Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/435 E. 2023/544 K. 18.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/435
KARAR NO : 2023/544

DAVA : İtirazın İptali (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/05/2022
KARAR TARİHİ : 18/05/2023
KARARIN YAZILDIĞI TARİH:
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın dava dilekçesinde özetle; Davalı … ile Bakırköy … İcra Müdürlüğü …. E. sayılı dosyanın diğer borçlusu ….’ın, ….’ın mirasçıları olduğunu, …’ın, müvekkiline … çek numaralı, keşide yeri İstanbul, keşide tarihi 10.12.2015 olan 52.000,00-TL değerinde çek keşide ettiğini, işbu çekin karşılıksız çıkması sonucu Bakırköy …. İcra Müdürlüğü …. E. sayılı dosya ile 22.12.2015 tarihinde icra takibi başlatıldığını, takip öncesinde …’ın 26.11.2015 tarihinde vefat ettiğini, borçlunun vefatı bilinmeden açılan Bakırköy … İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı icra takibi, Bakırköy …. İcra Hukuk Mahkemesi … E. … K. Sayılı 02/11/2020 karar tarihli ilamı ile mirası ret süresini beklenilmeksizin icra takibi açıldığı gerekçesi ile usulden iptal edildiğini, iptal edilen Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından işleme konulan çekle ilgili olarak son işlem 20.11.2017 tarihinde yapıldığını, 26.11.2015 tarihinde …’ın vefatı ile tüm malvarlığı, borç ve alacakları mirasçıları davalı … ile diğer borçlu ….’a geçtiğini, tarafların 3 ay içinde mirası reddetmediğini, mirası kabul eden mirasçıların, …’ın müvekkiline keşide ettiği çekin tüm yükümlülüklerini kabul ettiğini, çekin borçlusu haline geldiklerini, davalı ve diğer borçlunun çekten haberdar olmaları ve yıllar içinde ödemeye yönelik hiçbir yaklaşım göstermemeleri sonucu Bakırköy …. İcra Müdürlüğü …. E. sayılı dosya ile icra takibi başlatıldığını, icra takibinde alacağın neden kaynaklandığının açıkça belirtildiğini, alacak kalemlerinin açıkça yazıldığını, çekin bedeli ve keşide tarihi olan 10.12.2015 tarihinden itibaren işleyen faizin icra takibinde talep edildiğini, borçluların yapmış oldukları itirazda hem İcra Müdürlüğünün yetkisine ve hemde esasa itiraz edildiğini, yapılan itirazlar haksız olduğunu, bu sebepler doğrultusunda davanın kabulü ile Bakırköy …. İcra Müdürlüğü …. E. sayılı dosya ile başlatılan icra takibine yapılan İcra Müdürlüğün yetkisine ve esas ilişikin itirazın iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine alacağın %20sinden az olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmolunmasına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı uhdesine yazılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP; Davalı tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; Davanın görevli mahkemede açılmadığını, taraflar arasında mevcut uyuşmazlıkta görevli mahkemenin asliye hukukmahkemesi olduğunu, davaya konu icra takibinin, takip talebinde “10.12.2015 tarihinde keşide edilen 52.000,00-tl bedelli çek sebebi ile sebepsiz zenginleşilen borç miktarı” denildiğini, ancak davacı vekilinin dava dilekçesinde de belirttiği üzere bahse konu kıymetli evrak kambiyo vasfını yitirdiğini, takibe konu edilen kıymetli evrağın zamanaşımına uğradığını, bu durumda davada ttk’da düzenlenen kambiyo hukukuna ilişkin hükümlerin uygulanma olanağı olmadığını, davanın ticari dava niteliğinde olmadığını, davaya bakmakla görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğunu, bu sebeple davanın görev yönünden reddi gerektiğini, takip ve davanın yetkili yerde açılmadığını, iik m.50 atıfla hmk hükümlerine göre yetkili yer borçlunun/davalının yerleşim yeri olduğunu, takibin yetkisiz icra müdürlüğünden başlatıldığını, yetki yönünden davanın reddi gerektiği, zira kanuna ve kamu düzenine açıkça aykırılık teşkil eden takip yönünden yapılan işlemler yok hükmündedir. işbu sebeple alacağa konu olduğu iddia edilen kıymetli evrak vadesi iddia edildiği gibi 10.12.2015 olsa bile 10.12.2018 tarihinde kambiyo vasfını yitirdiğini, davacı vekilinin dava dilekçesinde davayı ttk m. 732 hükmüne bağlı olarak açtığını iddia ettiğini, ilgili kanun maddesinde zamanaşımı süresinin 1 yıl olarak belirlendiğini, bu sebeple iddia edilen talebin zamanaşımına uğradığını, müvekkilinin temerrüde düşürülmeden hukuka aykırı şekilde kambiyo vasfını yitirmiş kıymetli evrakın vade tarihinden itibaren faiz işletilmesinin hukuka aykırı olduğunu, faiz türünün yanlış belirlendiğini, netice itibariyle faiz yönünden davanın reddi gerektiği, davacı muris …’tan alacaklı olduğunu iddia ettiğini, mirasçıların muris öldüğünde miras hakkı üzerinde elbirliği ile malik olacağını, işbu sebeple davanın yalnızca müvekkili …’a değil diğer mirasçı ….’a da açılması gerektiği, işbu sebeple davanın reddi gerektiğini, davacının davasını ttk m.732 hükmüne bağlı olarak açtığını bu sebeple ispat külfetinin davalıya ait olduğunu iddia ettiğini, davanın ttk m.732 hükmüne göre açılmış olamayacağını, ttk m.732 hükmü uyarınca davanın yalnızca keşideciye karşı ileri sürülebileceğini, ispat külfetinin davacıda olduğunu, bu nedenlerle öncelikle davanın dava şartı noksanlığından usulden reddine, aksi halde müvekkil hakkında açılmış bulunan işbu itirazın iptali davasının esastan reddine, takibinde haksız ve kötü niyetli olan alacaklı hakkında takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere tazminata mahkûm edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava İtirazın iptali istemli dava olup taraflar arasındaki uyuşmazlık davacının takip konusu çek nedeniyle keşideci Mütevvefa …’ın mirasçısı olan davalıdan alacaklı olup olmadığı, TTK 732 maddesi kapsamında davacının davalıdan talepte bulunup bulunamayacağı hususlarına ilişkindir.
Bakırköy … SHM’nin … esas …. karar sayılı dosyasına, Bakırköy … SHM’nin … esas … karar sayılı dosyasında verilen gerekçeli kararın bir suretinin UYAP üzerinden celp edilmiştir. Bakırköy … İcra hukuk Mahkemesinin … E…. sayılı dosyasının, Bakırköy … İcra Müdürlüğünün …. sayılı dosyasının,Bakırköy … İcra Müdürlüğünün …. sayılı dosyası evrakları uyap sisteminden celp edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirilmesinde :Bakırköy … İcra Müdürlüğünün …. E Sayılı dosyası davacı tarafa Mütevvefa … mirasçılar …. ve …. hakkında takibe davaya konu çek ile ilgili olarak sebepsiz zenginleşmeden kaynaklı ilamsız takip yapıldığı bu takibe davalı …’ın itirazı üzerine itirazın iptali talepli dava açıldığı mahkememiz tarafından çekin yapılan incelemesine göre ; çekin … Bankası, keşide tarihi 10/12/2015, keşide yeri İstanbul, … çek numaralı, 52.000,00 TL bedelli olduğu, keşidecinin … olduğu, hamiline çek olduğu, arkasında ….’ün cirosunun olduğu ve çekin bankaya ibrazında karşılıksız çıktığı, davacının çekin yetkili hamili konumunda olduğu ve çekin halen davacının elinde bulunmasının çek bedelinin ödenmediğine karine teşkil ettiği, bu karinenin aksinin ise yani ödemenin varlığının ancak ciranta ile hamil veya keşideci ile hamil arasında düzenlenmiş yazılı bir belgeyle ispat edilebilecek olup davalının davacıya çek bedelinin ödendiği yönünde bir savunmasının olmamıştır. Davalı taraf cevap dilekçesinde mahkemenin ve icra dairesinin yetkisizi olduğundan bahisle yetki itirazında bulunmuşsa da dilekçesinde yetkili icra dairesini ve yetkili mahkemeyi açıkça göstermemiş olup bu şekli ile usulüne uygun bir yetki itirazında bulunmamıştır Davalının davada zorunlu dava arkadaşlığı olduğundan bahisle davanın tüm mirasçılara karşı açılması gerektiği iddiasında bulunmuş ise de MK 641md ve BK 163 md gereği mirasçılar murisin borçlarından dolayı üçüncü kişilere karşı müteselsilen sorumludur. Bunun sonucu olarak da alacaklı mirasçılardan birine, bir kısmına veya tamamına karşı dava açabilir. Eldeki davanın niteliği itibariyle mirasçılar arasında mecburi dava arkadaşlığı değil, ihtiyari dava arkadaşlığı olması nedeni ile davacının bu yöndeki itirazı da yerinde görülmemiştir .Davalı tarafa her ne kadar davalının zaman aşımı itirazında bulunmuş ise de 6102 sayılı TTK’nun 6273 sayılı Kanun’un 8. maddesi ile değişik 814. maddesine göre de, çeklerde zamanaşımı süresi üç yıldır. 6762 Sayılı 662. maddesinde zamanaşımını kesen sebepler “dava açılması, takip talebinde bulunulması, davanın ihbar edilmesi veya alacağın iflas masasına bildirilmesi” şeklinde sınırlı olarak sayılmıştır. Yine, TTK.nun 730/18. maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken aynı Kanunun 663/2. maddesi gereğince zamanaşımı kesilince son işlem tarihinden itibaren müddeti aynı olan yeni bir zamanaşımı işlemeye başlar. Ayrıca, alacaklının, takibin devamını sağlayıcı nitelikte her takip işlemi ile de zamanaşımı kesilir ve yeni bir süre işlemeye başlar. TTK 732/4 maddesi gereğince poliçenin zamanaşımına uğraması halinde, zamanaşımına uğradığı tarihten itibaren 1 yıl içinde sebepsiz zenginleşme davasının açılabileceği düzenlenmiş olup bu kapsamada Mütevvefa …. mirasçıları …. ve Davalı … hakkında davacı tarafça davaya konu çekten kaynaklı olarak 28/12/2015 tarihinde Bakırköy … İcra Müdürlüğünün …. esas takip başlatmış başlatılmış olup bu dosya da davacı tarafça en son takibin devamına sağlayıcı en son olarak 20/12/2017 tarihinde haciz talebinde bulunulduğu , 20/12/2020 tarihi itibarı ile 3 yıl geçmekle çek’in zamanaşımına uğradığı, davacı tarafça mütevvefa … mirasçıları …. ve …. hakkında davaya konu çek’e dayalı sebepsiz zenginleşmeden kaynaklı alacağın tahsili talepli 20/01/2021 tarihinde , Bakırköy Bakırköy … İcra Müdürlüğünün …. E Sayılı dosyası ile ilamsız takip başlatıldığı , davalının borca itirazı üzerine mahkememiz dosyasında da 10/05/2022 tarihinde , itirazın iptali davası açıldığı bu şekli ile süresi içerisinde icra takibi yapıldığı ve dava açıldığı anlaşılmakla davacının zamanaşımı itirazının yerinde olmadığı anlaşılmış olup ,İspat yükü bakımından TTK’nın 732. maddesinin 4. fıkrasında açıkça ispat külfetinin sebepsiz zenginleşmediğini iddia edene ait olduğu bu kapsamda ispat yükünün davalıda olduğu, mahkememizce incelenen çek uyarınca davacının çekin meşru hamili olduğu, davalının, davacıya çek bedelinin ödendiği yönünde bir savunmasının olmadığı, böyle bir savunması olsa da bu savunmanın da ispat edilemediği dikkate alındığında davalının bu şekilde davacı aleyhine sebepsiz zenginleştiği gözetilerek açılan davanın kabulü ile çekin zamanaşımına uğradığı sabit olup çek vasfını kaybetmiş olduğundan yazılı delil başlangıcı niteliğinde olduğu, bu nedenle ancak yasal oranda faiz istenebileceği, anlaşılmak açılan davanın kabulü ile; Bakırköy … İcra Müdürlüğünün …. icra takip sayılı dosyasında davalı tarafın 52.000,00 TL asıl alacak yönünden yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin 52.000,00 TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, davacının icra inkar tazminatı talebinin kabulü ile asıl alacağın %20’sine tekabül eden 10.400,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, dair karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
Açılan davanın KABULÜ ile;
1-Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün …. icra takip sayılı dosyasında davalı tarafın 52.000,00 TL asıl alacak yönünden yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin 52.000,00 TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine,
2-Davacının icra inkar tazminatı talebinin kabulü ile asıl alacağın %20’sine tekabül eden 10.400,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13.maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.560,00-TL arabuluculuk ücretinin, davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Alınması gereken 3.552,12-TL harçtan, davacı tarafından peşin olarak yatırılan 444,61-TL’nin mahsubu ile eksik kalan 3.107,51-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafça sarf edilen ilk dava açılış harç gideri 536,81-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafça sarf edilen tebligat ve müzekkere gideri ile bilirkişi sarf gideri olmak üzere toplam 89,75-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince takdir olunan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, yapılan yargılama neticesinde kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize müracaatla İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 18/05/2023
Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır