Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/313 E. 2022/391 K. 25.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/313 Esas
KARAR NO : 2022/391

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/04/2021
KARAR TARİHİ : 25/04/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 06/05/2022
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın dava dilekçesinde özetle;Müvekkilinin ticari işletmesi olan … Gıda San. ve Tic. A. Ş.’ye kutu ve koli almak için kendisini … Ambalaj San ve Tic. A.Ş.’nin şirket yetkilisi ve ortağı olarak tanıtan … isimli şahıs ile görüştüğünü, 31.000 adet kutu 3.000 adet koli alımı için 22/08/2020 tarihinde anlaştıklarını, … isimli şahsın söz konusu siparişleri hazırlayabilmesi için kendilerine ödeme yapılmasını ve çek verilmesini talep ettiğini, müvekkilinin 78.500,00 TL değerindeki 3 adet çeki … Ambalaj San ve Tic. A.Ş.’ye vermek üzere keşide ederek şirketi … Gıda San. ve Tic. A.Ş.’ye ciro ettiğini, … Ambalaj San ve Tic. A.Ş. yetkililerinin yalnızca 5228 kutu ve koli teslim ettiğini, teslim edilen kolilerin müvekkilinin sipariş ettiği cinsten olmadığını ve ayıplı olması sebebiyle müvekkilinin söz konusu siparişleri iade etmek istediğini, mağdur olan müvekkilinin şahısları arayarak ellerinde bulunan … çeki tarafına teslim etmelerini istediğini, … isimli şahsın çekin …. San. ve Tic. Ltd. Şti.’ye ciro edildiğini, müvekkilinin çeki ödememesi durumunda cebri icra yoluna başvuracaklarını bildirdiklerini beyanla fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla, davanın kabulüne, … seri numaralı 28.500,00 TL bedelli çek nedeni ile müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine, yargılama gideri ile vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen davalı taraf davaya cevap vermemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:

Dava, İİK’nun 72. maddesi gereğince açılan kambiyo senedinde bedelsizlik iddiasına dayalı menfi tespit istemine ilişkin olup uyuşmazlığın dava konusu çekin, dava konusu edilmeyen diğer çekler ile birlikte davalı tarafa mal karşılığı avans çeki olarak verilip verilmediği, mal karşılığı verilmiş ise davacı tarafın iddiasına göre davalı tarafından teslim edildiği belirtilen 5.228 adet kutu ve koli dışında kalan ve anlaşılan miktarın davalı tarafından davacı tarafa teslim edilip edilmediği, davalı tarafından teslim edildiği belirtilen 5.228 adet kutu ve kolinin iddia edildiği şekilde ayıplı olup olmadığı, ayıplı ise ayıbın niteliğinin ne olduğu(gizli-açık ayıp), muayene ve ihbar yükümlülüğünün davacı tarafça yerine getirilip getirilmediği ayrıca ayıp sebebi ile davalı taraf alacağından indirim yapılmasının gerekip gerekmediği, indirim yapılacaksa miktarının ne olduğu, davalının söz konusu malları bu şartlar altında kabule zorlanıp zorlanamayacağı, sonuç olarak davacının, dava konusu çek nedeniyle borçlu olup olmadığı hususlarına ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
Dava açıldıktan sonra dava konusu çekin İstanbul Anadolu …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında takibe konulduğunun bildirildiği, UYAP üzerinden celbedilen icra dosyasında alacaklının …, borçluların …, … Gıda Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi ile … olduğu, takibin dayanağının dava konusu çek olduğu, 28.500,00 TL çek bedeli, 850,12 TL işlemiş faiz ve 2.850,00 TL çek tazminatı olmak üzere toplam 32.200,12 TL üzerinden takibe geçildiği anlaşılmıştır.
Dava konusu çekin … tarafından …. Gıda AŞ lehine düzenlendiği, … isimli kişini aval verdiği, çekin önce … Gıda Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi tarafından …’ne, daha sonra ise …’ne ciro edildiği ve adı geçen şirketin yetkili hamil olduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekili müvekkilinin ticari işletmesi olan … Gıda San. ve Tic. A. Ş.’ye kutu ve koli almak için dava konusu çek ile birlikte … Ambalaj San ve Tic. A.Ş.’ye verilmek üzere 78.500,00 TL değerinde toplam 3 adet çeki keşide ederek şirketi … Gıda San. ve Tic. A.Ş.’ye ciro ettiğini, kutu ve kolilerin eksik ve ayıplı olarak teslim edildiği iddiası ile siparişleri iade ederek dava konusu çekin taraflarına teslim edilmesini istediğini iddia etmiştir.
“…Taraf ehliyeti, 6100 sayılı HMK 50. maddede açıkça düzenlenmiş olup, bir davada taraf olabilme yeteneğini ifade eder. Taraf ehliyeti, medeni (maddi) hukuktaki TMK’nın 8. maddesinde düzenlenen medeni haklardan yararlanma (hâk) ehliyetinin usul hukukunda büründüğü şekil olarak anlaşılmalıdır Buna göre; medeni haklardan yararlanma ehliyeti bulunan her gerçek yada tüzel kişi davada taraf ehliyetine sahip kabul edilmelidir. Dava ehliyeti; 6100 sayılı HMK’nın 51. maddesinde açıkça düzenlenmiş olup kişinin kendisinin veya yetkili kılacağı bir temsilci aracılığı ile bir davayı takip etme ve usul işlemlerini yapma ehliyetini ifade eder. Dava ehliyeti, medeni (maddi) hukuktaki TMK’nın 9. maddesinde düzenlenen medeni hakları kullanma (fiil) ehliyetinin usul hukukunda büründüğü şekil olarak anlaşılmalıdır Buna göre; medeni hakları kullanma ehliyeti bulunan her gerçek ya da tüzel kişi dava ehliyetine sahip kabul edilmelidir. Taraf sıfatı, ise bir başka deyişle husumet ehliyeti, dava konusu hak ile kişiler arasındaki ilişkiyi ifade eder. Sıfat, bir maddi hukuk ilişkisinde tarafların o hak ile ilişkisinin olup olmadığının belirlenmesi anlamına gelir. Davacı sıfatı, dava konusu hakkın sahibini, davalı sıfatı ise dava konusu hakkın yükümlüsünü belirler. Uygulamada davacı sıfatı, aktif husumeti, davalı sıfatı ise pasif husumeti karşılayacak şekilde değerlendirilmektedir. Dava konusu şey üzerinde kim ya da kimler hak sahibi ise, davayı bu kişi veya kişilerin açması ve kime karşı hukuki koruma isteniyor ise o kişi veya kişilere davanın yöneltilmesi gerekir. Bir kimsenin davacı veya davalı sıfatına sahip olup olmadığı tıpkı hakkın mevcut olup olmadığının tayininde olduğu gibi maddi hukuka göre belirlenir. Taraf sıfatının bu anlamda önemli özelliği ise, def’i değil itiraz niteliğinde olması nedeniyle taraflarca süreye ve davanın aşamasına bakılmaksızın her zaman ileri sürülebileceği ve taraflar ileri sürmemiş olsalar bile mahkemece re’sen nazara alınmasıdır. 6100 sayılı HMK’nın 114/1-d maddesinde açıkça düzenlendiği üzere dava ve taraf ehliyeti dava şartlarındandır. Bu düzenlemeye göre husumet ya da bir başka deyişle taraf sıfatı dava şartlarından değildir. Taraf sıfatının özelliği, tıpkı dava şartı gibi, davanın esastan görülüp karara bağlanabilmesi için, varlığı ya da yokluğu hakim tarafından davanın her aşamasında kendiliğinden gözetilen ve taraflarca noksanlığı davanın her aşamasında ileri sürülen nitelikte olmasıdır..” (Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin 2015/2781 Esas ve 2015/3597 Karar sayılı ilamı).
Dava konusu çekin davacı tarafından lehine düzenlenen … Gıda San. ve Tic. A. Ş. tarafından davalı … Ambalaj San ve Tic. A.Ş.’ye ciro edildiği, onun tarafından da çekin halihazırda yetkili hamil olan diğer davalı …’ne ciro edildiği, her ne kadar davacı bedelsizlik iddiasına dayalı olarak menfi tespit talebinde bulunmuş ise de hem dava konusu çekin keşidecisi olması hem de ticari ilişkinin … Gıda San. ve Tic. A. Ş. ile davalı … Ambalaj San ve Tic. A.Ş. arasında kurulmuş olması dikkate alındığında imzasına itirazı da bulunmayan davacı keşidecinin kendi adına açmış olduğu işbu dava ile … Gıda San. ve Tic. A. Ş. ile davalı … Ambalaj San ve Tic. A.Ş. arasında kurulan ticari ilişki çerçevesinde ayıp ve eksik teslim iddiasına dayalı menfi tespit talebinde bulunamayacağı, iddianın ileri sürülüş şekli, mevcut delil durumu ve dosya kapsamına göre davacının dava konusu hak ile bir ilişkisinin bulunmadığı, bu bağlamda dava konusu hakkın sahibinin dolayısıyla söz konusu iddialara dayalı olarak dava açma hakkının … Gıda San. ve Tic. A. Ş.’ye ait olduğu, davacının … Gıda San. ve Tic. A. Ş.’nin yetkilisi olmasının kendisine şahsi olarak bu davayı açma hakkını bahşetmediği, davacının işbu dava bakımından aktif husumetinin bulunmadığı Mahkememizce değerlendirilmiş olup bu kabulden hareketle davacı tarafça dayanılan yemine ilişkin Mahkememiz ara kararından da rücu edilerek açılan davanın reddine dair karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
AÇILAN DAVANIN REDDİNE,
1-Alınması gereken 80,70 TL harcın davacı tarafından peşin olarak yatırılan 486,71 TL harçtan mahsubu ile kalan 406,01 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
2-Davacı tarafça sarf edilen yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
3-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde iadesine,
4-Davacı tarafça yatırılan teminatın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
5-Davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince takdir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak adı geçen davalıya verilmesine,
6-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13.maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.360,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
Dair huzurda bulunan taraf vekillerinin yüzlerine karşı, davalı … Ambalaj San. Ve Tic. A.Ş.’nin yokluğunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.25/04/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır