Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/432 E. 2021/518 K. 31.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/432
KARAR NO : 2021/518

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 17/11/2020
KARAR TARİHİ : 31/05/2021
KARARIN YAZILDIĞI
TARİH : 31/05/2021
DAVA; Davacı vekili tarafından davalı aleyhine Bakırköy …. Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan ve verilen görevsizlik kararı ile mahkememize tevzi olunan iş bu davanın dava dilekçesinde özetle; davalının, müvekkili şirketin hissedarının kardeşi olduğunu, ancak müvekkili şirketin ortaklarından biri olmadığını, davalının vergi borcunun ödenmesi, çocuklarının okul taksitlerinin ödenmesi gibi birçok değişik nedenlerle daha sonra ödeyeceğini belirterek kendisine ödünç para verilmesini istediğini, müvekkilinin şirket yetkilileri kardeşi olması nedeniyle bu paraları gönderdiğini veya davalı adına paraları ilgili yerlere yatırdığını, bu durumun müvekkili şirketin ticari defter ve kayıtları incelendiğinde açıkça görüleceğini, ancak davalının kendisinden birçok kere talep edilmesine rağmen paraları geri iade etmediğini, bunun üzerine müvekkili şirket alacağını tahsil edebilmek için Bakırköy … İcra Müdürlüğü’ nün … E. sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu beyanla itirazın iptaline, takibin devamına, borçlunun kötü niyeti sabit olduğundan takip konusu alacağın % 20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP; Davalı tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, dava, dava şartı zorunlu arabuluculuğa tabi olup, arabuluculuk kurumunun işletilmediğini, davayı kabul etmemekle birlikte davacının taleplerinin hak düşürücü süre ve zamanaşımına uğradığını, davacının tanık deliline dayanmasına muvafakatlarının olmadığını, esasa ilişkin beyanlarında ise müvekkilinin davacı şirketin gayri resmi ortağı olduğunu, ödenen bedellerin ödünç değil, davalı müvekkilinin gayri resmi ortağı olduğu davacı şirketten olan alacaklarının ifası olduğunu, yardımcı defterleri sonradan yaratılmış olup, delil niteliğine haiz olmadığını beyanla haksız, mesnetsiz ve kötü niyetli olarak ikame edilen davanın reddine, %20 den aşağı olmamak kaydı ile kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dosya Bakırköy … Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas … Karar sayılı 14/04/2021 tarihli kararı ile; ” HMK 1. Maddesi görevin kanunla düzenleneceğini ve görevin kamu düzenine ilişkin olduğunu belirledikten sonra, HMK 2/2 madde, kanunda aksine hüküm bulunmadığı sürece, asliye mahkemesinin görevli olacağına hükmederek, diğer kanunların görev tanımı içinde bulunan davaları görev tanımı dışında bırakmaktadır. TTK 4. Maddesi her iki tarafın tacir olduğu davaların ticaret mahkemesinde görülmesi gerektiğini vazederek, bu konudaki olası kuşkuların aşılacağı mahkemenin ticaret mahkemesi olacağı konusundaki duraksamaları bertaraf etmektedir. Buradan bakıldığında, yanların tacir olup olmadıklarına dair kuşku doğmuştur ve bu kuşkunun aşılacağı TTK 5. Maddesi gereğince ilk yer ticaret mahkemeleridir. Bu davalının yaslandığı ve birer örneği dosya içinde bulunan yargı tecrübeleriyle de teyit edilmektedir. Görev kurallarını düzenleyen bu hükümler, kamu düzenini koruyan düzeneğin bileşeni olarak; zaman, mekan ve öznelerden ötürü mahkemece gözetilmesi zorunludur. Davanın, ait olduğu mahkeme nezdinde tartışmaya açılması, HMK 114/1/c, 115/2 ve TTK 4/1, 5/1 maddeleri gereğince, davanın esastan görülebilirlik koşuludur ve bu olumlu koşul tahakkuk etmediği sürece dava görülebilir olmaktan çıkar. Anılan sebeplerden ötürü, bu dava HMK 114/1/c ve 115/2 maddeleri gereğince, görevsiz mahkemede açıldığı için görülemez niteliktedir. Koşulun ikmali de olanaklı olmadığına göre, dava reddedilmeli, karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosya HMK 4 ve HMK 20. maddesi gereğince dava görevli Bakırköy Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine ” karar verilerek mahkememize gelerek mahkememiz esasına kaydı yapılmıştır.
Dava, İtirazın İptali talebine yöneliktir.
6102 sayılı TTK. 4.maddesine göre bir davanın ticari dava olabilmesi için uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğmuş bulunması veya anılan yasa maddesinde sayılan mutlak ticari davalardan sayılması gerekir. Aynı Kanunun 12. maddesinde “Bir ticari işletmeyi, kısmen de olsa, kendi adına işleten kişiye tacir denir” hükmünü içermektedir.
6335 sayılı Kanunun 2. maddesi ile değişik 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5. maddesi uyarınca, ticari davalar Asliye Ticaret Mahkemelerince görülerek karara bağlanır. Diğer taraftan aynı madde gereğince Asliye Ticaret Mahkemeleri ile diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki (6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu’ndan ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 6335 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki halinden farklı olarak) iş bölümü olmayıp görev ilişkisidir. Göreve ilişkin düzenlemeler, HMK’nın 1. maddesi uyarınca kamu düzenine ilişkin olduğundan resen incelenir.
6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunun 4. maddesine göre, bir davanın ticari dava sayılması için ya uyuşmazlık konusu işin, tarafların her ikisinin birden ticari işletmesi ile ilgili olması yada tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesi ile ilgili olup olmamasına bakılmaksızın Türk Ticaret Kanunun veya diğer kanunlarda o davaya Asliye Ticaret Mahkemesinin bakacağı yönünde düzenleme bulunması gerekir.
Mahkememizce davalının tacir kaydı olup olmadığı hususunda araştırma yapılarak Vergi Dairesi Müdürlüğüne ve Ticaret Sicil Müdürlüğüne müzekkere yazılmış olup, gelen müzekkere cevaplarının tetkiki ile davalının tacir olmadığı anlaşılmıştır.
Somut olayda; uyuşmazlık konusunun tarafların her ikisinin ticari işletmesini ilgilendiren bir hususa ilişkin olmadığı, davalının tacir kaydının olmadığı, davanın mutlak ticari dava niteliğinde de bulunmadığı, bu haliyle davada görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu anlaşılmakla, davanın görev dava şartı yokluğu nedeniyle reddine, görevli mahkemenin Bakırköy … Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna karar verilmiş ve aşağıda yazılı olduğu biçimde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın görev dava şartı yokluğu nedeniyle REDDİNE, görevli mahkemenin Bakırköy … Asliye Hukuk Mahkemesinin olduğuna,
2-Dosya Bakırköy …. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından görevsizlik kararı ile mahkememize gönderilmiş olmakla kararın istinaf edilmeksizin kesinleşmesi halinde yargı yerinin belirlenmesi için dosyanın re’sen İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne gönderilmesine,
3-HMK nun 331/2.maddesi gözetilerek davaya görevli mahkemede devam edilmesi halinde harç, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin görevli mahkemece karara bağlanmasına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize müracaatla İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi istinaf yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 31/05/2021

Başkan …
E-imzalı
Üye …
E-imzalı
Üye …
E-imzalı
Katip …
E-imzalı