Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/299 E. 2023/281 K. 31.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/299 Esas
KARAR NO : 2023/281

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 28/03/2022
KARAR TARİHİ : 31/03/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 03/04/2023
Davacı tarafından mahkememize açılan dava dosyasının incelenmesi sonunda;
İSTEM:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; 04.07.2020 tarihinde …plakalı sigortalı araç … isimli sürücünün sevk ve idaresinde iken … Mah. Küçükçekmece/İstanbul Adresinde alkollü olarak kullandığı araç ile park halinde bulunan araçlara çarpmak suretiyle kazanın meydana geldiğini, meydana gelen kazada … Plakalı araç sürücüsü % 100 oranda kusurlu olduğunu, kazada müvekkili sigorta şirketi sigortalısı Trafik sigortası genel şartlar B.4. Maddesinin hükmünü ihlal ettiğini, trafik poliçesi kapsamında ödenen tazminatın ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte sigortalıdan tazmininin gerektiğini, izah olunan nedenlerden ötürü; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, davalı tarafın itirazının iptali ile 7.281,32 TL asıl alacağın ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faiziyle birlikte tahsilini, alacak tutarının %20’sinden aşağı olmamak kaydıyla icra inkâr tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleriyle vekâlet ücretinin de karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava ettiği görülmüştür
YANIT:
Davalı tarafa dava dilekçesi ve tensip zaptı usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, cevap dilekçesi ibraz edilmediği görülmüştür.
KANITLAR VE GEREKÇE:
-Dava, davacı sigorta şirketi tarafından ZMMS sigorta poliçesi kapsamında …plaka numaralı aracın 04/07/2020 tarihinde gerçekleştirdiği kazada dava dışı 3. Kişilere ödenen bedelin davalı tarafın ağır kusuru nedeniyle rücuen tahsili istemine ilişkindir.
-Mahkememizce icra dosyası, hasar dosyası ve poliçe dosya arasına alınmış, diğer tüm deliller toplanmıştır.
-Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı sayılı takip dosyasının celp edilerek incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine 7.281,32 TL asıl alacak, 262,13 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 7.543,45 TL üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığı, takip dayanağının “Rucuen Tazminat Alacağı” olduğu, davalı borçlu tarafından takibe süresi içerisinde itiraz edilmesi nedeniyle takibin durduğu görülmüştür.
-2004 Sayılı İİK 67. maddesi gereğince itirazın iptali davalarının görülüp hükme bağlanabilmesi için geçerli bir icra takibi bulunması, süresinde borca itiraz edilmesi ve 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılması dava şartı niteliğindedir.
-İtirazın iptali davası icra takibine sıkı sıkıya bağlı, itiraz üzerine duran icra takibinin devam edebilmesini sağlayan ve takip hukuku içinde olmakla birlikte, maddi hukuk ilişkisinin incelenerek uyuşmazlığı kesin hükümle sonuçlandıran bir davadır. Davanın takibe bağlılığı alacağın miktarı bakımından söz konusu olduğu gibi alacağın kaynağı bakımından da geçerlidir (YHGK. 2017/19-1634 Esas – 2018/633 Karar sayılı ilamı).
-Davaya konu kazanın meydana geldiği tarih itibariyle yürürlükte olan Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın B.4.d. maddesinde, tazminatı gerektiren olay, işletenin veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin veya motorlu aracın hatır için karşılıksız olarak verildiği kişilerin uyuşturucu veya keyif verici maddeler almış olarak aracı sevk ve idare etmeleri esnasında meydana gelmiş veya olay yukarıda sayılan kişilerin alkollü içki almış olmaları nedeniyle aracı güvenli sürme yeteneklerini kaybetmiş bulunmalarından ileri geliyorsa, sigortacının sigorta ettirene rücu hakkı olduğu açıklanmıştır.
O halde, hasarın teminat dışı kalabilmesi için kazanın meydana geliş şekli itibariyle sürücünün salt (münhasıran) alkolün etkisi altında kaza yapmış olması gerekmektedir. Diğer bir anlatımla, sürücünün alkollü olması tek başına hasarın teminat dışı kalmasını gerektirmez. Üstelik, böyle bir durumda hasarın teminat dışı kaldığını ispat yükü, TTK’nın 1409. maddesi hükmü gereğince sigortacıya düşmektedir.
-Yargıtay’ın yerleşik uygulamalarında; sürücünün aldığı alkolün oranının doğrudan doğruya sonuca etkisi bulunmadığından, mahkemece nöroloji uzmanı ve trafik konusunda uzman bilirkişilerden oluşan bilirkişi kurulu aracılığıyla olayın salt alkolün etkisiyle gerçekleşip gerçekleşmediğinin, alkol dışında başka unsurların da olayın meydana gelmesinde rol oynayıp oynamadığının saptanması, sonuçta olayın tek başına alkolün etkisiyle meydana geldiğinin belirlenmesi durumunda, oluşan hasarın poliçe teminatı dışında kalacağından davanın kabulüne, aksi halde reddine karar verilmesi gerekeceği ilkesi benimsenmektedir (YHGK 23.10.2002 gün ve 2002/11-768-840; YHGK 7.4.2004 gün ve 2004/11-257-212; YHGK 2.3.2005 gün ve 2005/11-81-18; YHGK 14.12.2005 gün ve 2005/11-624-713; YHGK 10.12.2014 gün ve 2013/17-1199 E. 2014/1018 K. sayılı ilamları).
-Mahkememiz dosyası dava konusu kazadaki kusur durumunun tespiti amacıyla ATK incelemesine gönderilmiş, Ankara Adli Tıp Grup Başkanlığı Trafik İhtisas Dairesi tarafından düzenlenen …. tarihli raporda özetle; 04.07.2020 günü saat 23.30 sıralarında sürücü … sevk ve idaresindeki …plaka sayılı kamyonet ile … Caddesini takiben seyir halinde iken kaza mahalline geldiğinde sevk ve idare hatası ile direksiyon hakimiyetini kaybettiği esnada otomobilinin sağ ön kısımlarıyla, yolun sağ kısmında park halinde bulunan … plaka sayılı otomobilin sol arka kısımlarına çarpmasının akabinde bu aracın savrularak ön ilerisinde park halinde bulunan … plaka sayılı otomobile çarpması, akabinde bu aracında savrularak ön ilerisinde park halinde bulunan … plaka sayılı otomobile çarpması neticesi davaya konu maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiği, mevcut verilere göre; sürücü … sevk ve idaresindeki …plaka sayılı kamyonet ile gece vakti, meskun mahaldeki yolda, seyri esnasında olay yerine geldiğinde yola gereken dikkatini vermemiş, direksiyon hakimiyetine gerekli önem ve özeni göstermediği, mahal şartlarında müteyakkız seyretmeyip sevk ve idare hatası göstererek aracının hakimiyeti kaybetmesiyle, yolun sağ kısmında buluna park halindeki araca çarpması ile meydana gelen olayda asli kusurlu olduğu, olay mahallinde yolun sağ kısmında park halinde bulunan araçların meydana gelen kazada etkenliğinin bulunmadığı görüş ve kanaatinin bildirildiği görülmüştür.
-Mahkememiz dosyası yukarıda ayrıntılarına yer verilen mevcut içtihatlar gözetilerek, davalı tarafın alkol oranının tek başına kazanın gerçekleşmesine etki etmediği ile davacı sigorta şirketi tarafından poliçe kapsamında ödenen bedelin kazanın oluş şekline ve piyasa rayiçlerine uygun olup olmadığının tespiti amacıyla makine mühendisi ve bir nöroloji uzmanı doktor bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişiler tarafından düzenlenen 21/02/2023 tarihli heyet raporunda özetle; yasal sınırın çok üzerinde 1.83 promil derecesinde aşırı alkollü saptanan, “kavşaklara ve virajlara girerken hızını azaltmaması nedeniyle kazanın oluşumunda kusurlu olan, nörolojik değerlendirmesi yapılmamış olan sürücü …’nın almış olduğu aşırı alkolün etkisiyle güvenli sürme yeteneğini kaybetmesinin kazanın oluşumunda etkili olduğu, sürücü …’nın almış olduğu aşırı alkolün etkisiyle güvenli sürme yeteneğini kaybetmesi dolayısıyla kazanın mühasıran alkollü olarak araç kullanımı nedeniyle gerçekleştiği, … plakalı 2000 model … tipindeki aracın onarım/değişim gerektiren parçalarının detayı dikkate alındığında; hasarın, meydana gelen kaza ile uyumlu olduğu, aracın onarım bedeli irdelendiğinde değişim/onarım için ödendiği banka dekont suretleri ile de sabit toplamda 7.281,32 TL onarım bedeli; parça tedarik, işçilik, boya ve kaporta dahil olmak üzere olay tarihindeki rayiçlerine uygun olduğundan hareketle kadir maruf olarak değerlendirildiği şeklinde görüş ve kanaat bildirildiği görülmüştür.
-Mahkememizce alınan raporlar dosya kapsamına uygun, denetime elverişli ve kanaat verici bulunmuştur.
-Somut olayda, davacı nezdinde zorunlu mali sorumluluk poliçesiyle sigortalı araçla meydana gelen kaza sonucu dava dışı araçlarda meydana gelen hasar bedeli davacı tarafça ödenmiştir. Mahkememizce alınan raporlara göre yasal sınırın çok üzerinde 1.83 promil derecesinde aşırı alkollü saptanan, “kavşaklara ve virajlara girerken hızını azaltmaması nedeniyle kazanın oluşumunda kusurlu olan, nörolojik değerlendirmesi yapılmamış olan sürücü …’nın almış olduğu aşırı alkolün etkisiyle güvenli sürme yeteneğini kaybetmesinin kazanın oluşumunda etkili olduğu, mahallinde yolun sağ kısmında park halinde bulunan araçların meydana gelen kazada etkenliğinin bulunmadığı anlaşılmaktadır.
-Bu doğrultuda yukarıda ayrıntılarına yer verildiği üzere davacı sigortacının üzerine düşen ispat yükümlülüğünü yerine getirdiği, rücuya konu edilen zararın teminat dışı kaldığı, kazanın oluşumuna dış etkenlerin etki etmediği, trafik kazasının münhasıran alkolün etkisi altında gerçekleştiği, alkolden başka unsurların da kazada etkili olmadığı Mahkememizce kabul edilmiştir. Bilirkişi raporuyla olay tarihindeki rayiçlerine uygun olduğundan hareketle kadir maruf olarak değerlendirilen hasar bedelinin aracın işleteni olan davalı şirketten tahsilinin yerinde olduğu kanaatine varıldığından itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmiştir.
-Davacı vekili, itirazın iptali talebi ile birlikte icra inkar tazminatı talebinde bulunmuştur. Borçlu aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için likit ve belirlenebilir bir alacağın mevcut olması gerekmektedir. Likit bir alacaktan söz edilebilmesi için, ya alacağın gerçek miktarının belli ve sabit olması ya da borçlusu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurların bilinmesi veya bilinmesinin gerekmekte olması, böylece, borçlunun borç tutarını tahkik ve tayin etmesinin mümkün bulunması; başka bir ifadeyle, borçlunun yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda olması gerekir.
Buna göre davalı borçlu tarafından hasar dosyası kayıtları ve ödeme belgesi ile sabit olan alacağın tereddütsüz bir şekilde likit ve belirlenebilir olması nedeni ile davalı borçlu aleyhine kabul edilen alacak miktarı üzerinden %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Ayrıntıları yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile;
-Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasında davalı tarafından yapılan itirazın iptali ile takibin devamına,
-Alacak likit ve belirlenebilir olduğundan kabul edilen miktarın %20’si üzerinden hesap edilen 1.508,69 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 497,39-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 86,63-TL harcın mahsubu ile bakiye 410,76- TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 86,63-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yargılama sırasında yatırılan 80,70 TL başvurma harcı, 3.000,00 TL bilirkişi ücreti, 1.560,00 TL ATK fatura bedeli, 283,25 TL tebligat ve posta masrafı olmak üzere toplam 4.923,95-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yargılama sırasında yapılan masrafların davalı üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap edilen 7.281,32- TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13.maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Bakırköy Arabuluculuk bürosunun … numaralı arabuluculuk dosyasında Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.360,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
8-Bilirkişi …’a daha önce takdir edilmesine rağmen ödemesi yapılamayan 1.500,00 TL bilirkişi ücretinin ödenmesinin ardından bakiye gider/delil avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa derhal iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.31/03/2023

Katip ….
E-İmzalıdır

Hakim …
E-İmzalıdır