Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/142 E. 2023/151 K. 20.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/142 Esas
KARAR NO : 2023/151

DAVA : İflas (Adi Takipten Doğan İflas (İİK 156))
DAVA TARİHİ : 19/11/2020
KARAR TARİHİ : 20/02/2023
KARARIN YAZILDIĞI
TARİH : 20/02/2023

TALEP; Yargılamanın yenilenmesini talep eden davalı vekili mahkememize ibraz ettiği 15/02/2023 tarihli dilekçesinde; davacı müvekkili aleyhine huzurda görülen yargılamadaki iflas davası, davacı tarafından kasıtlı, hukuk dışı işlemler uygulanmak sureti ile müvekkilinin yasal yetkisinin yokluğunda başlatıldığını, müvekkilinin temsil yetkisinin bulunmadığı dönemde yapılan tebligat işlemleri, Tebligat Kanunu ve İcra İflas Kanunu düzenlemelerine açıkça aykırı olarak yapıladığını, tebligat yapıldığı dönemde müvekkili şirketin davacı tarafından açılan Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesi … Esas, … karar numaralı dosyasından anlaşılacağı gibi iflasına karar verilmiş şirketin yetkileri kanunen iflas masasına devredildiğini, İcra İflas Kanunu 191. Maddesi müflisin tasarrufa ehliyetsizliği ve poliçe ödenmesi hükümleri başlıklı kanuni düzenlemesindeki ” Borçlunun iflas açıldıktan sonra masaya ait mallar üzerinde her türlü tasarrufu alacaklılara karşı hükümsüzdür.” hükmüyle şirket yetkilisi müvekkil … ‘ün yetkisi sona erdiğini, iflasına karar verilen şirketin temsil yetkisi sona erdiği gerçeği açık olmakla birlikte ve iflas düzenlemeleri uyarınca alacaklıların tasfiye ilanından itibaren alacaklarını İİK 219. Madde hükmü gereği kanuni süresi içerisinde iflas masasına kayıt ettirmeleri kanunun açık ve şüpheye yer bırakılmadığı bir düzenleme olduğunu, İİK m.226/f.1 kanun hükmü uyarınca Masanın kanuni mümessili iflas idaresi olduğunu, İdare masanın menfaatlerini gözetmek ve tasfiyeyi yapmakla mükellef olduğunu, Açık kanun hükümleri uyarınca yetkili organ müvekkil şirket olmadığını, yargılamanın mahkemede karara bağlanmasından sonra ekteki belgelerden anlaşılacağı gibi şirket yetkili ve müdürlerinin yetkileri sona erip, iflas masasına devir edildikten sonra Bakırköy …. İcra müdürlüğü … sayılı dosyası ile icra takibine başlandığını, 11.11.2020 tarihinde Tebligat Kanunu 35. Madde Hükmüne göre müvekkilinin adresi kapısına ödeme emri yapıştırılmak sureti ile tebliğ edildiğini, müvekkili hakkında açılan Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesi … Esas … Karar numaralı iflas istemi davasında alacaklının davadan feragat etmesi üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi …. Hukuk Dairesi 16.01.2020 Tarih … Esas … Karar Numarası ile karar verilmiş müvekkil şirket İTO tarafından 02.11.2020 tarihinde ticaret sicil gazetesinde mahkeme kararına istineden iflastan çıktığına dair yayın yapılmasının ardından ticari faaliyetine başladığını, yargılama devam ederken müvekkil, tesadüfen hakkında açılan davadan haberdar olmuş davanın İstinaf ve Yargıtay aşamasında yargılamaya katılmış dava ile ilgili delilleri toplarken dava karara bağlandığını, mahkemede görülen dava karara bağlandıktan sonra davanın açılmasına konu icra takibinin usulsüz ve yasa dışı yapıldığına dair deliller ortaya çıktığını, davacının müvekkilinin temsil yetkisi olmadığı dönemde usulsüz tebligat yaptığını, mahkemenin 24/03/2021 tarihinde … Esas … Karar numarası ile karar verildiğini ve müvekkilimiz aleyhine kesinleştiğini, davacının usulsüz olarak açmış olduğu davanın yargılama neticesinde verilen bu karar ile müvekkilimiz mağdur olduğunu beyanla davacının hileli yolları ile kesinleşen kararın icrasının durdurulmasına hukuki dayanaklarını açıkça ortaya koyduğumuz sebeple yargılamanın yenilenmesine, yukarıda tarih ve sayısı yazılı kararınızın ortadan kaldırılarak dava masrafı ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava 6100 sayılı HMK’nun 374 ve devamı maddeleri uyarınca yargılamanın yenilenmesine ilişkindir.
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 374. Maddesine göre; Yargılamanın iadesi, kesin olarak verilen veya kesinleşmiş olan hükümlere karşı istenebilir.
Yargılamanın iadesi sebepleri 375. Maddesinde sayılmış olup;
(1) Aşağıdaki sebeplere dayanılarak yargılamanın iadesi talep edilebilir:
a) Mahkemenin kanuna uygun olarak teşekkül etmemiş olması.
b) Davaya bakması yasak olan yahut hakkındaki ret talebi, merciince kesin olarak kabul edilen hâkimin karar vermiş veya karara katılmış bulunması.
c) Vekil veya temsilci olmayan kimselerin huzuruyla davanın görülmüş ve karara bağlanmış olması.
ç) Yargılama sırasında, aleyhine hüküm verilen tarafın elinde olmayan nedenlerle elde edilemeyen bir belgenin, kararın verilmesinden sonra ele geçirilmiş olması.
d) Karara esas alınan senedin sahteliğine karar verilmiş veya senedin sahte olduğunun mahkeme veya resmî makam önünde ikrar edilmiş olması.
e) İfadesi karara esas alınan tanığın, karardan sonra yalan tanıklık yaptığının sabit olması.
f) Bilirkişi veya tercümanın, hükme esas alınan husus hakkında kasten gerçeğe aykırı beyanda bulunduğunun sabit olması.
g) Lehine karar verilen tarafın, karara esas alınan yemini yalan yere ettiğinin, ikrar veya yazılı delille sabit olması.
ğ) Karara esas alınan bir hükmün, kesinleşmiş başka bir hükümle ortadan kalkmış olması.
h) Lehine karar verilen tarafın, karara tesir eden hileli bir davranışta bulunmuş olması.
ı) Bir dava sonunda verilen hükmün kesinleşmesinden sonra tarafları, konusu ve sebebi aynı olan ikinci davada, öncekine aykırı bir hüküm verilmiş ve bu hükmün de kesinleşmiş olması.
i) Kararın, İnsan Haklarını ve Ana Hürriyetleri Korumaya Dair Sözleşmenin veya eki protokollerin ihlali suretiyle verildiğinin, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin kesinleşmiş kararıyla tespit edilmiş olması.
(2) Birinci fıkranın (e), (f) ve (g) bentlerindeki hâllerde yargılamanın iadesinin istenebilmesi, bu sebeplerin kesinleşmiş bir ceza mahkûmiyet kararı ile belirlenmiş olması şartına bağlıdır. Delil yokluğundan başka bir sebeple ceza kovuşturmasına başlanamamış veya mahkûmiyet kararı verilememiş ise ceza mahkemesi kararı aranmaz. Bu takdirde dayanılan yargılamanın iadesi sebebinin, yargılamanın iadesi davasında öncelikle ispat edilmesi gerekir.”
Yargılamanın iadesi süresi 377. Maddesinde düzenlenmiş olup;

“1) Yargılamanın iadesi süresi;
a) Mahkemenin kanuna uygun olarak teşekkül etmemiş olduğunun öğrenildiği,
b) 375 inci maddenin birinci fıkrasının (b) ve (c) bentlerinde öngörülen hâllerde, kararın davalıya veya gerçek vekil veya temsilciye tebliğ edildiği; alacaklı veya davalı yerine geçenlerin karardan usulen haberdar olduğu,
c) Yeni belgenin elde edildiği veya hilenin farkına varıldığı,
ç) 375 inci maddenin birinci fıkrasının (d), (e), (f) ve (g) bentlerindeki hâllerde, ceza mahkûmiyetine ilişkin hükmün kesinleştiği veya ceza kovuşturmasına başlanamadığı yahut soruşturmanın sonuçsuz kaldığı,
d) Karara esas alınan ilamın bozularak kesin hüküm şeklinde tamamen ortadan kalkmasından haberdar olunduğu,
e) 375 inci maddenin birinci fıkrasının (i) bendinde yazılı sebepten dolayı, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin kesinleşmiş kararının tebliğ edildiği, tarihten itibaren üç ay ve her hâlde iade talebine konu olan hükmün kesinleşmesinden itibaren on yıldır.
(2) 375 inci maddenin birinci fıkrasının (ı) bendinde yazılan sebepten dolayı yargılamanın yenilenmesi süresi ilama ilişkin zamanaşımı süresi kadardır.”

Yargılamanın yenilenmesini talep eden taraf, tebligat işlemlerinin Tebligat Kanunu ve İcra İflas Kanunu düzenlemelerine açıkça aykırı olarak yapıldığından bahisle yargılamanın yenilenmesini talep etmiş ise de, ileri sürülen sebeplerin istinaf ve Yargıtay aşamasında değerlendirildiği, tebligat işlemlerinde usul ve esas yönünden aykırılık görülmediği, kanunda düzenlenmiş yargılamanın yenilenmesi hallerinin bulunmadığı anlaşılmakla davanın reddine karar verilerek aşağıda yazılı olduğu biçimde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
YARGILAMANIN YENİLENMESİ TALEBİNİN REDDİNE,
1-Alınması gereken 179,90 TL harcın yargılamanın yenilenmesi talebinde bulunan davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
2-Yargılamanın yenilenmesini talep eden davalı tarafça sarf edilen yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
3-Yargılamanın yenilenmesini talep eden davalı tarafça yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yargılamanın yenilenmesini talep eden davalıya iadesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize müracaatla İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 20/02/2023
Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır