Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/1077 E. 2023/456 K. 09.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/1077 Esas
KARAR NO : 2023/456

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/11/2022
KARAR TARİHİ : 09/05/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 23/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; Tekstil – Örme sektöründe ticari işletme sahibi olan müvekkilinin davalı – borçludan olan alacağı için Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı dosyasından ilamsız takip başlatılmış ve borçluya ödeme emri tebliğ edilmiş olduğunu, borçlu tarafından takibe, borca, faiz ve fer’ilere itiraz edilmekle itiraz edilen miktarlar itibariyle icra takibinin durmuş olduğunu, 22.11.2022 tarihinde gerçekleştirilen arabuluculuk görüşmelerinden de olumlu bir netice elde edilememiş olduğunu, davalı – borçlunun itirazlarının haksız ve mesnetsiz olduğunu, davalı – borçlunun, müvekkilinin alacağına kavuşmasına mani olarak müvekkilini zarara uğratmak kastıyla hareket etmiş olduğunu, müvekkilinin davalı – borçlu ile arasındaki ticari ilişkinin her safhası evrak ile kayıt altına almış olduğunu beyanla; davalı – borçlunun haksız ve kötü niyetli itirazının iptaline, icra takibinin 17.034,16 TL asıl alacak ile buna bağlı olarak takip sonrası avans faizi (%15,75) ve fer’ileri üzerinden devamına, davalının % 20’den aşağı olmamak üzere icra inkâr ve kötü niyet tazminatına mahkûmiyetine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı – borçluya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine davacı tarafından Küçükçekmece … İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı icra dosyası ile, cari hesap alacağına dayalı ilamsız icra takibi başlatılmış olduğunu, taraflarınca borca itiraz edilmiş olduğunu, müvekkili şirketin tekstil alanında faaliyet gösteren bir firma olduğunu, davacı yan ile ticari ilişkisi mevcut olduğunu ve bu ticari ilişki kapsamında karşılıklı olarak ticari alım satım yapılmış, bu ticari alım satımların faturalara konu edilmiş olduğunu, ancak, müvekkilinin tarafına vermiş olduğu bilgiler ışığında, davacı yanın göndermiş olduğu ürünlerin eksik olduğu, ayıp için gözden geçirme süresi beklenmeden söz konusu faturalara dayalı cari hesabın icra takibine konu edilmiş olduğu bilgisine ulaşmış bulunduğunu, taraflar arasında yapılan görüşmeler neticesinde müvekkili şirketin sipariş geçtiği ürünlerin, davacı tarafından işlenip tamamlanarak müvekkiline eksiksiz olarak teslimi hususunda anlaşılmış olduğunu, ancak davacının, işin bitim tarihinde işi süresinde ve eksiksiz olarak tamamlayamamış olduğunu, bu nedenle tarafların, arasındaki sözlü iş anlaşma ihlal edilmiş olduğunu, davacının, kendisine verilen işi, ayıptan arî ve zamanında bitirememiş olduğunu, bu hususun tanık beyanlarıyla ispatlanacak olduğunu, bu hali ile müvekkili firmanın, davacı yanın kesmiş olduğu faturalara dayalı cari hesap borcunu ödemesinin de hayatın olağan akışına ve ticari teamüle aykırı olacağını, davacının, müvekkili şirkete fayda sağlamanın aksine maddi ve az miktarda da olsa ticari zarara neden olduğunu, buna rağmen tamamlanmayan iş karşılığı bedelin müvekkili şirkete fatura edilmiş olduğunu, düzenlenen faturaların müvekkili şirkete gönderilmiş ve muhasebe departmanının bilgisizliği nedeniyle müvekkili şirket defterine işlenmiş olduğunu, müvekkili şirketin ise tüm bunlardan davacının, haksız ve kötüniyetli olarak aleyhinde yaptığı Küçükçekmece…. İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı icra takibi ile haberdar olduğunu, öyle ki davacı tarafından bahse konu fatura bedeli karşılığı olan ve taraflarca kararlaştırılmış işin tam ve eksiksiz olarak yapılmamış, müvekkili şirketin davacıdan beklediği gibi bir fayda sağlamamış olduğunu, müvekkili şirketin, davacıya karşı cari hesap borcu olduğunu inkar etmiyor olduklarını, ancak davacı yanın kararlaştırıldığı gibi ürün teslimatı yapmamış ve müvekkili şirketi zarara sokmuş olduğunu, müvekkili şirketin, muhasebe departmanının hatalı işlemi nedeniyle faturaya itiraz için belirlenen 8 günlük süreyi geçirmiş bulunduğunu, ancak tek başına bu hususun fatura içeriğinin kabulü anlamına gelmediği gibi faturanın kesinleşmesini de sağlamadığını, asla kabul manasına gelmemekle birlikte davacının, müvekkili şirkete fatura edebileceği bir işin varlığının söz konusu olması halinde mevcut fatura bedeli kadar iş yapılıp yapılmadığı, işin süresinde ve ayıptan ari yapılıp yapılmadığının tespiti ile taraflar arasındaki alacak-borç miktarının bu hususa göre belirlenmesi gerektiğini, Yargıtay kararları doğrultusunda, davacının öncelikle müvekkili şirket ile ticari ilişkisini, mevcut sözleşme şartlarını, mevcut sözleşme şartlarına uygun ifayı/faturanın verilmesine neden olan işin yapılmış olduğunu, fatura bedeli kadar iş yapıldığını, yapılan işin eksiksiz ve tam olarak müvekkili şirkete teslim ettiğini, yükümlülüklerini yerine getirdiğini ispatlamalı, faturaları ve faturalara dayanan cari hesap alacağını dayanaklandırması gerektiğini, aksi halde tek başına faturaya yasal süresinde itiraz edilmemiş olmasının yazılı işin yapılarak müvekkiline teslim edildiğini, faturanın kesinleştiğini göstermeyeceğini, ayrıca davacı tarafından iş tamamlanmadığından hak ediş de bulunmadığını, bu nedenle müvekkili şirketin temerrüde düşürülmesinin ve fatura tarihi itibariyle faiz işlemesinin de kabul edilemeyeceğini beyanla; davanın reddine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davacı yan üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, cari hesap alacağının tahsili amacı ile başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkin olup, uyuşmazlık; tarafların araların yer alan ticari ilişki kapsamında davacı tarafın davalı tarafa teslim ettiği ürünlerde eksiklik bulunup bulunmadığı, işin süresinde tamamlanıp tamamlanmadığı, sözlü iş anlaşmasının davacı tarafından ihlal edilip edilmediği, ürünlerin tam ve eksiksiz olarak davalı tarafa teslim edilip edilmediğine ilişkindir.
Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı dosyasının celbi talep edilmiş, dosya uyap sistemi üzerinden mahkememize gönderilmiş olup, davacı takip alacaklısı tarafından davalı takip borçlusu aleyhine 17.034,16 TL üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığı ve davalı takip borçlusu tarafından takibe itiraz edildiği anlaşıldı.
Mahkememiz 23/03/2023 tarihli duruşmasında alınan ara karar uyarınca davalı tarafa eksik ifa nedeniyle tespit raporu alınıp alınmadığı, ürünlerin uhdesinde bulunup bulunmadığı, bulunmakta ise bilirkişi incelemesine hazır edilip edilemeyeceği ve yeri hususlarında beyanda bulunmak üzere süre verilmiş ve verilen süre içerisinde beyanda bulunulmadığı takdirde dosyada bulunan deliller doğrultusunda karar verileceği davalı vekiline ihtar olunmuş ise de davalı vekilince verilen süre içerisinde herhangi bir beyan dilekçesi sunulmamış olduğu görülmüştür.
Dava, cari hesap alacağının tahsili talebi ile başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalı vekilince sunulan cevap dilekçesinde ticari ilişkinin varlığı kabul edilmiş olup kendilerine teslim edilen ürünlerde eksiklik bulunduğu, işin kararlaştırılan süre içerisinde yapılmadığı, anlaşmanın davacı tarafından ihlal edildiği, ürünlerin tam veya eksiksiz olarak davalı tarafa teslim edilmediği belirtilmiş olup mevcut beyan uyarınca ispat yükü davalı taraf üzerindedir. Buna göre davalı vekilinin beyanı uyarınca davalı tarafa eksik ifa nedeniyle tespit raporu alınıp alınmadığı, ürünlerin uhdesinde bulunup bulunmadığı, bulunmakta ise bilirkişi incelemesine hazır edilip edilemeyeceği ve yeri hususlarında beyanda bulunmak üzere süre verilmiş ve verilen süre içerisinde beyanda bulunulmadığı takdirde dosyada bulunan deliller doğrultusunda karar verileceği davalı vekiline ihtar olunmuş ise de davalı vekilince verilen süre içerisinde herhangi bir beyan dilekçesi sunulmamış olduğu görülmüştür. Sunulan cevap dilekçesinde takibe konu cari hesap uyarınca düzenlenen faturanın davalı taraf defterlerinde kayıtlı olduğu beyan edilmiş olduğundan usul ekonomisi ilkesi gereğince defter incelemesi yapılmamıştır. Açıklanan bu nedenler, davalı tarafın üzerinde olan ispat yükünün gereklerinin yerine getirilmemiş olması nedeni ile açılan davanın kabulüne, likit olan alacak yönünden icra inkar tazminatı talebinin kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıda belirtildiği şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
Açılan davanın KABULÜ İLE;
1-Davalı tarafın Küçükçekmece …. İcra Dairesi’nin …. esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu İTİRAZIN İPTALİNE, takibin aynen DEVAMINA,
2-İcra inkar tazminatı talebinin kabulü ile asıl alacağın %20’sine tekabül eden 3.406,83 TL icra inkar tazminatının davalı taraftan alınarak davacı tarafa VERİLMESİNE,
3-Alınması gereken 1.163,60 TL harçtan peşin alınan 205,74 TL harcın mahsubu ile bakiye 957,86 TL eksik harcın davalıdan alınarak hazineye gelir KAYDINA,
4-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13.maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye gelir KAYDINA,
5-Davacı tarafça sarf edilen ilk dava açılış harç gideri 286,44 TL ile tebligat ve posta masrafı 75,00 TL olmak üzere toplam 361,44 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davacı yararına A.A.Ü.T. gereğince takdir edilen 9.200,00 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının talep halinde davacıya İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin e-duruşma ortamında, davalı vekilinin yüzlerine karşı, İstinaf yasa yolu yargısal miktar sınırının altında kalmakla kesin olarak verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 09/05/2023

Katip …
¸

Hakim …
¸