Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/661 E. 2022/970 K. 25.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/661 Esas
KARAR NO : 2022/970

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/10/2019
KARAR TARİHİ : 25/11/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 09/12/2022
Davacı tarafından mahkememize açılan dava dosyasının incelenmesi sonunda;
İSTEM:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;davacının diğer davacı … Sitesinde site müdürü olarak görev yaptığını, …’un davalı şirketten 12/06/2019 tarihinde bir araç kiralama sözleşmesi ile araç kiraladığını, kiralamanın yapıldığı günün ertesinde 13/06/2019 tarihinde araç ekli kaza tespit tutanağı ile kaza yapıldığını ve hasar oluştuğunu, taraflar hasarın tazmini hususunda gerek sigorta şirketleri ile gerekse karşılıklı müzakereler sürdürür iken davalı yan ellerinde davacı …’un imza etmiş olduğu bir senet olduğunu ve senet ile icra takibine geçeceklerini beyan ile müvekkilinden hasar bedeli olarak 110.000,00 TL para talep ettiklerini, ihtayati haciz kararı ile Büyükçekmece ….icra müdürlüğü’nün … Esas numaralı dosyası ile haczin tatbiki için geldiklerini, dosya bedelinin icra memuruna teslim edildiğini beyanla icra dosyasına itirazi kayıtla ödenmiş olan bu paranın davalıya ödenmemesi hususunda tedbir kararı verilmesine, toplam borcun %15’inin teminat olarak kabul edilerek kalan tutarın müvekkili siteye iadesini takibe dayanak yapılan senetin kambiyo vasfı haiz olmadığından iptalini, müvekkillerinin söz konusu senet nedeniyle borçlu olmadıklarının tespitini, itirazi kayıtla ve haciz baskısı ile ödenen paranın müvekkili site yönetimine iadesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
YANIT:
Davalı vekili 17/08/2022 tarihli cevap dilekçesinde özetle;Davacı yanın ilk olarak Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile menfi tespit davası açtığını, işbu davaya ilişkin olarak 23/12/2020 tarihli görevsizlik kararı verildiğini, işbu karar gereği dosyanın Sulh Hukuk Mahkemesine gönderildiğini, Bakırköy … Sulh Hukuk Mahkemesi …. E. …. Karar Sayılı dosyası ile görevsizlik kararı verildiğini, görev uyuşmazlığı nedeniyle dosya hakkında İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi …Hukuk Dairesi …. Esas …. Karar sayılı 10/11/2021 tarihli kararı ile yargı yeri olarak Sulh Hukuk Mahkemesi belirlendiğini, işbu kesin uyuşmazlık kararı gereği görevli mahkemenin Sulh Hukuk Mahkemesi olduğunun sabit olduğunu, işbu sebeplerle mahkemenin görevsiz olduğunun açıkça sabit olduğundan davanın usulden reddine karar verilmesinin gerektiğini, davacı …’ın, … temsilen bono düzenlemeye yetkili olduğunu, senetteki ilk imzanın … temsilen atılmış olduğunu, …’a ait ikinci imzanın aval niteliğinde olduğunu, Büyükçekmece … Noterliğinin 04/04/2019 tarih ve …….lu vekaletnamesi ile …’a … ‘ni temsilen bono düzenleme yetkisi verildiğini, takip konusu bononun ise keşide tarihi 01/10/2019 olup, işbu tarih vekaletname ile davacı …’a emre muharrer senet düzenleme ve kambiyo taahhüdünde bulunma yetkisi verilmesinden sonraya dayandığını, takip konusu bononun tüm zorunlu unsurları haiz olarak ve hukuka uygun şekilde yetkili kişilerce düzenlendiğini ve imzalandığını, davacı yanın senedin geçersizliğine ilişkin tüm iddiaları asılsız ve dayanaksız olduğunu, Büyükçekmece …. İcra Hukuk Mahkemesi … Esas, … Karar, 28.09.2020 tarihli kararda davacı yanın haksız ve hukuka aykırı borca itirazının reddi ile takibin devamına karar verildiğini, davacı tarafından serbest iradesi neticesinde tazmin edilip müvekkile ciro ve teslim edilen kambiyo senedinin iradesi dışında, diğer evraklar arasında imzalatılarak takibe konulduğu iddia edildiğini, davacının iddialarının kabul edilemeyeceğini, senet üzerinde herhangi bir tahrifat söz konusu olmadığını, resmi belgede sahtecilik suçunun oluşturulduğu iddiasının haksız ve kötü niyetli olduğunu, kambiyo senedinin muhtevası mücerret olduğunu, senedin usulüne uygun olarak düzenlendiğini beyanla, mahkemenin görevsiz olması nedeniyle davanın usulden reddine, mahkemenin aksi kanaatte olması halinde davacı yanın ikame etmiş olduğu haksız ve hukuki dayanaktan yoksun tedbir talebi ve davasının esastan reddine, davacı aleyhine %20’den aşağı olmamak kaydıyla Tazminata hükmedilmesine, yargılama harç ve giderleri ile avukatlık ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE:
Dava, Büyükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün … Esas numaralı takip dosyası ile davacılar aleyhine başlatılan icra takibinde davacıların davalılara borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkememizin 31/10/2019
tarih ve …. Esas …
sayılı kararı ile davanın reddine karar verilmiş, istinaf incelemesinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesi’nin 08/06/2022 tarih ve … Esas ….Karar sayılı ilamı ile kararın kaldırıldığı, karar gerekçesinde dava konusu uyuşmazlık yönünden görevli mahkemenin belirlenmesinin öncelikle değerlendirilmesi gerektiğine yer verildiği görülmüştür.
Somut olayda davacı taraf davalı ile aralarındaki araç kiralama ilişkisi nedeniyle bir ilişkinin olduğunu, bunun dışında başkaca bir alacak-borç ilişkisinin mevcut olmadığını, kambiyo senedine dayanılarak başlatılan icra takibinden dolayı borçlu olmadığı iddia ve beyan ettiği görülmektedir.
Buna göre öncelikle dava şartları yönünden görev hususunun irdelenmesi gerekmektedir.
6100 Sayılı HMK’nın 4. maddesinde Sulh Hukuk Mahkemelerinin bakmakla görevli olduğu davalar düzenlenilmiş olup, “a” bendi, “Kiralanan taşınmazların, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaları, görürler.” hükmünü içermektedir.
Takip konusu senedin doğmasına neden olarak gösterilen akdi ilişkinin taraflar arasındaki kira ilişkisinden kaynaklandığı, bunun dışında bir borç ilişkisi olmadığı davacı tarafından iddia edilmektedir. Buna göre takibe ve davaya konu bononun kira sözleşmesi nedeniyle teminat olarak verilip verilmediğinin belirlenmesi taraflar arasındaki kira sözleşmesine dayanılarak belirlenebilecektir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, açıkça kira ilişkisinden doğduğuna göre; Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun yukarıda zikredilen 4/1-a maddesi gereğince huzurdaki davanın da Sulh Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerekmektedir.
Görev kamu düzeni ile ilgili dava şartı olduğundan (HMK m. 114/c) iddia ve savunma olarak ileri sürülmese bile yargılamanın her aşamasında mahkemece resen göz önünde bulundurulur (HMK m. 115/1). Bir mahkemenin verdiği görevsizlik kararı kanun yoluna başvurulmadan kesinleşmiş ise bu görevsizlik kararı, dosyanın gönderildiği mahkemeyi bağlamaz. Bu mahkeme de kendisinin görevli olmadığına, ilk mahkemenin görevli olduğuna veya bir başka mahkemenin görevli olduğuna karar verebilir.
Yukarıda yer verilen açıklamalar doğrultusunda somut olay değerlendirildiğinde; taraflar arasındaki uyuşmazlık kira sözleşmesinden yani kira ilişkisinden kaynaklanmakta olduğu ve dava konusu kambiyo senedinin taraflar arasındaki araç kiralama sözleşmesine dayanılarak teminat senedi olarak tanzim edildiğinin iddia edildiği, uyuşmazlığın kira ilişkisinden kaynaklandığı ve uyuşmazlığın çözümünde kira sözleşmesinin irdelenmesi gerektiği, uyuşmazlığa bakma, delilleri değerlendirip sonuçlandırma görevinin mahkememize değil, Hukuk Muhakemeler Kanunu’nun 4/1-a maddesi gereğince Sulh Hukuk Mahkemelerine ait olduğu, dolayısıyla mahkememizin görevsiz olduğu kanaatine varılmakla; HMK.’nun 114. maddesi gereğince dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Ayrıntıları yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı tarafından davalı aleyhine açılan davanın davaya bakmaya mahkememiz görevli olmadığından HMK 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereğince dava şartı noksanlığı nedeniyle Usulden Reddine,
2-6100 s. HMK’nun 20/1. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden itibaren iki (2) hafta içerisinde davacı tarafça mahkememize başvurulduğu takdirde işbu dava dosyasının görevli ve yetkili Bakırköy Nöbetçi Sulh Hukuk Mahkemesi’ne. gönderilmesine,
3-6100 s. HMK’ nun HMK’ nun 20/1. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden itibaren iki (2) hafta içerisinde davacı tarafça mahkememize başvurulmadığı taktirde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğine,
4-6100 s. HMK’nun 331/2. maddesi gereğince yargılama gideri, vekalet ücreti ve harcın görevli mahkemece karar altına alınmasına,
5-6100 s. HMK’ nun 333/1. maddesi gereğince işbu kararın kesinleşmesinden sonra gider avansından artan kısmının davacılara iadesine,
Dair; tebliğden itibaren İKİ HAFTA içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi tarafından incelenecek olan istinaf yolu açık olmak üzere davacılar vekilinin yokluğunda, davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.25/11/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır