Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/555 E. 2023/35 K. 13.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/555 Esas
KARAR NO : 2023/35

DAVA : Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235))
DAVA TARİHİ : 28/06/2021
KARAR TARİHİ : 13/01/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 28/01/2023
Davacı tarafından mahkememize açılan dava dosyasının incelenmesi sonunda;
İSTEM:
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; davalı Müflis’e yönelik Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ….. Esas sayılı dosyasında görülmekte olan adi konkordatonun tasdiki davasında, davalının 21.02.2019 tarihinde iflasına karar verilmiş olup iflas kararı kesinleşmiş ve tasfiye işlemleri Bakırköy … İcra ve İflas Müdürlüğü …. Esas sayılı dosyası üzerinden tasfiye işlemlerine başlanıldığını, davalı aleyhine araç kiralama sözleşmesine yönelik başlatılmış icra takiplerinin mevcut olduğunu, müvekkili şirketin mevcut alacağının iflas masasına kaydını talep etmiş olduğunu, 133.623,10 TL’nin reddine ilişkin mi kararın taraflarına 10.10.2019 tarihinde tebellüğ edilmiş olduğunu, İİK gereği yasal süre içerisinde alacakalrının kayıt ve kabulüne ilişkin iş bu davanın açıldığını, açıklanan nedenlerle alacaklarının iflas masasına kaydına karar verilmesini yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava ettiği görülmüştür.
YANIT:
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın, müflis şirkete araç kiralama nedeniyle alacağı olduğunu bahisle iflas masasına toplam 133.623,10 TL alacak kayıt isteminde bulunulduğunu, istemin reddi üzerine iş bu davanın açıldığını, alacağın varlığını ve tutarını kanıtlama yükümlülüğünün davacı tarafta olduğunu, sunulan belgelerin incelenmesi neticesi, alacağı kanıtlayıcı belge olarak evrak fotokopisi sunulduğunu, ekli belgeler arasında, borçlandırıcı ilişkiyi kanıtlayıcı belgenin de bulunmadığını, belgelerin alacağı tevsik edici nitelikte olmadığını, iflas masasına başvuru sırasında sunulan belgelerin alacağın varlık ve tutarını kesin olarak kanıtlamaktan uzak olduğunu, davacının olduğunu belirttiği icra dosyalarında tahsilat yapılıp yapılmadığının incelenmesi gerektiğini, sunulan belgelerin de alacağın varlık ve tutarını kesin olarak kanıtlamaktan uzak olduğunu, tarafın alacak kaydı yaparken sunduğu belgelerin İ.İ.K 68 maddesinde belirtilen belgelerden olmadığını, ayrıca davalı müflisin ticari defterler kayıtları davacı tarafın borçlarının birbiri ile örtüşmediğini, açıklanan nedenlerle iflas idaresinin iflas idaresinin ret kararının haklı ve yerinde olduğunu, haksız ve mesnetsiz davanı hem usulden hem de esastan reddini, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davacıdan tahsilini, mahkeme aksi kanaatte ise iflas İdaresinin red kararındaki haklılığı ve iş bu davanın açılmasına davacının iflas masasına eksik bilgi ve belge sunmuş olmasının sebebiyet verdiğinin tespiti ile davalı aleyhine herhangi bir yargılama gideri ya da avukatlık ücretine hükmedilmemesin talep ettiği görülmüştür.
KANITLAR VE GEREKÇE:
Dava; İcra ve İflas Kanunu 235. uyarınca davacı şirketin iflasına karar verilen davalı müflis şirketten alacağı olduğu iddiası ile açılan iflas masasına alacağın kayıt ve kabulü istemine istemine ilişkindir.
Davalı şirketin Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ….. Esas sayılı dosyası ile iflasına karar verildiği, iflas işlemlerinin Bakırköy …. İcra Dairesi’nin … iflas sayılı dosyasında iflas idaresi tarafından yürütüldüğü görülmektedir.
Dava tarihinden önce iflas edilmesi halinde, 2004 sayılı İİK’nın 191. maddesi gereğince, iflas açıldıktan sonra müflisin masaya giren mal ve hakları üzerindeki tasarruf yetkisi kısıtlamaya uğrar; müflis artık masa mevcudunu azaltıcı nitelikteki tasarruflarda bulunamaz. Bu mallar ve haklar topluluğunu, iflas açıldıktan sonra aynı Kanun`un 226. maddesi gereğince, kanuni mümessil olan iflas idaresi temsil edeceğinden, açılacak davalarda husumetin iflas idaresine yöneltilmesi ve varlığı iddia olunan alacakların, 2004 sayılı İİK. 219. maddesi gereğince, masaya karşı ileri sürülmesi gerekir. Bu nedenle kural olarak iflastan sonra müflis aleyhine masaya giren mal ve haklara ilişkin olarak doğrudan dava açılamaz. İflas masasından hak iddia eden alacaklının alacağının masaya kaydını talep etmesi, bu talebin İflas idaresince kabul edilmemesi halinde, İİK.nun 235/2. maddesinde öngörüldüğü şekilde sıra cetveline itiraz davası açması gerekmektedir. Buna rağmen, iflâstan sonra müflise karşı bir alacak davası açılırsa, bu davaya, iflâs idaresine karşı sıra cetveline itiraz davası olarak devam edilmelidir. Sıra cetveline itiraz davasında da, görevli mahkeme ise 2004 sayılı İİK’nın 235/1 maddesi gereğince iflas kararını veren ticaret mahkemesinin bulunduğu yerdeki Ticaret Mahkemesidir.
İflas idaresinden gelen yazı cevaplarının incelemesinde; davacı tarafça 21/02/2019 tarih saat 10.58 tarihinde iflasına karar verilen davalı müflis şirketten, iflas tarihinden sonra olan alacağın tahsili için iflas masasından 133.623,10 TL alacağın kabulü yönünden talepte bulunulduğu, iş bu talebin sıra cetvelinin 88. Sırasındaki karar ile reddine karar verildiği, davacı tarafa 10/10/2019 tarihinde tebliğ edildiği, açılan davanın süresinde olduğu ve şartlarını taşıdığı görülmüştür.
Bu doğrultuda davacı tarafın müflis şirketten talep ettiği alacağın gerçek bir alacak olup olmadığının belirlenmesi ve davalı müflis şirketinin ticari defterlerinin iflas dairesinde kayıtlarla birlikte incelenmesi amacıyla dosya bilirkişi tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen 27/10/2022 tarihli raporda özetle; davacı … Turizm Otom. Tic. A.Ş.’nin incelenen 2018 takvim yılına ait ticari efterlerinin sahibi lehine delil vasfında olduğu, davacı … Turizm Otom. Tic. A.Ş.” nin incelenen 2018 yılına ait resmi defter ve belgelerinde, Davalı Tasfiye Halinde …. Ltd. Şti. …. Hesap Kodu ile ALICILAR hesabında hareket gördüğü, hesabın 2018 yılı sonu itibari ile 133.623,10 TL borç bakiyesi verdiği, Davalı Müflis şirketten Sıra Cetvelinde yer almayan toplam 133.623,10 TL alacağı olduğu, davalı Tasfiye Halinde … Ltd. Şti.’nin ticari defter ve belgeleri Bakırköy …. İcra İflas Müdürlüğü’nde mevcut bulunmadığından dolayı incelemenin yapılamadığını yönünde görüş ve kanaat bildirildiği görülmüştür.
Davacı tarafın dava dilekçesi ile ticari defterlere delil olarak dayandığı görülmektedir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanun’ da ticari defterlerle ispata ilişkin hükümlere yer verilmemiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 222. maddesi “Ticari Defterlerin İbrazı ve Delil olması” başlığı altında ticari defterlerle ispata ilişkin hükümler getirmiştir.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu 222. Maddesinde; “(1) Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir. (2) Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır. (3) İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. (Ek cümle:22/7/2020-7251/23 md.) Diğer tarafın ikinci fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi hâlinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılamaz. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.” hükümlerine yer verilmiştir.
Yargıtay uygulamasına göre; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 222. maddesi gereğince; ticari davalarda, yani iki tarafın tacir olduğu ve dava konusunun ticari işletmeleri ile ilgili olduğu davalarda, ticari defterler ile sözleşme ilişkisinin veya alacak miktarının ispatı mümkündür. Ticari defterler kesin delillerdendir. Yasa’da delil vasfı taşıdığı takdirde aksinin yazılı veya kesin delillerle ispatı gerektiği düzenlenmiş olduğundan, yasanın ticari defterleri kesin delildir (Yargıtay 15. Hukuk Dairesi’nin 26/09/2018 tarih 2018/2696E. 2018/3431K. sayılı ilamı).
Yukarıda yer verilen açıklamalar doğrultusunda somut olay değerlendirildiğinde; kural olarak davacı taraf HMK 190. Maddesi gereğince alacağını dava değeri de gözetildiğinde yazılı olarak ispat etmelidir.
Ancak Mahkememizce 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 83. Maddesi ve Hukuk Muhakemeleri Kanunu 222/3 gereğince, ticari defterlerin incelenmesine karar verilmiş ise de usulüne uygun ihtarata rağmen davalı tarafça ticari defterlerin ibraz edilmediği, ilgili defterlerin iflas idaresi nezdinde de olmadığı görülmektedir.
Buna göre dava konusu alacağın davacı tarafın ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, üzerinde yapılan bilirkişi incelemesine göre taraflar arasında ticari ilişkinin mevcut olduğu, davacı tarafın ticari defterlerinin kayıtları usulüne uygun olduğundan davacı lehine delil vasfı taşıdığı, bilirkişi raporuyla sabit olan 133.623,109-TL alacağın davacı şirketin ticari defter kayıtlarında yer aldığı anlaşılmaktadır.
Buna göre davacı tarafından cari hesap yoluyla davalıya yansıtılan bedellerin usulüne uygun olduğu, bu hususun davacı tarafından; ticari defterler kayıtları, davalı tarafın defterlerini ibrazdan kaçınması nazara alınarak ispat edildiğinin kabulü gerekmiştir. Buna karşılık olarak davalı tarafın cari hesaba konu borcu ödediğini yazılı belge ile ispat edemediği kanaatine varıldığından 133.623,10 TL alacağın Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … iflas sayılı dosyasında iflas masasına kayıt ve kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Her ne kadar 13/01/2023 tarihli duruşma zaptında “tebliğden itibaren İKİ HAFTA içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere” şeklinde karar verilerek istinaf kanun yoluna başvuru süresi gösterilmiş ise de İcra ve İflas Kanunu’nun 164. Maddesi gereğince sehven hata yapıldığı ve kanun yoluna başvurusu süresinin bu doğrultuda düzeltilmesi gerektiği anlaşılmakla bu hata düzeltilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Ayrıntıları yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE
-Davacının davalı müflis şirketten olan 133.623,10 TL alacağın Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … iflas sayılı dosyasında iflas masasına kayıt ve kabulüne,
-Fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 179,90 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 59,30-TL harcın mahsubu ile bakiye 120,60- TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 59,30 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yargılama sırasında yatırılan 59,30 TL başvurma harcı, 1.500,00 TL bilirkişi ücreti, 227,50 TL tebligat ve posta masrafı olmak üzere 1.786,80 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap edilen 9.200,00- TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Bakiye gider/delil avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa derhal iadesine,
Dair; tebliğden itibaren 10 GÜN içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere tarafların yokluğunda karar verildi. 13/01/2023

Katip …
E-İmzalıdır

Hakim ….
E-İmzalıdır