Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/305 Esas
KARAR NO : 2021/1070

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/04/2021
KARAR TARİHİ : 12/11/2021
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 21/12/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın dava dilekçesinde özetle; Davalı ile aralarında ticari ilişki çerçevesinde davalı tarafa 19.11.2018 tarihli 2.607,00 TL ile 21.09.2018 tarihli 2.661,79 TL tutarlı toplam da 5.269,00 TL tutarında fatura düzenlendiğini, davalı tarafın borcunu ödemediğini, bunun üzerine İstanbul …. İcra Müdürlüğünün ….. Esas sayılı dosyası ile alacağın tahsili için icra takibine geçildiğini, davalı tarafın itirazı ile takibin durdurulduğunu beyanla davalının takibe yönelik itirazının iptaline, takibin devamına, davalı aleyhine %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen davalı cevap dilekçesi sunmadığı gibi duruşmalara da katılmamıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, fatura alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin olup, uyuşmazlık taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında davacının, davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının ne kadar olduğu, varsa yapılan ödemeler, ödeme konusundaki tarafların beyan ve itirazları nazara alındığında davacının alacağının kalıp kalmadığı hususlarında olduğunun tespitine ilişkindir.
İstanbul … İcra Müdürlüğünün ….. esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı takip alacaklısı tarafından davalı takip borçlusuna karşı toplamda 5.269,00 TL’nin tahsiline ilişkin yürütülen takipte davalı takip borçlusunun süresinde itiraz etmesi üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği görüldü.
Dosya bilirkişiye tevdi edilmiş olup bilirkişi raporunda özetle; davacı tarafından incelemeye sunulan 2018-2019-2020 yılına ait ticari defter ve kayıtların lehine delil niteliğinin bulunduğunu, davacının, davalı taraf ile cari hesap ilişkisinin 08.08.2018 tarihli 5.000,00 TL tutarlı kayıt işlemi ile başladığını, 31.12.2018 tarihinde davacı tarafın, davalı taraftan 5.588,29 TL alacaklı olduğunu, 01.01.2019 tarihinde davacı tarafın davalı taraftan 5.588,29 TL alacaklı olduğunu, 04.01.2019-31.12.2019 tarihinde davacı tarafın, davalı taraftan 5.206,27 TL alacaklı olduğunu, 01.02.2020-31.12.2020 tarihinde davacı tarafın, davalı taraftan 5.206,27 TL alacaklı olduğunu, davalı tarafın inceleme günü gelmediğini, yerinde inceleme talebinin olmadığını, dosya muhteviyatına ticari defter ve kayıtları sunmadığını, davacı tarafın, davalı taraftan takip tarihi itibariyle 5.269,00 TL alacaklı olduğunu, davalı tarafın takip tarihinden önce temerrüde düştüğüne dair dosya muhteviyatında tevsik edici belge bulunmadığını, davacı tarafın takip tarihinden önce işlemiş faiz talebinin bulunmadığını, davacı tarafın takip tarihinden itibaren 5.269,00 TL asıl alacak üzerinden reeskont avans faizi talep edebileceğini bildirmiştir.
Davalı şirket usulune uygun yapılan tebligata rağmen ticari defter ve kayıtlarını ibrazdan kaçınmış olup bu durumda ticari defterlere delil olarak dayanan davacının usulüne uygun ve alacağın kaynağını oluşturan kayıtları içeren ticari defterlerinin lehine kati delil teşkil ettiği, takibe konu edilen faturaların davacı tarafın ticari defterlerine işlendiği, böylelikle icra takibine konu edilen faturalardan kaynaklı alacağın davacı tarafın usulüne uygun tutulmuş ticari defter ve kayıtları ile ispatlandığı, davalı tarafça ödeme yapıldığının iddia ve ispat edilmediği, davacı icra takibine konu ettiği faturalar sebebiyle 5.269,00 TL üzerinden takibe geçerek yine bu miktar üzerinden davasını açmış ise de kendine ait ticari defter ve belgelerine göre takip tarihi itibari ile davalıdan 5.206,27 TL alacaklı olduğu anlaşılmış olup hüküm vermeye elverişli olduğu değerlendirilen bilirkişi tarafından sunulan rapor da dikkate alınarak açılan davanın kısmen kabul kısmen reddi ile, İstanbul …. İcra Müdürlüğünün ….. Esas sayılı icra takip dosyasında davalı tarafından 5.206,27 TL’ye yönelik yapılan itirazın iptaline, bu miktar üzerinden takibin devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine, alacak likit olmakla icra inkar tazminatına ilişkin talebin kabulüne dair karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
AÇILAN DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE,
1-İstanbul …. İcra Müdürlüğünün ….. Esas sayılı icra takip dosyasında davalı tarafından 5.206,27 TL’ye yönelik yapılan İTİRAZIN İPTALİNE, bu miktar üzerinden TAKİBİN DEVAMINA, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Davacı tarafın icra inkar tazminatı talebinin kabulü ile asıl alacağın % 20’sine tekabül eden 1.041,25 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 355,64 TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 63,64 TL’nin mahsubu ile eksik kalan 292,00 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Yapılan yargılama gideri olarak 59,30 TL başvurma harcı, 63,64 TL peşin harç, 900,00 TL bilirkişi ücreti, 71,00 TL posta masrafı olmak üzere toplam 1.093,94 TL’den kabul-red oranına göre (%98,80 kabul, %1,20 red) hesaplanan 1.080,81 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince takdir olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
7-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13.maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinden kabul-red oranına göre (%98,80 kabul, %1,20 red) hesaplanan 1.304,16 TL’sinin davalıdan, 15,84 TL’sinin ise davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda, İstinaf yasa yolu yargısal miktar sınırının altında kalmakla kesin olarak verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 12/11/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

İş bu evrak 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümleri uyarınca imzalanmış olup HMK Yönt. 8/5 maddesi gereği fiziki olarak imzalanmayacaktır