Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/997 E. 2023/612 K. 08.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/997
KARAR NO : 2023/612

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/11/2022
KARAR TARİHİ : 08/06/2023
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 04/07/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın dava dilekçesinde özetle; Davalı tarafından sunulan borca itiraz dilekçesinde ürünlerin ayıplı olduğu iddia edilmiş ise de davalı borçlunun bu iddiasının gerçeği yansıtmadığını, Ticaret Kanunu uyarınca ticari alım satımlarda alıcı açık ayıplar için iki, gizli ayıplar için ise sekiz günlük olan yasal süreler
içerisinde muayene külfetini yerine getirip ayıp ihbarında bulunulması gerektiğini, davacı şirketin alacağının tahsili amacıyla tarafımızca Küçükçekmece … İcra Müdürlüğü … E. Sayılı dosya üzerinden davalı tarafa cari hesaptan kaynaklanan alacak
sebebiyle ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalı borçlu olmadığını iddia ederek borca itiraz
ettiğini ve kendisine karşı başlatılan takibi durdurduğunu beyan ettiğini, bu nedenlerle, fazlaya ilişkin talep ve dava hakkı
saklı kalmak kaydıyla davanın kabulüne, fazlaya ilişkin hak ve alacak talep etme hakkı
saklı kalmak kaydı ile davalının haksız ve mesnetsiz itirazının iptaline ve takibin takip tarihi
itibariyle işleyecek faiz, vekalet ücreti ve tüm ferileri ile birlikte devamına, davalı aleyhine
alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, yargılama
giderleri ve vekâlet ücretinin karşı taraf üzerine bırakılmasına, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP; Davalı tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; Davacı taraf ile 2020 yılından beridir çalıştıklarını, 11.02.2021 tarihinde alınan ürünlerin
hatalı çıktığını,
davacı tarafa iade faturası kestiklerini, 2.293,00 TL alacakları olduğunu, davacı tarafa herhangi bir borçları olmadığını, bu nedenler ile davanın reddine, davacı aleyhine %20’den az olmamak kaydı ile tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı
tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava, cari hesap alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin olup, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında davacının, davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının ne kadar olduğu, taraflar arasındaki davaya konu alım -satıma ilişkin ürünlerin davalı tarafın iddia ettiği gibi ayıplı olup olmadığı, ayıplı ise davacıdan kaynaklanıp kaynaklanmadığı, ayıbın niteliğinin ne olduğu(gizli-açık ayıp), muayene ve ihbar yükümlülüğünün davalı tarafça yerine getirilip getirilmediği hususlarına ilişkin olduğu tespit edilmiştir.
Mahkememizce alınan 25/03/2023 tarihli Bilirkişi Raporunda özetle; Davacı tarafın 2020-2021-2022 yılına ait yasal defterlerini usulüne uygun tuttuğu ve sahibi
lehine delil niteliği taşıdığı,
davalı tarafın 2020-2021-2022 yılına ait yasal defterlerini usulüne uygun tuttuğu ve sahibi
lehine delil niteliği taşıdığı, Takip Talebi; Davacı tarafın davalı taraf hakkında 19.166,89 TL asıl, 4.876,27 TL işlemiş faiz, 24.043,16 TL
toplam alacağının takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek yıllık %15,75 reeskont avans ve değişen oranlardaki faizi ile Küçükçekmece … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı
dosyası üzerinden 24.08.2022 tarihinde takibe geçtiği, davalı tarafın 19.09.2022 tarihinde
itiraz ettiği, icra dairesinin takibi durdurduğu,
Davacı Tarafın 2020-2021-2022 Yılı Ticari Defter Ve Kayıtları;
Davacı Tarafın Dosya Muhteviyatına Sunduğu Cari Hesap Ekstresinde, Davalı taraf ile cari
hesap ilişkisinin 12.11.2020 tarihli 6.947,84 TL (B) tutarlı kayıt işlemi ile başladığı, 03.06.2021-31.12.2021 tarihinde davacı tarafın davalı taraftan 19.166,89 TL alacaklı olduğu, 01.01.2022 tarihinde davacı tarafın davalı taraftan 19.166,89 TL alacaklı olduğu,
Davalı Tarafın 2020-2021-2022 Yılı Ticari Defter Ve Kayıtları;
Davalı Tarafın Dosya Muhteviyatına Sunduğu Cari Hesap Ekstresinde, Davacı taraf ile cari
hesap ilişkisinin 13.11.2020 tarihli 6.947,84 TL (A) tutarlı kayıt işlemi ile başladığı, 06.10.2021-31.12.2021 tarihinde davalı tarafın davacı taraftan 2.293,83 TL alacaklı olduğu, 01.01.2022 tarihinde davalı tarafın davacı taraftan 2.293,83 TL alacaklı olduğu,
Tarafların Ticari Defter Ve Kayıtlarının Karşılaştırılması;
Davacı tarafın ticari defter ve kayıtlarında takip tarihi itibariyle davalı taraftan 19.166,89 TL
alacaklı olduğu,
davalı tarafın ticari defter ve kayıtlarında takip tarihi itibariyle davacı taraftan 2.293,83 TL
alacaklı olduğu,
takip tarihi itibariyle ticari defter ve kayıtlarda taraflar arasında 21.460,72 TL
tutarında cari hesap farkının olduğu, iş bu farkın, önce davalı tarafın davacı tarafa düzenlediği ve daha sonra davacı tarafın davalı
tarafa düzenlediği KDV dahil 18.460,72 TL tutarlı fatura ile davalı tarafın 3.000,00 TL tutarlı ödeme kayıt işleminden kaynaklandığı,
18.460,72 TL FATURA + 3.000,00 TL ÖDEME = 21.460,72 TL FARK
18.460,72 TL Tutarlı Fatura Kayıtları;
Davalı tarafın davacı tarafa düzenlediği 2021 yılında 1 adet KDV dâhil 18.460,72 TL
tutarlı faturanın olduğu, 01.06.2021 tarihli … numaralı KDV dâhil 18.460,72 TL tutarlı
faturanın, açıklama kısmına “mal hizmet” bilgilerinin yazıldığı, miktar ve birim fiyatlarının
belirtildiği, faturanın e-fatura olduğu ve teslim eden ile teslim alan kısımlarının olmadığı, imza
karşılığında teslim edilmediği ve teslim alınmadığı, iş bu faturanın tarafların ticari defter ve kayıtlarına karşılıklı olarak işlediği,
davacı tarafın davalı tarafa düzenlediği 2021 yılında 1 adet KDV dâhil 18.460,72 TL
tutarlı faturanın olduğu, 03.06.2021 tarihli …. numaralı KDV dâhil 18.460,72 TL tutarlı
faturanın, açıklama kısmına “mal hizmet” bilgilerinin yazıldığı, miktar ve birim fiyatlarının
belirtildiği, faturanın e-fatura olduğu ve teslim eden ile teslim alan kısımlarının olmadığı, imza karşılığında teslim edilmediği ve teslim alınmadığı,
iş bu faturanın sadece davacı tarafın ticari defter ve kayıtlarına işlediği,
Tarafları BS-BA Formu Beyanlarının Karşılaştırılması;
Davalı tarafın davacı tarafa düzenlediği 2021 yılındaki 1 adet KDV dâhil 18.460,72 TL tutarlı
faturanın sadece davalı tarafından BS FORMU ile beyan edildiği,
davacı tarafın davalı tarafa düzenlediği 2021 yılındaki 1 adet KDV dâhil 18.460,72 TL tutarlı
faturanın sadece davacı tarafından BS FORMU ile beyan edildiği,
3.000,00 TL Tutarlı Ödeme Kaydı;
Davalı tarafın dosya muhteviyatına sunduğu ödeme belgesinin 06.10.2021 tarihli ve
3.000,00 TL tutarlı dekont olduğu, …bank tarafından düzenlenen dekont üzerinde davalı
tarafın gönderen, davacı tarafın alıcı konumda yer aldığı, açıklama olarak davacı tarafın
unvanının yer aldığı,
iş bu ödemenin sadece davalı tarafın ticari defter ve kayıtlarına işlediği,
Netice itibariyle;
Davalı taraf cevap dilekçesinde, davacı taraftan 11.02.2021 tarihinde aldığı ürünlerden dolayı zarara uğradığını beyan ettiği, davalı tarafın iş bu zarara ilişkin olarak
düzenlediğini iddia ettiği 01.06.2021 tarihli …. numaralı KDV dâhil
18.460,72 TL tutarlı iade faturasının içeriğini ispat etmesi gerektiği, davacı tarafın 19.166,89 TL tutarındaki alacağından 06.10.2021 tarihinde davalı
tarafın yaptığı 3.000,00 TL tutarlı ödemenin mahsup edilmesi gerektiği,
takip tarihi itibariyle davacı tarafın davalı taraftan 16.166,89 TL alacaklı olduğu,
davalı tarafın takip tarihinden önce temerrüde düştüğüne/düşürüldüğüne dair dosya muhteviyatında tevsik edici belgeye rastlanılmadığı, davacı tarafın takip tarihinden
itibaren yıllık reeskont avans faizi talep edebileceği,
tarafların tazminat, muhakeme masrafları ve benzeri taleplerinin, Sayın Mahkemenizin
takdirlerine ait olduğu, sonuç ve kanaatine varılmıştır. şeklinde rapor düzenlemişlerdir.
Davacı vekilince 03/04/2023 tarihli dilekçesi ile dava dilekçesinde 15.000,00 TL talep ettiklerini dava değerinini 1.166,89 TL miktar ıslah ettiğini toplam 16.166,89 TL talep ettiklerine dair ıslah dilekçesi sunduğu ıslah harcını yatırdığı anlaşıldı.
Tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirilmesinde ;Dava, cari hesap alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin olup, tarafların ticari defterlerinin sahibi lehine delil niteliğine haiz olduğu dosyada alına bilirkişi raporuna göre davacı tarafın ticari defterlerinin incelenmesinde ;
takip tarihi itibariyle davacı tarafın davalı taraftan 19.166,89 TL alacaklı olduğu,
davalı tarafın ticari defter ve kayıtlarında takip tarihi itibariyle davacı taraftan 2.293,83 TL
alacaklı olduğu,
takip tarihi itibariyle ticari defter ve kayıtlarda taraflar arasında 21.460,72 TL
tutarında cari hesap farkının olduğu, iş bu farkın, önce davalı tarafın davacı tarafa düzenlediği ve daha sonra davacı tarafın davalı
tarafa düzenlediği KDV dahil 18.460,72 TL tutarlı fatura ile davalı tarafın 3.000,00 TL tutarlı ödeme kayıt işleminden kaynaklandığı,
18.460,72 TL fatura + 3.000,00 TL ödeme = 21.460,72 TL fark
18.460,72 TL Tutarlı Fatura Kayıtları;
Davalı tarafın davacı tarafa düzenlediği 2021 yılında 1 adet KDV dâhil 18.460,72 TL
tutarlı faturanın olduğu davacı tarafın 19.166,89 TL tutarındaki alacağından 06.10.2021 tarihinde davalı
tarafın yaptığı 3.000,00 TL tutarlı ödemenin mahsup edilmesi gerektiği,
takip tarihi itibariyle davacı tarafın davalı taraftan 16.166,89 TL alacaklı olduğu,
tespit edilmiş olup , davalını ürünlerin ayıplı olduğu iddiasında olduğu ayıp ihbarı ile ilgili olarak TTK 23/c ve BK 223 maddelerine göre ayıbın şekli ve süresine ilişkin hükümlerinin olayda uygulanması gerektiği, davalı yanca ayıp iddiası bulunmakla davalının ayıba bağlı haklardan yararlanmak için önce ayıbın varlığını sonra süresinde ayıp ihbarında bulunulduğunun kanıtlaması gerektiği, davalı tarafça bu konuda ayıba ilişkin ve usulüne uygun ve süresinde ve ayıp ihbarında bulunulduğunu kanıtlayan delil sunulmamıştır. Yargıtay yerleşik içtihatlarına göre de ” bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır (ttk 21/2). süresi içinde itiraz edilmeyerek kesinleşen faturadaki alacakla ilgili olarak, süre geçtikten sonra iade edilmesi veya ticari defterlere kaydedildikten sonra iade faturası düzenlenmesi, borçtan kurtulmayı sağlayan ve alacağı tartışmalı hale getiren geçerli bir araç değildir. itiraz süresi geçtikten sonra, faturaların doğrudan iade edilmesi veya iade faturası kesilmesi alacağın varlığını ortadan kaldıran bir sonuç doğurmayacaktır. (Yargıtay 15. Hukuk Dairesi’nin 19/02/2018 tarih ve 2016/4742 Esas, 2018/652 Karar sayılı ilamı, Yargıtay 15. Hukuk Dairesi’nin 05/02/2018 tarih ve 2016/3890 Esas ve 2018/368 karar sayılı ilamı) şeklindeki ilamları da hep birlikte değerlendirilmesinde davalının ayıba bağlı haklardan faydalanamayacağından,
davacı tarafın davalı taraftan takip tarihi itibariyle 16.166,89TL tutar alacağını talep edebileceği anlaşılmakla ıslah dilekçesi ve hüküm vermeye elverişli olduğu değerlendirilen bilirkişi tarafından sunulan rapor da dikkate alınarak açılan davanın kabulü ile;Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğünün … takip sayılı dosyasına davalı tarafın 16.166,89 TL yönünden yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin 16.166,89 TL yönünden devamına, alacağın likit olduğu anlaşılmakla davacı tarafın icra inkar tazminatı talebinin kabulü ile asıl alacağın %20’si üzerinden hesaplanan 3.233,37 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere
AÇILAN DAVANIN KABULÜ ile;
1-Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğünün … takip sayılı dosyasına davalı tarafın 16.166,89 TL yönünden yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin 16.166,89 TL yönünden devamına,

2-Davacı tarafın icra inkar tazminatı talebinin kabulü ile asıl alacağın %20’si üzerinden hesaplanan 3.233,37 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13.maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.560,00-TL arabuluculuk ücretinin, davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,

4-Alınması gereken 1.104,36-TL harçtan, davacı tarafından peşin olarak yatırılan 135,95-TL’nin mahsubu ile eksik kalan 968,41-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafça sarf edilen ilk dava açılış harç gideri 228,15-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,

6-Davacı tarafça sarf edilen tebligat ve müzekkere gideri ile bilirkişi sarf gideri olmak üzere toplam 3.298,00-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince takdir olunan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı şirket yetkilisinin yüzlerine karşı, yapılan yargılama neticesinde kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize müracaatla İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 08/06/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır