Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/104 E. 2023/512 K. 16.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/104 Esas
KARAR NO : 2023/512

DAVA : Alacak (Cari Hesap Veya Ticari Kredi Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 01/02/2023
KARAR TARİHİ : 16/05/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 23/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Cari Hesap Veya Ticari Kredi Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; davalı tarafından müvekkili aleyhine İstanbul Anadolu …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında hiçbir alacağı olmamasına rağmen haksız takip başlatılmış, icra takibi sürecinde usulsüz gerçekleştirilen tebligat işlemine rağmen müvekkilinin itiraz etmediği varsayılarak takibin kesinleştirilmiş, kesinleşmiş takip dolayısıyla müvekkilinin mal varlığı üzerinde haciz tatbik edilmiş olduğunu, müvekkilinin hakkının teslimi için icra mahkemesinde derhal şikayet yoluna gidilmiş ise de banka hesaplarındaki hacizlerin mevcudiyeti ve ticarete zarar verecek olması nedeniyle müvekkili tarafından 15/03/2022 tarihinde 31.378,00 TL icra dosyası hesabı ödenmiş, hacizlerin ancak bu şekilde kaldırılabilmiş olduğunu, davalının müvekkilinin kendisine hiçbir borcu olmadığını açıkça bilmesine rağmen bu parayı tahsil etmiş ve iade etmemiş olduğunu, müvekkili yemek şirketi olup …..’ın da kendisine ait …. ticari işletmesi ile iştigal etmekte olduğunu, müvekkili ile ….. arasında birden fazla kez mal alım satımı olduğunu, müvekkili …..’a her alışverişte ödemesini yapmış, bakiye olarak 23.841,28 TL borcu kalmış olduğunu, müvekkilinin piyasada oldukça itibarlı, saygın ve borcuna sadık bir firma olduğunu, hiçbir şekilde mal ya da hizmet alıp bedelini ödemediği olmadığını, müvekkilinin bakiye borcu …..’a ödeme niyetindeyken …..’ın müvekkilden 24.575,40 TL bakiye alacağının olduğunu ve bu alacağını ….’ya (…) ödenmesini istediğini bildirmiş olduğunu, müvekkilinin tutmuş olduğu kayıtlara göre kendisine 23.841,28 TL borcu bulunduğunu, bu sebeple müvekkilinin de bakiye borcu bildirerek …. (…) adına tahsilata gelen … ‘ya 30.04.2022 ödeme tarihli 23.841,28 TL bedelli, … Bankası, …. seri numaralı çeki keşide ederek teslim etmiş olduğunu, …. antetli … imzalı tahsilat makbuzu ve çekin aslının elden alındığına dair tahsilat makbuzunda da borç miktarı ve çek bilgilerinin açıkça belli olduğunu, mezkur çek tahsil edilmiş olup müvekkilinin davalıya hiçbir borcu kalmamış olduğunu, ancak davalı …..’ın müvekkili aleyhine icra takibi başlatarak müvekkilinden bakiye alacağını tahsil etmemiş gibi mükerrer talepte bulunmuş olduğunu, davalı tarafından mükerrer talep içeren takip sürecinde müvekkili şirketin UETS adresi olmasına rağmen icra ödeme emrinin müvekkili şirkete posta yoluyla usulsüz bir şekilde tebligatı çıkarılmış olduğunu, 7201 Tebligat Kanunu 7/a maddesi uyarınca müvekkili şirkete icra ödeme emrinin UETS hesabına elektronik posta yoluyla tebligatının yapılmasının kanuni bir zorunluluk olduğunu, bu kapsamda posta yolu ile çıkartılan tebligatın usulsüz olduğunu, icra dairesince yapılan usulsüz tebligat akabinde dosyanın İcra İflas Kanunu ve diğer mevzuata aykırı olarak kesinleştirilmiş, müvekkili aleyhinde haciz işlemleri tatbik edilmiş olduğunu, müvekkilinin banka hesaplarına bloke konulduğunu banka görevlilerinin söylemi ile öğrenmiş olduğunu, taraflarınca takibe derhal itiraz edilmiş, yapılan usulsüzlük sebebiyle de İstanbul Anadolu …. İcra Hukuk Mahkemesi .. E. … K. dosyasında şikayet yoluna başvurulmuş olduğunu, mahkeme tarafından “İnceleme ve Gerekçe” kısmında da belirtildiği üzere “İstanbul Anadolu .. İcra Müdürlüğünün .. E. Sayılı dosyası uyap sistemi üzerinden celp edilmiş, incelendiğinde; Fatura alacağının tahsili amacıyla 25.044,35-TL’nin tahsili amacıyla borçlu aleyhine takip başlatıldığı, ödeme emrinin borçluya 01/03/2022 tarihinde tebliğ edildiği, 15/03/2022 tarihinde borçlu vekilince borca itiraz edildiği anlaşılmıştır.” şeklinde kanaate varılmış ve bunun sonucunda şikayetin kabulü ile; İstanbul Anadolu …. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı takipte 01/03/2022 tarihli şikayete konu tebligatın usulsüz olduğunun, davacının takibi öğrenme tarihinin 10/03/2022 olduğunun ve itirazın süresinde olduğuna karar verilmiş, ancak bu süreçte müvekkili ticaretinin devam etmesi, müşterilerinin mağdur olmaması ve itibar kaybına uğramamak adına 15/03/2022 tarihinde icra dosyasına 31.378,00 TL ödeme yapmak zorunda kalmış olduğunu, davalı taraf ile müteaddit defa iletişime geçilse de haksız tahsil ettiği parayı iadeye yanaşmamakta olduğunu, müvekkilinin zaten borcunu ödemiş durumdayken takip başlatıldığı için evleviyetle mükerrer yapmış olduğu ödemenin kendisine iadesinin zaruri olduğunu, ayrıca tahsil gerçekleşen takipte usule uygun süreç işletilmemiş, müvekkilinin haksız tatbik edilen hacizler nedeniyle ödeme yapmak zorunda kalmış olduğunu, halihazırda süresinde yapmış oldukları itiraz vaki olup takip durmuşken davalının halen uhdesinde 31.378,00 TL tutmasının hukuka aykırı olduğunu, davalı …..’ın duruşmada isticvap edilmesini, iddiaları ve bilhassa sundukları belgeler doğrultusunda açıklama yapmasının istenmesini talep ediyor olduklarını, taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü için dava şartı olarak arabuluculuk süreci işletilmiş arabuluculuk ancak anlaşma sağlanamamış olduğunu beyanla; davanın kabulü ile İstanbul Anadolu …. İcra Memurluğu … esas sayılı dosyası ile başlatılan haksız takip kapsamında icra tehditi ve baskısı altında ödenmiş 31.378,00 TL’nin davalıdan ödeme tarihinden itibaren işletilecek en yüksek ticari avans faizi ile birlikte istirdat edilerek tahsiline, davalının uyuşmazlık miktarının %20 oranında kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; öncelikle müvekkilinin adresi İstanbul Anadolu yakasında bulunduğundan davanın İstanbul Anadolu Mahkemesi yetkili olması hasebiyle yetkiye itiraz ediyor olduklarını, müvekkilinin dava konusu borç için davacı firmadan alacağını tahsil etmek amacıyla İstanbul Anadolu ….. İcra Memurluğu … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatmış ve akabinde davalı firmanın müvekkiline olan borcunu icra yoluyla ödemiş, ancak davalı firmanın borcu iki kere ödediğini iddia ederek işbu davayı açmış olduğunu, açılan işbu davanın haksız ve hukuka aykırı olduğunu, davalı firmanın dava dilekçesinde ileri sürdüğü gibi müvekkili …..’ın alacağı için …. ‘ ya alacağını devrettiği iddiasının gerçeği yansıtmadığını, davacı firmadan böyle bir talebi olmadığı gibi üçüncü şahıslara böyle bir yetki veren bir belgeyi de imzalamamış olduğunu, davada delil olarak sürülen belgedeki imzanın müvekkili ….. a ait olmadığını, davacının müvekkiline ait olmayan belgelere dayanarak işbu davayı açmış olduğunu, ancak açılan bu davada ilgili belgelerde bilirkişi incelenmesi ile atılan imzanın müvekkiline ait olmadığının ortaya çıkacak olduğunu, davacının, müvekkiline olan borcunu müvekkiline bir kere icra yoluyla ödemiş olduğunu, davanın sahte belgeye dayalı olarak açılmış olduğunu, bu nedenle reddi gerektiğini beyanla; davanın reddi ile, davacının uyuşmazlık miktarının %20 oranında kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, icra tehdidi altında ödenmiş olduğu iddia edilen paranın tahsili amacıyla başlatılan alacak davası olarak açılmış olup istem istirdada ilişkindir.
İstanbul Anadolu …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının celbi talep edilmiş, dosya uyap sistemi üzerinden mahkememize gönderilmiş olmakla, davalı tarafça davacı şirket aleyhine 1.603,80 TL, fatura, 2.316,60 TL fatura, 8.019,00 TL fatura, 9.161,10 TL asıl alacak, 947,70 TL fatura, 2.527,20 TL fatura, 41,92 TL işlemiş faiz, 47,98 TL işlemiş faiz, 166,09 TL işlemiş faiz, 158,12 TL işlemiş faiz, 14,96 TL işlemiş faiz, 39,88 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 25.044,35 TL üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığı, davacı şirket tarafından takibe itiraz edildiği anlaşıldı.
İİK m.72/son gereği; menfi tespit ve istirdat davalarında takip yapılan icra dairesi veya davalının yerleşim yeri Mahkemeleri yetkili kılınmıştır.
Somut olayda, ödeme yapılan icra dosyasının İstanbul Anadolu …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası olduğu ve davalının adresinin … Mah. … Sk. No:11/1 İç Kapı No:1 Ümraniye/ İSTANBUL olduğu davalı vekilinin süresinde yetki itirazında bulunarak yetkili mahkemenin İstanbul Anadolu Mahkemeleri olduğunu beyan ettiği anlaşılmakla İİK m.72/son gereğince davalı vekilinin yetki itirazının kabulüne ile yetki yönünden davanın reddine, karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın yetkili İstanbul Ticaret Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş ve aşağıda yazılı olduğu biçimde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Dava dilekçesinin yetki yönünden USULDEN REDDİNE, Mahkememizin YETKİSİZLİĞİNE,
2-Yetkili Mahkemenin İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesi OLDUĞUNA,
3-Yetkisizlik kararının İstinaf yasa yoluna başvurulmadan kesinleşmesi durumunda, kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içerisinde dosyanın yetkili mahkemeye gönderilmesinin talep edilmesi halinde dosyanın görevli ve yetkili İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE; Mahkememizin yetkisizliğine dair kararın İstinaf yasa yolundan geçmek suretiyle kesinleşmesi durumunda, kararın kesinleştiği tarihten itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde (HMK 20. maddesi) Mahkememize başvurması halinde ve talep halinde dosyanın görevli İstanbul Anadolu Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
4-Süresinde müracaat edilmemesi halinde HMK 20/5 maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtarına, bu usuli kararın verilmesi ve bu kararla birlikte harç hususunun re’sen karara bağlanması hususlarının re’sen gözetilmesine; re’sen gözetilmesi gereken hususlar dışında kalan yönlerden ise gerekirse talebe bağlı olarak değerlendirme YAPILMASINA,
5-HMK’ nın 330/2 maddesi gereğince harç, yargılama gideri ve vekalet ücretinin yetkili mahkeme tarafından DEĞERLENDİRİLMESİNE,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, (davalı vekiline e-duruşma ortamında) kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 16/05/2023

Katip …
¸

Hakim ….
¸