Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/931 E. 2021/1055 K. 10.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/931
KARAR NO : 2021/1055

DAVA : Öz Sermaye Tespiti
DAVA TARİHİ : 09/11/2021
KARAR TARİHİ : 10/11/2021
KARARIN YAZILDIĞI
TARİH : 10/11/2021

DAVA; Davacı vekili tarafından hasımsız olarak açılan iş bu davanın dava dilekçesinde özetle ; müvekkilinin … sicil numarası ile İstanbul Ticaret Sicilinde kayıtlı olduğunu, müvekkilinin yine aynı adreste merkezi bulunan … Turizm İşletmeciliği ve Ticaret A.Ş’nin (kısaca … A.Ş) hissedarlarından bulunduğunu, … A.Ş’nin gayrimenkul yatırımından başka henüz gelir getirici bir faaliyeti bulunmadığını, şirketin sahibi bulunduğu taşınmazların tamamı Çanakkale iline bağlı … İlçesinde bulunduğunu, müvekkilinin … A.Ş’de bulunan hisselerini bir başka kişiye satarak … A.Ş’deki ortaklığına son vermek istediğini, ancak gerek diğer hissedarlar ve gerekse ileride vergi dairesi ile bir sıkıntı yaşanmaması ve değerin düşük gösterilerek vergi zıyaına sebebiyet verildiği iddiasıyla karşılaşılmaması amacıyla şirket hisselerinin değerinin mahkeme tarafından tespitinde müvekkil şirketin hukuki yararının bulunduğunu beyanla müvekkilinin … Turizm İşletmeciliği ve Ticaret A.Ş’ de mevcut hisselerinin gerçek değerinin bilirkişi marifetiyle tespiti ile bu amaçla … Asliye Hukuk Mahkemesi’ne talimat yazılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava, davacının … Turizm İşletmeciliği ve Ticaret A.Ş’de mevcut hisselerinin gerçek değerinin tespiti istemine ilişkindir.
6102 sayılı TTK’nun 342. maddesinde ” üzerlerinde sınırlı ayni bir hak, haciz ve tedbir bulunmayan, nakden değerlendirilebilen ve devronulabilen, fikri mülkiyet hakları ile sanal ortamlar da dahil, mal varlığı unsurları ayni sermaye olarak konulabilir. Hizmet edimleri, kişisel emek, ticari itibar ve vadesi gelmemiş alacaklar sermaye olamaz. 128. madde hükmü saklıdır.” 343. maddesinde “konulan ayni sermaye ile kuruluş sırasında devranılacak işletmelere ve ayınlara, şirket merkezinin bulunacağı yerdeki Asliye Ticaret Mahkemesince atanan bilirkişilerce değer biçilir. Değerleme raporunda, uygulanan değerleme yönteminin somut olayın özellikleri bakımından herkes için en adil ve uygun seçim olduğu; sermaye olarak konulan alacakların gerçekliğinin, geçerliliğin ve 342. maddeye uygunluğunun belirlendiği, tahsil edilebilirlikleri ile tam değerleri; ayni olarak konulan her varlık karşılığında tahsil edilmesi gereken pay miktarları ile birlikte Türk Lirası karşılığı, tatmin edici gerekçelerle ve hesap verme ilkesinin icaplarına göre açıklanır. Bu rapora kurucular ve menfaat sahipleri itiraz edebilir. Mahkemenin onayladığı bilirkişi kararı kesindir. ” şeklinde düzenlenmiştir.
Davacı taraf, dava dışı … AŞ’de bulunan hisselerini devretmek istemesi nedeniyle müvekkilinin hisselerinin ve taşınmazların gerçek değerinin tespitini talep etmiştir.
6102 Sayılı TTK’nın 342 ve 343 maddelerinin şirkete sermaye olarak konulacak şeylere ilişkin olup, davacı şirketin kendi malvarlığının ayni değerlerinin tespitini istemekte hukuki yararının bulunmadığı (Konya Bölge Adliye Mahkemesi, 6.Hukuk Dairesi, 22/01/2021 tarih, 2020/2762 Esas, 2021/20 karar sayılı ilamı) talebin bu kapsamda kabulünün mümkün bulunmadığı, talebin HMK’nun 106.maddesi kapsamında değerlendirilmesi halinde ise davacının davayı açmakta hukuken korunmaya değer güncel bir yararının bulunması gerektiği, talep gözetildiğinde tespit davasını düzenleyen HMK 106. maddesinde belirtilen “bir hakkın veya hukuki ilişkinin varlığının ya da yokluğunun yahut bir belgenin sahte olup olmadığının tespiti” hallerinin söz konusu olmadığı, davacının talebinin maddi vakıalara ilişkin bulunduğu ve bu hususta da hukuki yararının bulunmadığı (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi, 13.Hukuk Dairesi, 08/05/2019 tarih, 2018/726 Esas, 2019/660 Karar) anlaşılmakla açılan davanın hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilerek aşağıda yazılı olduğu biçimde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
AÇILAN DAVANIN HUKUKİ YARAR YOKLUĞUNDAN REDDİNE,
1-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
2-Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
3-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair, davacı vekilinin yokluğunda, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize müracaatla İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi istinaf yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 10/11/2021

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır