Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/487 E. 2023/182 K. 28.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/487 Esas
KARAR NO : 2023/182

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/05/2022
KARAR TARİHİ : 28/02/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 06/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden davalı borçlu şirket aleyhine başlatmış oldukları faturaya dayalı ilamsız icra takibine, davalı borçlu tarafından yasal süresi içerisinde itiraz edildiğini, iş bu dava açılmadan önce arabuluculuğa başvuru yapıldığını, ancak anlaşma sağlanamamış olduğunu, müvekkilinin, inşaat sektöründe hafriyat ve yıkım işi ile uğraşan bir tacir olduğunu, müvekkilinin, 2018 yılında davalı şirketin yapımını üstlendiği … İli, … ilçesi, … mahallesinde bulunan “…” projesine ait inşaatın enkazını kaldırma ve taşımasını yapmak için davalı taraf ile 299.590,20 TL karşılığında anlaşmış olduğunu, müvekkilinin, söz konusu inşaatın enkazını kaldırma ve taşıma işini zamanında tam ve eksiksiz bir şekilde yerine getirmiş, ancak davalı tarafın, anlaşılan miktarı müvekkiline tam olarak ödememiş olduğunu, davalı şirketin, 2018 yılından bu yana müvekkiline parça parça toplamda 246.000,00 TL ödeme yapmış, bakiye kalan 53.090,20 TL’yi ise hiçbir surette ödememiş olduğunu, müvekkilinin, bakiye alacağın ödenmesi yönünde davalı şirketle sürekli iletişime geçtiğini, ancak bir türlü olumlu sonuç alamamış olduğunu, icra takibine konu edilen 15.11.2018 Tarihli, … Seri Numaralı ve 299.590,20 TL Bedelli Faturanın, 15.11.2018 tarihinde davalı şirket tarafından teslim alınmış, davalı şirket tarafından söz konusu faturaya süresi içerisinde herhangi bir itiraz edilmemiş olduğunu, davalı şirketin mezkur faturayı cari hesaplarına işlemiş ve KDV’sini kullanmış olduğunu beyanla; davanın kabulü ile, itirazın iptaline ve takibin devamına, davalı aleyhine %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı şirkete usulünce tebligat yapıldığı, ancak davaya cevap verilmediği görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, fatura alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin olup, uyuşmazlık; taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında davacının, davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının ne kadar olduğu, varsa yapılan ödemeler, ödeme konusundaki tarafların beyan ve itirazları nazara alındığında davacının alacağının kalıp kalmadığı hususlarındadır.
Büyükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının celbi talep edilmiş, dosya uyap sistemi üzerinden mahkememize gönderilmiş olup, davacı takip alacaklısı tarafından davalı takip borçlusu aleyhine 53.090,20 TL bakiye fatura alacağı, 29.982,88 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 83.073,08 TL üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı takip borçlusu şirket tarafından takibe itiraz edildiği anlaşıldı.
Dosya kapsamı ve toplanan deliller hep birlikte değerlendirilerek, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında davacının, davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının ne kadar olduğu, varsa yapılan ödemeler, ödeme konusundaki tarafların beyan ve itirazları nazara alındığında davacının alacağının kalıp kalmadığı hususlarının tespiti için tarafların Ticari Defter ve belgeleri ile dosya üzerinde 26/12/2022 günü saat 14:30’da Mahkememiz duruşma salonunda bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, Mali Müşavir bilirkişi … 27/01/2023 tarihli raporunda özetle; davacı vekili tarafından mahkememiz duruşma salonunda sunulan 2018 yılı ticari defterleri ve takip eden dönemlere ilişkin muavin defter kayıtları üzerinde gerekli incelemeler yapılmış olduğunu, dava konusu alacak, davacı tarafından düzenlenen 15/11/2018 tarihli faturaya dayandırıldığından, davacı şirketin 2018 yılı ticari defter ve belgeleri incelenmiş olup, 2018 yılına ait defterlerin açılış onaylarının yasal süresi içinde yapıldığı, muhasebe kayıtlarının bilgisayarlı muhasebe programında tutulduğu ve süresi içinde fiziki defterlere aktarıldığı, yevmiye defterine kaydedilen işlemlerin usulünce defteri kebir hesaplarına yansıtıldığı, sonuç hesaplarının Envanter defterine aktarıldığı ve defterlerin birbirini doğruladığı tespit edildiğinden, inceleme konusu defterlerin HMK Md. 222 de aranan koşulları sağladığı kanaatine varılmış olduğunu, dava konusu alacak tutarının 15/11/2018 tarih ve … sıra nolu faturadan kaynaklı olup, bu faturanın 20/11/2018 tarih ve … yevmiye numarası ile yevmiye defterine kaydedildiğinin, bu kayıt ile 120.120.66 hesapta takip edilen … HS. Borcuna 299.590,00 TL kaydedildiğinin, bu satış faturasının Kasım/2018 dönemi KDV beyannamesi ile Sarıyer Vergi Dairesine beyan edildiğinin, yine Kasım/2018 dönemi BS formu ile Sarıyer Vergi Dairesine bildirildiğinin tespit edilmiş olduğunu, davalı adına takip edilen Muavin Defter dökümlerinin incelenmesinde, davalı şirket tarafından davacıya 08/10/2018 tarihinde (05/01/2019 vadeli 40.000,- TL 24/07/2019 vadeli 30.000,- TL, 31.12.218 vadeli 50.000,- TL ve 30/12/2018 vadeli 25.000,- TL) olmak üzere toplam 195.000,00 TL tutarında ödeme yapıldığının, 31/12/2018 tarihi itibariyle hesap bakiyesinin 104.590,00 TL olduğunun, 05/01/2022 tarihinde 51.499,80 TL tutarında bir ödeme daha yapıldığının bu tarih itibariyle hesap bakiyesinin 53.090,20 TL olduğunun tespit edilmiş olduğunu, yapılan bu tespitlere göre; davacının ticari defter ve belgelerinde, davalı şirketin borç bakiyesinin 53.090,20 TL gösterilmiş olup, 05/01/2022 itibariyle, davacının davalı şirketten 53.090,20 TL alacaklı durumda olduğunun kanaatine varılmış olduğunu, icra takibinde 53.090,20 TL asıl alacak gösterilmiş olduğunu, davacı tarafından dosyaya sunulan belgeler, incelenen ticari defterler ve Sarıyer Vergi Dairesi Başkanlığınca dosyaya gönderilen 08/06/2022 tarihli yazıya göre; davacı …’an … vergi sicil numarası ile Sarıyer Vergi Dairesinin mükellefi olduğunun Faaliyet alanının “Karayolu ile şehirler arası yük taşımacılığı” olduğunun Bilanço usulüne göre defter tuttuğunun Dosyada bir sureti bulunan 15/11/2018 tarihli ve … sıra numaralı fatura ile, davalı şirkete “… Şantiyesi hafriyat bedeli ve makine çalışması” açıklamasıyla 253.890,00 TL + 45.700,20 TL KDV olmak üzere toplam 299.590,20 TL tutarında fatura düzenlendiğinin, bu faturanın yasal süresi içinde ticari defterlere işlendiğinin ve aynı zamanda Sarıyer Vergi Dairesine KDV beyanı ve BS formu ile bildirildiğinin, davalı şirket tarafından ise iş bu fatura düzenlenmeden önce 08/10/2018 tarihinde avans mahiyetinde davacıya 195.000,00 TL ödeme yapıldığının, fatura düzenlendikten sonra 05/01/2022 tarihinde 51.499,80 TL ödeme daha yapıldığının, 05/01/2022 tarihi itibariyle davalı şirket tarafından davacıya toplam 246.499,80 TL ödeme yapıldığının, bu tarih itibariyle hesap bakiyesinin 53.090,20 TL olduğunun, davacının davalı şirketten 53.090,20 TL alacaklı durumda bulunduğunun tespit edilmiş olduğunu, davalı şirket tarafından, davaya cevap verilmediği gibi, mahkememizce belirtilen gün ve saatte defter ve belgeler duruşma salonunda hazır bulundurulmamış ayrıca, defterlerin yerinde incelenmesi yönünde bir talebe de rastlanmadığından, davalı şirketin defterleri üzerinde herhangi bir inceleme yapılması imkanı olmadığını, ancak, davalı şirket tarafından fatura düzenlenmeden önce ve fatura düzenlendikten sonra davacıya ödeme yapılmış olması, bu faturaya itirazda bulunulmamış olması ve söz konusu faturanın Sarıyer Vergi Dairesine bildirilmiş olması ve usulünce davacının defterlerine kaydedilmiş olması hallerine göre, davacının davalı şirketten 53.090,20 TL tutarında alacaklı olduğu kanaatine varılmış olduğunu, icra takibinde 29. 982,20 TL işlemiş faiz talep edilmiş olduğunu, davanın taraflarının tacir olup aralarındaki ilişkinin de ticari ilişki niteliğinde olduğunu, taraflar arasında yapılacak işle ilgili yazılı bir sözleşme bulunmadığı gibi Cari Hesap Sözleşmesi de bulunmadığını, ancak, muhasebe uygulamaları gereğince, tarafların birbiriyle karşılıklı olarak alacaklanıp borçlanmalarına ilişkin işlemlerin borç ve alacak olarak kaydedildiği hesabın, Cari Hesap niteliğinde olduğunun, davalı şirket tarafından henüz fatura düzenlenmeden önce 5 adet vadeli çekle avans mahiyetinde ödeme yapıldığının, davacı tarafından 15/11/2018 tarihinde davalı şirkete fatura düzenlediğinin, bu faturanın düzenlenmesinden sonra davalı şirket tarafından 05/01/2022 tarihinde ödeme yapıldığının, bu süre zarfında fatura alacaklısı tarafından faiz adı altında bir bedel talep edilmediğini, bu hususta bir ihtarname göndererek alacağını talep etmediğinden faiz başlangıcının fatura tarihi olamayacağını, davalı tarafından son ödemenin yapıldığı 05/01/2022 tarihi itibariyle, kalan 53.090,20 TL bakiye bakımından temerrüt oluştuğunu, bu tarihten takip tarihine kadar geçen süre için, ticari işlere uygulanan oran üzerinden faiz hesaplanması gerektiğinin değerlendirilmiş olduğunu SONUÇ OLARAK; takip tarihi itibariyle, davacının davalı şirketten 53.090,20 TL tutarında alacaklı durumda olduğunu, takibin devamına karar verilmesi halinde, dikkate alınacak asıl alacak tutarının 53.090,20 TL olacağını, takip tarihi itibariyle, davacının talep edebileceği işlemiş faiz tutarının 160,36 TL olacağını bildirmiştir.
Davalı şirketin usulune uygun yapılan tebligata rağmen inceleme gününde ticari defter ve kayıtlarını ibraz etmediği, ticari defterlere delil olarak dayanan davacının usulüne uygun ve alacağın kaynağını oluşturan kayıtları içeren ticari defterlerinin lehine kati delil teşkil ettiği, davacının incelenen ticari defterlerine göre takip tarihi itibariyle davalıdan 53.090,20 TL alacaklı olduğu, takip dayanağı 15.11.2018 tarihli faturanın davacı tarafın defterlerinde kayıtlı olduğu, takip konusu faturaya istinaden yapılan kısmi ödemeler bulunduğu ve yapılan ödemelerin de defterlerde kayıtlı olduğu, davalı şirketin usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen ticari defterlerini sunmayarak davacının ticari defter kayıtlarının HMK’nın 222. maddeye göre lehine delil oluşturup oluşturmadığının tam olarak incelenebilmesine engel olduğundan sunulmayan ticari defterlerinde de davacının alacaklı olduğuna dair kayıtların mevcut olduğu halde sunulmadığının ve bunun sonucunda da davacıya ait incelenen defter kayıtlarının davacı lehine delil oluşturduğunun kabulü gerektiği (Yargıtay (Kapatılan) … Hukuk Dairesinin … Esas, … Karar, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi …. Hukuk Dairesinin … Esas … Karar, Antalya Bölge Adliye Mahkemesi …. Hukuk Dairesinin … Esas … Karar, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesinin … Esas … Karar, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi …. Hukuk Dairesinin … Esas … Karar sayılı ilamları), böylelikle icra takibine konu alacağın varlığı davacı tarafın usulüne uygun tutulmuş ticari defter ve kayıtları ile ispatlandığı, davalı tarafın yapmış olduğu kısmi ödemeler dikkate alındığında davalının 06/01/2022 tarihi itibari ile temerrüde düşmüş olduğunun kabul edilebileceği, uygulanması gereken faiz oranının % 15,75 olduğu, buna göre davacı tarafın talep edebileceği işlemiş faizin 160,36 TL olduğu, hüküm vermeye elverişli olduğu değerlendirilen bilirkişi tarafından sunulan rapor da dikkate alınarak açılan davanın kısmen kabul kısmen reddi ile, Büyükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra takip dosyasında davalı tarafın yapmış olduğu itirazın kısmen iptaline, takibin 53.090,20 TL asıl alacak, 160,36 TL işlemiş faiz üzerinden devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine, alacak likit olmakla icra inkar tazminatına ilişkin talebin kabulüne dair karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere:
AÇILAN DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE;
1-Davalı tarafın Büyükçekmece … İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasında yapmış olduğu İTİRAZIN KISMEN İPTALİ İLE, takibin 53.090,20 TL asıl alacak, 160,36 TL işlemiş faiz üzerinden DEVAMINA, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
2-Davacı tarafın icra inkar tazminatı talebinin kabulü ile asıl alacağın %20 sine tekabül eden 10.618,04 TL icra inkar tazminatının davalı taraftan alınarak davacı tarafa VERİLMESİNE,
3-Alınması gereken 3.637,55 TL harçtan peşin alınan 1.003,32 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.634,23 TL eksik harcın davalıdan alınarak hazineye gelir KAYDINA,
4-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13.maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.560,00 TL arabuluculuk ücretinden 999,96-TL’sinin davalıdan, 560,04-TL’sinin davacıdan alınarak hazineye gelir KAYDINA,
5-Davacı tarafça sarf edilen ilk dava açılış harç gideri 1.084,02 TL’nin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davacı tarafça sarf edilen bilirkişi, tebligat ve posta masrafı 1.638,25-TL yargılama giderinin kabul oranı (%64,10) ret oranı (%35,90) dikkate alınarak hesaplanan 1.050,12-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, bakiye kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
7-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davacı yararına A.A.Ü.T. gereğince takdir edilen 9.200,00 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
8-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davalı yararına A.A.Ü.T. gereğince takdir edilen 9.200,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
9-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, (e-duruşma ortamında) davalı tarafın yokluğunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 28/02/2023

Katip …
¸

Hakim …
¸