Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/125 E. 2023/925 K. 22.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/125 Esas
KARAR NO : 2023/925

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Haksız Fiilden Kaynaklanan (2918 S.K.Hariç))
DAVA TARİHİ : 09/02/2023
KARAR TARİHİ : 22/09/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 22/09/2023
Davacı tarafından mahkememize açılan dava dosyasının incelenmesi sonunda;
İSTEM:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; davalı şirket aleyhine hasar dosyaları için K.Çekmece … İcra Müd. …, B.Çekmece …. İcra Müd. …, K.çekmece …. İcra Müd. …, B.Çekmece …. İcra Müd. …, K.Çekmece …. İcra Müd. … E. Sayılı dosyaları ile icra takibi başlatıldığını, davalı tarafça yapılan itirazın haksız ve kötü niyetli olduğunu, takibe konu borcun haksız fiilden meydana geldiğini, takip dosyalarında dosyalarına takip dayanağı olarak sundukları hasar tespit tutanakları ve fotoğraflardan da anlaşılacağı üzere borcun haksız fiilden kaynaklandığının sabit olduğunu, davalının müvekkili şirket olan … A.Ş.’ ye ait güzergah ve kablolara zarar verdiğini, bu hasarlarla ilgili ivedilikle inceleme yapılıp tutanaklar tutulduğunu, davalının kusuru ve sorumluluğu konusunda tereddüt bulunmadığını, açıklanan nedenlerle davanın kabulü ile davalı tarafından yapılan itirazların iptalini, esas numaraları sayılı takiplerin devamını, asıl alacağın %20’ sinden aşağı olmamak üzere davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini,
her türlü yargılama gideri, harç ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava ettiği görülmüştür.
YANIT:
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafa müvekkili şirket tarafından verilen bir zararın söz konusu olmadığını, haksız fiil hükümlerine göre zarar tazmine ilişkin taleplerin zararı veren kişiye yöneltilmesi gerektiğinden müvekkili şirkete karşı açılan davanın husumet yönünden reddine karar verilmesi gerektiğini, dava ve talepleri kabul anlamına gelmemek üzere, haksız fiil hükümlerine göre istenilen zarara ilişkin taleplerin zamanaşımına uğradığını, dava ve taleplerin zamanaşımından dolayı reddi gerektiğini, davacı tarafça iddia edilen zararın meydana gelmesinin müvekkili şirketten kaynaklanmadığını, davacı tarafın müvekkili şirketin sorumluluğunu nasıl tespit edildiğinin detaylı olarak incelenmesi gerektiğini, iddia edilen zararın muhatabı/failinin müvekkili şirket olmadığını, herhangi bir kusur veya sorumluluğunun bulunmadığını, kabul anlamına gelmemek kaydıyla davalı tarafın müvekkili şirketin kusur ve sorumluluğunu, uğradığı zararı, hak sahibi olduğunu ispat etmek zorunda olduğunu, ayrıca talep edilen bedelin fahiş olduğunu, müvekkili şirketin dava konusu olayda sorumluluğunu doğuracak illiyet bağının mevcut olmadığını, açıklanan nedenlerle huzurdaki davanın husumet ve zamanaşımı yönünden reddini, hukuka aykırı olarak açılan davanın esastan reddini, Küçükçekmece … İcra Müdürlüğü E. …., Büyükçekmece … İcra Müdürlüğü E. …, Küçükçekmece … İcra Müdürlüğü E…., Büyükçekmece … İcra Müdürlüğü E. …, Küçükçekmece ….İcra Müdürlüğü E. … sayılı dosyalar ile başlatılan takiplerin iptalini, davacı tarafın haksız icra takibi nedeniyle her bir dosya için %20’den aşağı olmamak üzere icra-inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini iddia ve talep ettiği görülmüştür.
KANITLAR VE GEREKÇE:
-Dava, davacı tarafından davalı aleyhine Küçükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün …, Büyükekmece …. İcra Müdürlüğü’nün …, Küçükçekmece ….. İcra Müdürlüğü’nün …., Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün …, K.Çekmece …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas Sayılı dosyaları ile davalının yapmış olduğu kazı çalışmaları nedeniyle davacı şirketin kablolarına zarar verildiği iddiasına dayanılarak başlatılan ilamsız icra takiplerine davalı tarafından yapılan itirazların iptali istemine ilişkindir.
-Mahkememizce dava konusu bölgeye ilişkin davacı şirket şirket kayıtları celp edilmiş, davacı tankları dinlenmiş ve taraf delilleri toplanmıştır.
-Somut olayda tarafların iddia ve savunmalarının incelenmesinde; davacı tarafça ilgili takip dosyalarında
25.10.2020 tarihinde 10:00 saatinde … Mah. …. Cad. ile …. Sok. kesişimi adresinde gerçekleşen hasar
06.11.2020 tarihinde 10:00 saatinde … Mahallesi, … Cd. ile … Sokak kesişimi Esenyurt/İstanbul adresinde gerçekleşen hasar
04.01.2021 saat 10:00 da … Mahallesi …. Sokak ile Ispartakule caddesi kesişiminde meydana gelen hasar
25.02.2021 saat 09:00 da … Mahallesi …. Sokak no:6 önünde meydana gelen hasar
09.04.2021 saat 14:00 da … Mahalle … Sokak üzerinde meydana gelen hasar
30.03.2021 saat 09:00 da … Mahallesi … Sokak no:19 da meydana gelen hasar
04.01.2021 saat 10.00 da … mahallesi Bağlariçi caddesi no:26 adresinde meydana gelen hasarlar nedeniyle alacak isteminde bulunulduğu görülmektedir.
-Buna göre taraflar arasında çözümlenmesi gereken uyuşmazlık; davalı şirketin ilgili adreslerde bir çalışmasının bulunup bulunmadığının belirlenmesi ile varsa bu çalışmalar sırasında davacıya ait kabloların zarar görüp görmediği, zarar görmüş ise haksız fiil hükümleri çerçevesinde bu zararın belirlenmesi ve davalıdan tahsilinin mümkün olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
-Türk Medeni Kanunu’nun 6. maddesi hükmü uyarınca; Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatlamakla yükümlüdür. Gerek doktrinde, gerek Yargıtay içtihatlarında kabul edildiği üzere ispat yükü, hayatın olağan akışına aykırı durumu iddia eden ya da savunmada bulunan kimseye düşer.6100 sayılı HMK ‘nın 190/1 maddesi gereğince ispat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir.
-6098 Sayılı TBK’nın 49. maddesine göre kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren bu zararı gidermekle yükümlüdür. Zarar gören zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır (TBK.m.50/1).
-Görüleceği üzere haksız fiil sorumluğundan bahsedilebilmesi için;
Fiil,
Hukuka Aykırılık,
İlliyet Bağı
Zarar
unsurlarının birlikte gerçekleşmesi gerekir. Özetle davacının tazminata hak kazanabilmesi için bu dört unsurun birlikte gerçekleştiğini ispatlaması şarttır.
-Mahkememizce davacı tanıkları dinlenmiştir.
-Dinlenen tanıkların dava konusu hasarın gerçekleştiği iddia edilen bölgelerde inceleme yaparak tutanaklar altında imzası bulunan tanıklar olduğu görülmüştür.
-Dinlenen tanık beyanlarında istikralı bir şekilde “ilgili hasarların meydana geldiği bölgelere kesinti ve arıza şikayetleri nedeniyle intikal ettiklerini, ilgili bölgelerde davalı tarafın fiilen çalışma yaptığını bizzat görmediklerini, çevreden yapılan araştırmalar neticesinde davalı tarafın ilgili bölgelerde çalışma yaptığını tespit ettiklerini” beyan ettikleri görülmüştür.
-Ayrıca davacı tanığı ….’ın ifadesinde; “Davalı şirketin ya da başka bir şirketin ilgili bölgede çalışma yaptığına dair tabela veya bir işaret gördüğümüzde biz bunları resimliyoruz ve tutanağı bu doğrultuda tutuyoruz. Ancak bana göstermiş olduğunuz iki adet tutanağın tutulduğu bölgede davalı şirketin herhangi bir tabela ya da işaretin tespiti anında bizzat görmedim.” şeklinde beyanda bulunduğu görülmüştür.
-Davacı tarafın iddia ve belgelerinin incelenmesinde davacının alacağına dayanak olan tespit tutanaklarının davacı tarafça tek taraflı olarak düzenlenen tutanak niteliğinde olduğu, ilgili belgelerin resmi belge niteliğine haiz olmadığı, bu nedenle tek başına haksız fiil ve zararı ispata yeterli ve elverişli olmadığı görülmektedir.
-Davacı tarafça yargı mercileri tarafından yapılan bir tespit ya da raporu da dosyaya ibraz etmediği görülmektedir.
-Bu doğrultuda her ne kadar davacı tarafça, yukarıda yer verilen adreslerde yaptığı çalışmalar nedeniyle davalının davacı şirkete ait kabloların zarar iddia edilerek iş bu dava ikame edilmiş ise de davacı tarafın haksız fiil hükümleri çerçevesinde davalı tarafın eylemleriyle zarara sebep olduğunu ispatlayamadığı kanaatine varıldığından davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Ayrıntıları yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİ ile;
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 269,85 TL karar ve ilam harcından davacı tarafça peşin olarak yatırılan 179,90- TL harçtan mahsubu ile bakiye 89,85-TL davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafça sarf edilen yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir edilen 11.253,24-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Bakiye gider/delil avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa derhal iadesine,
7-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13.maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca İstanbul Arabuluculuk bürosunun … numaralı arabuluculuk dosyasında Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 3.120,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Dair; taraf vekillerinin e-duruşma ortamında yüzlerine karşı KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
22/09/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim ….
e-imzalıdır