Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/917 E. 2022/848 K. 20.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/917 Esas
KARAR NO : 2022/848

DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 03/11/2021
KARAR TARİHİ : 20/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin uluslararası taşımacılıkla iştigal ettiğini, müvekkili şirketin davalıya ait emtiaların …. ‘dan …. ‘a havayolu ile taşınması işini üstlenerek taşımayı gerçekleştirdiğini, müvekkili şirkete davalı firma adına göndericisi …. Ltd. olan … konşimento numaralı taşımaya istinaden 09/07/2020 tarihli, … numaralı, 15.120,50-USD bedelli fatura ve … konşimento numaralı taşımaya istinaden 30/07/2020 tarihli, … numaralı, 1.687,70-USD bedelli faturanın kesildiğini, öncelikle 09/07/2020 tarihli, 15.120,50-USD bedelli fatura düzenlendiğini, bu fatura düzenlenirken taşımaya konu emtianın brüt ağırlığı olarak 4065 kg esas alındığını, müvekkili şirketin emtianın brüt ağırlığının 4521 kg olduğunu fark ettiğini, davalı firma yetkililerine durumun bildirildiğini, emtianın ölçülerinden dolayı aradaki 0,456 kg ağırlık için 30/07/2020 tarihli 1.687,70-USD bedelli faturayı düzenlediklerini, bu durum davalı firma yetkililerine açıklandığını, iyi niyetli olarak sonraki yüklemelerde indirim dahi teklif edildiğini, davalı firma yetkililerinin öncü bu durumu kabul ettiklerini belirtse de müvekkili şirkete herhangi bir ödeme yapmadığını, belirtmek gerekir ki havayolu taşımalarında navlun bedeli hesaplanırken ücrete esas ağırlığı bulmak için brüt ağırlık ile hacim ağırlık karşılaştırılır ve hangisi büyükse o ağırlık ücrete esas ağırlık olarak kabul edileceğini, ilk fatura ağırlık esas alınarak düzenlenmişse de sonradan emtianın hacminin daha fazla olduğunun fark edilince haciz üzerinden ek fatura düzenlendiğini, ilgili farkın da emtinanın hacim ağırlının daha büyük olmasından kaynaklandığını, belirtilen bu nedenlerle davalı kötü niyetli olarak takibe konu faturaya itiraz ettiğini, yine davalının faize yaptığı itirazın da hiçbir dayanağı bulunmadığını, 3095 sayılı Kanununun 4/A maddesine göre yabancı para borcunun faizinde Devlet Bankalarına o yabancı para ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranının uygulanacağını, zira takipte yıllık %2 mevduat faiz oranının talep edilmişse de davalının faize itirazının da haksız olduğunu, borçlu şirketin icra dairesinin yetkisine yaptığı itirazın da yerinde olmadığını, icra takibine konu olan taşıma sözleşmesinden doğan para alacağı olduğunu, müvekkili şirketin davalı firmaya ait malların taşınması işini gerçekleştirdiğini gerek davalı tarafından sunulan belgelerle sabit olduğunu, davalının müvekkili şirketin alıcı-davacı şirket için yaptığı taşımadan kaynaklanan oluşan bedelleri ödemediğini, davalı borçlu şirket tarafından taşınması talep edilen malların davalıya teslimi için yapılan taşımaya ilişkin olarak 30/07/2020 tarihli, …. numaralı ve 1.687,70-USD tutarlı faturanın davalı-borçluya tebliğ edildiğini, davalı borçlu tarafnıdan müvekkili şirkete ödenmeyen fatura doğrultusunda müvekkili şirket tarafından K.Çekmece … İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı dosyası üzerinden takip başlatıldığını, ancak icra takibi davalı şirketin yaptığı haksız borca itiraz nedeniyle durduğunu, açılan davanın kabulü ile borçlu tarafından yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, davalının alacağın %20’sinden az olmamak üzere %40 icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen davalı davaya cevap vermemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava, fatura alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin olup, dava konusu uyuşmazlık; taraflar arasında ticari ilişki olup olmadığı, davacının davalıdan icra takibine konu alacağı talep edip edemeyeceği, talep edebilecek ise miktarı, davalının itirazının yerinde olup olmadığı hususlarındadır.
K.Çekmece …. İcra Dairesi’nin … esas sayılı takip dosyasının UYAP sistemi üzerinden celp edilmiş, incelenmesinde; davacı takip alacaklısı tarafından davalı takip borçlusuna karşı 1.687,70-USD’nin tahsili amacıyla başlatılan ilamsız icra takibine karşı yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Tarafların 2020 yılı BA-BS formları ilgili vergi dairelerinden celp edilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık konularında tarafların ticari defter ve belgeleri ile dosya üzerinde inceleme günü belirlenerek SMMM ve Taşıma bilirkişisinden oluşan heyetten rapor alınmasına karar verilmiş olup, alınan bilirkişi raporunda özetle; davacı tarafın defterlerinin, sair vesaikin, muhasebe kayıtlarının 6102 Say. TTK. m. 64,65,66 ve 82. Mad. VUK. m. 220-226,229,230,231,232 hükümlerine uygun şekilde tanzim edildiği, HMK. m. 222 sahibi lehine delil niteliğinin taşıdığı kanaatine varıldığı, takdiri mahkemede olduğu, davalı şirketin dava dosyasına cevap dilekçesi sunmaması, mahkeme salonunda yapılan bilirkişi incelemesine katılmaması sebebiyle davalı yönünden ticari defter incelemesi yapılamadığını, davacı tarafından davalıya kesilen faturaların FORM BS (Mal ve Hizmet Satışlarına İlişkin Bildirim Formu) Beyan ile ilgili vergi dairesine kanuni süre içinde beyan edildiğinin tespit edildiğini, davacı tarafından davalıya kesilen faturalarn FORM BA (Mal ve Hizmet Alışlarına İlişkin Bildirim Formu) Beyanı ile ilgili vergi dairesine kanuni süre içinde beyan edildiğinin tespit edildiğini, dolayısıyla, her ne kadar davalı yan bilirkişi incelmesine ticari defterlerini sunmamış olsa da, her iki tarafın BA/BS Beyannameleri incelendiğinde davacı yanca davalı yana düzenlen iki adet fatura da (ihtilaf konusu olan fatura dahil) Hazine ve Maliye Bakanlığına beyan edildiği, dolayısıyla davalı yanca da ihtilaf konusu faturanın kayıtlarına alındığının anlaşıldığı, davacı tarafça icra takibinde işlemiş faiz talep edilmemiş, asıl alacağa yıllık %2 TCMB’na Uygulanacağı Bildirilen En Yüksek Mevduat Faizi talebinde bulunulduğunu, davacı taraf alacağını tahsil etmek için davalı tarafa takip tarihine kadar herhangi bir ihtarname göndermediğini, diğer yandan süresinde ödenmeyen alacaklarla ilgili olarak faiz talep edileceği konusunda taraflar arasında düzenlenmiş herhangi bir sözleşme veya taraflar arasında bu konuda oluşmuş bir teamül de bulunmadığını, taleple bağlı kalınarak; temerrüt ve işlemiş faiz hesaplaması yapılmadığını, davacı yasal defter kayıtları incelendiğinde davacının icra takip tarihi itibariyle davalıdan 13.252,83-TL (1.687,70 USD) alacaklı olduğu yönde bakiyesinin bulunduğu tespit edildiği, davacının, hava yoluyla taşınan kargo ağırlığı ile ilgili beyanları prosedüre uygun olduğu, Hava yolu taşımalarında gerçek ağırlık ile hacimsel ağırlık arasında hangisi daha yüksekse navlun hesabında o, esas alınacağını, hava yolu taşımalarında taşınan emtianın ambalajının hacimsel ağırlığı ENXBOYXYÜKSEKLİK = çıkan ağırlık / 5000- TAŞIMAY HESABINDA ESAS ALINACAK MİKTAR. Davacının dava dilekçesinde belirttiği üzere ağırlık hesabında hacimsel ağırlığın dikkate alınması ve bu konuda davalı tarafından itirazda bulunulmadığı da dosyada tespit edilemediğini, davacı alacağının kabulü halinde, davacının 08.10.2020 takip tarihi itibariyle 13.252,83 TL (1.687,70 USD) ve dava tarihi olan 03.11.2021 itibaren davalıdan (1.687,70 USD) 16.351,95 TL alacaklı olduğu, takip konusu faturanın döviz cinsinden olduğu anlaşılmış olup TL kurunun değişken olduğu göz önüne alındığında, davacının davalıdan 1.687,70 USD asıl alacağı olduğu, asıl alacağa 08.10.2020 takip tarihinden itibaren yıllık %2 TCMB’na Uygulanacağı Bildirilen En Yüksek Mevduat faiz talep ettiği, 3095 sayılı Kan. Tacirler arasında faiz oranı olması nedeniyle uygun olduğu, değişen oranlarda uygulanması gerektiği kanaati bildirilmiştir.
Davalı şirket usulune uygun yapılan tebligata rağmen inceleme gününde ticari defter ve kayıtlarını ibraz etmediği, ticari defterlere delil olarak dayanan davacının usulüne uygun ve alacağın kaynağını oluşturan kayıtları içeren ticari defterlerinin lehine kati delil teşkil ettiği, davacının incelenen ticari defterlerine göre takip tarihi itibariyle davalıdan 1.687,70USD alacaklı olduğu, BA-BS bildirimlerinin adet ve miktar olarak birbiri ile uyumlu olduğu, icra takibine konu edilen alacağın BA-BS bildirimleri, davacı tarafın usulüne uygun tutulmuş ticari defter ve kayıtları ile ispatlandığı, davalı tarafça ödeme yapıldığının iddia ve ispat edilmediği anlaşılmış olup hüküm vermeye elverişli olduğu değerlendirilen bilirkişi tarafından sunulan rapor da dikkate alınarak açılan davanın kabulü ile; K.çekmece … İcra Müdürlüğü’nün …. Esas Sayılı Takip dosyasına davalı tarafından yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, davacı tarafın icra inkar tazminatı talebinin kabulü ile asıl alacağın %20’sine tekabül eden 2.650,57-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilerek şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
Açılan davanın KABULÜ ile;
1-K.Çekmece …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasına davalı tarafından yapılan itirazın iptali ile takibin devamına,
2-Davacı tarafın icra inkar tazminatı talebinin kabulü ile asıl alacağın %20’sine tekabül eden 2.650,57-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13.maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin tümünün davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Alınması gereken 1.117,00-TL harçtan, davacı tarafından peşin olarak yatırılan 213,00-TL’nin mahsubu ile eksik kalan 904,00-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafça sarf edilen ilk dava açılış harç gideri 272,30TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafça sarf edilen tebligat ve müzekkere gideri ile bilirkişi sarf gideri olmak üzere toplam 1.777,00-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince takdir olunan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda yapılan yargılama neticesinde kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize müracaatla İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 20/10/2022

Katip ….
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır