Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/720 E. 2022/1081 K. 27.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/720 Esas
KARAR NO : 2022/1081

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/08/2022
KARAR TARİHİ : 27/12/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 16/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili firma ile davalı/borçlu arasında müvekkilinin sunmuş olduğu … karşılığı hizmet bedeli + KDV dahil toplam 47.200,00TL karşılığı anlaşma yapılmış olduğunu, müvekkili firma tarafından sözleşme gereği üstlenilen edim ifa edilmiş, hizmet gereği yerine getirilmiş olduğunu, ancak davalı/ borçlunun hizmet bedelini müvekkili firmaya ödememiş olduğunu, müvekkili şirketin … gereği tutulan cari hesap kat edilmiş olup; cari hesap ekstresinde yazılı borç tutarının halihazırda ödenmemiş olduğunu, müvekkili firmanın borcun ödenmesine yönelik noter kanalıyla ihtarname keşide ettiğini, keşide edilen ihtarname ile TTK m.18, 2. ve 3. maddeleri gereği borcun ödenmesini ihtaren bildirmiş ancak gerekli ödemenin yapılmamış olduğunu, bunun üzerine müvekkili firma tarafından Büyükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı dosyasıyla …. seri nolu 30.10.2018 tarihli faturaya istinaden 47.200,00-TL asıl alacak 2.692,99-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 49.892,99-TL üzerinden icra takibi başlatılmış olduğunu, davalı tarafça icra takibine borçlu olmadıklarından bahisle haksız olarak itiraz edilmiş olduğunu, borçlu ile müvekkili şirket arasındaki ticari ilişki neticesinde ödenmeyen ve takibe konu olan faturalara davalı borçlu tarafından herhangi bir itirazda bulunulmamış, sadece borçlu olmadıklarından bahisle itiraz edilmiş olduğunu, söz konusu faturaların davacı tarafından ödenmemiş olup alacağın muaccel olduğunu, taralarınca arabuluculuk yoluna da başvurulmuş olup, uzlaşma sağlanamadığını beyanla; fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla ; davanın kabulüne, borçlunun haksız ve mesnetsiz itirazının iptali ile takibin devamına, asıl alacağın % 20’sinden aşağı olmamak üzere davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine, her türlü yargılama gideri, harç ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; öncelikle davanın yetkisiz ve görevsiz mahkemede açılmış olduğunu, davalının bulunduğu yer Silivri İlçesinde bulunduğu için davaya bakmaya yetkili mahkemenin Silivri Mahkemeleri olduğunu, dosyanın görevli mahkeme olarak Silivri Asliye Hukuk Mahkemelerine gönderilmesi gerektiğini, Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün …. E. sayılı dosyasına göndermiş bulundukları itiraz dilekçesinde birçok hususun yanı sıra icra dairesinin yetkisine de itiraz etmiş olduklarını, yetkili Silivri İcra Müdürlüğüne dosya gönderilmeden yetkisiz icra müdürlüğü’nün dosyasından işlemlere devam edilmesinin usul ve yasalara aykırı olduğunu, gerek bu husus gerekse itiraz dilekçesi üzerine icra müdürlüğünün vermiş olduğu karar mucibince gerekli işlemler tesis edilmeden, düzeltilmeden dava cihetine gidilmesinin usul ve yasaya aykırı olup bu nedenle de davanın reddi gerektiğini, herhangi bir hak kaybına uğramamak adına ayrıca iş bu – kabul manasına gelmemek kaydıyla- dava konusu alacağın zamanaşımına uğramış olduğunu, davacı ile müvekkili şirket arasında yapılmış yazılı, geçerli bir sözleşme bulunmadığını, davacı tarafça sözde fatura kesilmiş olmasının borçlu oldukları anlamına gelmediğini, davacı tarafça bahse konu faturaya istinaden mal ve hizmet tedarikinde bulunulmamış olduğunu, mal teslimatları gerçekleştirilmemiş olduğunu, davacı tarafından şirketlerine yönelik verilmiş bir hizmet de bulunmadığından açılan işbu davanın yasal dayanaktan yoksun olup reddi gerektiğini, davacı şirketten, gerek 2018 yılında gerekse başka yıllarda, … hizmet bedeli adı altında veya her ne surette olursa olsun herhangi bir hizmet alınmamış, herhangi bir fuar standı yaptırılmamış olduğunu, davacı şirketin haksız ve hukuka aykırı olarak kazanç sağlama çabasında olduğunu, 2018 yılında …. Merkezinde yapılacak fuar için …. ile çalışılmış, kendisine de ödemelerin …. şubesindeki şirket hesabından 3 adet çek ile yapılmış olduğunu, yapmış oldukları araştırmalarda …. emrine düzenleyerek vermiş oldukları çeklerin ciro edilerek davacı şirket yetkilisine, onun tarafından da ciro edilerek davacı şirkete, davacı şirket tarafından da 3.kişilere ciro edildiğinin anlaşılmış olduğunu, yine yapmış oldukları araştırmalarda …. ‘un davacı şirkette çalıştığı ve 22/04/2019 tarihinde işten ayrılış bildirgesinin verildiğinin tespit edilmiş olduğunu, davacı tarafın gönderildiğini iddia ettiği ihtarnamenin içeriğinin gerçeği yansıtmadığı gibi müvekkili şirkete usul ve yasalara uygun bir şekilde ihtarnamenin de tebliğ edilmemiş olduğunu, davalı müvekkili şirketi temsil ve ilzam edecek imzaları atmaya yetkili kişilerin ticaret sicil kayıtlarında tescilli olduğunu, ihtarname tebligat zarfı muhteviyatı incelendiği takdirde böyle bir durumun söz konusu olmayıp yasal mevzuata uygun geçerli bir tebligattan bahsedilemeyeceğini, davacı tarafın iddia ettiği bu hususla ilgili şirket yetkilisine veya onun yetkilendirdiği kişiye yapılan, usule uygun herhangi bir ihtarname tebligatı olmadığını, müvekkili şirket tarafından gerekli tüm ödemelerin yasal mevzuat gereği banka kanalı ile yapılmakta olduğunu beyanla; itirazın iptali davasının reddine, davacının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletinde davacı yana tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, fatura alacağının tahsili amacıyla başlatılan ilamsız icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı dosyasının celbi talep edilmiş, dosya uyap sistemi üzerinden mahkememize gönderilmiş olup, dosyanın incelenmesinde, davalının icra dairesinin yetkisine itirazının bulunduğu, tarafların adreslerinin incelenmesinde ise davacı adresinin …. davalı adresinin ise …. olduğu görüldü.
TBK 89 uyarınca para borçları götürülecek borçlardan olup alacaklının icra takibini kendi ikametgahında bulunan İcra Müdürlüğünde yapabileceği gibi genel yetki kuralı uyarınca borçlunun ikametgahının bulunduğu yer icra dairesinde de yapabileceği, davacının adresinin “…. Mah. …. Cad. …. Apt. No:.. … …. / ….” olduğu, davalının adresinin “…. Mah. …. Cad. No:… … / ….” olduğu, buna göre davacının icra takibini adresi itibariyle kendi ikametgahının bulunduğu yer icra dairesi olan Küçükçekmece İcra Müdürlüğünde ya da genel yetki kuralı uyarınca davalının ikametgahının bulunduğu yer icra dairesi olan Silivri İcra Müdürlüğünde başlatması gerektiği, ne davacının ne de davalının adresi dikkate alındığında icra takibinin yetkili İcra Müdürlüğünde yapılmadığı, her ne kadar davacının talebinin taraflar arasında kurulduğu iddia olunan sözleşmeye dayandığı ve HMK m.10 uyarınca sözleşmenin kurulduğu yer Mahkemelerinin de yetkili olabileceği değerlendirilmiş ise de davalı tarafından sözleşme ilişkisinin inkar edildiği, aralarında geçerli bir sözleşme ilişkisi olup olmadığının yargılamayı gerektirdiği anlaşılmakla davalının Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasında icra dairesinin yetkisine yönelik yapmış olduğu itiraz yerinde görülmekle yetkili icra dairesinde yapılmış usulüne uygun bir takip bulunmadığından davanın dava şartı yokluğu sebebiyle reddine dair karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm oluşturulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere:
USULÜNE UYGUN BİR TAKİP BULUNMADIĞINDAN DAVANIN REDDİNE,
1-Alınması gereken harç peşin alındığından bu hususta başkaca harç alınmasına yer OLMADIĞINA,
2-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13.maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye gelir KAYDINA,
3-Davacı tarafça sarf edilen yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı tarafça sarf edilen 21,50 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davalı yararına A.A.Ü.T. gereğince takdir edilen 9.200,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
6-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana İADESİNE,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı (e-duruşma ortamında), kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 27/12/2022

Katip ….
¸

Hakim ….
¸