Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/869 E. 2022/1016 K. 09.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/869 Esas
KARAR NO : 2022/1016

DAVA : Yönetim Kurulu Kararlarının İptali
DAVA TARİHİ : 26/09/2022
KARAR TARİHİ : 09/12/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 12/12/2022
Davacı tarafından mahkememize açılan dava dosyasının incelenmesi sonunda;
İSTEM:
Davacılar vekilinin mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle: müvekkillerinin davalı şirketin toplamda %40 hissesine sahip ortaklar olduğunu, müvekkillerinden ….. ve …..’ın aynı zamanda davalı şirketin yönetim kurulu üyeleri olduğunu, davalı şirket tarafından 18/08/2022 tarihli 2021 yılı olağan genel kurul toplantısında alınan kararların halen daha tescil edilmediğini ve tescil edilmemiş genel kurul kararlarına dayanılarak 06/09/2022 tarihinde ve 13/09/2022 tarihinde iki adet yönetim kurulu kararı alındığını, bu kararlarla da davalı şirketin sınırsız temsil ve ilzamına ilişkin yetkiler dağıtıldığını, yeni şirket iç yönergesinin kabul edildiğini, genel kurul kararlarının tesciline dair TTK’nın emredici nitelikteki maddeleri (TTK m.422 ve m.30) açık olduğunu, genel kurul kararlarının azami 15 gün içinde tescil ve ilan edilmesi gerektiğini, 15 günlük azami süre geçirildiğinden 18/08/2022 tarihli genel kurul kararlarının geçersiz olduğunu, buna dayanılarak alınan dava konusu yönetim kurulu kararlarının da geçersiz olduğunu beyanla, geçersiz genel kurul kararına istinaden alınan 06/09/2022 tarihli … sayılı yönetim kurulu kararı ve 13/09/2022 tarihli …sayılı yönetim kurulu kararının öncelikle ve ivedilikle uygulanmasının durdurulması için ihtiyati tedbir kararı verilmesine, akabinde 06/09/222 tarihli …sayılı ve 13/09/2022 tarihli .. sayılı yönetim kurulu kararlarının iptaline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
YANIT:
Davalı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; grup şirketlerin ortaklık yapısının ana omurgasını ….. ismine sahip kurucu üç kardeş (….., ….., …..) oluşturmaktadır. Daha sonradan bu kardeşlerin çocukları da çeşitli hisse oranlarıyla ortaklığa dâhil olduklarını, kurucu üç kardeş arasında %40 + %40 + %20 hisse oranlarının dağılımı ana omurgayı oluşturduğunu, kurucu üç kardeşten …..’ın vefatından sonra onun yerine mirasçıları …, ….., ….. Ve ….. ….. %40 hisse ile ortaklıkta yerlerini aldıklarını, sağ olan şirket ortağı iki kardeş ….. ile eşi ve çocukları %40, ….. ile eşi ve çocukları da grup şirketlerinde kalan %20 hisseyi temsil ettiklerini, %40 hisseye sahip merhum ….. mirasçıları aktif olarak şirketlerin yönetim ve idaresinde yer alıyor olmalarına rağmen, şirketi istedikleri şekilde böldürebilmek için, şirketi çalıştırmamak ve yönetilemez hale getirmek için hareket etmeye başladıklarını, bu amaçla son iki yıldır Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemeleri ile Samsun Asliye Ticaret Mahkemesinde çok sayıda genel kurul kararlarının iptali ile yönetim kurulu kararlarının geçersizliğinin tespiti davaları açtıklarını, bu davalardan karara çıkanların hepsinin davacıların aleyhlerine sonuçlandığını, davacılar tarafından dava konusu edilen yönetim kurulu kararları çerçevesinde şirketi temsil ve ilzam ile yetkilendirilen davacılardan ….., ….. ve ….. …..’ın Mart 2022 tarihinde Ticaret Bakanlığının uygulamaya koyduğu yeni sisteme göre MERSİS üzerinden vermeleri gereken imza yetki kabul işlemini yapmadıklarını, yeni sistemde yönetim kurulu üyelerinin tamamının Mersis üzerinden imza yetkilendirmesi yapmamaları durumunda şirketin imza sirküsü işlemi tamamlanmamakta ve böylece şirketin temsil ve ilzamında ciddi sorunlar meydana geldiğini, davacılar bunu bildiklerinden şirketi zor durumda bırakmak için kendileri iki defa uyarılmalarına rağmen söz konusu yetkilendirmeyi yapmadıklarını, davacıların şimdi aynı amaçla şirketleri yönetilemez hale getirerek bölünmeye zorlamak amacıyla, 2022 yılında yapılan 2021 faaliyet dönemine ait olağan genel kurul toplantısında süreleri dolduğu için seçilen yeni yönetim kurulu kararlarına karşı dava açmış olduklarını, şirketin 18/08/2022 tarihinde yapılan 2021 yılı faaliyet dönemine ilişkin genel kurulu ile bu genel kurulda alınan kararlar çerçevesinde 06/09/2022 ve 13/09/2022 tarihlerinde yapılan yönetim kurulları mevzuata ve usulüne uygun bir şekilde yapıldığını, şirket yönetim kurulunun 26/07/2022 tarih ve … numaralı kararı ile 2021 faaliyet dönemi için olağan genel kurul kararı aldığını, akabinde yönetim kurulu toplantısında belirlenen gündem ile gerekli bütün hususlar TTK m. 414 ve diğer mevzuat çerçevesinde … tarihli Ticaret Sicil Gazetesinde ilan edildiğini ve bütün ortaklara da tebliğe edildiğini, genel kurulda davacılar istedikleri her konuda soru sorduklarını ve bilgi talebinde bulunduklarını yönetim kurulu da bu sorulara açıklıkla cevap verdiğini, davacıların katılmadıkları hususlarla ilgili istedikleri şekilde muhalefet şerhlerini yazdıklarını, bunların hepsinin genel kurul tutanağına işlendiğini, genel kurul yapıldıktan sonra yeni seçilen yönetim kurulunun görev dağılımının belirlenmesi için 06/09/2022 tarihinde yönetim kurulu toplantısı yapıldığını, söz konusu toplantıya gündemin de belirtilmesi suretiyle yönetim kurulu üyelerinin toplantıdan önce toplantıya davet edildiklerini, yapılan toplantıda davacılardan ….., ….. ile birlikte sınırsız temsil ve ilzam için yetkilendirildiklerini, sınırsız temsil ve ilzam ile yetkilendirilen …..’ın 7 Eylül’de gönderilen e-posta ile MERSİS üzerinden yetki kabul işlemini nasıl yapacağı konusunda bilgilendirildiğini ve şirketin zarar görmemesi için bu işlemi biraz önce yapması rica edildiğini, uyarılara rağmen …..’ın Mersin üzerinden yetki kabul işlemini yapmayarak genel kurul ve yönetim kurulu kararlarının tescil ve ilanının gecikmesine sebebiyet verdiğini, esasen yönetim kurulu kararlarının tescil ve ilan edilmelerinin gecikmesine yetki kabul işlemini yapmayarak ikinci defa yönetim kurulu toplantısı yapılmasını zorunlu kılan davacılardan ….. sebebiyet verdiğini, hal böyle iken şimdi gecikme sebebiyle dava açması en azından MK m. 2 ile bağdaşmadığını, müvekkil şirketin genel kurulunda alınan ve tescile tabi olan yönetim kurulu ile bağımsız denetim seçimine ilişkin genel kurul kararları 20 Eylül 2022 Tarih ve …. sayılı Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinin …-…-… sayfalarında yayımlandığını, aynı gazetede yönetim kurulunun temsil ve ilzam ve iç yönerge değişikliğine ilişkin kararlarının da yayınlandığını, genel kurul kararlarının tescil ve ilanı hususunda TTK m. 422/2 bir süre öngörülmediğini, buna karşılık Yönetmelikte 15 günlük bir süreden söz edildiğini, buradaki sürenin hak düşürücü değil düzenleyici bir süre olduğunu genel kurul tutanağının tescil ve ilanı hususunu düzenleyen TTK m. 422/2’nin birinci fıkrasının son cümlesinde (Yani TTK m. 422/1 son cümle) hangi hallerde tutanağın geçersiz olacağı açıkça hükme bağlandığını, kanun koyucu toplantı tutanağının geçersizliği sonucu doğuran hususları TTK m. 422/1’de açıkça belirtildiğini, maddenin ikinci fıkrasında tutanağın tescile tabi olan hususlarının tescil ve ilanını düzenlerken, buna uyulmaması halinde tutanağın geçersiz olacağı yaptırımdan söz etmediğini, açıklanan nedenlerle haksız ve mesnetsiz olan davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacılara yükletilmesine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
KANITLAR VE GEREKÇE:
Dava; davacıların ortağı olduğu davalı şirkette alınan 06/09/2022 tarih …sayılı ve 13/09/2022 tarih …. sayılı yönetim kurulu kararlarının dayanağı olan 18/08/2022 tarihli genel kurul kararının süresi içerisinde ilan ve tescilinin gerçekleşmediği iddiasıyla yönetim kurulu kararlarının iptali istemine ilişkindir.
Mahkememizce davalı şirketin ticaret sicil kayıtları, dava konusu genel kurul tutanağı ve yönetim kurulu kararları ile bu kararların tesciline ilişkin ticaret sicil gazetesi ilanları celp edilerek dosya arasına alınmış, taraf delilleri toplanmıştır.
Dosyaya sunulan ve celp edilen genel kurul ve yönetim kurulu tutanaklarının incelenmesinde;
Davalı şirketin 18/08/2022 tarihinde yapılan 2021 yılı olağan genel kurul toplantısında Gündem 12. maddesi ile mevcut yönetim kurulu üyelerinin görevlerine son verilmesine, yönetim kurulunun 5 kişiden oluşmasına karar verilerek, yönetim kurulu üyelerinin oy birliği ile seçiminin yapıldığı,
Davalı şirketin 06.09.2022 tarihli … karar sayılı kararı ile; 18.08.2022 tarihinde yapılan genel kurul toplantısında yönetim kurulu üyeliklerine seçilenlerin görev dağılımlarının yapıldığı, daha önce şirketin sınırsız temsil ve ilzamına ilişkin olarak alınan kararların iptali ile şirketin sınırsız temsil ve ilzam yetkililerinin ve temsil şeklinin belirlendiği ve Şirket Yönetim İç Yönergesinin kabulü ile iç yönergenin tescil ve yayımlanmasına oy çokluğu ile karar verildiği,
Davalı şirketin 13/09/2022 tarih …. karar sayılı yönetim kurulu kararı ile; yönetim kurulunun 06/09/2022 tarihli ve … sayılı toplantı içerisinde alınan görev dağılımını ilişkin 1 nolu ve sınırsız temsil ve ilzam ilişkin 2 nolu kararların iptal edilmesine karar verildiği, yine 18.08.2022 tarihinde yapılan genel kurul toplantısında yönetim kurulu üyeliklerine seçilenlerin görev dağılımının yapıldığı, şirketin sınırsız temsil ve ilzamına ilişkin olarak alınan yönetim kurulu kararlarının iptali ile şirketin sınırsız temsil ve ilzam yetkililerinin ve temsil şeklinin belirlendiği görülmektedir.
Türk Ticaret Kanunu’nun 422. Maddesinde; “(1) Tutanak, pay sahiplerini veya temsilcilerini, bunların sahip oldukları payları, gruplarını, sayılarını, itibarî değerlerini, genel kurulda sorulan soruları, verilen cevapları, alınan kararları, her karar için kullanılan olumlu ve olumsuz oyların sayılarını içerir. Tutanak, toplantı başkanlığı ve Bakanlık temsilcisi tarafından imzalanır; aksi hâlde geçersizdir. (2) Yönetim kurulu, tutanağın noterce onaylanmış bir suretini derhâl ticaret sicili müdürlüğüne vermek ve bu tutanakta yer alan tescil ve ilana tabi hususları tescil ve ilan ettirmekle yükümlüdür; tutanak ayrıca hemen şirketin internet sitesine konulur. ” düzenlemesine yer verilmiştir.
Yine aynı Kanun’un 30. Maddesinde; ” Kanunda aksine hüküm bulunmadıkça, tescili isteme süresi onbeş Gündür. (2) Bu süre, tescili gerekli işlemin veya olgunun gerçekleştiği; tamamlanması bir senet veya belgenin düzenlenmesine bağlı olan durumlarda, bu senet veya belgenin düzenlendiği tarihten başlar. …..” düzenlemesine yer verilmiştir.
Davacı tarafça, davalı şirketin 18/08/2022 tarihli 2021 yılı olağan genel kurul toplantısında alınan kararların tescil edilmemeleri nedeniyle alınan kararların geçersiz olduğu, geçersiz kararlara dayanılarak alınan 06/09/2022 tarihli …sayılı ve 13/09/2022 tarihli …. sayılı yönetim kurulu kararlarının da geçersiz olduğu ileri sürülerek, söz konusu yönetim kurulu kararlarının iptali talep edilmiştir.
Yukarıda yer verilen mevzuat ile diğer bilgi ve belgeler doğrultusunda Mahkememizce yapılan değerlendirmede, her ne kadar davacı tarafça davalı şirketin 18/08/2022 tarihli 2021 yılı olağan genel kurul toplantısında alınan kararların tescil ve ilan edilmemeleri nedeniyle bu genel kurul kararlarına dayanılarak alınan 06/09/222 tarihli … sayılı ve 13/09/2022 tarihli … sayılı yönetim kurulu kararlarının geçersiz olduğu ileri sürülmüş ise de; 18/08/2022 tarihli genel kurul toplantısının ve bu toplantıda alınan kararların halen ayakta ve geçerli olduğu açıktır.
İlgili genel kurulun iptaline ilişkin bir mahkeme kararı ya da tespit mevcut olmadığı gibi, davacı tarafın Türk Ticaret Kanunu 30. Ve 422. Maddelerini dayanak göstererek tescil ve ilan yapılmamasının genel kurul toplantısını ve alınan kararları geçersiz kılacağı iddiası yerinde değildir. Zira kanun koyucu tarafından genel kurul kararlarının iptal ve butlan sebepleri Türk Ticaret Kanunu’nun 445. ve 447. Maddelerinde açıkça sayılmış olup, bu sebepler arasında tescil ve ilana ilişkin bir hususa yer verilmemiştir. Kanunda genel kurulda alınan kararlardan yalnızca sermayenin artırılmasına ilişkin kararlar tescile tabi tutulmuş ve tescil edilmemesinin sonuçlarına kanunda açıkça yer verilmiştir. İlgili genel kurulda açık bir hukuka aykırılık olduğu iddiası da ileri sürülmediğinden yokluk halinde bahsetmek de mümkün değildir. Genel kurul tutanağının geçersizliği ise ancak Türk Ticaret Kanunu’nun 422/1 Maddesinin 2. Cümlesinde yer alan şartların varlığı halinde mümkündür. Bu doğrultuda genel kurulun tescil ve ilanına ilişkin yasal düzenlemelerin, genel kurulun geçerliliği bakımından esaslı unsurlardan olmadığının kabulü gerekmektedir.
O halde dava konusu 06/09/2022 tarihli …. sayılı ve 13/09/2022 tarihli … sayılı yönetim kurulu kararlarına dayanak olan 18/08/2022 tarihli genel kurul kararları halen ayakta ve geçerli olduğundan, davacı tarafça dava dilekçesi ile ileri sürülen sebeplerin dava konusu yönetim kurulu kararlarının sıhhatini etkilemediği kanaatine varılmış, davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Ayrıntıları yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcı davacı tarafça peşin olarak yatırıldığından bu hususta yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap edilen 9.200,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Bakiye gider/delil avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa derhal iadesine,
Dair; tebliğden itibaren İKİ HAFTA içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere davacılar vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.09/12/2022

Katip ….
E-İmzalıdır

Hakim …
E-İmzalıdır