Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/45 E. 2021/823 K. 21.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/45 Esas
KARAR NO : 2021/823

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 14/01/2021
KARAR TARİHİ : 21/09/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 06/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin …. Sigorta A.Ş. müşterilerinin ihtiyaçlarını karşılayan otomobil, konut ve ferdi kaza sigortalarının yanı sıra nakliyat, mühendislik, tarım, iş yeri sigortaları gibi çok çeşitli ürün ve hizmetler sunan bir sigorta şirketi olduğunu, dava dışı ….. Eğitim ve Org. Hizmetleri A.Ş. ile müvekkili şirket arasında “… plakalı, … model, ….. model” motosikletin sigortalanması adına 07.05.2019 başlangıç, 01.01.2020 bitiş tarihli Genişletilmiş Kasko Sigorta Poliçesi imzalanmış olduğunu, … plakalı aracın; 19.10.2019 tarihinde saat 20:20 sıralarında … ili, … Mahallesi, … Caddesi üzerinde seyrederken yol üzerinde yaklaşık yarım metre genişliğindeki çukura çarpmış ve çarpma neticesinde hasar meydana gelmiş olduğunu, dava dışı sigortalının talebi üzerine müvekkili şirket tarafından hasarın tespiti için ekspertiz işlemi yapılarak hasar miktarının hasar ekspertiz raporu ile birlikte belirlenmiş ve hasarın 2.950 TL olduğu tespit edilmiş olduğunu, bu bedelin 2.500 TL’sinin 08.01.2020 tarihinde, 450 TL’sinin 22.01.2020 tarihinde, sigorta kapsamı içerisinde olduğu tespit edilen hasar tazminatı olarak dava dışı sigortalıya müvekkili şirket tarafından ödenmiş olduğunu, müvekkili şirket …. Sigorta A.Ş. tarafından; sigortalısının kaza sonucu ortaya çıkan maddi hasarını gidermek ve hasara ilişkin olarak zararını tazmin etmek amacıyla yapılan ödeme ile birlikte müvekkili şirketin, TTK’nın 1472. maddesi uyarınca sigortalının halefi konumunda olduğunu, dava konusu somut olayda da davalıların söz konusu hasara ilişkin sorumluluğu olduğundan ve Türk Ticaret Kanununun 1472. maddesindeki halefiyet ilkesi gereğince dava dışı sigortalıya ödenen 2.950 TL’lik hasar tazminatının davalılar tarafından müvekkili şirkete ödenmesi gerektiğini, müvekkili şirketin sigorta poliçesi genel şartları ve yasa gereğince, zararın oluşmasında sorumlu olan davalılara hasar bedelini rücu etme hakkına sahip olduğunu, sigorta poliçesi kapsamında ödenen söz konusu bedelden davalı tarafların sorumlu olup, ortaya çıkan zararı rücuen tazmin etmeleri gerektiğini, müvekkili şirket tarafından, davalı … Belediyesine 10.01.2020 tarihli, … sayılı ve rücu konulu ve davalı … Başkanlığına 10.01.2020 tarihli, … sayılı ve rücu konulu cevap yazıları gönderilmiş olduğunu, yapılan ihtara rağmen davalılarca herhangi bir ödeme gerçekleştirilmemiş, bu nedenle müvekkili şirket tarafından rücu hakkına ilişkin olarak Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün …E. sayılı dosyasıyla icra takibine başlanmış olduğunu, bununla birlikte davalı taraflarca takibe, borca ve tüm ferilerine haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olarak itiraz edilmiş olduğunu, akabinde arabuluculuğa başvuru yapılmış olduğunu, ancak anlaşma sağlanamamış olduğunu, müvekkili şirketin yapmış olduğu ödeme nedeniyle, davalıların bu tarihten itibaren işleyecek faiz ile birlikte söz konusu tutarı ödemesi gerektiğini, dolayısıyla müvekkili şirketin dava dışı sigortalıya ödeme yaptığı 2.500 TL’nin 08.01.2020 tarihinden, 450 TL’nin 22.01.2020 tarihinden itibaren işletilecek ticari avans faizi ile birlikte davalılardan tahsili gerektiğini, müvekkili şirketin alacağı, davalılara/borçlulara verilen hizmeti likit olduğundan davalılar aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiğini, takip konusu alacağın varlığı ve miktarı itibariyle taraflar arasında kesin ve belirli olduğunu beyanla; davanın kabulü ile itirazın iptaline, davalıların, alacağın % 20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve ücreti vekaletin davalılar üzerine yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … Başkanlığı vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davanın öncelikle hak düşürücü süre, zaman aşımı, husumet ve görev yönünden reddini talep ettiklerini, … plakalı aracın davacı şirket tarafından sigortalandığını, 19/10/2019 tarihide saat 20:20 sıralarında … İlçesi … Mahallesi …Cad. Üzerinde seyir halinde iken yolda “yarım metre genişliğinde bir çukura çarptığı” ve aracın kaza geçirdiğini, hasar tespiti ve gerçekleştiği iddia edilen masrafların tazmini için, Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nde … Esas ile takibi açmış ve anaarter listesinde yer almayan kaza yerinin bakım ve onarımından idarelerinin sorumlu olmaması nedeniyle borca itiraz edilmiş olduğunu, dilekçede ekli 2019 yılına ait anaarter listesinden de açıkça görüleceği üzere, kazanın gerçekleştiği … İlçesi … Mahallesi …. Cadddesinin anaarter listesine bulunmadığını, bu bağlamda idarelerinin görev ve yetki alanında kalmadığını, davanın tek başına diğer davalı idareye yönetilmesi gerekirken idarelerine husumet yöneltilmesinin usul ve yasaya aykırı olup red edilmesi gerektiğini beyanla; davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine, haksız dava nedeniyle en yüksek yasal oranda davacı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama masrafları ve ücreti vekaletin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Başkanlığı vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davacı yanın davasının süresinde açılıp açılmadığının öncelikle incelenmesi ile süresinde açılmadığının tespiti halinde reddine karar verilmesini talep ettiklerini, müvekkili idarenin tacir sıfatı bulunmamakta olup bir Kamu kurumu olduğunu, dolayısıyla huzurdaki davada Asliye Ticaret Mahkemelerinin görevsiz olduğunu, şayet zararın idari işlemden kaynaklandığı düşünülüyorsa görevli yargı yerinin İdare Mahkemeleri olduğunu, müvekkili idarenin zararın oluşmasında hiçbir kusuru veya tedbirsizliği bulunmadığını, kaza sonrası İdarenin yaptığı incelemede; davacının sigortalısı olan aracın hasar gördüğü iddia edilen caddede Müvekkili İdare tarafından herhangi bir kazı çalışması yapılmamış olduğunu, İstanbul İli genelinde bulvar, cadde ve sokaklarda altyapı ile ilgili kazı yapacak kamu, gerçek ve tüzel kişilere ilişkin kazı ruhsatı ve izni vermek ve denetimini yapmak … Belediyesi yetki ve sorumluluğunda olduğunu, İstanbul İli genelinde her türlü altyapı çalışmalarının ilgili mevzuat gereği yürütülmesi, denetimi, yetki ve sorumluluğu … Belediyesi Ulaşım Daire Başkanlığı Ulaşım Koordinasyon Müdürlüğü uhdesinde olmakla beraber, meydana gelen kazadan dolayı oluşan hasarla ilgili Müvekkili İdareye herhangi bir başvuru da yapılmamış olduğunu, kazanın hangi noktada meydana geldiği belirtilmemiş ve caddede herhangi bir çökme bilgisi de alınmamış olduğunu, oluşan hasardan dolayı Müvekkili İdarenin sorumluluğuna gidilemeyeceğini, açılan davada husumet yokluğu bulunduğunu beyanla; mahkemenin Görevsizliğine, aksi halde Husumet Yokluğundan Reddine, aksi halde Esastan Reddi ile yargılama giderleri ile ücreti vekâletin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe:
Dava, ilamsız icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının celbi talep edilmiş, dosya mahkememize uyap sistemi üzerinden gönderilmiş olup, davacı sigorta şirketi tarafından davalılar aleyhine 2.950,00 TL diğer, 19,64 TL %9 değişen oranlarda adi kanuni faiz olmak üzere toplam 2.969,64 TL üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı takip borçluları tarafından takibe itiraz edildiği anlaşıldı.
Dosya kapsamı ve toplanan deliller hep birlikte değerlendirilerek, Dava konusu hasarın meydana gelmesinde tarafların kusur durumlarının ne olduğu, husumet itirazının yerinde olup olmadığı, hasar bedelinin ne kadar olduğu, davacı tarafından sigortasına yapılan ödemenin kadri marufunda olup olmadığı, bu kapsamda davacının davalılardan alacak talep edip edemeyeceği, edebilecekse miktarının ne kadar olduğu hususlarının tespiti için dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, Sigorta Uzmanı bilirkişi …, Makine Yüksek Mühendisi bilirkişi … ve Adli Trafik Uzmanı bilirkişi … 15/06/2021 tarihli raporlarında özetle; dava konusu … plaka sayılı …. marka/tip, … model araca ait hasar fotoğraflarındaki hasarın şekli-niteliği, Ekspertiz raporundaki ayrıntılı tespitler ve kaza tespit tutanağının dosyada bulunduğunu, dosya kapsamına göre aracın ön ve arka muhtelif kısımlarında hasar oluştuğunu, dava konusu hasar tazminatı talep edilen kazalı … marka/tipinde, … model aracın; Motor No: …. ve Şasi No: … olduğunu, kaza tarihinde 135682 km’de bulunduğunu, hasar onarım süresinin 4 (iş günü) olabileceğini, onarımı yapan servisin “….-… EĞİT.VE ORGN.HİZM.A.Ş.” anlaşmasız ve yetkisiz olduğunu, meydana gelen kaza sonucunda “ön maşa, far, sağ sinyal, kafa grenajı, ön çamurluk, ön teker milî, koruma demiri, gidon, sol sinyal” değişimi ve bagaj kapağı-tampon onarımı, malzeme dahil boya yapıldığını, parça, malzeme kalemlerinin şekli ve niteliği de dikkate alındığında, dava konusu … plakalı araçta meydana geldiği belirtilen maddi hasar ile uyumlu olduğunu, … plaka sayılı araca ait hasar fotoğrafları-hasar ekspertiz raporu dikkate alındığında, raporda mevcut hasarlı parçaların ayrıntılı olarak dökümünün yapıldığını, bu parçaların yer aldığı listedeki fiyatların toplamı olan (KDV hariç) 1.965,00 TL Yedek Parça Tutarının kaza tarihi itibariyle serbest piyasa koşullarında kabul edilebilir makul fiyat aralığında olabileceğini, ayrıca hasarlı aracın aldığı darbeye bağlı olarak kafa grenajı, gidon ve far kısımlarının hasarlandığını, tespit işçiliklerinin yapılması gerektiğini, işçilik tutarlarının (KDV hariç) 535,00 TL olduğu, hasar kalemlerinin şekli-niteliği ve fotoğraflardaki hasar durumu dikkate alındığında belirtilen işçilik fiyatları toplamının serbest piyasa koşullarında kabul edilebilir makul fiyat aralığında, günün rayicine ve dosya kapsamına uygun olabileceğini, Rücu hakkının, sigorta şirketinin zarar görene ödediği tazminata bağlı olarak sigortacıya tanınan bir hak olduğunu, bu hakkın doğabilmesi için de, sigortacının poliçe kapsamındaki zararı sigortalısına ödemiş olması gerektiğini, dolayısıyla, sigorta şirketinin, henüz ödeme yapmadan rücu hakkını kazanamayacağını, nitekim; Yargıtay kararlarında da, sigortacının rücu hakkını kazanabilmesi için sigortalısına ödemede bulunmuş olmasının şart koşulmuş olduğunu, dosya arasında … Bankası A.Ş. 08.01.2020 tarih, 2.500,00-TL bedelli ve 22.01.2020 tarih, 450,00-TL bedelli dekont sureti bulunduğunu, tüm bu haller karşısında; davacı sigortacının rücu hakkından bahsedilebileceğini sonuç olarak; davalı …. Başkanlığı’nın kazanın meydana gelmesinde “%50 Oranında Asli Kusurlu” olduğunu, diğer davalı … Başkanlığı’nın kazanın meydana gelmesinde “%25 Oranında Tali Kusurlu” olduğunu, Sigortalı … plakalı motosiklet sürücüsü dava dışı …’ un kazanın meydana gelmesinde “%25 Oranında Tali Kusurlu” olduğunu, 25/07/2018 tarihinde meydana gelen kaza sonucu oluşan hasara ilişkin tespitlerin, … plakalı araçta meydana gelen maddi hasar ile uyumlu olduğunu, hasarın durumunun kazanın oluş şekline alınan darbelere uygun olduğunu, dava konusu … plaka sayılı …. marka/tip, … model araçta meydana gelen toplam hasar tutarının KDV dahil 2.950,00 TL olabileceğini, hasar tutarının serbest piyasa koşullarında makul fiyat aralığında, günün rayicine ve dosya kapsamına uygun olduğunu, Belediyelerin görev çevrelerine ilişkin konusunda uzman bir bilirkişinin görüşlerinin alınmasının faydalı olabileceğini, teknik tespitlere göre dosyanın bu hali ile davacının kusur oranları kapsamında rücu hakkından bahsedilebileceğini, ödeme tarihlerinden itibaren faiz talep edebileceğini, İcra-inkar tazminatı hususunda takdirin Mahkeme’ye ait olduğunu bildirmişlerdir.
Dava, davacı sigorta şirketinin sigortalısına yapmış olduğu ödemenin rücuen tahsili amacı ile başlatılan takibe itirazın iptali istemine ilişkindir. Dosya kapsamına uygun, hüküm kurmaya elverişli ve gerekçeli bilirkişi raporu ile dava dışı sigortalının hasarın meydana gelmesinde % 25 oranında kusurlu olduğu, davacı sigorta şirketinin rücu hakkının bulunduğu ve sigorta şirketi tarafından yapılan ödemenin kadri marufunda olduğu tespit edilmiştir. Yapılan tespitler uyarınca dava dışı sigortalının kusuru oranında ( %25 oranında ) yapılan indirim sonrası kalan tutar üzerinden takibin devamının gerektiği görülmüştür. Açıklanan bu nedenlerle açılan davanın kısmen kabul kısmen reddi ile, belirlenebilir olmayan alacak yönünden icra inkar tazminatının reddine karar vermek gerektiği kanaati ile aşağıda belirtildiği şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
AÇILAN DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE,
1-Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün …. E sayılı icra takibinde davalı tarafından yapılan İTİRAZIN KISMEN İPTALİNE, takibin ‭2.212,5‬0 TL asıl alacak üzerinden DEVAMINA, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
2-Alacağın varlığı ve miktarı yapılan yargılama ile tespit edildiğinden icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE,
3-Alınması gereken 151,14 TL harçtan peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 91,84 TL eksik harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye gelir KAYDINA,
4-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13.maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinden 330,00 TL’nin davacıdan, 990,00 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye irat KAYDINA,
5-Davacı tarafça sarf edilen ilk dava açılış harç gideri 118,60 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davacı tarafça sarf edilen bilirkişi, tebligat ve posta masrafı 2.169,50 TL yargılama giderinden kabul oranı (%75,00) ret oranı (%25,00) dikkate alınarak hesaplanan 1.627,13 TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE, bakiye kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
7-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davacı yararına A.A.Ü.T. gereğince takdir edilen 2.212,5‬0 TL ücreti vekaletin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
8-Davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden davalılar yararına A.A.Ü.T. gereğince takdir edilen 737,50 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalılara VERİLMESİNE,
9-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının talep halinde davacıya İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda İstinaf yasa yolu yargısal miktar sınırının altında kalmakla kesin olarak verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 21/09/2021

Katip ….
¸

Hakim …
¸