Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/365 E. 2022/739 K. 22.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/365 Esas
KARAR NO : 2022/739

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/04/2022
KARAR TARİHİ : 22/09/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 21/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Davalının müvekkiline karşı Bakırköy …. İcra müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından 28.12.2021 tanzim tarihli 22.01.2022 vade tarihli 5.000 Usd bedelli bonodan dolayı kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibi başlatılmış olduğunu, müvekkili aleyhine başlatılan icra takibinin haksız menfaat temin etmek maksadıyla başlatıldığını, müvekkili firmanın kurulduğu tarihten bu yana deri, kürk ve saraciye alanında faaliyet göstermiş bulunduğunu, halen bu alanda faaliyet gösterdiğini, dava konusu bonodan kaynaklanan bir borcu bulunmadığını, müvekkili şirket ile davalı arasında da sözlü olarak bir alım satım sözleşmesi kurulduğunu, sözlü olarak akdedilen sözleşme uyarınca davalının müvekkiline mal satmayı müvekkilinin de bu mal karşılığında 5.000 USD ödeme yapmayı kararlaştırıldığını, ortada her ne kadar bir kambiyo senedi olsa da kambiyo senedinin sebebini oluşturan satış sözleşmesinde davalı üzerine düşen mal teslim borcunu yerine getirmediğinden müvekkili tarafından ödenmesi gereken bir borcunda bulunmadığını beyanla açılan davalarının kabulü ile müvekkili şirketin borçlu olmadığının tespitini, davalının kötüniyetli olarak icra takibi başlattığından takip bedelinin %20’sinden aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatının davalıdan alınarak davacı müvekkiline verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP; Davalı vekili sunulan cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili …’ın davacı ve yetkilisi …’ın yıllardan beri ayrıca tanıyan ve …’ın zor günlerinde ona maddi manevi destek sağlamış olan bir kişi olduğunu, bu maddi destek sonucu müvekkili …’ın davacı ve yetkilisinden bu süreç sonunda toplam 6.000 USD ve 5.000 TL alacağı bulunduğunu, borçlunun bu borcuna karşılık …bank 03.02.2022 tarihli ve ….referans nolu 5.000 TL bedelli dekont ile TL cinsinden olan borcunu ödemediğini, ayrıca 6000 USD’lik ödemesine karşı 5.000 USD bedelli davaya konu şirket senedi ile 14.06.2022 vadeli, 18.03.2022 tanzim tarihli keşidecisi … ve lehtarı … olan 1000 Usd değerindeki senedi vererek müvekkiline olan borçlarını ödeme iradesini ortaya koyduğunu, fakat ilgili borcun yalnızca 5.000 TL’lik kısmını ödemiş olduğunu, borçlarını ödeyeceğini vaat etmiş olmasına rağmen ödemeleri gerçekleştirmediğini beyanla açılan davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava, menfi tespit davası olup, taraflar arasındaki uyuşmazlık; Davanın Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … sayılı takibe konu senedin teminat senedi olarak verilip verilmediği, davacının bono nedeniyle davalıya borçlu olup olmadığı hususlarındadır.
Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyası UYAP sistemi üzerinden mahkememize gönderilmiş, incelenmesinde; davalı takip alacaklısı tarafından davacı takip borçlusuna karşı toplamda 28/12/2021 tanzim tarihli, 22/01/2022 vade tarihli, 5.000,00-USD miktarlı bonodan kaynaklı takip başlatıldığı görülmüştür.
Davalının tacir tacir kaydına ilişkin olarak İstanbul Ticaret ve Sicil Müdürlüğüne müzekkere yazılmış cevabi yazısında davalı …’ın tacir kaydının bulunmadığından bahisle cevap verildiği ve Ümraniye Vergi dairesine yazılan müzekkere cevabı yazısında müzekkere yazılmış cevabı yazısında da 16/09/2017 tarihinden vergi kaydını terkin edildiğinden bahisle cevap verildiği görülmüştür.
Takip dayanağı senedin teminat senedi olduğu iddiasının; hangi ilişkinin teminatı olduğu senet üzerine yazılmak suretiyle yada yazılı bir belge ile senedin teminat senedi olduğuna dayanan ve bu sebeple borçlu olmadığının tespitini talep eden davacı tarafından ispatlanması gerekir.
Kambiyo senedi, hukuksal niteliğince, sebebini içermeyen bir borç ikrarı niteliğinde olup, soyut borç ikrarı içeren senedin bedelsizliğini lehtara karşı ileri süren taraf, önce bu senedin belli bir sebebi olduğunu, sonra da bu sebebin gerçekleşmediğini, HMK.nun 200 ve izleyen maddeleri uyarınca yasal ve yazılı deliller ile kanıtlamak durumundadır.
Davacının öncelikle sözleşme ilişkisini, sonrasında ise dava konusunu bononun davalıya bu sözleşme ilişkisi içerisinde verildiğini kesin delillerle ispat etmelidir.
Davacı tarafa dava dilekçesinde davalı ile arasında sözlü olarak bir alım satım sözleşmesi kurulduğunu, sözlü olarak akdedilen sözleşme uyarınca davalının davalıya mal satmayı davacınında bu mal karşılığında 5.000 USD ödeme yapmayı kararlaştırıldığını, davacının davalıya teminat olarak davaya konu senedi verdiğini belirtmiş olup davacı tarafından davalı … ile ile ilgili olarak yazılı bir sözleşme ibraz edilmemiştir.
Bu kapsamda davacının davacı ticari defterlerin incelenmesi talep etmiş olup davacı ile davalı … arasındaki sözleşme ilişkisi tespit edilse bile soyut borç ikrarı niteliğinde olan bononun davalıya bu sözleşme nedeniyle verildiği ticari defterlerle ortaya konulamayacağından ticari deftere incelenmesi talebi yerinde görülmemiş olup ayrıca davacının tanık dinletme talebi de alacağın miktarı itibariyle tanıkla ispatı mümkün olmadığı gibi delil başlangıcı da bulunmadığı da dikkate alınarak davacının tanık dinletme talebi de yerinde görülmemiş olup davacı vekilinin yemin deliline dayanmadıklarına dair beyanı hep birlikte değerlendirilmesinde dava ve takip konusu senetlerin teminat amaçlı değil, ifa uğruna düzenlenip verildiğinin kabul edilmesi gerektiği, davacı tarafın dava ve takip konusu senedin teminat amacıyla verildiği iddiasının usulüne uygun delillerle kanıtlanamadığı anlaşılmakla davanın reddine dair karar vermek gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm oluşturulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70-TL’nin harcın davacı tarafından peşin olarak yatırılan 1245,81-TL harçtan mahsubu ile bakiye kalan 1165,11-TL fazla harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince tespit olunan 11.672,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafça sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı tarafça dosyaya yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin ve davalı asilinin yüzüne karşı, yapılan yargılama neticesinde kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize müracaatla İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 22/09/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır