Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/5 E. 2023/92 K. 31.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/5 Esas
KARAR NO : 2023/92

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 28/06/2017
KARAR TARİHİ : 31/01/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 03/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; davalı … yönetimindeki … plakalı sayılı araç ile 21/08/2016 günü saat 18:30 sıralarında davacı müvekkili …’ın kullanmakta olduu ve adına kayıtlı olan … plaka sayılı motosiklet ile …. Mahallesi istikametinden …. Mahallesi istikametine seyir halinde iken davalının … Yolundan …. Sokağına ani dönüş manevrası yararak sağ yan ön taraftan davacı müvekkiline çarpmak sureti ile davacı müvekkilinin yaralanmasına neden olduğunu, kazanın oluşumunda davalı …’nın 21/08/2016 tarihli trafik kaza tutanağında da belirtildiği üzere tam kusurlu olduğunu, davacı müvekkilinin meydana gelen kazada herhangi bir kural ihlali ve kusuru bulunmadığını, doktor raporuyla tevsik edildiği üzere davalı …’nın müvekkilinin yaralanmasına sebebiyet verdiğini, bu olayda …’nın tek taraflı kazaya neden olup, Çatalca Asliye Ceza Mahkemesi’nin …. Esas sayılı dosyasından yargılamasının sürdüğünü, çarpmanın etkisi ile davacı müvekkilinin sağ ayağında kırık, omurilik ve belinden hasar meydana gelmiş olduğunu, ayrıca sağ ayakta meydana gelen yırtılmadan dolayı kemik için ödem oluştuğunu, olayın akabinde müvekkilinin 1 gün …. Hastanesinde yatmış ve omuriliğinde meydana gelen zedelenme nedeni ile 3 ay korse ile yatağa bağlı olarak evde yatmak zorunda kaldığını, davacı müvekkilinin hastane raporlarından da anlaşılacağı üzere bir seri ameliyat geçirmiş olduğunu, müvekkilinin uygulanan tedavi sonucunda aksayarak yürümekte ve yaşamının sonuna kadar sakat kalma tehlikesi ile karşı karşıya olduğunu, kazadan önce ….bank …. Şubesinde sözleşmeli güvenlik görevlisi olarak aylık 2.000 TL karşılığında çalışmakta iken meydana gelen kaza ve sonrasında ayağındaki aksak yürüme nedeni ile davacı müvekkilinin sürekle olarka çalışmış olduğu işyerini yitirmiş jokey (geçici) personel olarak 01.02.2017 tarihi itibari her gün ayrı bir yered 1.500 TL karşılgında çalışmak zorunda kalmış olduğunu, sakatlığı nedeni ile fazla çalışma yapamayacak duruma düşen davacı müvekkilinin maaşında ayda 5.000 TL düşüş meydana geldiği gibi sakatlığı nedeni ile de her an mevcut işinin kaybetme riski ile karşı karşıya olduğunu, 3 ay yatağa bağlı olarak korse ile yatmak zorunda kalan davacı müvekkilinin annesinin bakıcı olarak ilgilenmiş olduğunu, yaklaşık 1.000 TL korse bedeli, 300,00 TL rapor bedeli ve belgesiz harcama olmak üzere 1.800 TL davacı tarafından harcanmış olduğunu, yaklaşık 6 ay çalışmayan davacı müvekkilinin ücret kaybı, tedavi masrafları, bakıcı giderleri belgeli ve belgesiz masraflar ve fazlaya ilişkin diğer haklarını saklı tuttuklarını, kaza sonrası davacı müvekkilinin olay mahallinde bırakarak kaçan davalı tarafın ekonomik yönünden zor durumda bulunan müvekkilinin tedavi giderlerini karşılamadığı gibi, davalının kardeşi olduğunu belirten kişinin de müvekkilini tehdit etmiş olduğunu, müvekkilinin yaralanması nedeni ile hakkı olan tazminatın ödenmesi talebiyle davalı … Sigorta A.Ş.’ye dilekçeler tebliğ edilmiş olmasına rağmen taraflarına herhangi bir ödeme yapılmamış olduğunu beyanla; davacı müvekkilinin alacağının ileride semeresiz kalmaması ve tazminat davalarının niteliği itibari ile yargılamaların uzun sürmesi hususları göz önünde bulundurularak … plaka sayılı otonun trafik kaydına ve … adına kayıtlı gayrimenkul bulunması halinde tapu kaydına takdiren 3.kişilere devrini önleyecek teminatsız ihtiyati tedbir kararı verilmesine, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 9.600 TL maddi tazminata olay tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve … Sigorta A.Ş.’den müştereken ve müteselsilen tahsiline, 20.000 TL manevi tazminata olay tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalılar …’dan tahsiline, yargılama giderlerinin ve ücreti vekaletin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davayı kabul anlamına gelmemek üzere, maluliyet oranını gösterir raporun dosyaya kazandırılması gerektiğini, bu nedenle dosyanın Adli Tıp …. İhtisas Kuruluna gönderilmesini talep ediyor olduklarını, davayı kabul manasında olmamak üzere davacının gelirinin resmi belgelerle kanıtlanması aksi takdirde asgari ücret olarak alınması gerektiğini, 25.02.2011 tarihinden itibaren geçerli olan mevzuat değişikliği sebebi ile müvekkili şirketın tedavi giderleri ve geçici iş göremezlik tazminatı taleplerine ilişkin sorumluluğunun ortadan kalkmış olduğunu, davacı tarafın, sigortalının kusurunu ve kusur ile maluliyeti arasında illiyet bağı bulunduğunu usulen ispat etmesi gerektiğini, davacının talebinin fahiş olduğunu, davalı müvekkilinin, sigortalının kusuru oranında ve poliçe limitleri ile sorumlu olduğunu, kimse kendi kusurundan yararlanamaz ilkesi gereği, davacının kendi kusurundan faydalanmasının söz konusu olamayacağını, bu nedenle, kusur incelemesi yapılması için mahkeme dosyasının Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesine gönderilmesini talep ediyor olduklarını, davacının kaza sebebiyle elde ettiği gelir ve tazminatların mahsubu gerektiğini, davayı kabul manasında olmamak üzere faizin dava tarihinden itibaren yasal faiz olması gerektiğini, davacının dolaylı zarar kalemlerini içerir taleplerinin reddedilmesi gerektiğini beyanla; davanın usulden ve esastan reddine, yargılama masrafları ve vekâlet ücretinin davacı tarafa yüklenmesini karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; müvekkili … plakalı aracını diğer davalı … Sigorta A.Ş.’ye sigortalatmış olduğundan, zararların sigorta şirketince ödenmesi gerektiğini, dava dilekçesinde kazanın tam kusurlu olarak müvekkili tarafından yapıldığının belirtilmiş olduğunu, ancak olayın 21/08/2016 tarihinde müvekkilinin yönetimindeki … plakalı aracın, sinyal vermiş şekilde ve kontrollü olarak yolun solundaki sokağa giriş yaptığı sırada, süratli bir şekilde motosiklet kullanan davacı tarafın, müvekkilinin arabasına çarpmasıyla gerçekleşmiş olduğunu, yani davacının aşırı süratli olması ve yolun bozuk olmasından dolayı müvekkilinin aracına çarmış olduğunu, kaza sonrası tutulan tutanakların hatalı olduğunu, tutanakların müvekkilinin hatalı manevra yaptığını göstermiş olup, kusuru müvekkiline yüklemiş olduğunu, müvekkilinin olayın meydana geldiği bölgede oturmakta olup, yolları ve trafikte ne yapılması gerektiğini iyi bilmekte olduğunu, dava dilekçesinde davacının tehdit edildiği ve müvekkilinin olay yerinden kaçtığının belirtilmekte olduğunu, ancak davacıya herhangi bir tehdit söz konusu olmadığı gibi, olayın başından itibaren müvekkilinin olay yerinden ayrılmamış, hatta davacıya ilk müdahaleyi yapıp, hastaneye götürmesi için ambulans çağırmış olduğunu, davacının, motosiklet kullanırken yeterince güvenlik kurallarına uymadığı için yaralanmış olduğunu, davacının motosiklet kullanırken güvenlik giysilerini giymediği için yaralanmış olduğunu, bu sebeple davacının ihmalinin, müvekkiline yansıtılmaması gerektiğini, davacının vücudunda ağır hasarlar meydana geldiğinin belirtildiğini, davacının kazadan önceki hastane raporlarının da dosyaya sunulması gerektiğini, davacının kazadan önceki sağlık sorunlarının müvekkiline yükletilemeyeceğini, davacının maluliyet oranının tespiti için Adli Tıp Kurulu raporu gerektiğini, bu sebeple dosyanın ATK’ya gönderilmesini talep ediyor olduklarını, kaza tespit tutanaklarının hatalı ve eksik olmasından dolayı dosyanın tekrar bilirkişiye gönderilmesini ve kusur oranlarının tekrar hesaplanmasını talep ediyor olduklarını beyanla; davanın reddine, yargılama ve vekalet ücretinin karış tarafa bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazasından kaynaklı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Dosyanın mahkememize Çatalca …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 21/10/2021 tarih ve … Esas … Karar sayılı kesinleşmiş görevsizlik kararı ile tevzi edildiği anlaşıldı.
Görevsiz Çatalca … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasının 06/03/2019 tarihli celsesinde tanık …’in hazır bulunduğu ve bilgi görgüsünün sorulduğu, tanığın beyanında: “biz kaza günü sabahtan on onbeş arkadaş toplandık. Çilingöze gidecektik. Dönüş yolunda hepimiz belli bir mesafe ile yolculuk ediyoruz, kaza yaptığımız yer köy yeri gibi bir yer zaten. … hatırladığım kada.n arkadaydı. Ben kazayı gördüm ama aynadan gördüm. Yüz metrelik bir mesafede araba U dönüşü yapmaya çalışırken kaza meydana geldi. Araba…in motoruna yandan çarptı arkadaşım 50-60 km hızla giderken çarptı. Fren yapmasına bile imkan kalmadı. Zaten …. 50-60 km hızdanr fazla hız yapsaydı bu kazadan birkaç kırıkla kurtulamazdı. Arkadaşımın motoru teknik olarak da aşırı hız yapmaya müsait bir araç değildi. Kaza sonrasında mehmeti hastanesine götürdük. Tanıklık ücreti talep etmiyorum.” şeklinde beyan verdiği anlaşıldı.
Görevsiz Çatalca …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasından dosyanın kusur oranlarının tespiti için Adli Tıp Kurumuna gönderilmesine karar vermiş olduğu ve ATK Trafik İhtisas Dairesi’nin … tarih ve … sayılı raporunda özetle; 21/08/2016 günü saat 17:45 sıralarında sürücü … sevk ve idaresinde bulunan … plaka sayılı otomobil ile …. Mahallesi istikametinden … Mahallesi istikametine doğru seyri sırasında kaza mahalli üç yönlü kavşak noktasına geldiği esnada seyir yönüne göre sol tarafında bulunan kavşak koluna dönüş yaparak …. Sokak istikametine katılmak istediği anda idaresindeki aracın sağ ön teker kısımları ile karşı yönden gelen ve düz istikamette seyir halinde olan sürücü …’ın sevk ve idaresinde bulunan … plaka sayılı motosikletin ön kısımları ile çarpışması sonucu bahse konu trafik kazası meydana gelmiş olduğunun, dosya kapsamında yer alan kaza tespit tutanağından kaza mahallinin yerleşim yeri içi olduğunun, azami hız limitinin 50 km/s olarak işaretlendiğinin, şerit sayısının 2 yol platform genişliğinin 9 m olduğunun, yolun asfalt kaplama iki yönlü yol olduğunun, mahalde yol şerit çizgilerinin bulunduğunun, oto korkuluk, yaya kaldırımı, emniyet şeridi, trafik lambasının bulunmadığının, vaktin gündüz havanın açık yol yüzeyinin kuru olduğunun, yol güzergahlarının düz ve eğimsiz olduğunun, kaza mahalinin üç yönlü (T) kavşak noktası olduğunun, çarpışma noktasının … plakalı motosikletin istikamet şeridi içerisinde işaretlendiğinin, kaza mahallinde fren izinin olmadığının anlaşılmış olduğunu, tüm dosya kapsamı, kaza tespit tutanağı, olay yeri basit krokisi, olayın oluş şekli, konumu ve tüm beyanlar incelendiğinde kazanın yukarıda ”OLAY” kısmında anlatıldığı şekli ile gerçekleştiğinin anlaşılmış olduğunu, mevcut bulgulara göre ; sürücü …’nın sevk ve idaresinde bulunan otomobil ile meskun mahalde gündüz vakti seyri sırasında gerekli dikkat ve özeni yola verip, bahse konu kaza mahalli kavşak noktasına geldiği anda hızını yeterince azaltması, dönüş manevrasına başlamadan önce kaplama içerisinde seyir halinde olan araçların seyir durumlarını dikkate alıp öncelikli geçiş hakkını düz istikamette seyir halinde olan araçlara verdikten sonra dönüş manevrasını uygun bir anda kontrollü bir şekilde tamamlaması gerekirken bu hususlara riayet etmeden kontrolsüz şekilde girmiş olduğu kavşak bölümünde dönüş manevrasına başladığı sırada, idaresindeki aracın sağ ön teker kısımları ile karşı yönden gelen ve düz istikamette seyir halinde olan motosikletin ön kısımları ile çarpışması sonucu gerçekleşen kazada asli kusurlu olduğunun, sürücü …’ın sevk ve idaresinde bulunan motosiklet ile meskun mahalde gündüz vakti seyri sırasında gerekli dikkat ve özeni yola verip, bahse konu kaza mahalli kavşak noktasına geldiği anda hızını yeterince azaltması, karşı yön istikametinden gelen ve dönüş manevrası yaparak seyir şeridine giren araç nedeniyle zamanında etkili tedbir alması gerekirken, almış olduğu tedbirde yetersiz ve geç kalması sonucu gerçekleşen kazada alt düzeyde tali kusurlu olduğunu SONUÇ OLARAK; olayda; sürücü …’nın %90 (yüzde doksan) oranında kusurlu olduğunun, sürücü …’ın %10 (yüzde on) oranında kusurlu olduğunun bildirilmiş olduğu anlaşıldı.
Görevsiz Çatalca …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasının 11/09/2019 tarihli celsesinde tanık ….’in hazır bulunduğu ve bilgi görgüsünün sorulduğu, tanığın beyanında: “Motorsiklet grubuyuz, grup halinde Cilingoz’dan dönüyorduk, 30 metre aralıklarla seyrediyorduk, arkadaşım … en arkada idi. Biz sağ yönden gidiyorduk, araç sol tarafta bekliyordu, sonra sinyel vermeden U dönüşü yapmaya kalktı, en arkadaki arkadaşım …’a aracın Sağ önünden Motor’a çarptı, arkadaşım 50-60 km hızla gitmekteydi, aracın fren hızı dahi yok, birden yola çıkarak U dönüşü yapmaya çalıştı. Ambulans geldi, biz de hastaneye gittik, karşı tarafın akrabası olduğunu tahmin ettiğimiz adını bilmediğimiz şahıs yanımıza gelerek şikayetçi olmayın şahsın akrabası Emniyet Müdürü, şikayetçi olursanız başınız ağrır diyerek bizi üstü kapalı bir şekilde tehdit etti , benim bilgim görgüm bu kadardır dedi. Tanıklık ücreti talep etmiyorum.” şeklinde beyan verdiği anlaşıldı.
Görevsiz Çatalca …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasından davacının maluliyet oranının tespiti amacıyla ATK’ya sevk edilmesine karar verilmiş olduğu ve ATK …. İhtisas Kurulu’nun …. Karar ve …. A.T.Nolu raporunda özetle; … Hastanesi’nin 22.08.2016 tarih ve …. numaralı adli muayene bildirim formunda: Motosiklet kazası neticesinde acile başvuran, GKS 15, genel durumu orta, bilinci açık, koopere, Ta 110770 mmHg, şiddetli bel ağrısı olan hastanın çekilen beyin, toraks BT’de patoloji saptanmadığı, lomber BT’de L2 fraktürü mevcut olduğu, beyin cerrahisi olan ileri bir merkeze sevk edildiği, btm ile giderilemez olup hayati tehlikesi olmadığı, …. Hastanesi’nin 21.08.2016 tarih ve bila sayılı genel adli muayene raporu fotokopisinde: Motosiklet kazası olgusu, lomber bölgede hassasiyet mevcut olduğu, lomber fraktür mevcut olduğu, btm ile giderilemez olup hayati tehlikesi olmadığı, … Hastanesi’nin 21.08.2016 çekim tarihli lomber BT raporunda: L2 vertebra korpus ön kesiminde %20’den az yükseklik kaybı ve kompresyon fraktürü ile uyumlu görünüm izlendiği, spinal kanal düzeyine fraktür uzanmadığı, …. Hastanesi’nin 30.11.2016 çekim tarihli sağ ayak bileği MR raporunda: Talusta ve kalkaneusta kontüzyon ile uyumlu medüller kemik iliği ödemi, medial malleolde oblik seyirli nondeplase fraktür hattı mevcut olduğunun, …. Hastanesi Ortopedi Polikliniği’nin 20.02.2017 tarih ve …. defter numaralı tek hekim raporunda: Hastada lomber 2 vertebra kırığı mevcut, TLSO korse uygulandığı, korse tedavisi 3 ay sürdüğü, distal nörovasküler defisit mevcut olmadığı, … Hastanesi’nin 13.04.2017 tarih ve … numaralı sağlık kurulu raporunda: Ortopedi notunda L2 kompresyon fraktürü, konservatif olarak tedavi olmuş, ek cerrahi düşünülmediği, yıllık poliklinik kontrolü önerildiği, FTR notunda L2 kompresyon fraktürü + ayak bileği yaralanması, lomber rom ağrısız açık, L2 vertebra korpusunda palpasyonla hassasiyet mevcut, sağ ayak bileği rom ağrısız açık olduğu, ayak dorsumunda hassasiyet olduğu, halihazırda tüm vücut özür oranı %5 olduğunun, … Hastanesi Ortopedi Polikliniği’nin 28.10.2020 tarih ve 10310905 prt numaralı epikrizinde: Hastanın talep etmiş olduğu grafiler istendiği, ayakbileği grafisinde tibia distalinde anterior tibiotalar eklem komşuluğunda milimetrik hipodens alan izlendiği (avülsiyonu fraktürü?), ayak kemiklerinde belirgin deformite izlenmediği, lomber grafide L2 vertebra korpus anteriorda yükseklik kaybı izlendiği (kompresyon fraktürü?) bildirildiğine, dosyada mevcut grafi CD’leri tarafımızca tetkik edildiğinde: 21.08.2016 tarihli lomber BT görüntülerinde L2’de kompresyon fraktürü olduğu, aynı tarihli ayak grafisinde talus ve kalkaneusta akut kırık hattı izlenmediği, sağ ve sol önkol ve el bilek grafisinde akut patoloji izlenmediği, 07.04.2017 tarihli dorsolomber grafide vertebra korpus yükseklikleri L1 3.47 cm, L2 2.47 cm, L3 3.61 cm ölçüldüğü, L2 vertebrada yaklaşık 1/3 yükseklik kaybı izlendiğine göre, SONUÇ OLARAK; mevcut belgelere göre, …’ın 21.08.2016 tarihinde maruz kalmış olduğu motosiklet kazasına bağlı: L2 vertebrada kompresyon fraktürü arızası nedeniyle geçici iş göremezlik süresinin olay tarihinden itibaren 6 (altı) aya kadar uzayabileceğinin, kesin işgöremezlik süresinin kişinin tedavi ve takibini yapan hekimler (sağlık kuruluşu) tarafından düzenlenmiş istirahat veya çalışabilir raporu ile belirlenebileceğinin, geçici iş göremezlik süresi içerisinde 1 (bir) ay süreyle başka birisinin yardımına gereksinim duyabileceğinin, geçici işgöremezlik süresi sonundan itibaren mevcut bulgulara göre dava konusu yaralanmasına bağlı gelişen lomber vertebra yükseklik kaybı arızası nedeniyle: olay tarihinde yürürlükte olan 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve meslek grup numarası bildirilmemekle Grup 1 kabul olunarak: Gr1 X(1Aa……15) A%19, E cetveline (yaşına) göre %16.0 (yüzdeonaltınoktasıfır) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağının, aynı yönetmelik çerçevesinde başka birisinin sürekli bakımına muhtaç durumda olmadığının bildirilmiş olduğu anlaşıldı.
Görevsiz Çatalca …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin …. Esas sayılı dosyasının 14/10/2020 tarihli celsesinde tanık …’nun hazır bulunduğu ve bilgi görgüsünün sorulduğu, tanığın beyanında: “Ben olay yerinde arabamla evime geçiyordum. Yüksel abi bizim mahalleye geliyordu. Bende o sırada yoldaydım olayı o yüzden gördüm, …. abi bizim mahalleye dönmek için direksiyonu kırdı o sırada yukarıdan motorsiklet geldi. Motor duramadı levhada vardı 50 falan galiba yazıyordu 50 km/h hızı vardı. Süt almak için bizim mahalleye dönüyordu Bizimle onun arasında bir sokak akşamüsü öğleden sonra da olabiliri mahalleye girerken motor da yukıradn geliyordu. O anda motor vurup da devrildi sürücü düştü Polis geldi yolu kesti … olay mahallini terketmedi. O sırada …. de bizimleydi hatta eşi de sonradan geldi.Ambulans geldi çocuğu götürdü. Jandarma geldi tutanak tuttu …. bey ondan sonra olay yerinden gitti. Tanıklık ücreti talep etmiyorum.” şeklinde beyanda bulunduğu anlaşıldı.
Görevsiz Çatalca …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasının 14/10/2020 tarihli celsesinde tanık …nun hazır bulunduğu ve bilgi görgüsünün sorulduğu, tanığın beyanında: “kaza olmuştu ben kazadan sonra kaza yerine gittiğimde vardığımda arabaya vuran şahıs yerde yatıyordu Trafik gfeldi tutanak geldi. Motorla kaza yapan şahıs Hastaneye götürüldü. Davalı bunlar olurken, olay mahallindeydi Kaza mahallini hiç bırakıp gitmedi, Trafik polisi geldi tutanak tutuldu. Tanıklık ücreti talep etmiyorum.”şeklinde beyan verdiği anlaşıldı.
Mahkememizin 05/04/2022 tarihli celsesinde Kazanın meydana geldiği tarih itibariyle yürürlükte bulunan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümleri uyarınca davacının maluliyet oranı ile bakıcı yardımına ihtiyaç duyacağı sürenin tespitinin istenilmesi için ATK’ya müzekkere yazılmasına karar verilmiş olup, ATK İstanbul …. Adli Tıp İhtisas Kurulu … Karar ve … A.T.Nolu raporda özetle; KİŞİ HAKKINDA DÜZENLENMİŞ TIBBİ BELGELERİN TETKİKİNDE; … Hastanesi’nin 22.08.2016 tarih ve … numaralı adli muayene bildirim formunda: motosiklet kazası neticesinde acile başvuran hastanın yapılan muayenesinde; GKS 15, genel durumu orta, bilinci açık, koopere, TA:110/70 mmHg, şiddetli bel ağrısı olan hastanın çekilen beyin, toraks BT’de patoloji saptanmadığı, lomber BT’de L2 fraktürü mevcut olduğu, beyin cerrahisi olan ileri bir merkeze sevk edildiği, btm ile giderilemez olup hayati tehlikesi olmadığı, … Hastanesi’nin 21.08.2016 tarih ve bila sayılı genel adli muayene raporu fotokopisinde: motosiklet kazası olgusu, lomber bölgede hassasiyet mevcut olduğu, lomber fraktür mevcut olduğu, btm ile giderilemez olup hayati tehlikesi olmadığı, … Hastanesi’nin 21.08.2016 çekim tarihli lomber BT raporunda: L2 vertebra korpus ön kesiminde %20’den az yükseklik kaybı ve kompresyon fraktürü ile uyumlu görünüm izlendiği, spinal kanal düzeyine fraktür uzanmadığı, …. Hastanesi’nin 30.11.2016 çekim tarihli sağ ayak bileği MR raporunda: Talusta ve kalkaneusta kontüzyon ile uyumlu medüller kemik iliği ödemi, medial malleolde oblik seyirli nondeplase fraktür hattı mevcut olduğu, … Hastanesi Ortopedi Polikliniği’nin 20.02.2017 tarih ve …. defter numaralı tek hekim raporunda: Hastada lomber 2 vertebra kırığı mevcut, TLSO korse uygulandığı, korse tedavisi 3 ay sürdüğü, distal nörovasküler defisit mevcut olmadığı, … Hastanesi’nin 07.04.2017 tarihli vertebra grafilerinde; L2’de korpus yüksekliği önce azalmış, değer bölümlerinde radyolojik patoloji saptanmamış olduğu, … Hastanesi’nin 13.04.2017 tarih ve …. numaralı sağlık kurulu raporunda: Ortopedi notunda L2 kompresyon fraktürü, konservatif olarak tedavi olmuş, ek cerrahi düşünülmediği, yıllık poliklinik kontrolü önerildiği, FTR notunda L2 kompresyon fraktürü + ayak bileği yaralanması, lomber rom ağrısız açık, L2 vertebra korpusunda palpasyonla hassasiyet mevcut, sağ ayak bileği rom ağrısız açık olduğu, ayak dorsumunda hassasiyet olduğu, halihazırda tüm vücut özür oranı %5 olduğu, … Hastanesi Ortopedi Polikliniği’nin 28.10.2020 tarih ve …. protokol numaralı epikrizinde: Hastanın talep etmiş olduğu grafiler istendiği, ayak bileği grafisinde tibia distalinde anterior tibiotalar eklem komşuluğunda milimetrik hipodens alan izlendiği (avülsiyonu fraktürü?), ayak kemiklerinde belirgin deformite izlenmediği, lomber grafide L2 vertebra korpus anteriorda yükseklik kaybı izlendiği (kompresyon fraktürü?) bildirildiğine, Adli Tıp Kurumu …. Adli Tıp İhtisas Kurulunun … tarih ve …. Karar Nolu Mütalaası sonuç kısmında; Dosyada mevcut grafi CD’leri tarafımızca tetkik edildiğinde: 21.08.2016 tarihli lomber BT görüntülerinde L2’de kompresyon fraktürü olduğu, aynı tarihli ayak grafisinde talus ve kalkaneusta akut kırık hattı izlenmediği, sağ ve sol önkol ve el bilek grafisinde akut patoloji izlenmediği, 07.04.2017 tarihli dorsolomber grafide vertebra korpus yükseklikleri L1 3.47 cm, L2 2.47 cm, L3 3.61 cm ölçüldüğü, L2 vertebrada yaklaşık 1/3 yükseklik kaybı izlendiğine göre, Sonuç: Mevcut belgelere göre, … ve … oğlu 21.08.1989 doğumlu …’ın 21.08.2016 tarihinde maruz kalmış olduğu motosiklet kazasına bağlı: L2 vertebrada kompresyon fraktürü arızası nedeniyle; a) Geçici iş göremezlik süresinin olay tarihinden itibaren 6 (altı) aya kadar uzayabileceği, kesin iş göremezlik süresinin kişinin tedavi ve takibini yapan hekimler (sağlık kuruluşu) tarafından düzenlenmiş istirahat veya çalışabilir raporu ile belirlenebileceği, b) Geçici iş göremezlik süresi içerisinde 1 (bir) ay süreyle başka birisinin yardımına gereksinim duyabileceği, Geçici işgöremezlik süresi sonundan itibaren mevcut bulgulara göre dava konusu yaralanmasına bağlı gelişen lomber vertebra yükseklik kaybı arızası nedeniyle: a) Olay tarihinde yürürlükte olan 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve meslek grup numarası bildirilmemekle Grup 1 kabul olunarak: Gr1 X(1Aa……15) A%19 E cetveline (yaşına) göre %16.0 (yüzdeonaltınoktasıfır) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, b) Aynı yönetmelik çerçevesinde başka birisinin sürekli bakımına muhtaç durumda olmadığının oy birliği ile mütalaa olunduğu, kişiye ait dosyaya ekli grafilerin incelenmesinde; 21.08.2016 tarihli BT ve grafilerde; L2 vertebrada kompresyon kırığı, taraf belirtilmeyen ayak bileği grafisinde; medail malleolde lineer lusent görünüm kırık lehine değerlendirilmediği, 30.11.2016 tarihli lumbosakral grafide; L2 vertebrada kompresyon sekeli, anteriorda hafif yükseklik kaybı, “L1:32,9 L2:25,5 L3:33,7 mm” olarak ölçüldüğüne göre; SONUÇ OLARAK; mevcut belgelere göre; …’ın 21.08.2016 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı yaralanması, 30/03/2013 tarih ve 28603 sayılı resmi gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik kapsamında değerlendirildiğinde; Kas-İskelet Sistemi, Omurgaya ait sorunlar, Lomber omurganın yaralanması, Tablo 1.1 Kategori II’ye göre; kişinin tüm vücut engellilik oranının %8 (yüzdesekiz) olduğu, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 6 (altı) aya kadar uzayabileceği, iyileşme süresi içerisinde 1 (bir) ay süreyle başka birisinin yardımına gereksinim duyabileceği bildirilmiştir.
Dosya üzerinden GÜNSÜZ bilirkişi incelemesi yapılarak dosyanın aktüerya bilirkişisi ve doktor bilirkişisine tevdi ile rapor düzenlenmesinin istenilmesine karar verilmiş olup, Tazminat Hesap Uzmanı bilirkişi … ve doktor bilirkişi …. 09/01/2023 tarihli raporlarında özetle; dava konusu kazada davacının yaralanmalarının çoğunun kamuya ait …. Hastanesi, …. Hastanesi ve …Hastanesinde gerçekleştirilmiş olup, SGK’ya fatura edilmek suretiyle karşılanmış olduğunu, yapılan tedavilere dair dosyada mübrez ödeme belgesine rastlanmamış olduğunu, dava dosyasında herhangi bir tedavi gideri, taksi ücreti ve bakıcı giderine ödenen ücretlerle ilgili herhangi bir belgeye (Gider Makbuzu, Ödeme Dekontu veya İmzalı Kayıt v.s.) rastlanmamış, buna rağmen, mahkememizce daha iyi değerlendireceği gibi Hukukumuzda belge sunulamasa da Bilirkişi marifetiyle zorunlu tedavi giderlerinin hesaplanabileceğinin yerleşik uygulama olduğunu, bu kapsamda; tedavi giderlerinin, trafik kazası dolayısıyla yaralanan kişinin bedenen eski haline dönmesi ve hastalığının artmasının engel olması amacıyla tedavi ile ilgili yapılan tüm masraflar olduğunu, davacının tedavisi boyunca KORSE ve CANADİEN TİPTE KOLTUK DEĞNEĞİ kullanması gerektiğini, bunların 2016 yılında sırasıyla ortalama 100,00 -TL ve 130,00 -TL’ye temin edilebildiğini, davacının trafik kazası nedeniyle süren tedavisi boyunca sonrası takdiren 1.500,00 -TL, YOL GİDERİ’ne katlanmak zorunda kalmış olabileceğinin hesaplanmış olduğunu, 21.08.1989 doğumlu olan davacı … 21.08.2016 kaza tarihi itibarı ile (29) yaşında olup, TRH-2010 Erkek yaşama tablosuna göre muhtemel bakiye ömrünün (45) yıl ve (74) yaşına kadar yaşayacak olduğunu, Yargıtay’ın bu konudaki yerleşmiş içtihatlarına göre aktif çalışma yaşı sonunun (60) olarak kabul edilmekte olduğunu, davacının (29-60) yaşları arasındaki aktif dönemi (31) yıl ve (60-74) yaşları arasındaki pasif dönemi (14) yıl olduğunu, ATK … İhtisas Kurulunun …. tarihli raporunda davacının; tüm vücut engellilik oranının %8 olduğunun, geçici iş göremezlik süresinin (6) ay olduğunun belirtilmekte olduğunu, davacının kaza tarihinde güvenlik görevlisi olarak 2.000,00 TL ücret ile çalıştığı beyan edilmiş olmakla birlikte; davacının kazançlarına ilişkin SGK Hizmet Dökümü veya bordro vs belge görülememiş, bu nedenle bekar çalışanlar için uygulanan net asgari ücretlerin hesaba esas alınacak olduğunu, İşleyecek (bilinmeyen) Aktif ve Pasif Dönemdeki Kazançların; 21.08.2023 den itibaren işleyecek devre sonuna kadar Yargıtay 9., 10., 17. ve 21. Hukuk Dairelerinin bu konudaki yerleşmiş içtihatlarında belirtilen hususlar da nazara alınarak ortalama yıllık kazanç esasına göre değil, her yıl için ayrı ayrı %10 Artış ve yine her yıl için ayrı ayrı %10 iskontolama esasına göre değerlendirme ve hesaplama yapılacak olduğunu, kazalının işleyecek aktif ve pasif devre başındaki hesaba esas net aylık ücreti 8.506,80 TL olduğuna göre davacının; işleyecek aktif ve pasif devre başında yıllık net kazancının; 8.506,80 TL x 12 Ay = 102.081,60 TL olduğunu, Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 08.03.2011 tarih ve 2010/11117 Esas, 2011/2009 K sayılı kararında ve diğer bu konudaki yerleşmiş içtihatlarında, bakıcı gideri brüt asgari ücretlere göre belirlenmesi gerektiği belirtildiğinden; davacının bakıcı giderlerinin brüt yasal asgari ücretlere göre, bakıcı gideri nedeniyle maddi tazminatı hesaplanacak olduğunu, davacının 1 aylık bakıcı giderinin 1.647,00 TL olduğunu, olayın meydana gelmesinde davacı %10 oranında kusurlu olduğundan hesaplanan maddi zarar tutarından %10 oranında kusur indirimi yapılacak olduğunu, somut olay iş kazası olmadığından 5510 sayılı yasanın 19. Maddesine göre SGK tarafından davacıya sürekli iş göremezlik geliri bağlanabilmesinin mümkün olmadığının, bununla birlikte SGK tarafından davacıya geçici iş göremezlik ödemesi yapılmış ise yapılan geçici iş göremezlik ödemesinin hesaplanan geçici iş göremezlik maddi zararından tenzili gerekeceğini, davacıya maddi tazminat ödemesi yapıldığına dair makbuz, belge vs olmadığından ödeme tenziline yer bulunmadığını, … plakalı araç kaza tarihinde geçerli ZMSS poliçesi ile davalı sigorta şirketi tarafından sigortalanmış olup, kaza tarihi itibarı ile Hazine Müsteşarlığınca belirlenmiş olan ZMSS poliçe limitlerinin sakatlık yönünden 310.000,00 TL ve tedavi gideri yönünden 310.000,00 TL olduğunu, davacının geçici iş göremezlik maddi zararı 7.183,04 TL, tedavi gideri maddi zararı 3.039,30 TL olmak üzere tedavi gideri teminatı kapsamında değerlendirilen maddi zararları toplamı 10.222,34 TL olup, 310.000,00 TL tutarındaki tedavi giderinin teminat limitinin altında kalmakta olduğunu, davacının sürekli iş göremezlik maddi zararı 296.847,58 TL olup, 310.000,00 TL tutarındaki sakatlık teminat limitinin altında kalmakta olduğunu, davalı sigorta şirketine dava öncesinde 09.02.2017 tarihinde ihtar ve ihbar edildiğinin dosyadaki teslim belgesinden görülmüş, buna göre; 09.02.2017 tarihinin 8 iş günü sonrası olan 22.02.2017 tarihinin davalı sigorta şirketi yönünden temerrüt başlangıcını teşkil edeceği kanaatine varılmış olduğunu, davalı sürücü yönünden ise temerrüt başlangıcı haksız fiilin başlangıcı olan 21.08.2016 kaza tarihi olduğunu, faiz nev’inin talep ile bağlı kalınarak yasal faiz olduğu kanaatine varılmış olduğunu SONUÇ OLARAK; davacının nihai ve gerçek geçici iş göremezlik maddi zararının 7.183,04 TL olduğunu, davacıya SGK tarafından geçici iş göremezlik ödemesi yapılmış ise yapılan ödemenin rücuya tabi kısmının hesaplanan geçici iş göremezlik maddi zararından tenzilinin gerekeceğini, davacının nihai ve gerçek sürekli iş göremezlik maddi zararının 296.847,58 TL olduğunu, davacının nihai ve gerçek bakıcı gideri maddi zararının 1.482,30 TL olduğunu, davacının 230,00 TL tıbbi malzeme, 1.500,00 TL ulaşım olmak üzere diğer tedavi gideri toplamının 1.730 TL olarak tespit edildiğini, ancak davacının davalının %90 kusuruna isabet eden (1.730,00 TL x 39690 kusur) = 1.557,00 TL tutarını talep edebileceğini, temerrüt başlangıcının davalı sigorta şirketi yönünden 22.02.2017 tarihi, davalı sürücü yönünden 21.08.2016 kaza tarihi ve faiz nev’inin yasal faiz olduğunu bildirmişlerdir.
Davacı vekili 11/01/2023 tarihli ıslah dilekçesi ile; bilirkişi raporu doğrultusunda maddi tazminat taleplerini 297.469,91 TL olarak arttırmakla maddi tazminat taleplerini 307.069,92 TL olarak ıslah ettiklerini, 09/01/2023 tarihli bilirkişi raporu ile tespit olunan tazminat alacaklarına ilişkin tamamlama harcının ödendiğini, HMK 107. madde hükmü gereğince BELİRSİZ ALACAK davası olarak açılan fazlaya ilişkin hakları saklı tuttukları 25.06.2017 tarihli dava dilekçeleri ile 9.600,00TL maddi tazminat talepleri üzerinden harç yatırılmış olup; 1.000,00TL Geçici İş Görmezlik Maddi Zararı, 8.000,00 TL Sürekli İş Görmezlik Maddi Zararı , 400,00 TL Bakıcı Gideri ve 200,00 TL Diğer Tedavi Giderleri taleplerini 09.01.2023 tarihli bilirkişi raporunda belirtilen değerler üzerinden harcı tamamladıklarını, 25.06.2017 tarihli dava dilekçeleri ile davalı sigorta şirketi yönünden olay tarihi olarak geçen faiz işleme başlangıç tarihini 22.02.2017 olarak ıslah ettiklerini, öncelikle Geçici İş Görmezlik Maddi Zararı, Sürekli İş Görmezlik Maddi Zararı, Bakıcı Gideri ve Diğer Tedavi Giderleri talepleri ile ilgili belirsiz alacak üzerinden açılan davanın 09.01.2023 tarihli bilirkişi raporunda belirtilen değerler üzerinden kabulüne, mahkememiz aksi kanaatte olması halinde ise ıslah edilen değerler üzerinden kabulü ile davalı … açısından 21.08.2016 kaza tarihinden itibaren, davalı … SİGORTA A.Ş açısından ise 22.02.2017 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline, 20.000,00 TL manevi tazminata olay tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalı … ‘ dan tahsili ile yargılama giderlerinin davalı taraflar üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Ölüm ve cismani zarara dayalı olarak açılan iş bu davada, davacının kaza nedeni ile yaralanmış olduğu, davalıların kazaya sebebiyet verdiği iddia olunan aracın maliki ve ZMMS sigortası olduğu, tüm dosya kapsamının bir arada değerlendirilmesinde; 21/08/2016 tarihinde davacının kullanmakta olduğu ve adına kayıtlı … plaka sayılı motosiklet ile …. Mahallesi istikametinden … Mahallesi istikametine seyir halinde iken davalı …’in sevk ve idaresindeki … plakalı aracın Kestanelik- Çanakça yolundan …. sokağına ani dönüş yaptığı esnada sağ yan ön taraftan davacının aracına çarpmış olduğu, davacının maluliyetine ilişkin dosya arasında alınmış iki ayrı ATK raporu olduğu görülmüş ise de kaza tarihi itibari ile Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümleri uyarınca davacının maluliyetinin tespitinde 23/06/2022 tarihli ATK raporunun esas alınması gerektiği, buna göre davacının tüm vücut engelilik oranının % 8 olduğu, iyileşme süresinin kaza tarihinden itibaren altı aya kadar uzayabileceği, işbu dosya kapsamında alınan kusur raporuna göre meydana gelen kazanın oluşumunda davalı …’nın % 90 oranında kusurlu olduğu, davacının ise % 10 oranında kusurlu olduğu, kaza nedeni ile görülen Çatalca …. Asliye Ceza Mahkemesinin … E. Sayılı dosyasında davacının kusurunun bulunmadığına yönelik rapor alındığı ve bu kabul doğrultusunda karar verilmiş olduğu, verilen kararın kesinleştiği, her ne kadar ceza yargılamasının maddi gerçeklik doğrultusunda yargılama yapılması gerektirmesi nedeni ile davacı tarafın meydana gelen kazada kusurunun bulunmadığı kabulü ile hüküm kurulması gerektiği düşünülmüş ise de alınan aktüerya bilirkişi heyeti raporu davacının kazanın oluşumunda % 10 oranında kusurlu olduğu kabul edilerek talep edebileceği geçici iş göremezlik maddi zararının 7.183,04 TL, sürekli iş göremezlik zararının 296.847,58 TL, bakıcı gideri zararının 1.482,30 TL olarak hesap edildiği ve davacı vekilinde sunulan ıslah dilekçesinde belirtilen bedeller üzerinde harcın tamamlandığı, bu nedenlerle taleple bağlı kalınarak maddi tazminata ilişkin davanın kabulü ile davacı taraf için 7.183,04 TL geçici iş göremezlik zararı, 296.847,58 TL kalıcı iş göremezlik zararı, 1.482,30 TL bakıcı gideri, 1.557,00 TL tedavi gideri, toplam ‭307.069,92 maddi tazminatın davalı sigorta şirketi yönünden 22/02/2017 tarihinden, davalı … yönünden kaza tarihi olan 21/08/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Davacı tarafından manevi tazminat isteminde bulunulmuş olup, olayın oluş şekli, tarafların kusur oranları, yaralanmanın derecesi, tarafların sosyal ve ekonomik durumları nazara alınarak, davacının manevi tazminata ilişkin davasının kısmen kabul-kısmen reddi ile; davacı taraf için 12.000,00-TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 21/08/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’den tahsili ile davacı tarafa verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere:
A) MADDİ TAZMİNATA İLİŞKİN DAVANIN KABULÜ İLE,
1-Davacı taraf için 7.183,04 TL geçici iş göremezlik zararı, 296.847,58 TL kalıcı iş göremezlik zararı, 1.482,30 TL bakıcı gideri, 1.557,00 TL tedavi gideri, toplam ‭307.069,92 maddi tazminatın davalı sigorta şirketi yönünden 22/02/2017 tarihinden, davalı … yönünden kaza tarihi olan 21/08/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa VERİLMESİNE,
2-Alınması gereken 20.975,95 TL harçtan peşin alınan 101,10 TL peşin harç ile 1.016,01 TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 1.117,11 TL harcın mahsubu ile bakiye 19.858,84 TL eksik harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye gelir KAYDINA,
3-Davacı tarafça sarf edilen ilk dava açılış harç gideri 132,50 TL ile tamamlama harcı 1.016,01 TL olmak üzere toplam 1.148,51 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Davacı tarafça sarf edilen bilirkişi, ATK, tebligat ve posta masrafı 6.849,50 TL yargılama giderinin kabul oranı (%97,55) ret oranı (%2,45) dikkate alınarak hesaplanan 6.681,69-TL’nin 1/2 sine tekabül eden 3.340,84-TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE, bakiye kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davacı yararına A.A.Ü.T. gereğince takdir edilen 45.989,79 TL ücreti vekaletin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
B)MANEVİ TAZMİNATA İLİŞKİN DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE,
6-Davacı taraf için 12.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 21/08/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’den alınarak davacıya VERİLMESİNE, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
7-Alınması gereken 819,72 TL harcın davalı … ….’dan alınarak hazineye gelir KAYDINA,
8-Davacı tarafça sarf edilen bilirkişi, ATK, tebligat ve posta masrafı 6.849,50 TL yargılama giderinin kabul oranı (%97,55) ret oranı (%2,45) dikkate alınarak hesaplanan 6.681,69-TL’nin 1/2 sine tekabül eden 3.340,84-TL’sinin davalı … ….’dan alınarak davacıya VERİLMESİNE, bakiye kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
9-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davacı yararına A.A.Ü.T. gereğince takdir edilen 9.200,00 TL ücreti vekaletin davalı … ….’dan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
10-Davalı … …. kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden bu davalı yararına A.A.Ü.T. gereğince takdir edilen 8.000,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak bu davalıya VERİLMESİNE,
11-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
Dair davacı ve davalı … vekilinin yüzüne karşı, diğer davalı tarafın yokluğunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.31/01/2023

Katip …
¸

Hakim ….
¸