Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/405 E. 2022/319 K. 01.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/405 Esas
KARAR NO : 2022/319

DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/05/2021
KARAR TARİHİ : 01/04/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 19/04/2022
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın dava dilekçesinde özetle;…. Havalimanı Gümrük Müdürlüğünce tescili … 11/03/2021 tarihli Gümrük Giriş Beyannamesi muhteviyatı eşyaya ait yük teslim belgelerinin 01/03/2021 tarihinde müvekkili şirketçe teslim alındığını, beyannamede “eldiven” isimli eşyada ürün güvenliği denetimi kapsamında 01/03/2021 tarihinde müvekkili şirketçe uygunluk başvurusunda bulunulduğunu, işbu başvuru kapsamında denetime başlanmış olduğunu, 10/03/2021 tarihinde denetiminin sonuçlandığını, müvekkili şirkete ait eşyaların …. geçici depolama yerinde bulunmakta iken eşyaların ithalatının bitirilip 11/03/2021 tarihinde … deposundan çıkışının yapılabilmesi için müvekkilinden 51.050,00 TL ardiye bedelinin ödenmesinin talep edildiğini, müvekkilinin eşyaların … deposundan çıkarılması için talep edilen bedeli ödemek zorunda kaldığını, davalının internet sitesinde yer alan ardiye bedellerinin neye göre belirlendiğinin, hangi hizmetler için ne tutarda ödeme aldıklarının açıklayıcı olmadığını, davalı şirkete ödenen ardiye bedelinin fahiş olduğunu, ancak ödenmesi gereken ardiye bedelinin taraflarınca tespitinin imkansız olduğunu, mahkemece gerekli inceleme yapıldığı takdirde fazla ödedikleri tutarın ortaya çıkacağını, bu sebeple işbu davanın belirsiz alacak davası olarak açılması zaruretinin hasıl olduğunu beyanla müvekkili şirket tarafından, davalıya ödenen ardiye bedelinin toplanacak delillere göre belirlenerek ödeme tarihi olan 11/03/2021 tarihinden itibaren davalıdan ticari faiz ile birlikte fazlaya dair her türlü talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla ve harca esas değer olmak üzere şimdilik 5.000,00 TL fazla ödenen ardiye bedelinin tahsiline, davanın belirsiz alacak davası olarak kabulüne, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP; Davalı tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından haksız yere 51.050,00 TL ardiye ücretini ödediklerini bahisle işbu davanın ikame olduğunu ve davacı tarafından buna ilişkin fatura ile dekontun da delil olarak dosyaya ibraz olunduğunu, HMK 107. maddesi şartlarının oluşmadığını ve dava konusu alacak miktarının sabit ve belirli olduğundan davacı tarafından belirsiz alacak davasının ikame olunmasının hukuka aykırı olduğunu, davanın usul yönünden reddini talep ettiklerini, söz konusu tutarın mezkur tarihler arasında gerçekleşen taşımaya ait ücretin toplamını kapsadığını, ortaklıklarının kararı doğrultusunda bahsi geçen 2017/10 sayılı Genelge yerine … Ücret Tarifesinin uygulandığını, müşterilerinin ardiye ücretlerini internet siteleri ile ilgili linkten öğrenebildiklerini, aynı link içerisinde ortaklıklarına ait ardiye tarifelerinin de bulunduğunu, tahsil edilen ücretlerin skalalarına uygun olarak tahsil edildiğini, davacının da isteseydi işbu tarifeyi internet sitelerinde inceleyebileceğini veya şefliklerini arayıp bilgi alabileceğini beyanla bilcümle delil ikame etme ve beyanda bulunma hakları saklı kalmak kaydıyla davacının hukuki dayanağı olmayan maddi tazminat talebinin reddine, tüm mahkeme masrafları ve vekalet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:

Dava, fazla ödendiği iddia olunan antrepo ücretinin tahsili istemine ilişkin olup, taraflar arasındaki uyuşmazlık davalı tarafından, davacıdan alındığı uyuşmazlık konusu olmayan 51.050,00 TL ardiye bedelinin davacı tarafından davalıdan istirdadının talep edilip edilemeyeceği, tarife, yönetmelik ve ilgili mevzuat hükümleri ile uygulamalar dikkate alındığında davacı tarafından ödenen ardiye ücretinin fahiş olup olmadığı, fahiş ise davacı tarafından ödenmesi gereken miktarın ne olduğu, denetimin uzun sürüp sürmediği, denetimin uzun sürmesinin ardiye ücretinin belirlenmesinde etkili olup olmadığı, denetimin uzun sürdüğü tespitinin yapılmış olması halinde objektif olarak denetimin yapılıp bitirileceği süre nazara alındığında ödenmesi gereken ardiye ücretinin ne olduğu, yine denetimin uzun sürdüğü tespitinin yapılmış olması haliinde davalıya atfedilebilecek bir sorumluluk olup olmadığı hususlarında olduğunun tespitine ilişkindir.
Dosya bilirkişiye tevdi edilmiş olup bilirkişi tarafından tanzim edilen 22/12/2021 tarihli raporda özetle; Davacı ile davalı arasında eşyaların davalının deposunda depolandığına dair bir anlaşmazlık bulunmadığı, ardiye sözleşmesi yapılmamış olsa dahi eşyaların depoya konulması ve bu yönde davacının bir itirazı olmaması nedeniyle sözleşmenin kurulmuş olduğu, davacı tarafça, ürünlerin davalı tarafından gümrük rejimine tabi tutulmadığı, bu nedenle eşyaların depoda 10 gün kaldığı ileri sürülse de eşyaların kanun gereğince yükümlüsü olan eşyanın alıcısı konumundaki davacı tarafından işlemlerinin yapılması esas olup bu konuda davalı tarafın yetki ve sorumluluğunun bulunmadığı, eşyaların ürün güvenliğine tabi olması nedeniyle bu sürece tabi tutulduğu ve sürecin 10 günde tamamlanması sonucunda davacının dolaylı temsil yoluyla ürünlerin ithalatının tamamlanmış olduğu, eşyaların 10 günlük ardiyesinin davalının uygulamış olduğu ardiyesine dair açıklamasının mevcut olmadığı, hangi kalemleri ve işlemleri oluşturduğuna dair açıklama olmasa da davalının ardiye skalasının normal ve uygulanabilir olduğu. ancak 51.050,00 TL’sinin fahiş olduğu, nakliye ya da ardiye olup olmadığının belirlenmesi gerektiği, normal olarak skalanın hesaplanmasında toplam ardiyenin 309.48 USD olduğu, dava tarihi itibarıyla 1 doların 8.31 TL olması nedeniyle 10 günlük ardiyenin toplamda 2.571.77 TL’si olarak hesaplanması gerektiği, Gümrükler Genel Müdürlüğünün 2017/10 sayılı genelgesinin mevcut olayda uygulanamayacağı, ancak eşyanın ilk 12 saatlik ya da ikinci 12 saatlik zaman diliminde çekilmesi durumunda uygulanabileceği, ürün güvenliğinden ve sürecin 10 gün sürmesinden ötürü eşyanın depoda kalmış olduğu, havalimanlarında uygulanan ardiye ücretleriyle ilgili olarak Bakanlığın belirlemiş olduğu her hangi bir ardiye uygulamasının mevcut olmadığı, bu durumun da ilgili gümrük müdürlüğünün yazısıyla teyit edildiği kanaatini bildirmiştir.
Alıcısının davacı olduğu davalı tarafından taşınan ve yine davalıya ait depoda gümrük rejimine tabi tutulmak üzere geçici olarak bekletilen eşyaların ürün güvenliği/uygunluğu incelemesine tabi tutulduğu, bu incelemenin 10 gün sürdüğü ve 10/03/2021 tarihinde bittiği, 11/03/2021 tarihinde ise ürünlerin davalıya ait depodan çekilmiş olduğu, davacının 10 günlük ardiye bedeli olarak davalıya tanzim edilen fatura uyarınca 51.050,00 TL ödemiş olduğu, faturada import ardiye ücretleri, import ardiye ücreti, diğer gelirler, import ardiye ücreti ve hamaliye açıklamasının yer aldığı, buna göre toplam 51.050,00 TL üzerinden faturanın tanzim edildiği, ancak söz konusu kalemlerin nelerden oluştuğu belli olmadığı gibi her bir kalem bakımından bir fiyatlandırmanın da yapılmadığı, davalının cevap dilekçesinde ise 51.050,00 TL tutarın gerçekleşen taşımaya ait ücretin toplamına ilişkin olduğunu belirttiği, faturada ise davalı tarafın belirttiği gibi taşıma yönünde bir açıklamanın yer almadığı anlaşılmakla ürünlerin gümrük rejimine tabi tutulması, bu sürecin 10 gün sürmesi ve bu süreçte ürünlerin 10 gün boyunca davalıya ait depoda bekletilmesi bakımından bu işlemlerin mevzuat gereği yapılması gerekli olan işlemlerden olması sebebiyle davalının bir kusur ve sorumluluğunun bulunmadığı, davalı tarafın bu anlamda bir sorumluluğu bulunmasa da davacıdan tahsil edilen fatura edilen miktarın fatura içeriğindeki açıklamalara göre usulüne uygun olarak tahakkuk ettirilip ettirilmediğinin ve buna göre fatura miktarının fahiş olup olmadığının belirlenmesi gerektiği, az önce de bahsedildiği üzere fatura içeriğindeki kalemlerin nelerden oluştuğu belli olmadığı gibi her bir kalem bakımından bir fiyatlandırmanın da yapılmadığı, davalının cevap dilekçesinde belirttiğinin aksine faturada taşıma yönünde bir açıklamanın yer almadığı, bu durumda uygulanabilir olan davalıya ait ardiye skalasına göre talep edilebilecek miktarın 222,32 USD ardiye, 0,16 USD hamaliye, 36,00 USD muayene ve 36,00 USD numune olmak üzere toplam 309,48 USD olduğu, dava tarihindeki USD kuru dikkate alındığında davacının 2.571,77 TL bakımından sorumluluğunun bulunduğu, bu anlamda davacı tarafından bunun dışında kalan ve ödenen 48.478,23 TL miktarın fahiş olduğu, bu kısım bakımından davacının davasında haklı olduğu kanaatine varılmakla dava ve sunulan bedel artırım dilekçesi de dikkate alınarak açılan davanın kabulü ile, 48.478,23 TL’nin ödeme tarihi olan 11/03/2021 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
AÇILAN DAVANIN KABULÜ İLE,
1-48.478,23 TL’nin ödeme tarihi olan 11/03/2021 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken 3.311,54 TL harçtan davacı tarafından başlangıçta yatırılan 85,39 TL peşin harç ile 743,00 TL tamamlama harcının toplamından oluşan 828,39 TL’nin mahsubu ile eksik kalan 2.483,15 TL’nin davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3-Davacı tarafça sarf edilen 85,39 TL peşin harç, 59,30 TL başvurma harcı, 743,00 TL tamamlama harcı, 900,00 TL bilirkişi ücreti, 61,00 TL tebligat ve müzekkere gideri olmak üzere toplam 1.848,69‬ TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince takdir olunan 7.102,16 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgilisine iadesine,
6-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13.maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 01/04/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim ….
¸e-imzalıdır