Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/664 E. 2022/494 K. 07.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/664 Esas
KARAR NO : 2022/494

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 14/01/2019
KARAR TARİHİ : 07/06/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 01/07/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; davalı borçlunun müvekkili kooperatife olan borcunu ödememesi üzerine, Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile davalı- borçlu aleyhine yasal takibe geçilmiş ve davalı borçlu tarafından icra takibine haksız olarak itiraz edildiğini ve takibin durmuş olduğunu, davalı- borçlu tarafından icra takip dosyasına yapılan itirazın haksız, kötü niyetli ve yasal dayanaktan yoksun olduğunu, müvekkilinin Kooperatif Ticaret Merkezinde ortak kullanım alanlarına mal koyarak işgal edenlere Kooperatif’in 21.05.2011 tarihli Olağan Genel Kurul Toplantısı 15. madde gereği Kooperatif Ortak alanlarının kullanımını düzenleyen site yönetim kurallarına aykırı hareket nedeni ile Genel Kurul’un Yönetim Kurulu’na verdiği yetki gereği Yönetim Kurulu tarafından para cezası kesilmekte olduğunu, müvekkili kooperatif tarafından davalı-borçlu firmanın şifahen defakez uyarılmasına rağmen söz konusu ortak alanları kullanmaya devam etmiş, bu nedenle Yönetim Kurulu kararı gereği adına 19.01.2018 tarihinde 1.000,00 TL, 13.08.2018 tarihinde 2.000,00 TL ve 13.09.2018 tarihinde 500,00 TL para cezası makbuzu kesilmiş olduğunu, makbuzlardaki tutarlar ve ferilerinin verilen sürelerde ödenmemiş olduğunu, icra takibi başlatıldıktan sonra da herhangi bir ödeme olmadığını, davalı- borçlunun açılan takibe karşı, zaman kazanmak amacıyla haksız ve kötü niyetli olarak yapılan itirazının kabulünün mümkün olmadığını, zira davalı tarafın söz konusu müvekkili kooperatifin genel kurul ve yönetim kurulu tarafından ortak alanlara ve yasak yerlere mal koyarak işgal edilmesinden ötürü tahakkuk ettirilen cezadan haberdar olduğunu, müvekkili kooperatifin takibe konu olan alacağının, likit, haklı ve davalı- borçlu tarafından bilinen bir alacak olduğunu beyanla; davalı- borçlunun haksız itirazının takip talebindeki koşullarla iptali ile takibin devamına, haksız itirazı nedeni ile davalı- borçlunun %40’tan az olmamak üzere icra- inkâr tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı- borçlu üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı asil vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davacının genel kurula veya yönetime cezalar için itiraz etmediğinden bahsettiğini, öncelikle genel kurul vs. toplantılarına mülk sahiplerinin katılımda bulunduğunu, ayrıca ceza makbuzlarının hukuki süreç içerisinde dava dosyaları vasıtası ile eline geçtiğini ve haberdar olduğunu, İstoç’ta bulunduğu süre içerisinde tüm site kurallarına uygun davranmış olduğunu, buna karışlık site yönetiminin yer değişikliğini önerdiğini, site aidatlarını düzenli bir şeklide ödemekte olduğunu, delil olarak sunulan resimlerden 13/08/2018 20/88 1.numaralı resmin malların site yönetiminin müsaade ettiği hakkı olan dükkanın önünde olduğunu, kimsenin yerine ve hakkına tecavüzü söz konusu olmadığını, davaya konu olan meselenin araç park yerlerine malzeme konulması olduğunu, 2.numaralı resmin ise kendisine ait olduğunun dahi meçhul olduğunu, hiçbir açıdan kendisine ait olduğunun yani dükkanının önünde olduğunun anlaşılamadığını, 19/01/2018 20/86-88 3.numaralı resme konu olan alanın, işyerinin hemen arkası ve yönetimin hakim olan “saçak altı mal koyabilirsiniz” dediği yer olduğunu, usule uygun bir şekilde olduğunu, neredeyse tüm İstoç esnafının dükkan arkası olan bu alanı bu şekilde kullandığını, 13/09/2018 20/88 4.numaralı resmin tamamen karşı tarafın kötü niyetini, iş bilmezliğini ve “ben yaptım olduğu” tarzı yaklaşımını ispat ettiğini, davacı tarafından mahkemeye sunulan bu görselin kendisinin 4 dükkan ilerisindeki köşe başı olan dükkana No:94-96 ya yani komşusuna ait olduğunu, kendisiyle uzaktan yakından ilgisi alakası olmadığını, kaldı ki işlerinin temizlik madde ve malzemelerin satışı ile ilgili olduğunu, nalbur ve hırdavat malzemesi ticaretleri olmadığını beyanla; itirazının kabul edilmesine ve davanın lehine sonuçlandırılmasına, borç miktarının %40ından az olmamak üzere inkar tazminatı ödemesine, yargılama giderlerinin karış taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, para cezasının tahsili amacıyla başlatılan ilamsız icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin olup, uyuşmazlık; davacı kooperatifin davalıya kestiği para cezalarının, kooperatifin toplu yapı yönetim planına, genel kurul kararlarına ve ilgili mevzuata uygun olup olmadığı, para cezasına konu eylemlerin gerçekleşip gerçekleşmediği, cezanın uygulanmasında gerekli prösedurun uygluanıp uygluanmadığı hususlarındadır.
Dosyanın mahkememize Bakırköy …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 14/04/2021 tarih ve … Esas …. Karar sayılı kesinleşmiş görevsizlik kararı ile tevzi edildiği anlaşıldı.
Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı takip alacaklısı tarafından davalı takip borçlusu aleyhine 3.500,00 TL asıl alacak, 399,00 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 3.899,00 TL üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı takip borçlusu tarafından takibe itiraz edildiği anlaşıldı.
Görevsiz Bakırköy … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasının 04/09/2020 tarihli celsesinde davacı tanığı … beyanında; Davacı koporatif yönetiminin muhasebe yönetiminde çalışırım. Davalının ortak alanları kullandığına ve yasak yerlere mal koyup koymadığına dair görgüye dayalı bir bilgim yoktur ancak yönetim olarak bu şekilde ihlal yapılması durumunda önceden uyarımızı yapar ihlal giderilmezse para cezası kesme yoluna gideriz davalıya da aynı işlem uygulamaştır.Davalının kooperatif üyeliğinin bulunup bulunmadığını bilmiyorum dedi.
Görevsiz Bakırköy …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasının 14/04/2021 tarihli celsesinde davacı tanığı … beyanında; 1 yıl öncesine kadar davacı site yönetiminde çalışmaktaydım, haksız şekilde kesilen para cezaları sebebi ile dayanamayarak işten ayrıldım, site yönetimi bana olumsuz olarak gördükleri iş yerlerine ortak alanı kullanmaları sebebi ile para cezaları kesilmesi talimatı veriyordu, kural aynı olmakla birlikte herkese uygulanmıyordu, bu konuda objektif davranılmoyudu, kişiye görü bazı iş yerleri idare ediliyordu, bazılarına ceza kesiliyordu, bu ortak alanın kullanımı iş yerleri için kısa süreli idi bazın mal 10 dakika bazen 2 saat dururdu, sürekli bir sirkülasyon vardı, kalıcı bir işgal söz konusu değildi, ben kesmeme taraftarıydım ancak yönetim bu konuda diretiyordu, işten ayrılırken bana bu tür davalarda şahit olmamam için kağıt imzalatmaya çalıştılar ben kabul etmedim imzalamadım dedi.
Davacının iddiası, davalının savunması ile tüm dosya kapsamına göre Dosya üzerinden GÜNSÜZ bilirkişi incelemesi yapılalarak dosya kapsamı, toplanan deliller hep birlikte değerlendirilmek suretiyle davacı kooperatifin davalıya kestiği para cezalarının, kooperatifin toplu yapı yönetim planına, genel kurul kararlarına ve ilgili mevzuata uygun olup olmadığı, para cezasına konu eylemlerin gerçekleşip gerçekleşmediği, cezanın uygulanmasında gerekli prösedurun uygluanıp uygluanmadığı hususlarının tespiti için rapor tanziminin istenmesine karar verilmiş olup, Kooperatif Uzmanı bilirkişi …. 30.03.2022 tarihli raporunda özetle; icra takibine konu edilen alacağın, kooperatifin ortak kullanım alanlarında site yönetim planına aykırı olarak mal koymaya yönelik işgal tazminatından doğan alacak olduğunu, davacı kooperatifin davalıdan, 21.05.2011 tarihli genel kurul kararının 15. Maddesi gereği ödenmesi kararlaştırılan işgal tazminatı alacağının tahsilini talep edebilmesi için, davalının ya kooperatif üyesi bulunması yada kooperatif üyesinden taşınmaz kiralayan kiracı sıfatına sahip olması gerekeceğini, davalının, İSTOÇ kooperatifi alanında yer alan taşınmazı kiracı sıfatı ile kullanmakta ve ortak alanlardan yararlanmakta olduğunu, 1163 sayılı kanun kapsamında şahsi nitelikte bulunmayan (ortağın ihraç kararının genel kurulca alınması veya yönetim kurulunca alınan ihraç kararının genel kurul gündemine taşınarak genel kurulda ortak aleyhine ihraç kararının alınmasına ilişkin) genel kurul kararlarının ortağa tebliğinin zorunlu olmadığını, davacı kooperatifin üyesi ister genel kurul toplantısına katılsın isterse katılmasın genel kurul kararı iptal edilmedikçe sözleşme niteliğinde bulunan genel kurulda alınan tüm kararların üyeleri ve onların kiracılarını bağlayacağını, 21.05.2011 tarihinde yapılan 2010 hesap yılı genel kurul kararına dayanılarak davacı kooperatif yönetimince kesilen işgal tazminatı hükmündeki para cezalarının davacı kooperatif ortakları veya bu hükmü ihlal eden kiracılarından site yönetim planı gereğince tahsil edilebileceğini, davacı kooperatifin 21.05.2011 tarihinde yapılan 2010 hesap yılı genel kurulunda yönetim kuruluna verilen yetkinin, kooperatifin ortak alanlarının kullanımına ilişkin işgal tazminatının tahsiline dair verilen yetki olması ve bu uygulamanın 30.07.2009 tarihinden beri davacı kooperatif tarafından eşitlik ilkesine uygun olarak tüm ortaklara ve kiracılarına uygulanmakta bulunuşu, kooperatif ana sözleşmesinde her ne kadar açıkça işgal tazminat tahsilatı belirtilmemiş ise de ana sözleşmenin amaç ve faaliyet konularının düzenlendiği 6 maddenin 14,15,16 maddelerinde ortak alanlarda ortaklar yararına yapılacak her türlü düzenlemeler ve bu sebeple toplanacak ödemelerin, diğer yağarların ana sözleşmede düzenlenmiş olması ve …. site yönetim planının 10 maddesinin 6,7,8,8,9 maddelerinde davaya konu edilen bu uygulamaların kat maliklerince kabul edilmesi neticesinde, davacı kooperatif tarafından ticaret merkezinin, daha güvenli ve etkin olarak ortak alanlarının kullanılmasını sağlamak, üyelerin menfaatine olacak uygulamanın her zaman genel kurullarca talep edilmesi ve kararlaştırılması mümkün olduğundan, genel kurul kararı ile verilen yetki gereğince yönetim kurulunca kesilen işgal tazminatı niteliğindeki para cezalarının kira sözleşmesi gereğince sorumluluğu bulunan davalıdan talep ve tahsil edilmesinde yasa ve ana sözleşmeye aykırılık bulunmadığından davalının borca yönelik yaptığı haklı ve yerinde yerinde olmayacağı, yönünde sonuç ve kanaate ulaşıldığını, davacı kooperatifin, davalıya kesmiş olduğu ceza makbuzlarının genel Kurul kararına uygun olarak sırasıyla 500,00 TL, 1.000,00 TL ve 2.000,00 TL şeklinde kesilmemekle beraber takip tarihinde tahsili talep edilen toplam asıl alacak miktarını değiştirmediğini, dosyaya ibraz edilen resimlerle ve davalının samimi beyanlarından tevsik edildiği üzere davalının ortak alana site yönetim planına ve genel kurul kararına aykırı olarak mal koymak suretiyle işgal ettiği yönünde sonuç ve kanaate ulaşılmış ise de bu husustaki takdir ve değerlendirmenin mahkememize ait olacağını, ceza makbuzlarının davalıya tebliğ edildiğinin davacı yanca ispat edilmemesi nedeniyle davalının ancak icra takip tarihi itibariyle temerrüde düşürüldüğünün kabul edilmesi gerekeceğinden, icra takip talebinde tahsili talep edilen işlemiş 399,00.TL tutarındaki gecikme faizinin tahsilinin davalıdan talep edilemeyeceğini, davacı kooperatifin davalı taraftan kesilen cezalar nedeniyle toplam 3.500,00 TL tutarındaki alacağın tahsilini 11.12.2018 icra takip tarihi itibariyle işleyecek yasal faizi ile birlikte talep edebileceğini bildirmiştir.
Dosya kapsamı, toplanan deliller ve bilirkişi raporu hep birlikte değerlendirildiğinde, 1163 sayılı Kooperatif kanunu kapsamında davacı kooperatifin davalıdan, 21.05.2011 tarihli genel kurul kararının 15. Maddesi gereği ödenmesi kararlaştırılan işgal tazminatı alacağının tahsilini talep edebilmesi için, davalının ya kooperatif üyesi bulunması yada kooperatif üyesinden taşınmaz kiralayan kiracı sıfatına sahip olması gerekmekte olup , davalının, … kooperatifi alanında yer alan taşınmazı kiracı sıfatı ile kullanmakta ve ortak alanlardan yararlanmakta olduğu genel kurul kararı iptal edilmedikçe sözleşme niteliğinde bulunan genel kurulda alınan tüm kararların üyeleri ve onların kiracılarını bağlayacağı, 21.05.2011 tarihinde yapılan 2010 hesap yılı genel kurul kararına dayanılarak davacı kooperatif yönetimince kesilen işgal tazminatı hükmündeki para cezalarının davacı kooperatif ortakları veya bu hükmü ihlal eden kiracılarından site yönetim planı gereğince tahsil edilebileceği davacı kooperatifin 21.05.2011 tarihinde yapılan 2010 hesap yılı genel kurulunda yönetim kuruluna verilen yetkinin, kooperatifin ortak alanlarının kullanımına ilişkin işgal tazminatının tahsiline dair verilen yetki olması ve bu uygulamanın 30.07.2009 tarihinden beri davacı kooperatif tarafından eşitlik ilkesine uygun olarak tüm ortaklara ve kiracılarına uygulanmakta olduğu , kooperatif ana sözleşmesinde her ne kadar açıkça işgal tazminat tahsilatı belirtilmemiş ise de ana sözleşmenin amaç ve faaliyet konularının düzenlendiği 6 maddenin 14,15,16 maddelerinde ortak alanlarda ortaklar yararına yapılacak her türlü düzenlemeler ve bu sebeple toplanacak ödemelerin, diğer yağarların ana sözleşmede düzenlenmiş olması ve … site yönetim planının 10 maddesinin 6,7,8,8,9 maddelerinde davaya konu edilen bu uygulamaların kat maliklerince kabul edilmesi neticesinde, davacı kooperatif tarafından ticaret merkezinin, daha güvenli ve etkin olarak ortak alanlarının kullanılmasını sağlamak, üyelerin menfaatine olacak uygulamanın her zaman genel kurullarca talep edilmesi ve kararlaştırılması mümkün olduğundan, genel kurul kararı ile verilen yetki gereğince yönetim kurulunca kesilen işgal tazminatı niteliğindeki para cezalarının kira sözleşmesi gereğince sorumluluğu bulunan davalıdan talep edebileceği, davacı kooperatifin, dosya kapsamı itibarı ile davalı tarafın ortak alana site yönetim planına ve genel kurul kararına aykırı olarak mal koymak suretiyle işgal ettiği bu kapsamda davacı tarafın 3.500,00 TL kesimiş olduğu ceza miktarının davalıdan talep edebileceği ancak davacının kesmiş olduğu ceza makbuzlarının davalıya tebliğ edildiğinin davacı yanca ispat edilmemesi nedeniyle takipten önce temerrüde düşürdüğüne dair bir delil dosyaya sunmaması dikkate alınarak , icra takip talebinde tahsili talep edilen işlemiş 399,00.TL tutarındaki gecikme faizinin tahsilinin davalıdan talep edilemeyeceği alacağın tahsilini icra takip tarihi itibariyle işleyecek yasal faizi ile birlikte talep edebileceği anlaşılmakla açılan davanın kısmen kabul kısmen reddi ile; Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasında davalının asıl alacak 3.500,00 TL’ye yönelik itirazının iptaline, takibin 3.500,00 TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren faiz işletilmesine, davacı tarafın icra inkar tazminatı talebinin alacak likit olmadığından reddine, karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere:
AÇILAN DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE;
1-Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında davalının asıl alacak 3.500,00 TL’ye yönelik İTİRAZININ İPTALİNE, takibin 3.500,00 TL asıl alacak üzerinden DEVAMINA, asıl alacağa takip tarihinden itibaren faiz İŞLETİLMESİNE,
2-Davacı tarafın icra inkar tazminatı talebinin alacak likit olmadığından REDDİNE,
3-Alınması gereken 239,09 TL harçtan peşin alınan 47,09 TL harcın mahsubu ile bakiye 192,00 TL eksik harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13.maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinden 1.184,96 TL’sinin davalıdan, 135,04 TL’sinin davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
5-Davacı tarafça sarf edilen ilk dava açılış harç gideri 91,49 TL’nin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davacı tarafça sarf edilen bilirkişi, tebligat ve posta masrafı 1.314,00-TL yargılama giderinin kabul oranı (%89,77) ret oranı (%10,23) dikkate alınarak hesaplanan 1.179,58-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, bakiye kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
7-Davalı tarafça sarf edilen 50,00 TL yargılama giderinin ret oranı dikkate alınarak hesaplanan 5,12 TL’sinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE, bakiye kısmın davalı üzerinde BIRAKILMASINA,
8-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davacı yararına A.A.Ü.T. gereğince takdir edilen 3.500,00 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
9-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davalı yararına A.A.Ü.T. gereğince takdir edilen 399,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
10-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının talep halinde davacıya İADESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, (davacı vekiline e-duruşma ortamında) İstinaf yasa yolu yargısal miktar sınırının altında kalmakla kesin olarak verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 07/06/2022

Katip …
¸

Hakim …
¸