Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/498 E. 2022/350 K. 12.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/498 Esas
KARAR NO : 2022/350

DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/07/2016
KARAR TARİHİ : 12/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile dava dışı …. arasında gaz ekipmanları satış sözleşmesi imzalandığını, sözleşme konusu ekipmanların depolama işlemlerinin ekte görülen ardiye faturası ve gümrük beyannamesi ile de sabit olduğu üzere davalı tarafından yerine getirildiğini, davalı yanın yükleme esnasında kompresörü düşürüp hasara uğramasına neden olduğunu, 06/01/2015 tarihli hasar tespit tutanağı düzenlendiğini, bu durum sonucunda müvekkili ile dava dışı …. arasındaki sözleşmenin gereklerinin zamanın yerine getirilememesi tehlikesinin doğduğunu, şirketin hasarlı ürünün yerine yenisinin ithalatı işlemlerine başlamasına rağmen gecikme olmasını engelleyemediğini, Yeypaş tarafından 18/05/2015 tarihli fatura kesildiğini, fatura bedelinin ödendiğini, alacağın tahsili için müracaat edilmesine rağmen netice elde edilememesi nedeniyle İstanbul Anadolu …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, davalı yanın dava dışı şirkete ödediği gecikme cezasından davalının sorumlu olduğunu, takibe haksız olarak itiraz ettiğini belirterek davanın kabulüne, itirazın iptaline, takibin devamına ve icra inkar tazminatına hükmedilmesini yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP; Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; davanın öncelikle zamanaşımı nedeniyle reddinin gerektiğini, yasal yükümlülük bulunmadığı halde yapılan keyfi ödemenin müvekkile rücu edilemeyeceğini, müvekkile rücu edilebilmesi için öncelikle yapılan ödemenin hukuka uygun olmasının gerektiğini, davacı yanın hukuka uygun cezai şart ödemesi yaptığının kabulü için dava dışı şirketin sözleşme konusunu ihtirazi kayıtla teslim almasının gerektiğini, cezai şartın fahiş olduğunu, cezai şart ödemesine KDV tahakkuk ettirilemeyeceğini, icra inkar tazminatı talep edilmesinin de mümkün olmadığını belirterek açılan davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili ibraz ettiği cevaba cevap dilekçesinde, davalı yanca da kabul edildiği gibi kompresörün hasara uğraması ve tesliminin gecikmesinin uyuşmazlık konusu olmadığını, davanın zamanaşımına uğramadığını, dava dışı şirkete yapılan ödemenin sözleşme gereğince yerine getirildiğini, mahsuplaşma-ibralaşma metni ile kayıt altına alındığını, alacağın likit olduğunu belirterek cevap dilekçesindeki hususları kabul etmediğini belirtmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosya sureti celbedilmiş olmakla tetkikinde, davalı aleyhine 59.000,00 TL’nin tahsili istemiyle ilamsız icra takibi başlatıldığı, takibin vaki itiraz üzerine durduğu anlaşılmıştır.
Davanın dava dışı şirkete ödenen cezai şart bedelinin rücuen davalıdan tazmini istemine ilişkin olup, uyuşmazlığın dava dışı şirkete ödenen cezai şarttan davalının sorumlu tutulup tutulmayacağı hususuna ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
Davacı ile dava dışı … AŞ arasında imzalanan sözleşme konusu ekipmanların depolama işlemlerinin davalı tarafça yerine getirildiği, yükleme esnasında kompresörün forkliftten düşerek hasarlandığı, taraflar arasında hasar tespit tutanağı tanzim edildiği, hasar nedeniyle davacının edimini geç ifa ettiği ve davacı ile dava dışı … arasında tanzim olunan sözleşmeye göre kararlaştırılan cezai şart miktarını dava dışı …. ödediğinden bahisle ödenen bu miktarın davalıdan rücuen tazmini istemiyle işbu dava açılmıştır.
Davacı ve dava dışı … arasında imzalanan sözleşmenin 11.maddesinde belirlenen sürede istasyonun kurulumu ve devreye alınması işleminin gerçekleştirilmemesi halinde her gün için 5000,00 TL ödeneceği kararlaştırılmıştır. Bu düzenleme, 6098 sayılı TBK’nın 179/II. hükmünde ifade edilen “ifaya ekli cezai şart” niteliğindedir. Bu cezanın talep edilebilmesi eser teslim alınırken anılan cezayı isteme hakkının saklı tutulması veya sözleşmede ihtarazı kayda gerek olmaksızın cezai şart istenebileceğine dair bir hüküm bulunması gerekir. Sözleşmede ihtirazi kayda gerek olmaksızın cezai şart istenebileceğine dair bir hüküm bulunmamaktadır. Davacı ve dava dışı … arasında tanzim olunan 04/05/2015 tarihli mahsuplaşma-ibralaşma başlıklı belgeye göre “…satıcı firmanın antrepodan kaynaklı 06/01/2015 tarihinde kompresörün düşmesi ile oluşan zaman kaybı kabul edilmemiş, bu gecikmeden kaynaklanan 10 günlük cezai şart tarafların karşılıklı mutabakatı ile uygulanmıştır” denilmek suretiyle toplam 59.000,00 TL cezai şart davacı alacağından mahsup edilmiştir. Bu belgenin tanzim tarihi olan 04/05/2015 tarihinden önce davacı ve dava dışı … arasında gecikme bildirimi ya da teslim sırasında ihtirazi kayıt bulunmamaktadır. İhtirazi kayıt ileri sürülmeksizin cezai şart talep edilemeyeceğinden davacının dava dışı şirkete ihtirazi kayıt ileri sürülmeden yapılan cezai şart ödemesini rücuen davalıdan talep edemeyeceği açıktır. Bu sebeplerle davanın reddine karar verilmiştir.
Mahkememizden verilen 14/05/2018 tarih ve … Esas … Karar sayılı ilamı İstinaf edilmiş olmakla; İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi …. Hukuk Dairesi’nin 28/05/2021 tarih ve …. Esas …. Karar sayılı ilamı ile; “davacı yanca takibe konu edilen alacağın; ihtarname ve dava dışı şirketin ceza faturasına dayalı rücu isteminden ibaret bulunduğu, incelemenin, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmış olduğu, davalının kusuru nedeni ile satışı yapılan emtiada zarar oluştuğu ve bu zarardan dolayı alıcıya geç teslimat yapıldığı, davacı satıcının dava dışı alıcıya “gecikme cezası” ödediğinin anlaşıldığı, davacı ile davalı arasındaki hukuki ilişkinin ise ” saklama sözleşmesi” ” ardiye” ilişkisi olduğu, dolayısı ile eldeki davanın bu sözleşmenin hukuki düzenlemelerine göre çözümü gerektiği, bizzat davalı yanca tutulan hasar tespit tutanaklarına göre hasarın ardiye içinde iç nakil sırasında oluştuğu, emtianın yere düşürüldüğünün anlaşıldığı, mahkememizce sonuca etkisi olmayacak şekilde ardiyecinin kusurunun bulunup bulunmadığı yönünde rapor ve ek rapor alınmış olduğu, yine mahkememizce davacı ve davalı arasındaki sözleşmeye göre cezai şart talep edilmediği için ihtirazı kayıt konulup konulmama hususu incelenmiş ise de; davanın bir tazminat davası olduğu, ardiyecinin kusuru nedeni ile oluşan zararın talep edilmekte olduğu, davacının ileri sürdüğü zararın; dava dışı şirkete hasarlı malın yenisinin getirtilmesi nedeni ile geç teslimden kaynaklanan ceza ödemesinin rücu istemi olduğu, olayın saklama sözleşmesinde, saklayanın eşyayı koruma yükümlülüğüne göre değerlendirilmesi ve varsa bu sözleşmenin ayıplı ifasından kaynaklanan zararının giderilmesi gerektiği, mahkememizce bu yönde inceleme yapılmadığı gibi, davacının zarar kalemi olarak öne sürdüğü faturanın davacı yanca ödenip ödenmediği hususunda araştırma yapılmadan eksik inceleme ve hatalı değerlendirme ile hüküm kurulduğu, açıklanan nedenlerle, davacı yanın istinaf başvurusunun KABULÜNE, mahkememiz kararının HMK 353/1-a-6 maddesi gereğince KALDIRILMASINA, yargılamaya devam olunması için dosyanın mahkememize GÖNDERİLMESİNE” karar verilmiştir.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ….. Hukuk Dairesi’nin … Esas .. Karar sayılı ilamı doğrultusunda yargılamaya devam edilmiş, dosyanın bozma öncesi rapor düzenleyen bilirkişi heyetine tevdi ile davalının eşyayı koruma yükümlülüğü uyarınca hareket edip etmediği, meydana gelen zararın oluşumunda ne oranda kusurlu olduğu hususlarında ek rapor tanziminin istenilmesine karar verilmiş olup, BAM kaldırma kararı öncesi rapor sunan Lojistik ve Taşımacılık Uzmanı bilirkişi .. ve Makine Mühendisi bilirkişi .. 08/03/2022 tarihli ek raporlarında özetle; kök raporda detayları ile açıklandığı üzere uyuşmazlığa konu davada somut olay bakımından; dava dışı sigortalı … Ltd. Şti. ile davalı …… Ltd. Şti. arasında Antrepo Sözleşmesinin kurulduğunun (31.12.2014 tarih ve …. no.lu …. Bey.), emtia/eşyanın alıcısı sigortalı tarafından fiili ithalat işlemleri tamamlanarak davalıya ait Genel Antrepodan çekilmesi, araca yükleme aşamasından forkliften düşerek hasar gördüğünün, hasara ilişkin davalı … görevlilerince Hasar Tespit Tutanağı düzenlendiğinin, dolayısıyla meydana gelen hasarın davalı antrepo işletmesinin kabulünde olduğunun, Ekspertiz Raporu tespitleri SONUÇ bölümünde, sigortalının ithal ettiği 1 adet CNG kompresör ünitesinin ithalat işlemeleri bittikten sonra antrepoda yüklenmesi esnasında düşürülmesi sonucu hasarlandığının tespit edilmiş olduğunu, emtianın genel antrepoda bulunması durumunda, emtia/eşyanın saklanması dolayısıyla antrepo sahibi (işletmesi) ile kimin antrepo sözleşmesinin kurulduğunun önem taşıdığını, somut olayda uluslararası karayolu taşımayı takiben eşya sahibinın bir Antrepa Beyannamesi tahtında davalıya ait antrepoya eşyalarını eksiksiz ve tam olarak teslim etmiş olduğunu, bu konuda taraflar arasında çekişme bulunmadığını, burada eşya sahibinin Antrepo Sözleşmesinin tarafı olduğunu, sözleşmesel sorumluluğun antrepo sahibi (işletmesi) ile eşya sahibi arasında olduğunu, antrepo sahibinin (işletmesi) eşya sahibine karşı eşyayı muhafaza etme, başka eşyalar ile karıştırmama, gerekli özeni gösterme ve eşyayı aldığı hali ile iade etme borcu altında olduğunu, eşya sahibinin ise antrepo ücretini ve saklanmasının sebebiyet verdiği bütün masrafları da ödemekle yükümlü olduğunu, (818 sayılı TBK m.473 vd. TBK m.571 vd.) nitekim dosyada mübrez davalı ….Ltd. Şti.’ye ait 06.01.2015 tarih, … no.lu fatura ile ardiye ücretini dava dışı sigortalının davalı antrepo işletmesine ödediğinin tespit edildiğini, antrepo rejimi ile uluslararası karayolu ile taşınan eşya antrepoya alındığına göre sözleşme hükmünün kurulmuş, artık eşyanın uluslararası taşımadan kaynaklı CMR Konvansiyonu kapsamında süreci bitmiş bulunduğu gözetildiğinde, TBK m.561’de “Saklama sözleşmesi, saklayanın, saklatanın kendisine bıraktığı bir taşınırı güvenli bir yerde koruma altına almayı üstendiği sözleşmedir.” hükmü uyarınca somut olayda antrepodan malın çekilmesi aşamasında zarar meydana geldiği dikkate alınarak ulusal sorumluluk düzenlemeleri yasal çerçeve olarak dikkate alınması yani uygulanması gerektiğini SONUÇ OLARAK; davalı antrepo sahibinin (işletmesi) eşyayı koruma yükümlülüğü uyarınca hareket etmediğini, TBK m.561 uyarınca eşyaya karşı özen borcunu göstermeyerek edimini ifa etmediğini, meydana gelen zararın oluşumunda davalı ….Ltd. Şti.’nin adamının ifa sorumlusunun eylemi nedeniyle TBK m.66 uyarınca hata ve kusurlu olduğunu, ancak tam kusura ilişkin takdirin mahkememize ait olduğunu bildirmişlerdir.
Tüm dosya kapsamı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi …. Hukuk Dairesi’nin … Esas … Karar sayılı ilamı hep birlikte değerlendirilmesin de dava ;itirazın iptali davası olup davacı yanca takibe konu edilen alacak; ihtarname ve dava dışı şirketin ceza faturasına dayalı rücu talebinde bulunmuş olup davacı ile davalı arasındaki hukuki ilişki ” saklama sözleşmesi” ” ardiye” ilişkisidir. Bu kapsamda İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi …. Hukuk Dairesi’nin … Esas … Karar kapsamı da dosyada alına ek bilirkişi raporunda dava dışı sigortalı … Ltd. Şti. ile davalı … Ltd. Şti. arasında Antrepo Sözleşmesinin kurulduğunun (31.12.2014 tarih ve … no.lu … Bey.), emtia/eşyanın alıcısı sigortalı tarafından fiili ithalat işlemleri tamamlanarak davalıya ait genel antrepodan çekilmesi, araca yükleme aşamasından forkliften düşerek hasar gördüğü, hasara ilişkin davalı … görevlilerince hasar tespit tutanağı düzenlendiği, dolayısıyla meydana gelen hasarın davalı antrepo işletmesinin kabulünde olduğu, ekspertiz raporu tespitleri sonuç bölümünde, sigortalının ithal ettiği 1 adet … kompresör ünitesinin ithalat işlemeleri bittikten sonra antrepoda yüklenmesi esnasında düşürülmesi sonucu hasarlandığı, uluslararası karayolu taşımayı takiben eşya sahibinın bir Antrepa Beyannamesi tahtında davalıya ait antrepoya eşyalarını eksiksiz ve tam olarak teslim etmiş olduğu, , (818 sayılı TBK m.473 vd. TBK m.571 vd.) davalı …….Ltd. Şti.’ye ait 06.01.2015 tarih, … no.lu fatura ile ardiye ücretini dava dışı sigortalının davalı antrepo işletmesine ödediği tespit edilmiş olup , antrepo rejimi ile uluslararası karayolu ile taşınan eşya antrepoya alındığına göre sözleşme hükmünün kurulmuş, artık eşyanın uluslararası taşımadan kaynaklı CMR Konvansiyonu kapsamında süreci bitmiş bulunduğu bu kapsamda TBK m.561’md kapsamında “Saklama sözleşmesi, saklayanın, saklatanın kendisine bıraktığı bir taşınırı güvenli bir yerde koruma altına almayı üstendiği sözleşmedir.” hükmü uyarınca antrepodan malın çekilmesi aşamasında zarar meydana geldiği davalı tarafın eşyaya karşı özen borcunu göstermeyerek edimini ifa etmediği meydana gelen zararın oluşumunda davalı ….Ltd. Şti.’nin adamının ifa sorumlusunun eylemi nedeniyle TBK m.66 uyarınca hata ve kusurlu olduğu anlaşılmakla bu kapsamda davacının sözleşmenin ayıplı ifadan kaynaklı takibe ve davaya konu zararını talep edebileceği anlaşılmakla açılan davanın Kabulüne; İstanbul Anadolu …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra dosyasına davalı tarafça yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, davacı tarafın icra inkar tazminatı talebinin alacak likit olmadığından reddine, karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
AÇILAN DAVANIN KABULÜNE;
1-İstanbul Anadolu …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyasına davalı tarafça yapılan itirazın İPTALİNE, takibin DEVAMINA,
2-Davacı tarafın icra inkar tazminatı talebinin alacak likit olmadığından REDDİNE,
3-Alınması gereken 4.030,29 TL harçtan peşin alınan 29,20 TL harcın mahsubu ile bakiye 4.001,09 TL eksik harcın davalıdan alınarak hazineye gelir KAYDINA,
4-Davacı tarafça sarf edilen ilk dava açılış harç gideri 58,40 TL ile bilirkişi, tebligat ve posta masrafı 1.265,75 TL olmak üzere toplam 1.324,15 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davacı yararına A.A.Ü.T. gereğince takdir edilen 8.470,00 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 12/04/2022

Katip …
¸

Hakim …
¸