Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/548 E. 2022/884 K. 04.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/548 Esas
KARAR NO : 2022/884

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 14/01/2020
KARAR TARİHİ : 04/11/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 01/12/2022
Davacı tarafından mahkememize açılan dava dosyasının incelenmesi sonunda;
İSTEM:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Borçlulardan … ve … AŞ adına Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … E sayılı icra takibi ile ödeme emri gönderildiğini, borçlular adına Bakırköy …. ATM’nin … D i. İş sayılı ihtiyati haciz kararı alındığını, borçlulardan … AŞ ‘nin itirazi kayıt ile dosya borcunu ödediğini fakat borca haksız ve mesnetsiz bir şekide itiraz edildiğini ve takibin durduğunu, borçlu ile arabuluculuk görüşmeleri neticesinde de anlaşma imkanı bulunmadığını, 10/04/2016 tarihinde İstanbul ili Büyükçekmece ilçesi …. bölgesinde borçlulardan Yükrük sevk ve idaresinde bulunan davalı adına kayıtlı…plakalı minübüs seyir halinde iken gece saatlerinde … ve …’ya çarpması sonucu ölümlü trafik kazası meydana geldiğini, davalının araç maliki olduğunu, Bakırköy ….AĞC’nin … E sayılı dosya yapılan yargılama sonucunda 06/04/2017 tarihli kararı ile sanık …. hakkında taksirle ölüme sebebiyet verme suçundan mahkumiyet kararı verildiğini, hayatını kaybeden … ‘nın yakını tarafından İstanbul …. ATM’nin … E sayılı dosyada açılan tazminat davasının dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddedildiğini, akabinde İstanbul …. ATM’nin …. E sayılı dosyasında yeniden talepte bulunulmuş ve davacının Güvence Hesabına başvurmaksızın doğrudan dava açma sebebiyle davanın usulden reddedildiğini, davalının Borçlar Kanunu ve Karayolulları Trafik Kanunun anlamında araç sahibi olması sebebiyle kazaya sebebiyet veren aracın asıl işleteni durumunda olup, …. ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğunu, kaza sebebiyle müvekkili şirkete başvuran …’a 08/08/2019 tarihinde vekili Av. … hesabına 90.354,00 TL tazminat ödemesi yapıldığını, müvekkili kurumun ödediği tazminatın tahsili amacıyla zarar sorumlularına karşı rücu hakkı tanındığını beyanla Bakırköy … İcra Müd.nün … E sayılı dosyası ile davalı tarafından yapılan itirazın iptaline, icra takibinin devamına, asıl alacağın davalıdan tahsiline , alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
YANIT:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafından yapıldığı ileri sürülen ödemenin temelini oluşturan kaza ile ilgili olarak; kazaya karışan …. plakalı aracın olay tarihinde müvekkil davalı şirket adına kayıtlı olmakla birlikte, kazayı yapan ve kendisine kusur atfedilen ….. isimli kişi, müvekkil davalı şirketin çalışanı olmadığını, kendisinin müvekkili davalı şirket yetkililerinin izin ve icazeti olmaksızın aracı kullandığını ve bu esnada kaza meydana geldiğini, dava dışı olan …, müvekkil davalı şirketin aracını haksız olarak ele geçirmiş ve kazaya neden olduğunu, bu nedenle müvekkil davalı şirketin kaza anında aracın işleteni olmayıp, kaza neticesinde meydana gelen zarardan da sorumluluğunun bulunmadığını, kazanın meydana gelmesinden sonraki hem ceza yargılaması hem de hukuki yargılama sürecinden müvekkil davalının hiçbir şekilde bilgisi bulunmadığını, kaza tarihinin üzerinden yaklaşık 3,5 sene geçtikten sonra ve hiçbir surette müvekkil davalı şirkete başvuru yapılmaksızın davacı tarafından Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesinin E…. sayılı kararı ile kaza raporuna, kusur durumuna ve aktüerya hesabına vakıf olmayan, bunlara itiraz hakkı bulunmayan müvekkil davalı şirket hakkında asılsız iddialar ile ihtiyati haciz kararı alındığını, müvekkili şirket, tekstil sektörünün ileri gelen şirketlerinden olup, yüzlerce kişiye istihdam sağlayan, tekstil ihracat büyüklüğü açısından ülkenin sayılı şirketlerden biridir. İcra takibinin temelini oluşturan kaza raporundan, kusur durumundan ve aktüerya hesabından hiç bir surette haberi olmayan, kendisine savunma hakkı verilmeyen müvekkil davalı tarafın tüm banka hesaplarına ihtiyati haciz işlemi uygulanmış, müvekkil şirketi ticari itibarı zedelenmiş ve bu olumsuz durumu ortadan kaldırmak adına tarafımızdan icra dosyasına ödeme yapılmış ve devamında takibe, haklı olarak, itiraz edildiğini, kaza tarihinin üzerinden 3,5 yıl geçmekle, bu süreçteki yargılama, alınan rapor ve yapılan ödemeden müvekkil davalı şirkete herhangi bir başvuru ve bilgilendirme yapılmamakla, ortada muaccel bir borç bulunmadığını, yine davacı taraf, ….. – Sigorta ve Danışmanlık Hizmetleri unvanlı özel bir şirketten hesaplama hususunda rapor aldıklarını ve bu rapora istinaden de başvurucuya ödeme yapıldığını belirttiğini, raporu kabul etmediklerini beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE:
Dava, davacı tarafından davalı aleyhine Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı takip dosyası ile başlatılan ilamsız icra takibine davalı tarafından yapılan itiraz iptali istemine ilişkindir.
Davacı vekilinin 02/11/2022 tarihli dilekçesinde; davadan feragat ettiklerini bildirdiği görülmüştür.
Davalılar vekilinin ise 03/11/2022 tarihli dilekçesi ile feragat nedeniyle yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını beyan ettiği görülmüştür.
Davacı vekilinin dosyada mevcut vekaletnamesinde davadan feragate ilişkin özel yetkisinin bulunduğu görülmüştür.
6100 sayılı Hukuk Muhakameleri Kanunu’ nun 307. maddesinin ; “1) Feragat, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir” hükmü gereğince davadan feragat, davacının, davacının istem sonucunda kısmen veya tamamen vazgeçtiği yönününde mahkemeye yaptığı tek taraflı açıklamasıdır.
6100 sayılı Hukuk Muhakameleri Kanunu’ nun 309. maddesinde; “1) Feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. 2) Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. 3) Kısmen feragat veya kabulde, feragat edilen veya kabul edilen kısmın, dilekçede yahut tutanakta açıkça gösterilmesi gerekir. 4) Feragat ve kabul, kayıtsız ve şartsız olmalıdır.” hükmü gereğince kabul, dilekçe veya sözlü olarak yapılabilir. Karşı tarafın veya mahkemenin kabulüne bağlı olmayan feragat beyanın kayıtsız koşulsuz olmalıdır (Ercan, İsmail; Medeni Usul Hukuku, İstanbul 2011, s. 321 vd.)” hükmüne yer verilmiştir.
6100 sayılı sayılı Hukuk Muhakameleri Kanunu’ nun 312. maddesinin; “1) Feragat veya kabul beyanında bulunan taraf, davada aleyhine hüküm verilmiş gibi yargılama giderlerini ödemeye mahkûm edilir. Feragat ve kabul, talep sonucunun sadece bir kısmına ilişkin ise yargılama giderlerine mahkûmiyet, ona göre belirlenir. 2) Davalı, davanın açılmasına kendi hâl ve davranışıyla sebebiyet vermemiş ve yargılamanın ilk duruşmasında da davacının talep sonucunu kabul etmiş ise yargılama giderlerini ödemeye mahkûm edilmez.” hükmü gereğince davadan feragat eden taraf aleyhine hüküm verilmiş gibi yargılama giderlerini ödemeye mahkum edilir.
Harçlar Kanununun 22. Maddesine göre; Davadan feragat veya davayı kabul veya sulh, muhakemenin ilk celsesinde vuku bulursa, karar ve ilam harcının üçte biri, daha sonra olursa üçte ikisi alınır.

6100 sayılı HMK’ nın 311/1. fıkrası gereği feragatin kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurması ve 6100 sayılı HMK’ nın 309/2. maddesi gereği hüküm ifade etmesinin karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı olmaması sebebiyle davanın feragat ile reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Ayrıntıları yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasından feragat ettiği anlaşıldığından HMK 307 vd. maddeleri gereğince davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu 21. Maddesi hükümlerine göre alınması gereken 53,80 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 1.091,26 TL harçtan mahsubu ile bakiye kalan 1.037,76 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Taraflarca yapılan yargılama giderinin talepleri doğrultusunda kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafın vekalet ücreti talebi bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Karar kesinleştiğinde bakiye gider avansının ilgili tarafa derhal iadesine,
Dair; tebliğden itibaren İKİ HAFTA içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi tarafından incelenecek olan istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı..04/11/2022

Katip ….
E-İmzalıdır

Hakim …
E-İmzalıdır