın İİK’nun 235 maddesi gereğince açılan kayıt kabul istemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
İflasın derdest davalara etkisi İcra ve İflas Kanunu’nun 194’üncü maddesinde düzenlenmiştir. Maddenin birinci fıkrasına göre:
“Acele haller müstesna olmak üzere müflisin davacı ve davalı olduğu hukuk davaları durur ve ancak alacaklıların ikinci toplanmasından on gün sonra devam olunabilir.”
Bu ilkeler ve yasal düzenlemelerin bir arada değerlendirilmesinden ortaya çıkan sonuç şudur: Derdest bir alacak (veya itirazın iptali) davası bulunan alacaklı davalının iflası üzerine (alacağını masaya yazdırmak zorunda olmaksızın) davasına devam edebilir ve dilerse alacağının masaya kaydı için de başvurabilir. Davacının masaya başvurması başlı başına davayı konusuz bırakmaz; bu ancak alacağın nizasız olarak masaya kaydıyla mümkündür.
Davacı davasına devam etmek istiyorsa mahkeme yargılamayı ikinci alacaklılar toplanmasından on gün sonrasına kadar ertelemelidir. Nitekim İcra ve İflas Kanunu’nun 224’üncü maddesinde birinci alacaklılar toplanmasının görevleri arasında “muallak davalar” hakkında acele karar verilmesi de sayılmıştır. Esasen derdest davaların ikinci alacaklılar toplanmasından on gün sonrasına kadar duracağına dair yasal düzenleme ile (İİK.m.194/I) masa tarafından neticelendirilmesine lüzum görülmeyen iddiaların ve bu arada müflisin davacısı olduğu derdest davaların takibinin, ikinci alacaklılar toplanmasında hakkı isteyen alacaklıya devrolunmasına dair düzenleme (İİK.m.245) birlikte değerlendirildiğinde, anılan davaların olduğu gibi devam edeceğinin yani sıra cetveline itiraza dönüşmeyeceği hususunun yasa koyucu tarafından da benimsendiği anlaşılmaktadır. Bu düzenlemenin maksadı şudur: İkinci alacaklılar toplanması derdest davanın haklı olduğunu ve daha fazla gidere sebebiyet verilmemesi için bunun cetvele kabulüne karar verebilir. Beklemenin amacı da bu iradenin ne şekilde oluştuğunun görülmesidir.
Alacaklı eğer alacağını masaya yazdırmak için iflas idaresine başvurmuşsa iflas idaresi bu alacak hakkında red kararı vermeyip, bunu masaya “nizalı alacak” olarak kaydetmelidir zira ortada zaten derdest bir dava bulunmaktadır ve müflisin yerine iflas idaresince takip edilecek bu dava sonucunda verilecek karar doğrudan masaya etki edecektir. Davanın kabulü halinde niza kaydı silinecek ve bu tutar masaya kabul edilmiş olacak, davanın reddi halinde ise alacak tamamıyla sıra cetvelinden çıkartılacaktır. Bu çerçevede varılan sonuç iflas tarihinde derdest bulunan ve konusu masayı ilgilendiren bir mal ya da hak olan davaların aynen (=tür değiştirmeksizin) devam edeceğidir.
Bu noktada derdest davanın sıra cetveline itiraz davasına dönüşeceği ve dönüşmeyeceği olasılıkları çerçevesinde yapılacak yargılama ve davanın sonunda verilecek hükmün niteliği ile bunun masaya ne şekilde kaydedileceği üzerinde de durulmalıdır.
Konusu para alacağı olan derdest davaların sıra cetveline itiraz davasına dönüşeceği kabul edildiğinde ortaya çıkan ilk sorun mahkemenin görevi noktasında olacaktır. Sıra cetveline itiraz davalarında görevli mahkeme Asliye Ticaret Mahkemesi iken dava diğer mahkemelerde görülürken davalının iflası halinde söz gelimi sulh hukuk ya da tüketici mahkemesi görevsizlik kararı veremeyecektir.
Ortada derdest bir alacak davası varken borçlu iflas ettiğinde alacaklı masaya başvurmuş ve iflas idaresi alacağı nizalı yazmak yerine reddetmişse bu noktada alacaklı yeni bir sıra cetveline itiraz davası açmak durumunda değildir. Zira iflas idaresi yeni bir hasım olmayıp, iflas masasının yasal temsilcisi olması sıfatıyla davacının karşısında konumlanmıştır. Geniş haklar bahşeden bir alacak davası varken, aynı hukuki sebebe ve aynı konuya dayalı açılacak ve aslında daha az hak bahşeden sıra cetveline itiraz davası açılmasında hukuki yarar bulunmamaktadır (Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23.Hukuk Dairesi, 22/03/2023 tarih, 2023/604 Esas, 2023/546 Karar; Yargıtay 23.Hukuk Dairesi, 07/03/2019 tarih, 2016/3076 Esas, 2019/918 Karar)
Davacı taraf, Büyükçemece … Asliye Hukuk Mahkemesinin … E sayılı dosyasına konu edilen talepler yönünden de işbu davayı açtığı, devam eden dava dosyaları mevcut iken aynı alacağın bu kez de sıra cetveline itiraz davasına konu edilemeyeceği, davacı tarafın bu talepleri yönünden hukuki yararının bulunmadığı anlaşılmakla açılan davanın reddine karar verilerek aşağıda yazılı olduğu biçimde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
AÇILAN DAVANIN REDDİNE,
1-Alınması gereken harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
2-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
3-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda, dosya üzerinde yapılan inceleme kararın tebliğ tarihinden itibaren 10 gün içerisinde mahkememize müracaatla İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi istinaf yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi 08/05/2023

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır