Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/983 E. 2022/737 K. 22.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/983 Esas
KARAR NO : 2022/737

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/01/2020
KARAR TARİHİ : 22/09/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 21/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Davacı vekili, müvekkilinin 27.12.2017 tarihinde …. marka …. Model, …. şasi nolu, …. motor nolu, 2017 model …. plakalı siyah renk araç …. Otomotiv San. Ve Tic. A.Ş.” den satın aldığını, aracın garantisinin halen devam ettiğini, müvekkilinin sahibi olduğu … plakalı araçla …. Havalimanında taksicilik faaliyetinde bulunduğunu, geçimini bu yönde sağladığını, müvekkiline ait aracın çalışır vaziyette iken vites geçişlerinde sorun yaşadığını, aracını servise götürdüğünü, arıza giderilerek aracın müvekkile iade edildiğini, araçta tekrar motor arıza ikazı belirmesi üzerine araç müvekkili tarafından 14/09/2019 tarihinde davalı …. Motorlu Araçlar Ltd. Şti. Yetkili servise götürüldüğünü, arızanın giderilemediğini, aracın 30 günden fazla serviste kalmasından dolayı müvekkilinin aracı kullanamadığını, bu sebeplerle müvekkilinin kazanç kaybı nedeniyle uğramış olduğu maddi zararlar için fazlaya ilişkin talep ve dava haklar saklı kalmak kaydı ile şimdilik 5.000,00 TL’nin haksız fiil tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.
CEVAP; Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalı …. vekili,davacının dava konusu araçta şoför çalıştırdığını,birden fazla ticari taksi plakası sahibi olduğunu,ticari uyuşmazlıklarda zorunlu olan arabulucuk sürecini bu bilinçle tamamladığını, davanın görevsizlik nedeni ile Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesini ve davanın reddini istemiştir.
Davalı …. Motorlu Araçlar Ltd. Şti. Vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını,davacının çektiği ihtarnamede günlük kazancının 1400 TL olarak belirtildiğini,miktarın belli olduğunu,davacıya yapılan destek tekliflerinin az bulunarak kabul edilmediğini,davanın reddini savunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava, kazanç kaybı talepli tazminat davasıdır.
Dosya Bakırköy …. Asliye Hukuk Mahkemesinin … E. … K. Sayılı görevsizlik kararı üzerine mahkememize gönderilmiş olup dosya mahkememiz yukarıdaki esas numarasını almıştır.
Şişli Vergi Dairesi’nden gelen müzekkere cevabında; ….’un “TAKSİ İLE YOLCU TAŞIMACILIĞI (DOLMUŞLAR HARİÇ)” faaliyeti nedeniyle 01/01/1999 tarihi itibariyle Basit Usul Ticari Kazanç, 01/01/2012 tarihi itibariyle Diğer Ücret yönünden mükellefiyet tesis ettirdiği, 31/12/2012 tarihi itibari ile Diğer Ücret yönünden diğer terk olduğu ve Basit Usul Ticari Kazanç yönünden halen faal olduğu görülmüş ayrıca başka vergi dairesinde mükellefiyetinin bulunmadığı, mükellefin daireye elektronik ortamda vermiş olduğu Basit Usul Ticari Kazanç beyannamesine göre defter tutuğu görülmüş olup, 2020 yılı Basit Usul Ticari Kazanç beyannamesinin bir örneği ile sicil bilgileri görüntüsü ile yazı ekinde mahkememize gönderilmiştir.
6102 Sayılı T.T.K.’nun 4. maddesinin 1. fıkrası 6335 Sayılı Yasanın 1. maddesi ile değiştirilerek ticari davalar her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları, T.T.K.’nun 4. Maddesinin a bendi gereğince T.T.K.’nun dan kaynaklanan davalar, T.T.K.’nun 4. maddesinin b, c, d, e, f bentlerinde sayılan davalar ve diğer özel kanunlarda Ticaret Mahkemelerinin görevli olduğu kararlaştırılan davalar ticari dava olarak Ticaret Mahkemelerinde görülecektir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4.maddesinde hangi işlerin ticari dava olarak nitelendirilecekleri belirlendikten sonra anılan kanunun 5.maddesinde ticaret mahkemelerinin kuruluşu ve hangi mahkemelerin ticaret mahkemesi sıfatıyla bakacağı belirlendikten sonra asliye ticaret mahkemesi ile asliye ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişkinin görev ilişkisi olduğu belirtilmiştir.
Ticari davaları, mutlak ticari davalar, nisbi ticari davalar, yalnızca bir ticari işletmeyle ilgili olmasına rağmen ticari nitelikte kabul edilen davalar olmak üzere üç grubta toplamak mümkündür.
Mutlak ticari davalar, tarafların tacir olup olmadığına ve işin bir ticari işletmeyi ilgilendirip ilgilendirmediğine bakılmaksızın ticari sayılan davalardır. Mutlak ticari davalar, 6102 sayılı TTK’nın 4/1. maddesinde bentler halinde sayılmıştır. Bunların yanında Kooperatifler Kanunu (m.99), İcra İflas Kanunu (m.154), Finansal Kiralama Kanunu (m.31), Ticari İşletme Rehni Kanunu (m.22) gibi bazı özel kanunlarda belirlenmiş ticari davalar da bulunmaktadır. Bu guruptaki davaların ticari dava sayılabilmesi için taraflarının tacir olması veya ticari işletmeleriyle ilgili olması gibi şartlar aranmaz. TTK’nın 4/1. bendinde sınırlı olarak sayılan davalar arasında yer alması veya özel kanunlarda ticari dava olarak nitelendirilmesi yeterlidir. Bu davalar kanun gereği ticari dava sayılan davalardır.
Nispi ticari davalar, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili olması halinde ticari nitelikte sayılan davalardır. 6102 sayıl TTK’nın 4/1. maddesine göre, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan ve iki tarafı da tacir olan hukuk davaları ticari dava sayılır. Bu hükme göre bir davanın ticari dava sayılabilmesi için, hem iki tarafın ticari işletmesini ilgilendirmesi, hem de iki tarafın tacir olması gereklidir. Bu şartlar birlikte bulunmadıkça, uyuşmazlık konusunun ticari iş niteliğinde olması veya ticari iş karinesi sebebiyle diğer taraf için de ticari iş sayılması davanın ticari dava olması için yeterli değildir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 19/2. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmeyecektir. Zira; Türk Ticaret Kanunu, kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Hal böyle olunca, işin ticari nitelikte olması davayı ticari dava haline getirmez.
Üçüncü grup ticari davalar, yalnızca bir tarafın ticari işletmesini ilgilendiren havale, vedia ve fikri haklara ilişkin davalardır. Yukarıda açıklandığı üzere bir davanın ticari dava sayılması için kural olarak ya mutlak ticari davalar arasında yer alması ya da her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili bulunması gerekirken havale, vedia ve fikri haklara ilişkin davaların ticari nitelikte sayılması için yalnızca bir yanın ticari işletmesiyle ilgili olması TTK’da yeterli görülmüştür.
Somut olayda, mahkememizce davacı ile ilgili tacir araştırması yapılmış olup gelen yazı cevaplarına göre davacının tacir sıfatının bulunmadığı, ayrıca davacının gerçek kişi ticari işletme kaydının da bulunmadığı,Şişli Vergi Dairesi’nden gelen müzekkere cevabında; …’un “taksi ile yolcu taşımacılığı (dolmuşlar hariç)” faaliyeti nedeniyle 01/01/1999 tarihi itibariyle basit usul ticari kazanç, 01/01/2012 tarihi itibariyle diğer ücret yönünden mükellefiyet tesis ettirdiği, 31/12/2012 tarihi itibari ile diğer ücret yönünden diğer terk olduğu ve Basit Usul Ticari Kazanç yönünden halen faal olduğu görülmüş ayrıca başka vergi dairesinde mükellefiyetinin bulunmadığı şeklinde cevap verilmiş olup bunun yanında davanın mutlak ticari davalardan olmadığı gibi davanın her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hukuk davası (nispi ticari dava) niteliğinde de olmadığı nazara alındığında uyuşmazlığın genel hükümler çerçevesinde Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir .(İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37 HD. 17/11/2021 tarih ve 2021/514E. 2021/1844K sayılı ilamı )
Ticari olmayan davalarda görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesi olup Asliye Hukuk Mahkemesi ile Ticaret Mahkemeleri arasındaki ilişki TTK’ nun 5/3.maddesi uyarınca görev ilişkisidir. Göreve ilişkin usul kuralları HMK’nun 114/1-c maddesi uyarınca dava şartıdır. Dava şartları kamu düzeninden olup kamu düzenine ilişkin hususlarda resen dikkate alınacak hususlardan olup açıklanan nedenlerle mahkememizin görevsizliğine, görevli mahkemeninn Bakırköy …. Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu tespitine, dosyada Bakırköy Bakırköy …. Asliye Hukuk Mahkemesinin … E. … K. sayılı ilamı ile görevsizlik kararı verilmiş olduğundan, görev hususunda merci tayini için dosyanın İstanbul Bölge İstinaf Mahkemesi ilgili dairesine gönderilmesine karar verilerek aşağıda yazılı olduğu biçimde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-HMK.nın 114/1-c maddesi gereğince davacı tarafça açılan davanın dava şartı yokluğundan REDDİNE, mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-Görevli Mahkemenin Bakırköy …. Asliye Hukuk Mahkemesi OLDUĞUNA,
3-Dava hakkında daha önceden Bakırköy … Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından görevsizlik kararı verildiğinden; Mahkememizin görevsizliğine dair kararın İstinaf yasa yolundan geçmek suretiyle kesinleşmesi durumunda, kararın kesinleştiği tarihten itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde (HMK 20. maddesi) Mahkememize başvurması halinde ve talep halinde dosyanın görevli Bakırköy 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne GÖNDERİLMESİNE,
4-Dava hakkında daha önceden Bakırköy …. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından görevsizlik kararı verildiğinden; mahkememizce verilen karar İstinaf yasa yoluna başvurmaksızın kesinleştiği takdirde, olumsuz görev uyuşmazlığının çözümü için merci tayini (Yargı yeri belirlenmesi) açısından re’sen dosyanın Istanbul Bölge Adliye Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE,
5-Süresinde müracaat edilmemesi halinde HMK 20/5 maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtarına, bu usuli kararın verilmesi ve bu kararla birlikte harç hususunun re’sen karara bağlanması hususlarının re’sen gözetilmesine; re’sen gözetilmesi gereken hususlar dışında kalan yönlerden ise gerekirse talebe bağlı olarak değerlendirme YAPILMASINA,
6-HMK’ nın 330/2 maddesi gereğince harç, yargılama gideri ve vekalet ücretinin görevli mahkeme tarafından DEĞERLENDİRİLMESİNE,

Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, yapılan yargılama neticesinde kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize müracaatla İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 22/09/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim ….
¸e-imzalıdır