Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/133 E. 2023/338 K. 12.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/133
KARAR NO : 2023/338

DAVA : İflas (Adi Takipten Doğan İtirazın Kaldırılması Ve İflas (İİK 156))
DAVA TARİHİ : 08/02/2022
KARAR TARİHİ : 12/04/2023
KARARIN YAZILDIĞI
TARİH : 13/04/2023

DAVA; Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı şirket arasında yapılan … Kurulum Sözleşmesi gereğince davalı hesabına avans yatırıldığını, santrale karşı 3.kişiler tarafından yürütmenin durdurulması istemiyle davalar açılması üzerine sözleşmenin ifa edilemez hale geldiğini, davalı borçluya karşı almış olduğu avansı iade etmesi için başvurulmuşsa da avansın iade edilmediğini, ödeme sözlerine rağmen sözlerin yerine getirilmediğini, davalı borçluya karşı Büyükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası üzerinden iflas yolu ile takip başlatıldığını, davalının borcunu inkar ederek takibe itiraz ettiğini belirterek davanın kabulü ile itirazın kaldırılmasına ve davalının iflasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP; Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; davacının iddialarını kabul etmediklerini, taraflar arasında 15/02/2018 tarihli sözleşme imzalandığını, projelerin müvekkili şirket tarafından …. firmasına teslim edildiğini, müvekkilinin sözleşme gereğince üstüne düşen yükümlülükleri yerine getirdiğini, davacının finansman sorunu yaşaması nedeniyle avans ödemesinin belirtilen tarihte ve tutarın da müvekkiline ödenmediğini, karşı tarafın sözleşmede belirtilen görev ve sorumlulukları işin başında aksatmaya başladığını, taraflar arasında ek protokol düzenlendiğini, 15/03/2018 tarihine kadar avans ödemesi yapılmasının gerektiğini, avans ödemesinin yapılmadığını, verilen çeklerin ödenmediğini belirterek davanın reddi ile kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Büyükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası UYAP sistemi üzerinden celbedilmiş olmakla tetkikinde davacı tarafından davalı aleyhine 404.147,91 Euro’nun tahsili istemiyle iflas yolu ile adi takip başlatıldığı, takibe itiraz edildiği anlaşıldı.

İflas avansının yatırıldığı anlaşılmıştır.
Davacının takibe konu tutar nedeniyle davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarı hususlarında tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılarak rapor tanziminine karar verilmiştir.
SMMM … ile Prof. Dr. …. tarafından düzenlenen kök raporda, tarafların ticari defter kayıtları ile dosya mevcudu kayıt ve belgelere göre 15/02/2018 tarihli sözleşme eki 19/02/2018 tarihli protokol kapsamında davacı tarafından davalıya 2.203.250,00 TL tutarında avans niteliğinde ödeme yapılmış olduğu, Sözleşmenin feshi ile avans iadesi yönünden değerlendirme ve takdir sayın mahkemeye ait olmak üzere, avansın tadesi gerektiğinin kabulü halinde, davacının, dava konusu olan 02/12/2021 tarihli icra takibinde davalıdan 2.203.250,00 TL asıl alacak ve 539.811,34 TL işlemiş faiz olmak üzere toplamda 2.743,061,34 TL alacak talebinde bulunabileceği, mahkemece depo kararı verilmesi durumunda 19/10/2022 duruşma tarihi itibariyle depo emrine esas tutarın 3.408.190,10 TL olduğu, duruşma tarihinden sonraki her bir gün için 950,72 TL faiz işleyeceği belirtilmiştir.
Taraf vekillerinin itirazlarının irdelenmek suretiyle aynı heyetten ek rapor tanziminine karar verilmiştir.
Ek raporda, tarafların kök rapora yönelik itirazlarının kök rapordaki tespit ve değerlendirmelerinde herhangi bir değişiklik yaratmadığı, kök raporda yapılmış olan hesaplamanın güncellenmek sureliyle depo emrine esas tutarın yeni duruşma tarihi olan 15/02/2023 tarihi itibariyle 3.507.441,99 TL olduğu duruşma tarihinden sonraki her bir gün için 648.90 TL faiz işleyeceği belirtilmiştir.
Davanın iflas yolu ile adi takibe itirazın kaldırılması ve iflas istemiyle açılmış olup, davalı tarafça takibe itiraz edildiği, uyuşmazlığın itirazın kaldırılmasının gerekip gerekmediği, iflas koşullarının oluşup oluşmadığına ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
İİK’nın 155. maddesi; “Borçlu iflas yoliyle takibe tabi şahıslardan olup da alacaklı isterse ödeme emrine yedi gün içinde borç ödenmediği takdirde alacaklının mahkemeye müracaatla iflas talebinde bulunabileceği ve borçlunun gerek borcu olmadığına ve gerek kendisinin iflasa tabi kimselerden bulunmadığına dair itirazı varsa bu müddet içinde dilekçe ile icra dairesine bildirmesi lüzumu ve konkordato teklif edebileceği ilave olunur. Ödeme emrindeki müddet içinde borçlu tarafından itiraz olunmamışsa alacaklı bir dilekçe ile Ticaret Mahkemesinden iflas kararı isteyebilir” hükmünü, aynı Yasa’nın 156/3 maddesi; “Borçlu ödeme emrine itiraz etmişse takip durur ve alacaklı bu itirazın kaldırılması ile beraber borçlunun iflasına karar verilmesini bir dilekçe ile Ticaret Mahkemesinden isteyebilir.” hükmünü, 158/2 maddesi ise; Şu kadar ki, borçlu takibe karşı usulü dairesinde itiraz etmemiş veya itiraz ve defileri varit görülmemişse mahkeme yedi gün içinde faiz ve icra masrafları ile birlikte borcunu ifa veya o miktar meblağın mahkeme veznesine depo edilmesini borçluya veya iflas davasında kendisini temsil etmiş olan vekiline, dava vicahda devam ediyorsa duruşmada, aksi takdirde Tebligat Kanunu hükümleri dairesinde yapılacak tebliğ ile emreder. Borçlu imtina ederse ilk oturumda iflasına karar verilir.” hükmünü düzenlemektedir.
Taraflar arasında imzalanan 15/02/2018 tarihli sözleşme ile davacıya ait Bursa İli …. ilçesi, enerji santrali projesi santral kurulumunun davalı tarafından üstlenildiği, toplam iş bedelinin KDV hariç 11.700.000 Euro olarak belirlenerek iş bedelinin % 10’unun sözleşmenin imza tarihinde avans olarak, bakiyenin ise iş bitimine kadar hakediş usulü ile ödenmesinin kararlaştırıldığı, 19/02/2018 tarihli protokolün konusunu ise, 15/02/2018 tarihinde imzalanan sözleşmedeki iş avansı ödemesinin detaylarının oluşturduğu, iş avansının en geç 15/08/2018 tarihine kadar ödenmesinin ve sözleşmeye göre ödenmesi gereken 585.000 Euro avans ödemesi yapıldığında iade edilmek üzere 6 adet toplamda 2.542.125 TL bedelli avans çeki verileceğinin kararlaştırıldığı anlaşılmaktadır.
Taraflar arasında imzalanan sözleşme ve protokol konusunda bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Dosya kapsamı ile davacı tarafından davalıya protokolde belirtilen 6 adet toplam 2.542.125 TL bedelli çeklerin verildiği, bu çeklerden toplam 1.016.625 TL bedelli 3 adet çekin geri alındığı, yerine toplam 427.750 TL bedelli 2 adet çekin verildiği ve 250.000 TL’nin banka havalesi ile ödendiği tespit edilmiştir. Davalı tarafça sözleşme konusu işin ifası için çalışmalar yapıldığı ancak santral alanına ilişkin olarak İdare Mahkemesi tarafından verilen yürütmenin durdurulması kararı verildiği, davacının keşide ettiği 10/03/2020 tarihli ihtarname ile de sözleşme kapsamında verilen avansların iadesinin talep edildiği anlaşılmaktadır. Sözleşmenin feshedildiği hususunda her iki taraf mutabık olup, sözleşme bedeli olarak ödenen avansların iadesi gerekmektedir. Davalı tarafından sözleşmenin feshinden kaynaklanan zararlar ve kar kaybının tahsili hususunda ayrı bir dava ikame edilmiş olup, bu husus işbu davanın konusunu oluşturmamaktadır. Bu noktada uyuşmazlık sözleşmenin feshi nedeniyle tarafların iade yükümlülüğünün kapsamı, iadenin hangi para birimi üzerinden yapılması gerektiği ve iade konusu miktardır. Tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmış, takip ve dava tarihi itibariyle davacı tarafın ticari defterlerinde davalıdan 2.203.250 TL alacaklı olduğu, davalı tarafın ticari defterlerinde ise davalının davacıya 2.203.250 TL borçlu olduğu tespit edilmiştir. Protokolde ödemelerin TL cinsinden yapılacağı belirtilmiş ve ödemeler de TL cinsinden yapılmıştır. O halde iadesi gereken tutarın da TL cinsinden hesaplanması gerekmektedir. Dosya kapsamı, incelenen ticari defter ve belgeler ile davalı tarafından ödenmesi gereken tutar 2.203.250 TL olup, bilirkişi heyeti tarafından (duruşma günü baz alınarak güncel değer) 3.507.441,99 TL olarak hesaplanmıştır. Davalının itirazının kaldırılmasına karar verilerek mahkememizce bilirkişi raporu ile duruşma tarihi arasındaki gün faizi de eklenmek suretiyle İİK’nun 173/3 maddesi yollamasıyla aynı kanunun 158. maddesi uyarınca davalı şirkete ve vekiline ayrı ayrı depo emri tebliğine ve tebligata 7 günlük kesin süre içerisinde davacılara ödenmesi veya bu meblağın mahkeme veznesine depo edilmesine aksi halde ilk oturumda davalı şirketin iflasına karar verileceği hususunun ihtar edildiği, davalı tarafın celse arasında depo emrine konu bedeli mahkememiz veznesine depo etmiş olduğu anlaşılmakla depo emrine konu bedelin davalı tarafça yatırılmış olması nedeniyle dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
Davanın konusuz kaldığı anlaşılmakla KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
Depo emrine konu bedelin karar kesinleştiğinde icra müdürlüğüne gönderilmesine,
1-Alınması gereken 179,90 TL’nin davacı tarafça peşin yatırılan 80,70 TL’nin tenzili sonucu eksik bakiye 99,20 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
2-Davacı tarafından yapılan 161,40 TL ilk açılış giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davacı tarafından yapılan 6.202,25 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT’ne göre takdir olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansı ve iflas avansının hüküm kesinleştikten sonra talebi halinde davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, yapılan yargılama neticesinde kararın tebliğ tarihinden itibaren 10 gün içerisinde mahkememize müracaatla İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi istinaf yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup, anlatıldı. . 12/04/2023

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır