Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/964 E. 2023/885 K. 15.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/964 Esas
KARAR NO : 2023/885

DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 18/11/2021
KARAR TARİHİ : 15/09/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 15/09/2023

Davacı tarafından mahkememize açılan dava dosyasının incelenmesi sonunda;
İSTEM:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle;taraflar arasında davalı şirkete ait gönderilerin … kodu ile taşınması hususunda
mutabakata varıldığını ve mal bedeli tahsilatlı teslimat protokolü akdedildiğini, sözleşmelere
istinaden davalı şirkete ait gönderiler taşıyıcı davacı şirket tarafından taşındığını ve alıcılarına
teslim edildiğini, bu sebeple davacı şirketin taşıma sözleşmesinden doğan edimini ereği gibi ifa
etmiş olmakla taşıma ücretine hak kazandığını, taşıma ücreti faturalar ile tahakkuk ettirildiğini,
davalı şirket taşıma ücreti faturaları toplamından 49.774,34 TL tutarındaki borcunu ödemediğini,
bu sebeple davalı şirket aleyhine Bakırköy …. İcra müdürlüğünün …. E. sayılı dosyası ile
icra takibine girişildiğini, davalı şirket taşımaya değil bazı gönderilerinin hasara uğratıldığı ve
hasar gören gönderisi içeriği ürün bedelinin tazmin edilmediği iddiasına bulunduğunu, davalı
şirketin herhangi bir yazılı mutabakata varılmaksızın kendi kendine 27.05.2020 tarihli 39.199,69
TL tutarlı hasar bedeli açıklamalı fatura keşide ettiğini, açıklanan nedenlerle davalının itirazının
iptaline icra takibinin devamına karar verilmesini talep ve dava ettiği görülmüştür.
YANIT:
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki e posta yazışmalarında da görüleceği üzere müşterilere teslim
edilmeyen ve davalı şirkete iade edilmeyen ürünler listesi takip numaraları ile birlikte davacı
şirkete iletildiğini, bu ürünlerin teslim edildiğine dair kayıtlar davacı şirketten talep edildiğini
ancak davacı bu ürünlerin akıbetine ilişkin herhangi bir evrak sunmadığını, davalı şirket bu
ürünleri tekrar kargolamak zorunda kaldığını toplam 39.199,70 TL zarara uğradığını, teslim
borcunun ifa edildiği ürünlere ilişkin olarak aradaki 6.473,84 TL fark ise davacıya ödendiğini,
açıklanan nedenlerle davacının davasının reddine karar verilmesini iddia ve talep ettiği görülmüştür.
KANITLAR VE GEREKÇE:
-Dava, davacı tarafından davalı aleyhine Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’ nün … esas sayılı takip dosyasıyla başlatılan ilamsız icra takibinde davalı tarafından yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
-Mahkememizce icra dosyası, taraflara ait Ba-Bs formları, dosya arasına alınmış, ticari defterler incelenmiş ve diğer tüm deliller toplanmıştır.
-Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’ nün …. esas sayılı takip dosyasının celp edilerek incelenmesinde; davacı takip borçlusu tarafından davalı takip borçlusu aleyhine 39.774,34 TL bakiye alacak üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığı, takip dayanağının “31.12.2019 – 11.01.2021 tarihleri arasını gösterir cari hesap ekstresinde görülen bakiye taşıma ücreti alacağı” olduğu, davalı borçlu tarafından takibe süresi içerisinde itiraz edilmesi nedeniyle takibin durduğu görülmüştür.
-2004 Sayılı İİK 67. maddesi gereğince itirazın iptali davalarının görülüp hükme bağlanabilmesi için geçerli bir icra takibi bulunması, süresinde borca itiraz edilmesi ve 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılması dava şartı niteliğindedir.
-İtirazın iptali davası icra takibine sıkı sıkıya bağlı, itiraz üzerine duran icra takibinin devam edebilmesini sağlayan ve takip hukuku içinde olmakla birlikte, maddi hukuk ilişkisinin incelenerek uyuşmazlığı kesin hükümle sonuçlandıran bir davadır. Davanın takibe bağlılığı alacağın miktarı bakımından söz konusu olduğu gibi alacağın kaynağı bakımından da geçerlidir (YHGK. 2017/19-1634 Esas – 2018/633 Karar sayılı ilamı).
-Somut olayda davacı tarafın davalı ile aralarındaki ticari ilişki kapsamında davalı şirkete ait gönderilerin taşınması hususunda
mutabakata varıldığını ve mal bedeli tahsilatlı teslimat protokolü akdedildiğini, anlaşma kapsamında taşıma işlemleri yerine getirilerek ürünlerin ilgi alıcılara teslim edilmesine rağmen davacı tarafça taşıma ücreti alacaklarının ödenmediğini iddia ettiği görülmektedir. Davalı taraf ise taşıma işleminin yerine getirilmediğini, davacı tarafça teslime ilişkin bir belge ibraz edilmediğini, taşıma işleminin gerçekleşmemesi nedeniyle zarara uğradığını iddia etmektedir.
-Dava konusu somut olayda taraflar arasındaki taşıma ilişkisinin hizmet sözleşmesi niteliğinde olduğu kuşkusuzdur. Kural olarak hizmet sözleşmesinin yazılı olarak düzenlenmesi bir geçerlilik şartı değildir. Bu şekilde düzenlenmiş olması ispat bakımından önem arz etmektedir. Ancak somut olayda her iki tarafça sözleşme ilişkisi inkar edilmediğinden bu hususta bir ihtilaf bulunmamaktadır. Bu bakımdan sözleşme kapsamında işlerin eksiksiz yerine getirildiğini ve taşımaya konu ürünlerin eksiksiz olarak teslim edildiğini ispat külfeti davacı taraf üzerinde bulunmaktadır. Davacı taraf HMK 190. Maddesi gereğince faturaya konu hizmeti sunduğunu, sözleşme kapsamında yükümlülüklerini tam olarak yerine getirdiğini dava değeri de gözetildiğinde yazılı olarak ispat etmelidir.
-Davacı tarafın dava dilekçesi ile ticari defterlere delil olarak dayandığı görülmektedir.
-6102 sayılı Türk Ticaret Kanun’ da ticari defterlerle ispata ilişkin hükümlere yer verilmemiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 222. maddesi “Ticari Defterlerin İbrazı ve Delil olması” başlığı altında ticari defterlerle ispata ilişkin hükümler getirmiştir.
-Hukuk Muhakemeleri Kanunu 222. Maddesinde; “(1) Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir. (2) Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır. (3) İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. (Ek cümle:22/7/2020-7251/23 md.) Diğer tarafın ikinci fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi hâlinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılamaz. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.” hükümlerine yer verilmiştir.
-Yargıtay uygulamasına göre; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 222. maddesi gereğince; ticari davalarda, yani iki tarafın tacir olduğu ve dava konusunun ticari işletmeleri ile ilgili olduğu davalarda, ticari defterler ile sözleşme ilişkisinin veya alacak miktarının ispatı mümkündür. Ticari defterler kesin delillerdendir. Yasa’da delil vasfı taşıdığı takdirde aksinin yazılı veya kesin delillerle ispatı gerektiği düzenlenmiş olduğundan, yasanın ticari defterleri kesin delildir (Yargıtay 15. Hukuk Dairesi’nin 26/09/2018 tarih 2018/2696E. 2018/3431K. sayılı ilamı).
-Türk Ticaret Kanunu faturayı tanımlamış değildir. Ancak kanun faturanın düzenlenmesi hakkında bazı kurallara yer vermiştir. Fatura tanzim edilmesinin öncelikli koşulu, tacirin ticari işletmesi bağlamında mal satmış, üretmiş, bir iş görmüş veya bir menfaat sağlamış olmasıdır. Bu koşul, faturanın nitelik itibarıyla sözleşmenin ifa safhası ile ilgili bir belge olmasının da gereğidir. Dolayısıyla taraflar arasında bir sözleşme olmadan gönderilen belge, faturanın şekil şartlarını taşısa bile, gerçek anlamda bir fatura olmayıp, öneri (teklif) niteliğinde bir yazıdır. Şüphesiz, taraflar arasındaki sözleşmenin hukuken geçerli olması gerekir. Bu anlamda batıl bir sözleşmeye dayanılarak gönderilen faturaya süresi içinde itiraz edilmemesi, fatura içeriğinin kabul edilmiş sayılması sonucunu doğurmaz. Fatura içeriğinin kabul edilmiş sayılmasına ilişkin karinenin uygulanması temel borç ilişkisi doğuran bir sözleşmenin varlığı halinde söz konusu olabilir. Taraflar arasında sözleşmenin bulunup bulunmadığı hususu çekişmeli ise, ispat yükü kuralları çerçevesinde öncelikle sözleşmenin varlığı ispat edilmelidir (Özçelik, Volkan; Fatura İçeriğinin Kabul Edilmiş Sayılması, TBB Dergisi 2018 (138), s. 212 vd.).
-Bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır (6102 Sayılı TTK 21/2).
-Tarafların BA ve BS kayıtlarında dava konusu faturaların kayıtlı olması halinde tarafların ticari defterlerinin incelenmesine gerek yoktur. Zira münazaalı hususlar bizatihi tarafların kayıtları ile ispatlanmış kabul olunur (Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 19/11/2015 tarih 2015/3302 Esas 2015/12272 Karar sayılı ilamı).
Mahkememiz dosyası, davacının vermiş olduğu taşıma hizmeti sebebiyle davalıdan alacaklı olup olmadığı, cevap dilekçesi ekinde sunulan “Takip Numarası-Alıcı Adı-Siparişte Yer Alan Ürün Detayı” başlıklı 2 sayfalık listede belirtilen taşıma konusu eşyaların davacı tarafından davalının müşterilerine teslim edilip edilmediği, teslim edilip edilemeyenlerin miktarı, buna göre davacının alacak miktarının ne kadar olduğu, varsa yapılan ödemeler, ödeme konusundaki tarafların beyan ve itirazları nazara alındığında davacının alacağının kalıp kalmadığı, davalının cevap dilekçesi ekinde belirttiği taşıma konusu ürünlerin teslim edilmediği bakımından süresi içerisinde davacıya bildirim ve ihbarda bulunup bulunmadığının tespiti amacıyla 1 SMMM ve 1 taşıma alanında uzman bilirkişiden oluşan heyete tevdi edilmiş, bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen 12/10/2022 tarihli raporda özetle; davacının 2019-2020-2021 ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin
bulunduğu, davacının ticari defterlerine göre; Davacı … incelenen kendi ticari
defterlerinde takip tarihi (31.01.2021) itibariyle 49.774,34 TL cari hesap bakiye
alacaklı olduğu, davacı ticari defterlerinde bu alacağını 22.01.2021 tarihinde 128
no.lu Şüpheli ticari alacaklar hesabına virmanlamış olduğu, davalının 2019-2020-2021 ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu,
davalının ticari defterlerine göre; Davalı … incelenen kendi ticari
defterlerinde takip tarihi (31.01.2021) itibariyle davacı … ile cari hesap
bakiyesinin bulunmadığı,
taraflar arasındaki cari hesap farklılığının üç sebepten kaynaklı olup bunların,
birinci sebebinin davalı … ticari defterlerinde 27.05.2020 tarihinde “1108 adet
kargo tazmini” açıklamalı 39.199,69 TL tutarlı virman kaydı yaparak cari hesap
borcundan düştüğü, akabinde davacı … tarafından 05.06.2020 tarihli
39.199,69 TL bedelli fatura tanzim edildiği, buna karşın davalı tarafından
25.06.2020 tarihli …. sayılı “hasar bedeli” açıklamalı 39.199,69 TL
bedelli fatura keşide edildiği, davalı … tarafından söz konusu faturanın cevap
dilekçesi ekinde sunulan listedeki toplam 39.199,70 TL bedelli ürünlerin
müşterilere teslim edilmediği iddiası ile düzenlendiği, bu kapsamda davacı kendi
ticari defterlerinde iade faturaları düzenleyerek söz konusu bedeli kayıtlarına
almadığından kaynaklandığı, taraflar arasındaki farklılığının ikinci sebebinin
davalı kayıtlarında yer alan borç olarak kaydedilip cari hesap borcundan
düşülen 01.04.2020 tarihli “kapıda ödeme fark mal tahsilatı fark ücret virmanı”
açıklamalı 12.828,56 TL tutarlı virman kaydının davacı ticari defterlerinde
kayıtlı olmadığından kaynaklandığı, taraflar arasındaki farklılığının üçüncü
sebebinin davacı kayıtlarında yer alan alacak olarak kaydedilip davalının cari hesap
borcundan düşülen 03.02.2020 tarihli “emanet virmanı” açıklamalı 1.150,60 TL
tutarlı ve 17.02.2020 tarihli aynı açıklamalı 308.,70 TL tutarlı virman kaydının
davalı ticari defterlerinde kayıtlı olmadığından kaynaklandığı,
davacı … 2020 yılı Ocak ayı BS formunda; Davacı … tarafından davalı …
düzenlenen 15 adet KDV Hariç 5.614,00 TL bedelli faturanın davacı tarafından
Maliyeye bildirimde bulunulduğu, davalı … 2020 yılı Ocak ayı BA formunda; Davacı … tarafından davalı …
düzenlenen 15 adet KDV Hariç 5.614,00 TL bedelli faturanın davalı tarafından
Maliyeye bildirimde bulunulduğu,
davacı … tarafından davalı adına tanzim edilen taraflar arasındaki ihtilafa
konu faturanın E-fatura şeklinde usulüne uygun olarak düzenlediği, söz konusu
faturanın tarafların ticari defterlerinde kayıtlı olsa da karşılıklı olarak iade
faturası düzenlendiği, bu kapsamda taraflar bir döngü halinde girdiği, davalı …
tarafından söz konusu faturanın cevap dilekçesi ekinde sunulan listedeki toplam
39.199,70 TL bedelli ürünlerin müşterilere teslim edilmediği iddiası ile
düzenlendiği, bu bağlamda taraflar arasındaki ihtilafın davalı … tarafından
cevap dilekçesi ekinde sunulan 2 sayfalık listede belirtilen taşıma konusu
eşyaların davacı tarafından davalının müşterilerine teslim edilip edilmediği
noktasında toplanmakta olduğu anlaşılmakla davacının taşımasını yaptığı ve gönderilenine teslim ettiğini ileri sürdüğü,
bunun için taşıma faturaları ile alacaklanma iddia ettiği 1108 adet kargo
bakımından 39.199,69 TL alacak iddiasının mesnedi taşımalarda kargo
teslimini ayrı teslim belgeleri ile ortaya koyması gerektiği, dosya
kapsamında teslimlerin sabit olmadığı,
davalının ise borcundan 14.287,86 TL tutarında bakiyeyi düşme ve takas
sebebini gereği gibi ortaya koyamadığı,
dosya kapsamında davacının iş görmelerini ayrı ayrı teslim evrakı ile
ortaya koyamadığı sürece, ancak 14.287,86 TL bakiye alacak iddiasının
dosya kapsamında olabileceği,
netice itibariyle; davalı … tarafından davacı adına düzenlenen 25.06.2020
tarihli … sayılı “hasar bedeli” açıklamalı 39.199,69 TL bedelli
faturanın kabul edilip/edilmeyeceği ile ilgili Takdirin Mahkemenize ait olduğu,
faturaların kabul edilmemesi halinde davacı … incelenen ticari defterlerine
göre takip tarihi (31.01.2021) itibariyle davalı … 49.774,34 TL cari hesap
bakiye alacaklı olacağı,
Mahkemece faturaların kabul edilmesi halinde ise davacı … takip tarihi
(31.01.2021) itibariyle cari hesap farklılığı bölümünde detaylıca açıklandığı
üzere davalı … ticari defterlerine göre davacı … herhangi bir alacağının
olmayacağı görüş ve kanaatinin bildirildiği görülmüştür.
-Tarafların beyan ve itirazları üzerine tarafların beyan ve itirazları doğrultusunda ek rapor
düzenlenmesi amacıyla dosya yeniden aynı heyete tevdi edilerek ek rapor düzenlenmesi istenmiş, bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen 23/01/2023 tarihli ek raporda özetle; davacının 2019-2020-2021 ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin
bulunduğu,
davacının ticari defterlerine göre; davacı … incelenen kendi ticari
defterlerinde takip tarihi (31.01.2021) itibariyle 49.774,34 TL cari hesap
bakiye alacaklı olduğu, davacı ticari defterlerinde bu alacağını 22.01.2021
tarihinde … no.lu Şüpheli ticari alacaklar hesabına virmanlamış olduğu,
davalının 2019-2020-2021 ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin
bulunduğu,
davalının ticari defterlerine göre; Davalı … incelenen kendi ticari
defterlerinde takip tarihi (31.01.2021) itibariyle davacı … ile cari hesap
bakiyesinin bulunmadığı,
taraflar arasındaki cari hesap farklılığının üç sebepten kaynaklı olup
bunların birinci sebebinin davalı … ticari defterlerinde 27.05.2020
tarihinde “1108 adet kargo tazmini” açıklamalı 39.199,69 TL tutarlı virman
kaydı yaparak cari hesap borcundan düştüğü, akabinde davacı … tarafından
05.06.2020 tarihli 39.199,69 TL bedelli fatura tanzim edildiği, buna karşın
davalı tarafından 25.06.2020 tarihli …. sayılı “hasar bedeli”
açıklamalı 39.199,69 TL bedelli fatura keşide edildiği, davalı … tarafından
söz konusu faturanın cevap dilekçesi ekinde sunulan listedeki toplam
39.199,70 TL bedelli ürünlerin müşterilere teslim edilmediği iddiası ile
düzenlendiği, bu kapsamda davacı kendi ticari defterlerinde iade faturaları
düzenleyerek söz konusu bedeli kayıtlarına almadığından kaynaklandığı,
taraflar arasındaki farklılığının ikinci sebebinin davalı kayıtlarında yer alan borç
olarak kaydedilip cari hesap borcundan düşülen 01.04.2020 tarihli “kapıda
ödeme fark mal tahsilatı fark ücret virmanı” açıklamalı 12.828,56 TL tutarlı
virman kaydının davacı ticari defterlerinde kayıtlı olmadığından
kaynaklandığı, taraflar arasındaki farklılığının üçüncü sebebinin davacı
kayıtlarında yer alan alacak olarak kaydedilip davalının cari hesap borcundan
düşülen 03.02.2020 tarihli “emanet virmanı” açıklamalı 1.150,60 TL tutarlı ve
17.02.2020 tarihli aynı açıklamalı 308,70 TL tutarlı virman kaydının davalı
ticari defterlerinde kayıtlı olmadığından kaynaklandığı, davacı … 2020 yılı Ocak ayı BS formunda; Davacı … tarafından davalı
… düzenlenen 15 adet KDV Hariç 5.614,00 TL bedelli faturanın davacı
tarafından Maliyeye bildirimde bulunulduğu,
davalı … 2020 yılı Ocak ayı BA formunda; Davacı … tarafından davalı
… düzenlenen 15 adet KDV Hariç 5.614,00 TL bedelli faturanın davalı
tarafından Maliyeye bildirimde bulunulduğu,

davacı … tarafından davalı adına tanzim edilen taraflar arasındaki ihtilafa
konu faturanın E-fatura şeklinde usulüne uygun olarak düzenlediği, söz
konusu faturanın tarafların ticari defterlerinde kayıtlı olsa da karşılıklı olarak
iade faturası düzenlendiği, bu kapsamda taraflar bir döngü halinde girdiği,
davalı … tarafından söz konusu faturanın cevap dilekçesi ekinde sunulan
listedeki toplam 39.199,70 TL bedelli ürünlerin müşterilere teslim edilmediği
iddiası ile düzenlendiği, bu bağlamda taraflar arasındaki ihtilafın davalı …
tarafından cevap dilekçesi ekinde sunulan 2 sayfalık listede belirtilen taşıma
konusu eşyaların davacı tarafından davalının müşterilerine teslim edilip
edilmediği noktasında toplanmakta olduğu anlaşılmakla davacının alacak iddiası bakımından, kendi kayıtlarında yer alan
12.828,56 TL tutarlı virman ve iddia olunan teslim edilmeme
hususlarında, gerçekten kayıp olmadığı, kargonun tam ve eksiksiz
teslim edildiğinin ortaya konulması gerektiği,
davacının teslim iddiası bakımından yazılım sistemi-bilgisayar
kayıtlarına itibar edilebilmesi için sistemin dış müdahaleye açık olup
olmaması bunun bilgisayar-yazılım konusunda teknik bilirkişi
marifetiyle incelenmesi gerektiği, üdahaleye açık olmayacağı tespit edilmesi halinde; … yazılım
sistemine itibar edilerek davacının dayanak taşımaların tek tek
incelenmesi, gerek müşteriye gerekse iade amaçlı gönderene teslim ile
sonuçlanan taşımalarda davacının alacaklanması gerektiği gözetilerek
tespitlerde bulunulabileceği,
davacı … tüm dayanak taşıma bilgilerinin dosyaya sunulması
bildirildiği, sayın mahkeme kararına göre ek inceleme ve
değerlendirmelerde bulunulabileceği
görüş ve kanaatinin bildirildiği görülmüştür.
-Mahkememiz dosyası daha önce rapor veren bilirkişiler … ve … ile birlikte bilişim alanında uzman bilirkişi ….e tevdi edilerek; davacı vekilinin ek rapora ilişkin itiraz dilekçesi ekinde sunmuş olduğu taşıma bilgilerine ilişkin evrakların değerlendirilmesi, tarafların ek rapora ilişkin itirazlarının karşılanması, davacının … yazılım sisteminin dış müdahaleye açık olup olmadığı, ilgili sistemdeki kayıtlar üzerinden oynama yapılıp yapılmadığı ve ilgili sistemde davaya konu edilen uyuşmazlıkla ilgili veri girişlerinin dayanağının ne olduğu, bu kayıtlara itibar edilip edilemeyeceği, tüm bu hususlar nazara alınarak taraflar arasında takip tarihi itibariyle alacak-borç durumunun mevcut bilgi ve belgelerle bağlı kalınarak belirlenmesi ve bu doğrultuda ek rapor düzenlenmesi istenmiş, bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen 24/05/2023 tarihli ek raporda özetle; davacının … yazılımı üstünden yapılan incelemelerde,
… adlı yazılımın dış müdahaleye kapalı olduğu, yazılıma sadece tanımlı internet bağlantıları
ve sisteme tanımlı kullanıcılar ile erişilebilindiği,
… adlı yazılımında kayıtlar üzerinde herhangi bir oynama ya da değişiklik yapılamadığı,
yazılımın bu işlemlere izin vermediği,
… adlı yazılımdaki verilerin kargo hareketleri olduğu, bu bilgilere de sistem üstünden
herhangi bir müdahale yapılamadığı, bu bilgilerin kargolar üstünde bulunan kodun okutulması
ile sisteme kargo hareketi olarak yansıdığı ve bu bilgilere itibar edilebileceği,
davacının sunduğu ürün ve sipariş listesinin;

… numaralı siparişin 1inci ve 2inci sayfada da yer aldığı,
… numaralı siparişin 1inci ve 2inci sayfada da yer aldığı,
…. numaralı siparişin 1inci ve 3üncü sayfada da yer aldığı,
…. numaralı siparişten sonra yer alan bütün siparişlerin 4üncü
sayfada ile aynı olduğu,
… sistemi üzerinden elde edilen ve davacının sunmuş olduğu verilerde,
44 ürünün kayıp olarak sisteme işlendiği,
31 ürünün gönderene iade/hasarlı ürün açıklaması ile sisteme işlendiği,
7 ürünün gönderene iade açıklaması ile sisteme işlendiği,
7 ürünün hasarlı paket açıklaması ile sisteme işlendiği,
4 ürünün fazla hazırlanan barkod açıklaması ile sisteme işlendiği,
1 ürünün alıcının kendisine teslim açıklaması ile sisteme işlendiğinin bildirildiği görülmüştür.
-Tarafların ticari defterlerinin incelendiği bilirkişi kök ve ek raporları taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, tarafların rapora karşı beyan ve itirazlarını ibraz ettikleri görülmüştür.
-Somut olay değerlendirildiğinde; davacı tarafın incelenen ticari defterlerinde alacak kalemlerinin bu defterlerde kaydedilmiş olması tek başına alacağın varlığına veya fatura içeriği mal ve hizmetlerin teslimi konusuna delil oluşturmamaktadır.
-Mahkememizce 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 83. Maddesi ve Hukuk Muhakemeleri Kanunu 222/3 gereğince, ticari defterlerin incelenmesine karar verilmiş, her iki tarafça ticari defterler ibraz edilmiş ve ticari defter kayıtları incelenmiştir. Taraflarca ibraz edilmiş olan ticari defterlerinin kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş olduğu, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış olduğu ve sahibi lehine delil vasfı taşıdığı anlaşılmaktadır. Hukuk Muhakemeleri Kanunu 222/3. Maddesi uyarınca ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması gerekmektedir. Ancak incelenen ticari defter kayıtlarında davacı ve davalı tarafın ticari defter kayıtlarının birbirini doğrulamadığı, davacı tarafından dava konusu edilen fatura alacağının birbiri ile uyumlu şekilde kaydedilmediği görülmektedir.
-Bilirkişi raporunda da ayrıntılarına yer verildiği üzere davacı … tarafından
05.06.2020 tarihli 39.199,69 TL bedelli fatura tanzim edildiği, buna karşın
davalı tarafından 25.06.2020 tarihli … sayılı “hasar bedeli”
açıklamalı 39.199,69 TL bedelli fatura keşide edildiği, daha sonra düzenlenen virman ve açıklaması işlemlerle taraf defterlerinin birbiri ile uyumlu olmadığı anlaşılmaktadır.
-Bu doğrultuda yukarıda da ayrıntılarına yer verildiği üzere taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında davacı tarafından taşımaya konu ürünlerin alıcılara eksiksiz olarak teslim edildiğini veya teslim olgusunun gerçekleşmemesinin kendi kusurundan kaynaklanmadığını yazılı deliller ile iddia ve ispat etmesi gerekmektedir.
-Ancak davacı tarafça teslime ilişkin ispata elverişli bir bilgi ya da belge ibraz edilmemiştir.
-Davacı tarafın teslim olgusunu ispat yönünden … yazılı sistemini ileri sürdüğü görülmektedir. İş bu yazılım yönünden yapılan bilirkişi incelemesinde de yer verildiği üzere “
… adlı yazılımın kayıtlar üzerinde herhangi bir oynama ya da değişiklik yapılamadığı,
yazılımın bu işlemlere izin vermediği ancak yazılımın dış müdahaleye kapalı olduğu, yazılıma sadece tanımlı internet bağlantıları
ve sisteme tanımlı kullanıcılar ile erişilebilindiği” görülmektedir. Alınan bilirkişi raporundan da anlaşılacağı üzere ilgili yazılım sistemi tamamen davacı şirkete ait olup, bu yazılıma veri girişlerinin davacı tarafça izin verilen kişiler tarafından yapılabileceği, davalı şirketin bu yazılım üzerinde herhangi bir onay da inceleme yetkisinin bulunmadığı, dolayısı ile davacı şirketin tek taraflı olarak insiyatifinde olan bir sistemin davacının iddialarını ispat aracı olarak kullanılamayacağı Mahkememizce kabul edilmiştir.
-Buna göre davacı tarafın teslime ilişkin iddialarını ticari defter kayıtları ve ilgili yazılım sistemleri ile ispat edemediği Mahkememizce kabul edilmiştir.
-Ve fakat bunun yanında istikrar kazanmış içtihatlar uyarınca davalının bağlı olduğu vergi dairesi müdürlüğüne BA formları ile bildirilmiş olması halinde fatura içeriği malların veya hizmetin davalıya teslim edildiğinin kabulü gerekmektedir. (Yargıtay 19. HD’ nin 2015/12329 E., 2016/6138 K. ve 2014/11846-15110 E.K. sayılı kararları da bu yöndedir.) Alınan bilirkişi raporu ve müzekkere cevaplarında da anlaşıldığı üzere taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında davacı … tarafından davalı
… düzenlenen 15 adet KDV Hariç 5.614,00 TL bedelli faturanın davalı
tarafından Maliyeye bildirimde bulunulduğu, bu bedel yönünden teslim olgusunun davacı tarafça ispat edildiğinin kabulü gerekmiştir.
-Bu doğrultudan davalı tarafın bildirimi yapılan 5.614,00 TL bedelli faturalardan kaynaklı bakiye fatura borcunu ödediğini yazılı belge ile ispat edemediği kanaatine varıldığından itirazın kısmen iptali ve davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
-Davacı vekili, itirazın iptali talebi ile birlikte icra inkar tazminatı talebinde bulunmuştur. Borçlu aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için likit ve belirlenebilir bir alacağın mevcut olması gerekmektedir. Likit bir alacaktan söz edilebilmesi için, ya alacağın gerçek miktarının belli ve sabit olması ya da borçlusu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurların bilinmesi veya bilinmesinin gerekmekte olması, böylece borçlunun borç tutarını tahkik ve tayin etmesinin mümkün bulunması; başka bir ifadeyle, borçlunun yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda olması gerekir.
-Buna göre davalı borçlu tarafından fatura ve vergi dairesi kayıtları ile sabit olan alacağın tereddütsüz bir şekilde likit ve belirlenebilir olması nedeni ile davalı borçlu aleyhine kabul edilen alacak miktarı üzerinden %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Ayrıntıları yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile;
-Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’ nün … esas sayılı takip dosyasında davalı takip borçlusu tarafından yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin 5.614,00 TL asıl alacak ve takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi üzerinden devamına
-Alacak likit ve belirlenebilir olduğundan kabul edilen miktarın %20’si üzerinden hesap edilen 1.122,80 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 383,49-TL karar ve ilam harcının peşin alınan 601,16-TL harçtan mahsubu ile bakiye 217,67- TL harcın davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 383,49-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yargılama sırasında yatırılan 59,30 TL başvurma harcı, 11.000,00 TL bilirkişi ücreti, 214,50-TL tebligat ve posta masrafı olmak üzere 11.273,80-TL yargılama giderinden davanın kabul red oranına (%11,27) göre hesap edilen1.271,56-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yargılama sırasında sarf edilen yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesap edilen 5.614,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddine karar verilen miktar üzerinden hesap edilen 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13.maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Bakırköy Arabuluculuk Bürosu’nun … numaralı arabuluculuk dosyasında suç üstü ödeneğinden karşılanarak ödenen 1.320,00 TL’nin davanın kabul red oranına (%11,27) göre hesap edilen 148,88-TL’sinin davalıdan, 1.171,12-TL’sinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
9-Bakiye gider/delil avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa derhal iadesine,
Dair; tebliğden itibaren İKİ HAFTA içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/09/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim ….
e-imzalıdır